Allah c.c. razı olsun...
Sizin için hadis kitabından çektim,hemen bildireyim hadisinizi...
*Ebu Hüreyre (r.a.) şöyle demiştir: Rasullullah s.a.v. şöyle buyurmuştur:
''Yüce Allah şöyle buyurur.Ben kulumun bana olan zannının yanındayım(yani kuluma onun zannına göre muamele yaparım ). Kulum beni andığı zaman ben muhakkak onunla beraber bulunurum.O beni gönlünde gizlice zikrederse,ben de onu bu suretle nefsimde ( yani Zat'ımda )zikrederim.Eğer beni bir cemaat içinde zikrederse,ben de onu bu cemaatten daha hayırlı bir cemiyet içinde anaarım.Kulum bana bir karış yaklaşırsa,ben ona bir arşın yaklaşırım.Kulum bana bir arşın yaklaşırsa,ben ona bir kulaç yaklaşırım.O bana yürüyerek gelirse,ben ona koşarak gelirim''.
Rabbim ne kadar güzel şeyler buyurdu size...
Yerinizde olsam bu hadise binaen,gecenin bu güzel vaktinde,çoğunluğun uyuduğu yahut Allah'ın rızasından uzak bir halde olduğu bu anda hemen tevbe eder ve kabul olduğumu düşünürdüm,sonrasında Rabbimin beni koruduğunu ve sevdiğini...
Beni cennete koymak için bahane gözetlediğini ve sıkıntılı anlarımda ''Üzülme seni izliyorum,bu cenneteki makamını yükseltmek için sana sunduğum bir sınav,SENİ BEKLİYORUM CENNETİME'' dediğini düşünürdüm.Dememiş mi ''Ben kulumun bana olan zannının yanındayım'' diye...
Allah dediyse yapar değil mi,o biz gibi değil ki,dünyaya gelmeden verdiğimiz sözü bozduğumuz gibi sözünü bozsun!
Vermedi mi Rabbim,kainatı onun için yarattığı peygamber efendimize bir sürü sınav...
Biz kimiz ki değil mi,hala rahatlık peşinde koşuyoruz.
Bu rahatlık için ne yaptık,neden ilk başımıza gelen musibet karşısında inancımızı azaltıyoruz...
Ölüm ensemizde,ansızın gelebilir...
Ya Mevlaya kavuşmaya can atan bir kalbimiz olacak,ya da o mezara girmeye korkan bir nefsimiz...
Tercihimizi yapalım,hangisine sahip olmak güzel?
İnşallah Mevla,kalbinizi yalnız Allah için attırsın ve akıbetiniz Rabbimizin karşısında ''İŞTE GELDİM RABBİM,SINAVINI GEÇTİM;SAYENDE,YARDIMINLA;MUHAFAZANLA diyenlerden olsun.