RE: acı ama gerçek
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Şuayip ÖZCAN’ın, 25.03.2006 tarihinde okullarda yaşanan şiddet ile ilgili yaptığı basın açıklamasıdır.
Neredeyse hergün okullarda öğrenciler arasında yaşanan silahlı, bıçaklı, satırlı kavgalara tanık oluyor; şiddetle yoğrulan gencecik bedenlerin hazin sonlarıyla sarsılıyoruz. Şiddetin kurbanı olan çocukların yaşamını yitirmesi, şiddetin esiri olan çocukların ise demirparmaklıkların arkasına düşmesi yüreklerimizi dağlıyor.
Okullarda şiddet olaylarının yoğunlaşmasından önce sendikamız, Türkiye genelinde ilköğretim 7. ve 8. sınıftan 1136 öğrenci üzerinde “Şiddet ve Taciz” konulu bir anket çalışması gerçekleştirmiş; kamuoyunu ve yetkilileri okullardaki olası şiddet vakalarına karşı uyarmıştı. 2005 yılında gerçekleştirdiğimiz ankette ortaya çıkan bulgular dehşet verici nitelikteydi. İşte Türk Eğitim-Sen anketinden öne çıkan başlıklar...
ÖĞRENCİLER MAFYA DİZİLERİ İZLİYOR
Ankete katılan öğrencilerin yüzde 50.3’ünü kız, yüzde 49.7’sini erkekler oluşturmaktadır. Anketten öğrencilerin ağırlıklı olarak mafya dizileri seyrettiği sonucu ortaya çıkmıştır. Öğrencilerin televizyon dizilerini seyretmede tercihlerinin ne olduğuna yönelik soruda yüzde 21 oranı ile mafya dizileri ilk sırayı almaktadır. Bunu yüzde 19.5 ile komedi dizileri izlemektedir. Yine öğrencilerin yarısı yani yüzde 44.8’i aksiyon/macera/gerilim/korku türünde filmleri izlemeyi tercih etmektedir.
Bilgisayar oyunları da öğrencilerin vazgeçilmezler listesinin başında yer almaktadır. Atari salonu ya da internet kafelere giden öğrenciler arasında; en çok oynanan oyun türü yüzde 66.5 ile savaş ve dövüş oyunları olarak gözlenirken; futbol oyunu yüzde 12.1, araba ve motor yarış oyunları yüzde 9.9 oranına sahiptir. Bunun yanında öğrencilerin yüzde 7.1’i sanal sohbet (chat), bilgi alma ve araştırma yapmak amacıyla internet kafelere gittiklerini belirtmişlerdir.
ÖĞRENCİLER ARASINDA TACİZ ORANI YÜZDE 92.
Anketin en çarpıcı sonuçlarından birisi de tacize ilişkin. Zira anketten öğrenciler arasındaki taciz (sözlü, fiziksel, cinsel) oranının yüzde 92 olduğu ortaya çıkmıştır. Öğrenciler arasında görülen taciz türlerine bakıldığında ise; toplam cevaplar içerisinde sözlü tacize maruz kaldıklarını ifade edenlerin oranı yüzde 47, fiziksel tacize maruz kalanların oranı yüzde 26, cinsel tacize uğradıklarını belirtenlerin oranı yüzde 27’dir.
KIZLAR EN FAZLA SARKINTILIKTAN, ERKEKLER İSE KIZLARIN KENDİLERİYLE FAZLA YÜZ GÖZ OLMALARINDAN RAHATSIZ
Kızların erkeklere yönelik davranışlarını temel alan cinsel içerikli taciz türlerinde en çok rahatsızlık duyulan yüzde 51 ile erkeklerle ilişkilerinde çok yüz göz olmalarıdır. Bunu, yüzde 33 ile istenmeyen fiziksel ve cinsel temas takip etmektedir. Erkeklerin kızlara yönelik davranışlarını temel alan cinsellik içerikli taciz türleri arasında en çok rahatsızlık duyulan, ayıplanan; yüzde 50 ile sarkıntılığa yönelik kaba davranış ve temaslarıdır. Bunu, yüzde 19 ile etek kaldırma, eteğin altından bakma, yüzde 13 ile cinsellik içeren açık saçık konuşmalar, fıkralar ve laf atma, yüzde 5 ile pandik atma izlemektedir. Hem kızlara, hem de erkeklere yönelik cinsellik içerikli taciz türlerinin dağılımında; en çok rahatsızlık duyulan, maruz kalınan yüzde 58 ile okul duvarlarına ve tuvaletlere cinsel içerikli ahlaksız şeyler yazılmasıdır. Kurumsal olana yönelik tacizde en çok maruz kalınan, rahatsızlık duyulan davranışlar ise şöyledir: Okulu ve okulun tuvaletlerini kirletmek, pis bırakmak yüzde 70; okulda sigara içilmesi, çakmak getirilmesi yüzde 16, ders çalışırken rahatsız edilmek yüzde 6.
Anket sonuçları ile ilgili açıklama yapan Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Şuayip ÖZCAN şöyle konuştu: “Konusu ve niteliği açısından Türkiye’de yapılan ilk araştırma olma özelliği taşıyan okullarda şiddet ve taciz anketinin sonuçları görüldüğü üzere bir hayli çarpıcıdır. Buna karşın alınan önlemler ise oldukça yetersizdir. Özellikle Milli Eğitim Bakanlığı’nın duyarsızlığı ve Bakan Hüseyin ÇELİK’in okullarda şiddete yönelik yaklaşımı kaygı vericidir. Oysa gencecik bedenlerin yitip, gitmemesi, sokakların elinde defter, kitap, belinde silah taşıyan formalı çetelerce işgal edilmemesi, eğitim kurumlarının kan gölüne dönmemesi için başta aileler, eğitim kurumları, Milli Eğitim Bakanlığı, medya ve emniyet güçleri olmak üzere toplumun tüm kesimleri seferber olmalıdır. Bu nedenle sendikamız, okullarda şiddetin önlenmesi amacıyla Türkiye genelinde imza kampanyası başlatacaktır. Kamyanyanın ardından toplanan imzalar; T.B.M.M. Başkanı, Başbakan, Milli Eğitim Bakanı, İçişleri Bakanı, siyasi partilerin genel başkanları, medyanın üst düzey yöneticileri ve sivil toplum kuruluşlarına gönderilecektir. Gençlerin bu ölüm oyununa son vermesi ve gençliğin heba olmaması için herkesten destek bekliyoruz.”