Selamün Aleyküm Kardeşim Paylaşimin çok Güzel Ve Anlayanlara çok Etkileyici. Rabbim Bizleri Onun Emirlerine Uyan Görenin Aklina Imani Getiren Kullarindan Eylesin. Bende Tesettürlüyüm Inan çok Huzurluyum. Dünya Işlerim Berbat Ama Ahiretliğimi Anladiğim Yapabildiğim Kadariyla Yapiyorum. Rabbim Kabul Ederse. Ben 1 Snedir Kapaliyim. Onun öncesinde Istiyordum Ama Yapamiyordum. Başinizi şişirmezsem Anlatayim. Geçen Sene 30 Aralikta Gece Rüyamda 3 Tane Nur Yüzlü Tertemiz Bayanlar Uyurken Camdan Odama Giriyorlar Ve Birisi Kuran-i Kerim , Birisi Seccade Diğeride Eşarp Getirdi. Ben Ne Bunlar Diyorum. Onlar Seni Tmamlayan şeyler Bunlar Olacak Sikintilarina Sabret Bunlari Atma Dedi. O Kadar Ağladimki Sabah Kalktim Ilk Işim Kendime Etek, Eşarp Ve Kuran Almak Oldu. 1 Ocaktada Hamdolsun Kapandim. Bana Yol Gösteren Uyaran Rabbime şükürler Olsun. Allah Herkese Nasip Etsin. Allaha Emanet Olun.
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark
Tesettür Emrinin Neresindeyiz? (2 Kullanıcı)
- Konuyu başlatan kum_saati
- Başlangıç tarihi
ÇOK GÜZEL BİR RÜYA ALLAH RÜYANDA SANA HİDAYET LÜTFUNDA BULUNMUŞ NE MUTLU SANA Kİ HİDAYETE ERMİŞİN.ALLAH A EMANET OLUN
abı emegıne saglık ibretle okudum o kadar gercekki bunlar ama bi cok kişi farkında bile degıl ALLAH celle celaluhu tesetturun hakkını verenlerden olmamızı nasip etsin konun önemı o kadar buyukki keşke o tabırlerdeki hanım kardeşlerimde okusa veyahut bilse anlasa emınm ki onlarda hakkını verecektır ama yol gösteren gercek budur diyen yokki artık aileler kapanma kararına bişle siddetlle karıs cıkar oldu okullarda hayadan eser kalmadı kim kimle anlamıosun bile sokaklarda ahglaksızlık diz boyu bide gencligin arkasına sıgınmıyorlar mı ona işte cok ama cok sinirlenıyorum iradeyı unutanlar cok artık.namaz niyaz farz sunnet vs malesef ki yapılmıo artık.
abı bu konu o kadar hasas ve derın ki yaz yaz bitmez
kısa kesım en iyisi(kısasıda bu yani)
emegıne saglık ders alanlardan olalım anlayanlım anlatalım hayat gecırelım inşa-ALLAH gercekten ALLAH celle celaluhu razı olsun.selam ve dua ile
abı emegıne saglık ibretle okudum o kadar gercekki bunlar ama bi cok kişi farkında bile degıl ALLAH celle celaluhu tesetturun hakkını verenlerden olmamızı nasip etsin konun önemı o kadar buyukki keşke o tabırlerdeki hanım kardeşlerimde okusa veyahut bilse anlasa emınm ki onlarda hakkını verecektır ama yol gösteren gercek budur diyen yokki artık aileler kapanma kararına bişle siddetlle karıs cıkar oldu okullarda hayadan eser kalmadı kim kimle anlamıosun bile sokaklarda ahglaksızlık diz boyu bide gencligin arkasına sıgınmıyorlar mı ona işte cok ama cok sinirlenıyorum iradeyı unutanlar cok artık.namaz niyaz farz sunnet vs malesef ki yapılmıo artık.
abı bu konu o kadar hasas ve derın ki yaz yaz bitmez
kısa kesım en iyisi(kısasıda bu yani)
emegıne saglık ders alanlardan olalım anlayanlım anlatalım hayat gecırelım inşa-ALLAH gercekten ALLAH celle celaluhu razı olsun.selam ve dua ile
VE ALEYKÜM SELAM KARDEŞİM.NE MUTLU O GÖZLERE Kİ İSLAMIN GÜZELLİKLERİNİ GÖREBİLİYORLAR.NE MUTLU O İNSANLARA Kİ GÖRDÜĞÜ GÜZELLİKLERİ HAYATINA YANSITABİLİYORLAR.
HAKLISIN KARDEŞİM ARTIK TOPLUMUMUZ AVRUPALILAŞMAK MODERNLEŞMEK ADINA KUR-AN EMİR VE YASAKLARINI ÇİĞNEMEKTE GÜNAHA ALIŞMAKTA.ALLAH ÜMMETİ MUHAMMEDİ ISLAH EYLESİN İNŞALLAH.SELAM VE DUA iLE KALIN
Tesettür Emrinin Neresindeyiz?
Geçtiğimiz günlerde gazeteleri karıştırırken bir haber dikkatimi çekti. Haberde, beş yıldızlı bir otelde tesettürlü giyim üzerine yapılan defilenin çok ses getirdiği ifâde ediliyordu. Pahalı mankenlerin makyajlı, -güya- tesettürlü(!) boy boy fotoğrafları haberi tamamlıyordu. Fotoğraflara acı acı baktım. Çünkü resimler hiçbir şekliyle İslam ölçülerine göre tesettürlü bir hanımı tarif etmiyordu. Fakat bu resimler, moda rüzgârı sayesinde tesettür ismini siper ederek nicelerini bir yaprak gibi peşinde koşturuyordu. Bu garâbet ne kadar üzücüydü. İşte bir yansıma:
Geçenlerde çocuklarımı evimin yakınındaki parkta dolaştırıyordum. Genç bir kız dikkatimi çekti. Altında oldukça dar uzun bir etek, üzerinde uzun kollu dar bir penye ve uçları ensesine sıkıca bağlanmış başörtülü genç bir kızdı bu. Gazetelerden taklit ettiği -güya- tesettürü(!) ile elinde sigarası, yanındaki şımarık gence lâubali ve gevrek kahkahalar atarak bir şeyler anlatıyordu.
Cemiyetimizde hassas ruhlu insanları üzen bu gibi hadiselere, günümüzde -maalesef- daha nicelerini eklemek mümkündür. Tesettürün bu kadar yıpratılması, dejenere edilmesi ve basitleştirilmesi ve rûhânî vasfının iptal edilmesi, belki de toplumumuza bu konuyu tam ve doğru bir şekilde anlatamayışımızın neticesidir.
Tesettür ki, "bir müslümanın, dinimizce örtülmesi gereken yerleri yine dinin belirlediği şekilde örtmesi" demektir. Ve tesettür, İslam'ın en mühim emirlerinden biridir. O, müslüman hanımın iffetini, ve daha önemlisi şahsiyet ve vakârını korumayı amaçlar. Bu sebeple bedenin tesettürünü, rûhun ve kalbin tesettüründen ayrı düşünenler çok büyük bir hatâya düşerler.
Öncelikle şunu iyi bilmelidir ki:
Tesettürün, Rabbimiz ve Rasûlullâh -sallallâhu aleyhi ve sellem- katında ne kadar önemli bir emir olduğunu âyetler ve hadîs-i şerifler ışığında hatırlamanın faydalı olacağını düşünüyorum:
"Ey Ademoğulları! Size çirkin yerlerinizi örtecek bir giysi, bir de giyip süsleneceğiniz bir giysi indirdik. Takva örtüsü ise daha hayırlıdır."
(el-A'raf, 26)
Bu âyet-i kerîmenin de dikkat çektiği üzere giysi, takvâ ile meczolunmalıdır.
Mü'min kadınlara da söyle: Gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Zînet yerlerini açmasınlar. Bunlardan kendiliğinden görünen kısmı müstesnâdır. Baş örtülerini yakalarının üstüne koysunlar… Gizleyecekleri zinetleri bilinsin diye ayaklarını da vurmasınlar. Ey mü'minler! Hepiniz Allâh'a tövbe edin. Böylece korktuğunuzdan emin, umduğunuza nail olasınız."
(en-Nûr, 31)
Kadınların ev dışında veya yabancı erkeklerin yanında, normal ev içi elbisesinin üstüne bir dış elbise daha giymeleri gerekir. Bu husustaki âyet-i kerîmede şöyle buyurulur:
"Ey Peygamber! Eşlerine, kızlarına ve mü'minlerin kadınlarına dış elbiselerinden üstlerine giymelerini söyle. Bu onların tanınıp, kendilerine sarkıntılık edilmemesi için daha uygundur. Allâh çok bağışlayıcı ve çok esirgeyicidir."
(el-Ahzâb, 59)
Allâh Rasûlü'nün Îkazları
Bunların yanında aslında daha tafsîlatlı bir şekilde ele alınması gereken birkaç önemli hususa da temas etmek faydalı olacaktır:
İslam'ın rûhuna ters bazı fiiller, bizim âhiretimizi ziyana uğratmaktadır. Mesela:
* Tesettürlü bir hanımın "erkekler arasında" sekreter vb. olarak, İslam'a uygun olmayan işlerde çalışması,
* Yanında mahremi bulunmayan bir hanımın, yalnız başına uzun seyahatlere çıkması,
* Mahremi olmayan müslüman âilelerin aynı masada beraberce yemek yemeleri, aynı odada sohbet etmeleri,
* Dindar genç evlilerin, sokaklarda, ancak ev ortamında dolaşılabilecek görünümde gezmeleri,
* Tesettürlü bir hanımın toplum içinde sigara içmesi,
Rabbimiz hepimizi emrine itaat eden, üç günlük dünyanın fânî zevklerine aldanmayan, bu âlemdeki fânîlerin iltifatlarına kanmayıp, rızasını kazanan ve ebedî olarak cennet elbiseleri ile mükafatlanan kullarından eylesin.
Âmin…
--------------------------------------------------------------------------------
Kaynak: Tuba Öztürk'ün Şebnem Kadın ve Aile Dergisinde yayınlana "Tesettür Emrinin Neresindeyiz" yazısından kısmen alınmıştır, Allah (cc) razı olsun. [/B]
Tesettür Emrinin Neresindeyiz?
Geçtiğimiz günlerde gazeteleri karıştırırken bir haber dikkatimi çekti. Haberde, beş yıldızlı bir otelde tesettürlü giyim üzerine yapılan defilenin çok ses getirdiği ifâde ediliyordu. Pahalı mankenlerin makyajlı, -güya- tesettürlü(!) boy boy fotoğrafları haberi tamamlıyordu. Fotoğraflara acı acı baktım. Çünkü resimler hiçbir şekliyle İslam ölçülerine göre tesettürlü bir hanımı tarif etmiyordu. Fakat bu resimler, moda rüzgârı sayesinde tesettür ismini siper ederek nicelerini bir yaprak gibi peşinde koşturuyordu. Bu garâbet ne kadar üzücüydü. İşte bir yansıma:
Geçenlerde çocuklarımı evimin yakınındaki parkta dolaştırıyordum. Genç bir kız dikkatimi çekti. Altında oldukça dar uzun bir etek, üzerinde uzun kollu dar bir penye ve uçları ensesine sıkıca bağlanmış başörtülü genç bir kızdı bu. Gazetelerden taklit ettiği -güya- tesettürü(!) ile elinde sigarası, yanındaki şımarık gence lâubali ve gevrek kahkahalar atarak bir şeyler anlatıyordu.
Cemiyetimizde hassas ruhlu insanları üzen bu gibi hadiselere, günümüzde -maalesef- daha nicelerini eklemek mümkündür. Tesettürün bu kadar yıpratılması, dejenere edilmesi ve basitleştirilmesi ve rûhânî vasfının iptal edilmesi, belki de toplumumuza bu konuyu tam ve doğru bir şekilde anlatamayışımızın neticesidir.
Tesettür ki, "bir müslümanın, dinimizce örtülmesi gereken yerleri yine dinin belirlediği şekilde örtmesi" demektir. Ve tesettür, İslam'ın en mühim emirlerinden biridir. O, müslüman hanımın iffetini, ve daha önemlisi şahsiyet ve vakârını korumayı amaçlar. Bu sebeple bedenin tesettürünü, rûhun ve kalbin tesettüründen ayrı düşünenler çok büyük bir hatâya düşerler.
Öncelikle şunu iyi bilmelidir ki:
Tesettür, Allâh'ın Emridir.
Tesettürün, Rabbimiz ve Rasûlullâh -sallallâhu aleyhi ve sellem- katında ne kadar önemli bir emir olduğunu âyetler ve hadîs-i şerifler ışığında hatırlamanın faydalı olacağını düşünüyorum:
"Ey Ademoğulları! Size çirkin yerlerinizi örtecek bir giysi, bir de giyip süsleneceğiniz bir giysi indirdik. Takva örtüsü ise daha hayırlıdır."
(el-A'raf, 26)
Bu âyet-i kerîmenin de dikkat çektiği üzere giysi, takvâ ile meczolunmalıdır.
Mü'min kadınlara da söyle: Gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Zînet yerlerini açmasınlar. Bunlardan kendiliğinden görünen kısmı müstesnâdır. Baş örtülerini yakalarının üstüne koysunlar… Gizleyecekleri zinetleri bilinsin diye ayaklarını da vurmasınlar. Ey mü'minler! Hepiniz Allâh'a tövbe edin. Böylece korktuğunuzdan emin, umduğunuza nail olasınız."
(en-Nûr, 31)
Kadınların ev dışında veya yabancı erkeklerin yanında, normal ev içi elbisesinin üstüne bir dış elbise daha giymeleri gerekir. Bu husustaki âyet-i kerîmede şöyle buyurulur:
"Ey Peygamber! Eşlerine, kızlarına ve mü'minlerin kadınlarına dış elbiselerinden üstlerine giymelerini söyle. Bu onların tanınıp, kendilerine sarkıntılık edilmemesi için daha uygundur. Allâh çok bağışlayıcı ve çok esirgeyicidir."
(el-Ahzâb, 59)
Allâh Rasûlü'nün Îkazları
Örtünme ile ilgili bu âyetler inzâl oldukça, Allâh Rasûlü -sallallâhu aleyhi ve sellem- de en yakınlarından başlayarak bu âyetlerde kastedilen örtünmenin şeklini tarif ve tebliğ etmiş; kendi hanımlarını, kızlarını ve bütün müminlerin hanımlarını Allâh'ın murâdına uygun örtünme hususunda yetiştirmiştir. Bu hususta pek çok fiilî örnek bulunmakla beraber, biz burada birkaç tanesiyle yetinmek istiyoruz.
Hazret-i Âişe'nin rivâyetine göre, birgün Hazret-i Ebû Bekir'in kızı (Hazret-i Âişe'nin kızkardeşi) Esmâ, ince bir elbise ile Allâh Rasûlü'nün huzuruna girmişti. Rasûlullâh (s.a.s) yüzünü başka tarafa çevirdi ve şöyle buyurdu:
"-Ey Esmâ! Şüphesiz kadın erginlik çağına ulaşınca, onun şu ve şu yerlerinden başkasının görünmesi uygun değildir." Hazret-i Peygamber bunu söylerken, yüzüne ve avuçlarına işaret etmişti." (Ebu Davûd, Libâs, 31)
Temimoğulları kabilesinden birtakım kadınlar, Hazret-i Âişe'yi ziyarete gelmişlerdi. Üstlerinde ince giysiler vardı. Hazret-i Âişe, onlara ikaz mâhiyetinde şöyle dedi:
"-Eğer sizler mü'minler iseniz, bunlar inanmış hanımların giysileri değildir. Eğer mü'min değilseniz o zaman durum değişir."
Yine bir gün onun huzuruna, ince başörtülü bir gelin getirilmişti. Bunun üzerine O şöyle dedi:
"-Nûr Sûresine inanan bir kadın böyle örtünmez." (El-Kurtubî, El-Cami', XIV, 157)
* * *
Peygamberimiz, ashâb-ı kirâmdan birine Mısır'da dokunmuş keten bir kumaş vermiş ve yarısından kendine gömlek diktirmesini, diğer yarısından ise hanımının giysi yapmasını istemiştir. Ancak daha sonra şöyle buyurmuştur:
"-Hanımına git ve söyle: Altına bir gömlek diksin. Çünkü vücut şeklinin ortaya çıkmasından korkarım." (El Kurtubî, El Cami', XIV,156)
Hazret-i Peygamber, müslüman kadınların ibadetlerini îfâ ederken dikkat etmesi gereken bir hususa da: "Allâh Teâlâ ergin kadının namazını başörtüsüz kabul etmez." (İbn Mâce, Tahâre, 132; Tirmizî, Salât, 160; Ahmed b. Hanbel, IV, 151) buyurarak dikkat çekmişlerdir.
Yine ümmetinin iffet, hayâ ve namusunu korumaya yönelik, Allâh Rasûlü'nün şu hadîs-i şerifleri, bilhassa bugünler çok ikaz edicidir:
"Ümmetimin son dönemlerinde giyimli, fakat çıplak birtakım kadınlar olacaktır. Bunların başlarının üstü deve hörgücü gibi bulunacaktır. Ancak onlar cennete giremez, cennetin kokusunu bile alamazlar." (Ebu Davud Libas 125, Cennet 52)
"Bir kadın koku sürünerek dışarı çıkar ve koku ulaşsın diye bir topluluğun yanına uğrarsa, zinaya bir adım atmış olur." (Tirmizi, Edeb, 35; Nesâî, Zîne, 35)
"Kadınlardan erkeklere benzeyenlerle; erkeklerden kadınlara benzeyenler bizden değildir." (Buhârî, Libas, 61)
Âyet-i kerîmeler ve hadîs-i şerîfler, gayet açık ve net bir şekilde Müslüman kadının giyim tarzını beyân etmektedir.
Bu âyet ve hadislerin ışığı altında zihinlerimizde ve kalblerimizde tesettür şeklimizi tekrar muhasebe etmeliyiz. Biz, tesettür anlayışımız ile bu emirlerin neresinde bulunuyoruz? Acaba bilerek veya bilmeden hatâ mı işliyoruz? Rabbimizin ve Peygamber Efendimizin çizdiği sınırları zorluyor muyuz? [/LEFT
Hazret-i Âişe'nin rivâyetine göre, birgün Hazret-i Ebû Bekir'in kızı (Hazret-i Âişe'nin kızkardeşi) Esmâ, ince bir elbise ile Allâh Rasûlü'nün huzuruna girmişti. Rasûlullâh (s.a.s) yüzünü başka tarafa çevirdi ve şöyle buyurdu:
"-Ey Esmâ! Şüphesiz kadın erginlik çağına ulaşınca, onun şu ve şu yerlerinden başkasının görünmesi uygun değildir." Hazret-i Peygamber bunu söylerken, yüzüne ve avuçlarına işaret etmişti." (Ebu Davûd, Libâs, 31)
Temimoğulları kabilesinden birtakım kadınlar, Hazret-i Âişe'yi ziyarete gelmişlerdi. Üstlerinde ince giysiler vardı. Hazret-i Âişe, onlara ikaz mâhiyetinde şöyle dedi:
"-Eğer sizler mü'minler iseniz, bunlar inanmış hanımların giysileri değildir. Eğer mü'min değilseniz o zaman durum değişir."
Yine bir gün onun huzuruna, ince başörtülü bir gelin getirilmişti. Bunun üzerine O şöyle dedi:
"-Nûr Sûresine inanan bir kadın böyle örtünmez." (El-Kurtubî, El-Cami', XIV, 157)
* * *
Peygamberimiz, ashâb-ı kirâmdan birine Mısır'da dokunmuş keten bir kumaş vermiş ve yarısından kendine gömlek diktirmesini, diğer yarısından ise hanımının giysi yapmasını istemiştir. Ancak daha sonra şöyle buyurmuştur:
"-Hanımına git ve söyle: Altına bir gömlek diksin. Çünkü vücut şeklinin ortaya çıkmasından korkarım." (El Kurtubî, El Cami', XIV,156)
Hazret-i Peygamber, müslüman kadınların ibadetlerini îfâ ederken dikkat etmesi gereken bir hususa da: "Allâh Teâlâ ergin kadının namazını başörtüsüz kabul etmez." (İbn Mâce, Tahâre, 132; Tirmizî, Salât, 160; Ahmed b. Hanbel, IV, 151) buyurarak dikkat çekmişlerdir.
Yine ümmetinin iffet, hayâ ve namusunu korumaya yönelik, Allâh Rasûlü'nün şu hadîs-i şerifleri, bilhassa bugünler çok ikaz edicidir:
"Ümmetimin son dönemlerinde giyimli, fakat çıplak birtakım kadınlar olacaktır. Bunların başlarının üstü deve hörgücü gibi bulunacaktır. Ancak onlar cennete giremez, cennetin kokusunu bile alamazlar." (Ebu Davud Libas 125, Cennet 52)
"Bir kadın koku sürünerek dışarı çıkar ve koku ulaşsın diye bir topluluğun yanına uğrarsa, zinaya bir adım atmış olur." (Tirmizi, Edeb, 35; Nesâî, Zîne, 35)
"Kadınlardan erkeklere benzeyenlerle; erkeklerden kadınlara benzeyenler bizden değildir." (Buhârî, Libas, 61)
Âyet-i kerîmeler ve hadîs-i şerîfler, gayet açık ve net bir şekilde Müslüman kadının giyim tarzını beyân etmektedir.
Bu âyet ve hadislerin ışığı altında zihinlerimizde ve kalblerimizde tesettür şeklimizi tekrar muhasebe etmeliyiz. Biz, tesettür anlayışımız ile bu emirlerin neresinde bulunuyoruz? Acaba bilerek veya bilmeden hatâ mı işliyoruz? Rabbimizin ve Peygamber Efendimizin çizdiği sınırları zorluyor muyuz? [/LEFT
]
Kadınlarla İlgili Birkaç Mesele
Bunların yanında aslında daha tafsîlatlı bir şekilde ele alınması gereken birkaç önemli hususa da temas etmek faydalı olacaktır:
İslam'ın rûhuna ters bazı fiiller, bizim âhiretimizi ziyana uğratmaktadır. Mesela:
* Tesettürlü bir hanımın "erkekler arasında" sekreter vb. olarak, İslam'a uygun olmayan işlerde çalışması,
* Yanında mahremi bulunmayan bir hanımın, yalnız başına uzun seyahatlere çıkması,
* Mahremi olmayan müslüman âilelerin aynı masada beraberce yemek yemeleri, aynı odada sohbet etmeleri,
* Dindar genç evlilerin, sokaklarda, ancak ev ortamında dolaşılabilecek görünümde gezmeleri,
* Tesettürlü bir hanımın toplum içinde sigara içmesi,
Rabbimiz hepimizi emrine itaat eden, üç günlük dünyanın fânî zevklerine aldanmayan, bu âlemdeki fânîlerin iltifatlarına kanmayıp, rızasını kazanan ve ebedî olarak cennet elbiseleri ile mükafatlanan kullarından eylesin.
Âmin…
--------------------------------------------------------------------------------
Kaynak: Tuba Öztürk'ün Şebnem Kadın ve Aile Dergisinde yayınlana "Tesettür Emrinin Neresindeyiz" yazısından kısmen alınmıştır, Allah (cc) razı olsun. [/B]
hayırlı sabahlar kardeşim...
allah c.c cümlemizden razı olsun...
selam ve dua ile..
allah c.c cümlemizden razı olsun...
selam ve dua ile..
aleyküm selam arkadaşlar...
allah c.c cümlemizden razı olsun. inşallah...
bende okuyunca çok etkilendim...
sizlerle paylaşmak istedim...
begendiginize sevindim...
inşallah hakkıyla kapanan insanlardan oluruz...
selam ve dua ile..
selamün aleyküm elmascığım,çok çok faydalı bir konu.
sürekli gündemde tutmalı.
çünki yeni tesettüre girecek kardeşlerimiz oluyor,bilgilenmiş olurlar inşALLAH.
sürekli gündemde tutmalı.
çünki yeni tesettüre girecek kardeşlerimiz oluyor,bilgilenmiş olurlar inşALLAH.
selamün aleyküm
çok güzel ve faydalı bir paylaşımdı
dikkatle okudum
allah razı olsun...
çok güzel ve faydalı bir paylaşımdı
dikkatle okudum
allah razı olsun...
canım benim. allah cümlemizden razı olsun...
evet canım okurken düşünmemizi saglayan bir paylaşım..
inşallah idrak edenlerden oluruz..
selam ve dua ile..
evet canım okurken düşünmemizi saglayan bir paylaşım..
inşallah idrak edenlerden oluruz..
selam ve dua ile..
aleyküm selam ablacıgım...
inşallah ablacıgım inşallah...
okurupta idrak edenlerden olmak dilegiyle inşallah...
evet yeni kapananlar için önemli konular...
selam ve dua ile..
inşallah ablacıgım inşallah...
okurupta idrak edenlerden olmak dilegiyle inşallah...
evet yeni kapananlar için önemli konular...
selam ve dua ile..
Esselamünaleykum...
Esselamünaleykum...
Esselamünaleykum...
Geçenlerde çocuklarımı evimin yakınındaki parkta dolaştırıyordum. Genç bir kız dikkatimi çekti. Altında oldukça dar uzun bir etek, üzerinde uzun kollu dar bir penye ve uçları ensesine sıkıca bağlanmış başörtülü genç bir kızdı bu. Gazetelerden taklit ettiği -güya- tesettürü(!) ile elinde sigarası, yanındaki şımarık gence lâubali ve gevrek kahkahalar atarak bir şeyler anlatıyordu.
Allah CC. razı olsun Elmas Kardeşim...
Maalesef ki...Yukarıdaki alıntı yaptığım olay bizleri çok rencide ediyor...:a11:
Günümüz tesettürü hakkında ayet ve hadislerle desteklenmiş güzel ve hayırlı bir paylaşım olmuş...
Hakkıyla yapanlardan olmak duasıyla inşallah...
Maalesef ki...Yukarıdaki alıntı yaptığım olay bizleri çok rencide ediyor...:a11:
Günümüz tesettürü hakkında ayet ve hadislerle desteklenmiş güzel ve hayırlı bir paylaşım olmuş...
Hakkıyla yapanlardan olmak duasıyla inşallah...
aleyküm selam canım ya. evet görüşemiyoruz hiç...
bu tel hattını bi degiştirsen ne güzel olacakda işte..
o zaman sık sık görüşebilirzi canım...
hamdolsun canım ya iyiyim. sen nasılsın bakalım...
begendigine sevindim canım benim....
"Ümmetimin son dönemlerinde giyimli, fakat çıplak birtakım kadınlar olacaktır. Bunların başlarının üstü deve hörgücü gibi bulunacaktır. Ancak onlar cennete giremez, cennetin kokusunu bile alamazlar." (Ebu Davud Libas 125, Cennet 52)
Rabbimiz hepimizi emrine itaat eden, üç günlük dünyanın fânî zevklerine aldanmayan, bu âlemdeki fânîlerin iltifatlarına kanmayıp, rızasını kazanan ve ebedî olarak cennet elbiseleri ile mükafatlanan kullarından eylesin.
Âmin…
Selamünaleyküm canım kardeşim..Amin..amin..amin..
Allah razı olsun çok önemli ve faydalı bir konu emeğine sağlık..
Malesef öyle bir zamandayız ki tesettürün gerçek manasını bilerek Allahın emri olduğu için başını örten o kadar az ki...
Rabbim gerçek bir mümin gibi örtünmeyi ve öyle yaşamayı nasip etsin inşaALLAH..
Allaha emanet ol canım
selam ve dua ile ...
Rabbimiz hepimizi emrine itaat eden, üç günlük dünyanın fânî zevklerine aldanmayan, bu âlemdeki fânîlerin iltifatlarına kanmayıp, rızasını kazanan ve ebedî olarak cennet elbiseleri ile mükafatlanan kullarından eylesin.
Âmin…
Selamünaleyküm canım kardeşim..Amin..amin..amin..
Allah razı olsun çok önemli ve faydalı bir konu emeğine sağlık..
Malesef öyle bir zamandayız ki tesettürün gerçek manasını bilerek Allahın emri olduğu için başını örten o kadar az ki...
Rabbim gerçek bir mümin gibi örtünmeyi ve öyle yaşamayı nasip etsin inşaALLAH..
Allaha emanet ol canım
selam ve dua ile ...