Kusura bakmayın, beni almadan gittiniz sandım, oturup ağlıyorum sabah beri , almıyorlar işte dedim kendimce ileri geri..
Sayın Nemire boş dediğim benim dünyadan beklentim yok kalmadı, öyle dibe vurdum ki ... acı, acı derken acıyı hissedemez oldum,
Ordan Yaradanı buldum, şimdi O'na gitmek yok dense gidecek yerim yok ki.. nereye gideyim? beklemek mi ? sonsuza kadar bekle dese , beklerim yeter ki az da olsa umudum olsun...
Bir ağladım, bir güldüm yanlış anlamışım ne de akılsızım
Makam falan gözümüz yok, yeter ki yakin olmak nasip olsun
Allah razı olsun, ferahlatan gönlünüz ferahlık bulsun...
Sayın Yakais ve sayın Nemire muhabbetiniz hoş, aranıza alınmıyorum diye geri çekildim, sandım ki edebe riayet edeyim ama gidiyorum deyince dayanamadım feryatı bastım, ne yapayım anlayışı kıt biriyim, sormaya da çekinirim, adabınca sormayıda akıl edemedim
Hakkınızı helal edin , Hak aşıklarının zaten arka planı olmaz, yine de derim bu yolda hep Hakkın erleri edeplidir ve hep öylesine rast geldim,
değilse zaten Rabbim beni ordan hep uzaklaştırdı, yalnız desemde Rabbimle beraberim..
Tek derdim huzura edepli çıkmak, varmı öyle kaçıp gitmek, dön diyen olsa gidecek yerim yok, bu yola baş koydum başka çarem yok
Ya Rab, derdim de sensin, çaremde sensin, ne güzel derdi veren , dermanı da kendisi...