Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Yemin ve Yemin Kefareti (1 Kullanıcı)

serdem2005

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Ara 2007
Mesajlar
9
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Yemin ve Yemin Kefareti Sual: Yemin nasıl olur?
CEVAP
Yemin, yalnız Allahü teâlânın isimlerini söylemekle olur. Vallahi, billahi, tallahi gibi.
Kur’an, Peygamber, Kâbe için demekle yemin olmaz. Fakat âdet olduğu için Mushaf hakkı için demek veya elini Mushafa koyarak bunun hakkı için demek yemin olur. (Kur’an çarpsın) demek, Allah şahidim olsun demek yemin olur.

Kalben vallahi dense, yemin sahih olmaz. Dil ile söylemek gerekir. Küfre sebep olan şeyleri, yemin niyeti ile söylerse, kâfir olmaz, yemin etmiş olur. (Eğer şunu yaparsam kâfir olayım) gibi küfre sebep olan bir şeyi yemin kastı ile söylemek de yemin olur. Yemin kastı ile söylemedi ise kendisi kâfir olur. Onun için kâfir olayım sözünü hiç söylememeli!

(Babamın başı için, çocuğumun, annemin ölüsünü öpeyim...) diye yemin etmek haramdır. Tevbe etmek gerekir. Allah’tan gayrısı için yemin edilmez. Bu yemin olmadığı için, bozulursa yemin kefareti gerekmez. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Babam hakkı için diyerek yemin etmeyiniz! Yemin, Allahü teâlânın ismi ile olur.) [Müslim]

Haram işlemek veya ibadet yapmamak için yemin eden, yeminini bozar, sonra yemin kefareti verir. Mesela, (Şu işim olursa vallahi şarap içeceğim) diyen kimse, şarap içmez, yemin ettiği için yemin kefareti verir.

Helal malını haram ederek yemin etmekle o mal haram olmaz. Mesela, (Şu elbiseyi giyersem haram olsun) diyen kimse, sözünde durmayıp giyse, elbisesi haram olmaz. Fakat, o elbiseyi giyince, kefaret vermesi gerekir.

Yalan yere yemin büyük günahtır. Doğru olarak çok yemin etmek de uygun değildir. Allahü teâlânın ismine ve yemine kıymet vermemek olur. Şarkılarda, türkülerde, eğlencelerde yemin etmek de böyle günah olur. (Dürr-ül Muhtar)
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
Yemin'in Islam'daki yeri

Yemin daha çok Allah'in isimleri veya zâtî sifatlarindan birisi anilarak yapilan kasem için kullanilir. Talâka veya köle âzadina bagli olanlarin yemin olup almadigi tartismalidir (Kasânî, Bedâiu's-Sanâi,III, 2).
Kasem ve hilf kelimeleri arasinda nüanslar olmakla birlikte "yemin" ile es anlamli olarak kullanilmaktadirlar (Kâsânî, a.yer; Lisânu'l Arab, XIII, 462). Türkçe'de bazan yemin yerine "and içmek" tabirinin kullanildigi görülmektedir.
Bu mefhumun, kelimenin anlami ile irtibati; yeminin söze güç kuvvet katmasi ve yeminlesenlerin sag ellerini birbirlerine vurmalaridir (Mevsilî, el-ihtiyâr, IV, 45).
Yemin, akitlerde ve husûmetlerde sözü te'kid için mesrudur. Mesrûtiyeti Kur'ân-i Kerîm ve Sünnetle sabittir. Kur'ân'in bir çok sûresi degisik cisimler üzerine yapilan yeminlerle baslar. Tin, sems, Fecr sûreleri bu kabildendir. Bakara sûresinin 225. ve Mâide sûresinin 89. âyetinde Allah Teâlâ'nin, yemin-i lagv sebebiyle kullarini mülahaza etmeyecegi bildirilmektedir. Yine Mâide sûresinin 89. âyetinde sorumluluk getiren yeminin mûn'akide yemini oldugu ifade edilmekte, yeminlere riayet emedilmekte ve yeminini bozanlarin nasil keffaret ödeyecekleri beyan edilmektedir. Bunlarin yanisira; Nahl (16) 38, 92, 94; Âlu imran (3) 77; Mâide (5) 53, 108; En'am (6) 109; Tevbe (9) 12,13; Nur (24) 53; Fatir (35) 42; Mücâdele (58) 16; Münafikûn (63) 2; âyetleri de yeminin mesrûtiyetinin Kur'ân'dan delilleridir.
Hz. Peygamber bir hadisinde ümmetine, babalar ve putlar adina yemin etmemelerini, yemin edeceklerse Allah adina yemin etmelerini ya da hiç yemin etmemelerini emretmistir (Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 7; Tirmizî, Nuzur, 8).
Rasûlüllah bizzat kendisi de yemin etmistir. Onun yemin ederken en çok kullandigi tabirlerden birisi: "Nefsime veya Muhammed'in nefsine sahip olana yemin ederim ki. "dir (Örnek olarak bkz. ibn Mâce, Keffaret 1; Ahmed b. Hanbel, a.g.e., IV, 16).
Yemin Çesitleri
Yeminler önce Allah adina edilenler ve Allah'tan baskasi adina edilenler olmak üzere ikiye ayrilirlar. Allah adina edilen yeminler de kendi aralarinda taksime tabidirler.
Allah adina edilen yeminler:
Kasem suretiyle Allah adina yeminler "Allah" ya da "izzet, celal, azamet" gibi zati sifatlarinin basina "ba, va, ta" harflerinin birisini getirmek suretiyle yapilir (Mevsilî, a.g.e., IV, 49, 50; sirbinî, Mugni'l-Muhtaç, IV, 320, 312). Müslümanlar arasinda en çok kullanilan yemin yafizlari: "Vallâhi, billâhi ve tallâhi" sözcükleridir.
Allah'in isim ve zatî sifatlarinin disinda hiçbir seye yemin edilmez. Hanefilere göre, Nebi, Kur'ân, Kâbe gibi Müslümanlarca kutsal olan varliklar adina da yemin edilmesi caiz degildir (Kâsânî a.g.e., III, 5-10; Merginânî, el-Hidâye," II, 72; Mevsili; IV, 51).
imam sâfiî, imam Mâlik ve imam Ahmed b. Hanbel'e göre Kur'ân, Kur'ân âyetleri ve Mushaf adina edilen yeminler mûteberdir. Bozulmasi halinde keffareti gerektirir (ibn Kudâme, el-Mugnî, XI,194,195). Hanbelîlere göre Kâbe ve diger yaratiklar adina yemin etmek caiz degilse de, Peygamber adina yemin etmek caizdir. Bozulmasi keffareti gerektirir (ibn Kudâme, a.g.e., XI, 210).
Yeminin mûteber olmasi için mutlaka arapça olmasi sart degildir. Diger dillerle de yemin edilebilir. Kaynaklar farsça bazi tabirlerle yemin edilebilecegine isaret etmislerdir (bkz. Merginânî, a.g.e., II, 74; Fetâve'l-Kâdihan, II, 7; el-Fetâve'l-Hindîye, II, 57).
Buna göre Türkçe'de kullanilan "yemin ederim, kasem ederim, and içerim" gibi sözler de yemin sayilir. Ancak "mukaddesâtim adina, serefim üzerine and içerim" gibi sözlerin yemin olmamasi gerekir. Çünkü Allah'in adi veya sifatlari adina yapilmamistir. Merginânî, hangi sözlerle yemin edip edilemeyeceginin örfe bagli oldugunu söylemektedir (Merginânî, a.g.e., a.y.) Bu sözcükler bugün ülkemizde bazi ortamlarda yemin için mâruf hale gelmislerse de yaygin bir örf saymak mümkün degildir.
Bunlarin disinda, kisinin mübah olan bir seyi kendisine haram kilmasi veya birseyi yaptigi ya da yapmadigi takdirde, yahudi, hristiyan vs. olacagini yemin kasdiyla söylemesi de bir yemindir (Merginânî, a.g.e., II, 74; Mevsilî, a.g.e., IV, 52, 53).
imam sâfiî, imam Mâlik ve Ahmed b. Hanbel'den nakledilen bir görüse göre bu tür sözler yemin sayilmaz, dolayisiyla bozulmasi durumunda keffaret gerekmez (ibn Kudâme, a,g.e., XI, 199, 200; sirbinî, Mugni'l-Muhtâc, IV, 324; Vehbe ez-Zühaylî, el-Fikhu'l-islâmî ve Edilletühû, III, 344).

enfal.de


Selamün Aleyküm, emeğinize sağlık kardeşim..Rabbimiz c.c razı olsun. Hayırlı bayramlar..Selam ve dua ile.
 

zeynep fatma

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
4
Tepki puanı
0
Puanları
0
Ve Aleykümüsselam...
Emeklerinize Paylaşımlarınıza sağlık kardeşlerim....
Baki Muhabbetle...
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt