Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Zamanı bereketlendiren niyet ve duadır (1 Kullanıcı)

kursun kalem

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Nis 2007
Mesajlar
143
Tepki puanı
0
Puanları
0
Zamanı bereketlendiren niyet ve duadır


Her canlının kaderi, zaman içinde gizlidir. Bir kuzunun doğumu, yaprağın ağaca veda edişi, bir çiçeğin sürgün verişi zaman içinde gerçekleşir. Hele hele, akıl ve irade sahibi biz insanlar için, zaman öyle bir kavramdır ki, hayatımıza ölçüyü getirir; ölçü ile hareket etmeyi öğretir. Ve tüm bunların üzerinde dünya hayatının bir sonu olduğu gerçeğine işaret eder her daim. Tıpkı bir sermaye gibi, bir gün tükenir. Onunla kâr etmek de mümkündür; iflas etmek de. Zaman kavramı, olayların ard arda gelmesiyle anlaşılır. Bebekler ve küçük çocuklar, günlük rutin içinde, olayları takip ederek, vakti kavramaya çalışırlar. Bir de ölçebildiğimiz zaman dışında, psikolojik durumumuzla alakalı bir zaman söz konusudur: Psikolojik zaman... Acı ve üzüntü zamanları geçmek bilmezken, sevinç ve mutluluk anları hemen bitiverir.

Zamanı hayatımıza koyan Yaratıcı da, mübarek Kur’an ayetlerinde zamana defalarca yemin eder. Ves’subh, Vel’asr, Ved’duha, Vel’leyl... Her vaktin kendine mahsus hikmetlerine ve o hikmetlerden nasiplenmeye yönelik bir vurgu, bir dikkat çekiştir bu yeminlerin bir anlamı da.

İşte gecesiyle gündüzüyle, genel olarak güzel amaçlarımız ve hedeflerimiz olsa da, bunu gerçekleştirmek için doğru bir plan yapmayabiliyoruz. Bir çok konuda kendini geliştirmek gibi bir arzusu olsa da, çoğu insan, bunun için gerekli okumaları yapmayı erteleyip duruyor. Bir sınava hazırlanan biri, gerekli ve yeterli zaman ayırmadan, doğru bir hazırlık yapmadan sınava giriyor, sonra da “sınavım iyi geçmedi” diye yakınabiliyor. “Kur’an öğrenmek istiyorum” ya da “çocuklarımı güzel yetiştirmek istiyorum” diyen kaç insan bu uğurda her gün ya da her hafta kendisine bir çalışma programı tahsis ediyor? Kuşkusuz iyi ameller zaman ister.

Bazen de kendi kendimize hakikat olmayan sınırlar çizeriz. Artık geç oldu, bu saatten sonra okuyamam, öğrenemem diye düşünülebilir. Oysa bu, şeytanın tuzaklarından biridir. Yapmak istediğimiz işleri gözümüzde büyütüp, bizi adım atamaz, herhangi bir girişimde bulunamaz hale getirir. Peygamber Efendimiz(sav), 40 yaşında peygamber olmuştur. Ve 23 yıl içinde dünyanın kaderi, insanlığın kaderi üzerinde öyle önemli bir rol oynamış, öyle büyük bir görevi yerine getirmiştir ki; tüm çabaları, o günden bu güne ve dahi kıyamete kadar meyve vermeye devam etmektedir.

Rasulullah her gün, Rabbinden o günün hayrını, bereketini, hidayetini, nurunu talep eden bir dua ile başlamıştır güne: Allahümme innî es’elüke hayra hazel yevm... Akşam olunca ise yeni bir dua; bu kez gecenin hayırlarını talep eden. Ya kıldığımız namazlar! Her biri, gün içine öyle bir yerleştirilmiştir ki, günlük hayatın koşturması içinde, tüm çalışmaların ne için, ne adına yapılması gerektiği konusunda dikkatlerimizi yoğunlaştırmamızı sağlar. Tıpkı namaza, oruca, hacca, umreye, her ibadete başlarken yaptığımız gibi herhangi bir işe başlarken de güzel ve doğru bir niyetle niyetlenmek gerekir. Niyetimiz varsa ve niyetimiz doğruysa, zaman bereketlenir. Zamanı bereketlendiren niyet ve duadır.

Yıllar, aylar, haftalar, geçip giden anlar, bir kuş misali avucumuzdadır âdeta. Yitirdiğimizde, kuş uçup gittiğinde kıymetini idrak ederiz çoğu zaman:

“Bir yılın değerini öğrenmek istiyorsan, onu sınavda başarısız olmuş bir öğrenciye sor.

Bir ayın değerini öğrenmek istiyorsan, onu erken doğum yapmış bir anneye sor.

Bir haftanın değerini öğrenmek istiyorsan, onu haftalık bir gazetenin editörüne sor.

Bir saatin değerini öğrenmek istiyorsan, onu sevdiğini bekleyen bir âşığa sor.

Bir dakikanın değerini öğrenmek istiyorsan, onu treni kaçıran birine sor.

Bir saniyenin değerini öğrenmek istiyorsan, onu bir kazadan son anda kurtulmuş birine sor.

Bir salisenin değerini öğrenmek istiyorsan, onu Olimpiyatlar’da gümüş madalya kazanan bir sporcuya sor.”


Derya Güney den alıntıdır.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt