Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

YAŞLI ÇOBAN ! (1 Kullanıcı)

sibel

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Haz 2006
Mesajlar
39
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaşlı çoban sürüsünü otlatmak için yaylayaçıktığında
> tepeye yakın bir elma ağacının altında dinlenir ve
> eğermevsimiyse, onunla konuşarak: "Hadi bakalım
> evladım, derdi. Bu ihtiyarınelmasını ver artık". Ve
> bir elma düşerdi, en güzelinden, en olgunundan.Yaşlı
> adam sedef kakmalı çakısını çıkartarak onu dilimlere
> ayırır ve küçükbir tas yoğurtla birlikte ekmeğine
> katık ettikten sonra, babasından kalanKur'an'ını
> okumaya koyulurdu.
>
> Çoban, bu ağacı yirmi yıl kadar önce diktiğinde sık
> sık sular, bunun içinde büyükçe bir güğüme doldurduğu
> abdest suyundan geriye kalanı kullanırdı.Elma ağacının
> kökleri, belki de bu sularla kuvvet bulmuş ve kısa
> süredeserpilip meyve vermeye başlamıştı. Çoban o
> zamanlar henüz gençsayıldığından şöyle bir uzandı mı
> en güzel elmayı şıp diye koparırdı.Fakat aradan geçen
> bunca yıl içinde beli bükülüp boyu
> kısalmış,ağacınkiyse bir çınar gibi büyüyüp göklere
> yükselmişti. Ama boyu ne olursaolsun, ağaç yine de
> yavrusu değil miydi? Onu bir evlat sevgisiyleokşarken
>
> "Ver yavrum, derdi, gönder bakalım bu günkü
> kısmetimi." Ve bir elmadüşerdi hiç nazlanmadan, yıllar
> boyu hiçbir gün aksamadan.
> Köylüler, uzaktan uzağa gözledikleri bu hadiseyi
> birbirlerine anlatıpyaşlı çobanın veli bir zât
> olduğunu söylerlerdi.
>
> Yaşlı adam, ağacın altında dinlenip namazını kıldığı
> bir gün, yineelmasını istedi. Ancak dallar dolu
> olmasına rağmen nedense birşeydüşmemişti. Sonra bir
> daha, bir daha tekrarladı isteğini. Beklediği şeybir
> türlü gelmiyordu. Gözyaşları, yeni doğmuş kuzuların
> tüylerini andıranbeyaz sakalını ıslatırken, ağacın
> altından uzaklaşıp koyunların arasınaattı kendini.
>
> Yavrusu, meyve verdiği günden bu yana ilk defa
> reddediyordu onu. İhtiyarçobanın beli her zamankinden
> fazla bükülmüş, güçsüz bacakları da vücudunutaşıyamaz
> olmuştu. Hayvanlarını usulca toplayıp köye doğru
> yöneldiğinde,aşağıdaki caminin her zamankinde daha
> nurlu minarelerinden yankılanan ezansesiyle irkildi
> birden. Yeniden doğmuştu sanki çoban.
> Birşeyhatırlamıştı.
> Çocuklar gibi sevinerek ağacın yanına koştu ve ona
> şefkatle sarılırken :
>
> "Canım" dedi, hıçkırıp ağlayarak.
>
> "Benim güzel evladım, mis kokulum. Şu unutkan ihtiyarı
> üzmeden önce nedensöylemedin, bu günün Ramazan'ın ilk
> günü olduğunu ?"
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt