safiye_297
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 21 Tem 2006
- Mesajlar
- 174
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
Kim henüz fırsat kaçmamışken zamanın kıymetini bilmez ise bir gün gelecek, o kendi kıymet ve değerini bildirecektir.Kur'an-ı Kerim insanoğlunun iki yerde zamanını boşa geçirdiği için pişman olacağını, fakat bu pişmanlığın kendisine fayda vermeyeceğini bildirir.
Birinci durum:Ölüm Ânı.O esnada kişi, 'birazcık mühlet verilse ecelim birazcık tehir edilse, bozuk işlerimi düzeltiversem, geçmişimi telafi ediversem' diye temenni eder.Rabbimiz ise bu temenninin cevabını şöyle vermektedir:''Ey iman edenler!Ne mallarınız ne çocuklarınız sizi Allah'ı zikretmekten alıkoymasın.Kim böyle yaparsa, artık onlar hüsrana uğrayanların ta kandileridir.Sizden birinize ölüm gelip de 'Rabbim beni yakın bir süreye kadar geciktirsen de ben de böylece sadaka versem ve salihlerden olsam.' diyemezden önce size rızık olarak verdiklerimizden infak edin.Ama Allah kendi eceli gelmiş bulunanhiç bir kimseye kesinlikle mühlet vermez.Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.''(63/ Münâfıkûn 9-11)
İkinci durum:Ahiretteki Pişmanlık. O zaman herkese hiç haksızlık yapılmadan mükafatları ve cezaları verilir.Bu kez cehennem ehli dünyaya dönmeyi, dünyada çok iyi ameller yapıp vakitlerini değerlendirmayi arzu ederlier.Fakat çalışma zamanı bitmiş, ücret alma zamanı gelmiştir.Allah Teala böylelerinin halini şu ayetlerde anlatır:
''İnkar edenlere gelince; onları bir cehennem ateşi beklemektedir.Orada ne hayatlarına son verip öldürülürler, ne de içine atıldıkları o (ateşin) azabı hafifletilir.İşte biz şükürden uzak duran nankörleri böyle cezalndırırız.Onlar orada (cehennemde) ''Rabbimiz bizi bu (azap)tan kurtar!Bundan sonra artık (eskiden) yaptıklarımızdan farklı olarak iyi işler yapacağız! diye feryad ederler.(O zaman onlara şöyle cevap vereceğiz
Size düşünmek isteyen herkesin düşünebileceği kadar uzun bir ömür vermedik mi? Ve üstelik size bir uyarıcı da gelmişti.Öyleyse , (yaptığınız kötülüklerin meyvelerini ) şimdi tadın bakalım.'' Zalimlar hiç bir yardımcı bulamayacaklardır!''(Fatır 36- 37)
Zaman insanın sahip olduğu ve asla paha biçilemeyen bir değerdir.Çok çabuk geçen geri dönmesi imkansız olan ve yerini hiçbir şeyle dolduramayacağımız zaman, insanoğluna bahşedilen en kıymetli nimettir.Zamanın bu kadar kıymetli olmasının sebebi, onun, her amelin ve her hasadın kabı olmasıdır.
Tabiînin zahidlerinden olan Âmir b.ABDİLLAH EL-bASRÎ'den rivayet edilmiştir:Bir adam kendisine:''Benimle konuşur musun?'' diye sorar.O da ona:''Güneşi elinde tut seninle konuşayım! Benim için zamanı durdur, ben de konuşayım.'' demiştir.
Birinci durum:Ölüm Ânı.O esnada kişi, 'birazcık mühlet verilse ecelim birazcık tehir edilse, bozuk işlerimi düzeltiversem, geçmişimi telafi ediversem' diye temenni eder.Rabbimiz ise bu temenninin cevabını şöyle vermektedir:''Ey iman edenler!Ne mallarınız ne çocuklarınız sizi Allah'ı zikretmekten alıkoymasın.Kim böyle yaparsa, artık onlar hüsrana uğrayanların ta kandileridir.Sizden birinize ölüm gelip de 'Rabbim beni yakın bir süreye kadar geciktirsen de ben de böylece sadaka versem ve salihlerden olsam.' diyemezden önce size rızık olarak verdiklerimizden infak edin.Ama Allah kendi eceli gelmiş bulunanhiç bir kimseye kesinlikle mühlet vermez.Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.''(63/ Münâfıkûn 9-11)
İkinci durum:Ahiretteki Pişmanlık. O zaman herkese hiç haksızlık yapılmadan mükafatları ve cezaları verilir.Bu kez cehennem ehli dünyaya dönmeyi, dünyada çok iyi ameller yapıp vakitlerini değerlendirmayi arzu ederlier.Fakat çalışma zamanı bitmiş, ücret alma zamanı gelmiştir.Allah Teala böylelerinin halini şu ayetlerde anlatır:
''İnkar edenlere gelince; onları bir cehennem ateşi beklemektedir.Orada ne hayatlarına son verip öldürülürler, ne de içine atıldıkları o (ateşin) azabı hafifletilir.İşte biz şükürden uzak duran nankörleri böyle cezalndırırız.Onlar orada (cehennemde) ''Rabbimiz bizi bu (azap)tan kurtar!Bundan sonra artık (eskiden) yaptıklarımızdan farklı olarak iyi işler yapacağız! diye feryad ederler.(O zaman onlara şöyle cevap vereceğiz
Zaman insanın sahip olduğu ve asla paha biçilemeyen bir değerdir.Çok çabuk geçen geri dönmesi imkansız olan ve yerini hiçbir şeyle dolduramayacağımız zaman, insanoğluna bahşedilen en kıymetli nimettir.Zamanın bu kadar kıymetli olmasının sebebi, onun, her amelin ve her hasadın kabı olmasıdır.
Tabiînin zahidlerinden olan Âmir b.ABDİLLAH EL-bASRÎ'den rivayet edilmiştir:Bir adam kendisine:''Benimle konuşur musun?'' diye sorar.O da ona:''Güneşi elinde tut seninle konuşayım! Benim için zamanı durdur, ben de konuşayım.'' demiştir.