Sevgi Peygamberi'ni Sevgiyle Anlatalım...
Peygamber Efendimizi anlatmak o kadar kolay değil, hele de bunu bir çocuğa anlatmak… Onun sevgisini, aşkını gönüllere nakşetmek… O sevgi Peygamberi, “Mü’min kardeşine tebessüm sadakadır,” diyen, şefkatle donatılmış bir Peygamberi, sadece insanı değil, tüm varlıkları Yaradan’dan ötürü seveni, nasıl sevdire biliriz çocuklarımıza? Ancak onun yöntemleriyle bunu yapabiliriz.
Çocuklarımız, Kur’anî ifadeyle “ dünyanın süsü,” Peygamberî ifadeyle “gözümüzün aydınlığı” ise, onları en güzel şekilde yetiştirmek de biz anne babaların en önemli görevi. Bu görevin başında da, Yaradan’ı ve Yaradan’ın Habibi sevgili Peygamberimizi tanıtmak gelmelidir.
Peygamberimizi anlatacaksak çocuklarımıza, önce çocuklarımızı severek başlamalıyız işe. Çünkü “Çocuklarınızla çocuklaşın” buyurarak, bunun yöntemini bize bildiren Peygamberimiz, çocukları çok severdi. Öyleyse çocuklarımızı sevgi hamuruyla yoğuralım ve Peygamberimizin bir sevgi Peygamberi olduğunu anlatarak işe başlayalım.
Peygamber Efendimiz, insan ve toplum hayatında özellikle iki şeye dikkat çeker ve önem verirdi. Sevgi ve merhamet… O sevgisini belli eder ve hissettirirdi. Bunun böyle olmasını da tavsiye ederdi. Bir keresinde Hz. Amr b. Âs:
-Ey ALLAHın Resulü, insanlardan en çok kimi seversiniz? Diye sordu.
-Âişe, dedi.
-Ya erkeklerden kimi seversiniz? Deyince de.
-Âişe’nin babası (Hz. Ebu Bekir), diye cevap verdi.
-Ondan sonra kimdir?
-Ömer’dir, buyurdular.
Hz. Amr sordukça, Peygamber Efendimiz de ashabının isimlerini bir bir sayıyordu. (1) Hz. Amr sormasını sürdürseydi, belki de bütün ashabının isimlerini tek tek sayacaktı. Ama Hz. Amr,soru sormaktan vazgeçince, Efendimiz de sustu. Sevgi dilinin Onun gibi mükemmel kullanan bir başkasını dünyamız tanımadı, görmedi ve görmeyecek de…
Anne baba olarak bugüne kadar çocuğumuzu sevip okşamadıysak, onu kucağımıza alıp sarılmadıysak, bu sevgi Peygamberinin sevgisini nasıl anlatabiliriz ki? Sevgiyi tanımayan çocuğumuz, sevilmenin ne demek olduğunu bilmeyen çocuğumuz, nasıl anlar ki sevgi Peygamberini sevmeyi. O zaman önce biz anne babalar iyi bir rol modeli olacağız çocuklarımıza. Önce biz seveceğiz. Yaradan’dan ötürü her şeye sevgi gözüyle bakacağız. Eğer bunu başarabilirsek, çocuklarımıza iyi örnek olursak, Peygamberimizi anlatmakta zorlanmayacağız.
Şimdi onun tekniklerine ve insanlarla nasıl bir ilişki içinde olmuş, neyi nasıl anlatmış ona bakalım.
O iyi bir eğitmendi. Bilgiye önem verirdi. Zorlaştıran değil, kolaylaştırandı. ALLAH’ın tüm kullarına karşı merhametliydi. Bir şey öğreteceği zaman sevgi ve merhametle yaklaşırdır. Anlatacağı ve öğreteceği şeyleri temsil ve benzetmelerle anlatırdı. Güzel isimleri severdi ve çevresindeki çocuklara güzel isimler verirdi. Çocuğu ALLAH’ın bir emaneti bilirdi. Çocukları arasında ayrım yapmaz, adil davranır ve hepsini şefkatle kucaklardı. En büyük ölçüsü şefkatti. Torunlarıyla oynar, şakalaşır ve boynuna alır taşırdı. Çocuklarının ve torunlarının ibadetiyle, ahiret hayatıyla çok yakından ilgilenirdi. O bütün çocukları çok severdi. Çocuğa dayak atmazdı.
Hizmetkârı olma şerefine nail olan Hz. Enes b. Malik: “ALLAH Resulüne 10 sene hizmet ettim. Yapmadığım bir şeyden ötürü “niçin yapmadın?” yaptığım bir şeyden dolayı da, “niçin yaptın?” dediğini hatırlamıyorum. Beni hiç azarlamadı,” der.(2) 10 sene hizmeti boyunca değil bir tokat azarlama bile duymuyor. Peygamberimiz çocuğu özgür bir ortamda büyüme imkanı verirdi. Onun da söz söyleme, düşündüklerini açıklama hakkı vardı. Hz. Ali çocuk yaşta nasıl Müslüman olmuştu? Onun bu davranışını nasıl anlatmaktaydı Peygamber? O çocukların hürriyet içinde olmasını tavsiye ederdi. Çocuğa oyun imkanı sağlardı. Hz. Enes’le yaşadığı zamanda onun oyun oynamasına izin verirdi. Hz. Âişe’nin oyuncaklarına kızmazdı. O çocukların üzülmesine dayanamazdı.
Bunları örneklere çoğaltmak mümkün, ama sayfa sınırımızdan dolayı sadece maddeleri belirtiyor ve şimdi kendimizi bunları okuduktan sonra muhasebe edelim diyoruz. Biz ne kadar çocukları seviyor ve onlarla zaman geçiriyoruz ki, onlara bir Sevgi Peygamberini anlatalım. Onun örnek yaşantısını ne kadar kendimize örnek alıyoruz ki, çocuklarımız bizden görüp Onu sevsin. O zaman işi anne baba olarak kendimizden başlayalım ve şu kutlu doğum ayı içersinde Peygamberimizi daha iyi tanımaya çalışalım. Eğer biz tanırsak, çocuklarımıza da anlatmamız kolay olacaktır.
Peygamber Efendimiz, “bana dünyanızdan üç şey sevdirildi” buyurmuştu.
Bunlardan namaz için “gözümün nuru” demişti. Gözümün nuru diye nitelendirdiği ve ALLAH’a kalben en yakın olduğu namazda bile sevgili torununu taşıması, onu ve çocukları ne kadar çok sevdiğinin önemli bir göstergesidir.
1. Buhari, Fedaili Ashab-14
2. Buhari, Edeb-67 Tirmizi, Birr-69
3. Salih Suruç- Peygamberimizi Nasıl Anlamalı Çocuklarımıza Nasıl Anlatmalı-Cihan Yayınları
Mine İzgi
