Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

...Son Müdafaa Hattı...!!... (1 Kullanıcı)

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,573
Tepki puanı
32
Puanları
48
Yaş
38
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun “Milli Savaş Hikayeleri” adlı eserinde yer alan “Gizli Posta 3” başlıklı 1920 tarihli yazısı bir genç kızın esaretten yeni dönen nışanlısına yazdığı mektuptan ibaret. Mektubun bir yerinde şunları yazıyor genç kız:
“Frenk bezirganlarının buraya yığdıkları kumaş ve koku sandıklarının etrafına üşüşen kuş beyinli içi boş kızlardan değilim.Seni, yadırgamayacağın bir noktada bekliyorum. Burada bizim için dört yıl evvel başlayan kahramanlık dolu hayat sona ermedi. Cephelerden dönenleri yine siperler bekliyor. Bu siperler yeni kurulacak evlerdir. Ve bu evler bizim son müdafaa hatlarımızdır.”
Bir ailenin üzerinde her türlü bomba patlayabilir. “Ev” denen siper ne kadar korunmalı olursa, kayıplardan kurtulmak o kadar mümkün olur. Son müdafaa hattında sıkı durulmalıdır. Bugün artık dünyanın her tarafında aile, birer siper hükmündedir. Her toplum, ailesini güçlendirmeye, bozulan aile düzenini yeniden sağlamlaştırmaya çalışmaktadır. Gerçekten ailenin de kalbinden isabet almasıyla insanlığın kaybedeceği artık fazla bir şeyi kalmayacaktır. Aile düzeni tamamen kaybolmuş bir toplum, neticede “kaybolan” ilk toplum olacaktır. Ülkemizde aile, kendisinden beklenen normal sosyal görevler dışında, henüz kurumlaşmamış birçok faaliyetin de açıklarını kapatmak durumundadır. Veya birçok meseleye göğüs germek zorundadır. Meselâ, işsizlik belasının ekonomik göstergelerde göründüğü gibi, bir tahribat yapmamasının sebebi aile yapımızdaki sağlamlıktır. Örnekle arttırmak mümkün. Ailedeki tahribat, ülkemizde her ülkedekinden daha çok kötü netice verecektir. Sağlam, uyumlu, bilgili, sevgi ve şefkat dolu bir aile kuran herkes, bir “devlet” kuruyor demektir. Toplumumuz gücünü asırlarca aileden almıştır. Aile denen son müdafaa hattının çökmesi ile de gücünü kaybedecektir. Hedef adamının reislik yapacağı aile yalnız müdafaa hattı olmakla kalmayacak, geleceğin ilim ve kültür hamleleri için bir hücum hattı olacaktır

Ebu’n Necîb Sühreverdi der ki: “Evlatlarını terbiye eden bir millet düşmanlarını azarlamış olur.?Demek düşmanların azarlanması için evlatlarımıza düşmanlarımızın değil, kendi terbiyemizin verilmesi gerekmektedir. Erkeğin bozuk olduğu birçok aile kadının sağlamlığı sebebiyle hayatını sürdürebilmektedir. Ama kadının bozulduğu bir ailenin ayakta kalması mümkün değildir. İstikbalimiz kadınlarımızın, dolaysı ile ailelerimizin saflığında temizliğinde kültürümüze bağlılığında saklıdır. Bu, her yerde böyledir. Bizde daha çok böyledir.
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,573
Tepki puanı
32
Puanları
48
Yaş
38


Asr-ı saadette yaşanan şu olay evliliğin insanı Allah’a yaklaştırması hususunda örnek olsa gerek


Peygamberimiz (sas), sahabeleriyle birlikte otururken fakir ve muhtaç olanlara vermenin öneminden bahsediyordu Al-i İmran Suresi’nin 92 ayetini okudu:


Muhtaçlara ve fakirlere yardım ederken, malınızın kötüsünü değil de iyisini vermedikçe olgun bir imana kavuşamazsınız

İmanda en yüksek mertebeye çıkmak istiyorsanız, yoksullara malınızın en hoşunuza gidenini bağışlayınız”


Bu sözler orada bulunanlardan Ebu Talha’yı (ra) can evinden vurdu En değerli malını Medine’deki hurmalığını ve evini hemen oracıkta bağışladı

Evine gitti Bahçenin dışında durdu Eşi Rumeysa (ra) Ebu Talha’yı (ra) görünce neden eve girmediğini sordu Ebu Talha (ra) evini ve bahçesini tasadduk ettiğini söyledi Eşi:

“Kendin için mi yoksa ikimiz için mi?” diye sorduğunda Ebu Talha (ra) “ikimiz için” cevabını verince eşi Rumeysa:

“Allah senden razı olsun Talha Ben de aynı şeyleri düşünürdüm Bekle geliyorum” diyerek dönüp arkasına bile bakmadan evinden çıkıp gitti (Buhari)


Bizler de onları örnek almalıyız Bunun için de evlilikleri nefsani duygulardan ziyade uhrevi duygularla yapmalıyız Eş seçerken bizleri dünyaya çağıranı değil Allah’a yaklaştıranı seçmeliyiz

Bizim evliliğimiz yani Müslüman’ın evliliği farklı olmalı Müslüman aile, karanlık dünyalara ışık saçmalı… Sıkıntıda boğulanlara şefkat elini uzatmalı Sevgiye hasret, mutluluğa hasret olanları sevginin ve mutluluğun yurduna iletmeli

 

TRHACKER

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2009
Mesajlar
2,454
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
mevlam razı olsun inşaallah emeğine sağlık kardeşim
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt