HÜZÜNLE DOLUYUM
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 30 Ocak 2009
- Mesajlar
- 343
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 46
Bunlarla varılan netice şudur ki, bütün topluluklar Allah'a tam bir şuur ve idrak ile dua etmelidir... Allah'ın, Resûlü'ne söylemesini emrettiği:
-"Bana ve benim yolumda yürüyenler için basiretle Allah'a dua edin. Onlar bu makamın sahipleridirler. Onlar bu ümmet içinde, İsrail oğullarının veya kavminin içindeki İsrail peygamberleri gibidirler."
Mûsâ Peygamber'in şeriatıyla amel eden Harun Peygamber gibi... İşte, Allah Resûlü'ne vâris olanlar, hiç şüphesiz Şeriatı hakiki olarak ve hakikatiyle muhafaza eden gerçek bilgi sahibidirler. Fakat zâhir uleması buna pek iltifat ve itibar etmez, inanmazlar. Onlar, bunların doğruluğunu aramaya lüzum görmezler; arzuladıkları tek şey, makamlarını korumak ve hakikatleri gizlemektir. Öyle ki, kendilerince doğru olarak bilinen cihetleri dahi, yazı ve çizgi âlimlerine bildirmezler... Bu hâl tıpkı, içtihad ve hüküm sahibi bir kimsenin, çalışmadığı ve delilleriyle uğraşmadığı hâlde bir hüküm vermesine benzer... Tıpkı hâkimin, kafadan atmasyon hüküm vermesi gibi!)
-"Bana ve benim yolumda yürüyenler için basiretle Allah'a dua edin. Onlar bu makamın sahipleridirler. Onlar bu ümmet içinde, İsrail oğullarının veya kavminin içindeki İsrail peygamberleri gibidirler."
Mûsâ Peygamber'in şeriatıyla amel eden Harun Peygamber gibi... İşte, Allah Resûlü'ne vâris olanlar, hiç şüphesiz Şeriatı hakiki olarak ve hakikatiyle muhafaza eden gerçek bilgi sahibidirler. Fakat zâhir uleması buna pek iltifat ve itibar etmez, inanmazlar. Onlar, bunların doğruluğunu aramaya lüzum görmezler; arzuladıkları tek şey, makamlarını korumak ve hakikatleri gizlemektir. Öyle ki, kendilerince doğru olarak bilinen cihetleri dahi, yazı ve çizgi âlimlerine bildirmezler... Bu hâl tıpkı, içtihad ve hüküm sahibi bir kimsenin, çalışmadığı ve delilleriyle uğraşmadığı hâlde bir hüküm vermesine benzer... Tıpkı hâkimin, kafadan atmasyon hüküm vermesi gibi!)