F
FiSeBiLiLLaH
[FONT="]Hamd, Alemlerin Rabbi Allaha mahsustur. Salâtü Selâm Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellemın, Ehlinin, Sahabesinin ve de kıyamete kadar onları dost edinen herkesin üzerine olsun.
Allahu Teala şöyle buyurdu:
Peygamber size ne verdiyse onu alın, size neyi yasakladıysa ondan da sakının. Allahtan korkun. Çünkü Allahın azabı çetindir. (Haşr, 59/7)
Kim Allaha ve Peygamberine karşı isyan eder ve sınırlarını aşarsa Allah onu, devamlı kalacağı bir ateşe sokar ve onun için alçaltıcı bir azap vardır. (Nisa, 4/14).
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem de şöyle buyurdu:
Şeytan artık bu topraklar üzerinde kendisine tapılmasından ümidini kesmiştir. Fakat bunun dışında sizin önemsemediğiniz bazı şeylerde ona itaatiniz onu memnun eder. Bundan kaçının. Muhakkak ki ben size iki şey bıraktım ki bunlara sarıldığınız sürece sapıklığa düşmezsiniz. Bunlar Allahın Kitabı ve Peygamberinin Sünnetidir. [1]
Bu ayet ve hadisler bize şunu ifade ediyor. Müslüman gerek akaid gerek feraiz gerekse dua ve zikirde ve bütün işlerinde Allahın Kitabı ve Peygamberin Sünnetine sarılmadıkça gerçek bir müslüman olamaz. Bunun zahiren ve batınen, tam bir teslimiyet, gönül hoşnutluğu ve ihlas üzere olması gerekir. Şöyle ki; Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin sözlerini yeryüzündeki tüm insanların sözlerine tercih eder. Büyük küçük ayrımı yapmadan İslamın tüm emirlerine sarılmaya çalışır. Zira İslam parçalanamaz bir bütündür. Hak bölünme kabul etmez. İslamda orta bir çözüm yoktur. Bazılarınca küçük görünen bir bir takım emirler şeriatin nazarında büyüktür.
Bunun önemsiz olduğunu sanıyorsunuz. Halbuki, Allah katında çok büyük (bir suç)tur. (Nur, 24/15)
Bilindiği gibi, bugün bir çok müslüman sakal tıraşı hastalığına müptela durumdadırlar. Kültür işgalinin etkisi ile müslümanlar başta sakal tıraşı olmak üzere bir çok gayri İslami adet ve davranışları benimsemiş bulunuyorlar. İslam ümmetinin aydınlık tarihinde böyle bir şey görülmemiştir. Müslümanların hidayet önderi imamlarından sakalını kesen tek bir fert dahi yoktur. Bu sapık adet bize, ülkemizi işgal eden kafirlerden veya aramızdan kafirlerin ülkelerine gidip, salih geçmişlerinin yolundan yüz çevirip kendilerini tamamen onlara benzeterek, kendilerine müminlerin yolundan başka yollar seçen kimseler vasıtasıyla girmiştir.
Allahu Teâlânın müslüman kardeşlerimizi faydalandırması ümidiyle burada sakalın İslamdaki yerini açıklamaya çalışacağız. [2][/FONT][FONT="]
Sözlükte Ve Şeriatte Sakalın Ölçüsü:
Sakal: Yanaklar ve çene arasında çıkan kılların ismidir.
Bıyık dışında, çene, iki çene kemiği altı, iki yanak ve boynun iki yanında biten tüm yüz kılları sakaldır.
Sakal bırakmanın hükmü: Sakal bırakmak akıl baliğ bütün müslüman erkeklere farzdır. Bunu, bırakılmasını emrederek, kesilmesini veya bir kabzadan fazlasının kısaltılmasını yasaklayarak Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem farz olduğunu bildirmiştir. [3]
Sakal Bırakılması Hakkında Hadisler:
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: [/FONT]
Bıyıkları kısaltın, sakalları olduğu gibi bırakın. [9]
Hadis metinlerinde geçen Evfû, Veffirû Efu ve Ercû gibi tüm kelimeler aynı anlamı ifade ederler. Yani sakalın kendi hali üzerine bırakılması anlamına gelir.
* İfa demek sakalın hiç kesilmeden uzaması ve çoğalması için kendi haline bırakılması demektir. Evfu, Efu anlamındadır. Yani sakalın kısaltılmaksızın, kendi hali üzere olduğu gibi bırakılması anlamındadır.
* Kisranın Peygamber sallallahu aleyhi ve selleme gönderdiği iki elçinin ikisi de sakallarını kesmiş, bıyıklarını ise uzatmışlardı. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem huzuruna gelen bu adamların yüzlerine bakmak istemedi ve onlara
Yazıklar olsun, size bunu kim emretti? diye çıkıştı. Onlar da
Bize bunu Rabbimiz (yani Kisra) emretti dediler. Bunun üzerine Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
Fakat Rabbim bana sakalımı uzatmamı ve bıyığımı kısaltmamı emretti. [10]
Allahu Ekber! Vah! O sakalını kesen müslüman, işin büyüklüğüne baksın ki; acaba Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem onun yüzüne bakmaktan eza duyarsa ne hissedecek? Hatta yüzünü şöyle diyerek ondan çevirirse ne cevap verecek?
Yazıklar olsun! Sana bunu kim emretti?! Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ashabına emrettiği her şeyi öncelikle kendisi yerine getirirdi. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem uzun ve gür sakallı idi. [11][/FONT][FONT="]
Sakal Tıraşının Haram Olduğuna Dair Deliller:
1) Allahın yarattığını değiştirme: Allahu Teâlâ şöyle buyurdu:
Allahın yaratışında değişme yoktur. (Rum, 30/30)
Yani Allahın yaratışında ve sizi yarattığı şekilde değişiklik yoktur. Allahu Teâlâ İblisin şöyle dediğini naklediyor:
Şüphesiz onlara emredeceğim de Allahın yarattığını değiştirecekler. (Nisa, 4/99).
Bu nas açıkça, şerî bir izin olmaksızın, Allahın yarattığını değiştirmenin, şeytanın emrine itaat olduğunu göstermektedir. Sakal tıraşının Şeytanın sevdiği ve emrettiği bir yaratılışı bozma eylemi olduğunda hiç kuşku yoktur.
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
Kendilerini güzelleştirmek için dövme yapan ve yaptıran, yüzden kıl alan (kaşlarını incelttiren), dişlerinin seyrekleştirmek için dişlerinin arasını yontturan kadınlara Allah lanet etmiştir. Allahın yaratmış olduğu şekli bozanlara da lanet etmiştir. [12]
Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem bütün bu davranışları Allahın yaratmış olduğu şekli bozmak olarak kabul etmiştir. Sakal tıraşının da güzellik için işlenilen bir yaratılışı bozma eylemi olduğunda şüphe yoktur. Ve bu davranış da, yaratılışı bozmaya yönelik diğer davranışlar ile, laneti gerektiren illette müşterektir. Sakal tıraşı Allahın yarattığına itiraz demektir. Zira Allahu Teâlâ insanı en mükemmel surette yaratmıştır. Allah azze ve celle şöyle buyurdu: [/FONT]
[/FONT][FONT="]
2) Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin emrine muhalefet: Yukarıda örnek verdiğimiz hadislerde Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem açıkça sakalın uzatılmasını emretmiş ve kesilmesini yasaklamıştır. Emir ise, emredilen şeyin yapılmasını gerektirir. Emre uyan sevap, uymayan ceza görür. Usulü fıkıhta emir, karine ile lafzın zahiri anlamının kast edilmediğinin anlaşılması hali hariç, vücub ifade eder. Burada ise tüm karineler vücubu tekid etmektedir. Bütün bunlardan sakal tıraşının Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin açık ve kesin emrine aykırı olduğu anlaşılmaktadır.
Allahu Teâlâ şöyle buyurdu: [/FONT]
3) Kafirlere benzemek: Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem birçok sahih hadisinde Mecusilere muhalefet edin... Müşriklere muhalefet edin... ve Ehli kitaba muhalefet edin... buyurmuştur. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem sakal tıraşının müşriklerin adeti olduğunu ve müslümanların onlara muhalefet etmelerini ve benzememeleri gerektiğini bildirmiştir. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu. [/FONT]
4) Kadınlara benzemek: Açık bir gerçektir ki Allahın erkekleri kadınlardan ayırdığı en önemli şeylerden biri sakaldır. Bunun tıraş edilmesi de erkeklerle kadınlar arasında ileri derecede benzerlik meydana getirir. Erkeklerden kadınlara benzemeye çalışanlar ise, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin diliyle lanetlenmişlerdir. [/FONT]
5) Fıtrata aykırılık: Allahu Teâlâ şöyle buyurdu
(Rasûlum!) Sen yüzünü hanîf olarak dine, Allah insanları hangi fıtrat üzere yaratmış ise ona çevir. Allahın yaratışında değişme yoktur. İşte dosdoğru din budur; fakat insanların çoğu bilmezler. (Rum, 30/30)
Fıtrat: Yani sünnet. Yani Allahın insanları yarattığı saf, temiz hal. İnsanlar buna eğilim duyarlar, buna aykırı şeylerden kaçınma eğilimi üzerine yaratılmışlardır. İnsan fıtrattan gelen bu hasletleri terk ettiği takdirde, insanlığından bir şey kalmaz. Sakal Peygamberlerin seçtikleri ve şeriatlerin üzerinde müttefik oldukları eski bir sünnet ve fıtrattan gelen bir haslettir. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Hulefai Raşidin, Sahabe ve Tabiinin tamamı uzun sakallı idiler.
Sakal tıraşı; israf, vakit kaybı ve günahı açığa vurmaktır: Sakal tıraşı için jilet, tıraş sabunu ve saire şeylere masraf yapılmaktadır ki bu da Allahın bize emanet olarak verdiği malı uygun olmayan işlerde harcamaktır. Yarın Allah, kıyamet gününde bunun hesabını soracaktır. Bu iş için harcanan paranın fazla bir şey olmadığı söylenemez. Zira Allahu Teâlâ şöyle buyurmuştur: [/FONT]
İmamların Sakal Tıraşı Konusundaki Sözleri:
Bütün fakihler sakal tıraşının haram olduğunu belirtmişlerdir. İbn Hazm Meratibul İcmaa da şöyle diyor: Sakal tıraşının caiz olmayan çirkin bir davranış olduğu konusunda ittifak etmişlerdir. Yüz, Allahın yaratıcılık kudretinin ileri derecede ifadesini bulduğu bir organdır. Dolayısıyla bu organa saygı duyulması ve korunması gerekir; çirkinleştirilmesi veya ihanete uğratılması değil! Abdullah b. Yezid el-Ensarî radiyallahu anhüden Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem yağma ve ibret amacıyla organların kesilmesini yasakladı.
[17]
* İbn Teymiyye İhtiyaratul-İlmiyye de şöyle der: Sahih hadislerde belirtildiği üzere sakal tıraşı haramdır. Kimse mübah görmemiştir.
* Hanefilerden İbn Abidin Reddül-Muhtar da şöyle der: Erkeğin sakalını kesmesi haramdır.
* İmamı Şafi de el-Ümm de sakalı tıraşın haram olduğunu belirtmiştir.
* Malikilerden de el-Adevi, İmam Malikden, sakal tıraşının mecusilerin işlerinden olduğunu nakletmiştir. İbn Abdilber de Temhid de sakal tıraşının haram olduğunu ve bunu ancak kadınlara benzeyen kadınsı erkeklerin yaptığını belirtmiştir.
Çağımızda, önder imamların yolundan giden birçok büyük alim de sakalı kesmenin haram olduğu görüşünde birleşmişlerdir. [18]
Sakal Kısaltılabilir mi?
Alimler bu konuda ihtilaf etmişlerdir. Elbette bu ihtilafın ayrıntılarının yeri bu kısa risale değildir. Fakat sözlü ve fiili hadisler ışığında en tercihe şayan görüş, sakalı kısaltmanın caiz olmadığıdır. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellemın şemailinden biri de sakalı çok idi [19] Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem uzun sakallı idi. [20] Enes b. Malik radıyallahu anh Onu anlatırken Sakalı şuradan şuraya kadar doldurmuştu dedi ve ellerini boynunun iki yarısında dolaştırdı. [21] Sahabe radıyallahu anhüm Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin öğle ve ikindi namazlarında Kuran okuduğunu, sakalının kıpırdamasından anlıyorlardı. [22]
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellemı sevdiklerini söyleyip de onun görüntüsünü ve ona benzemeyi sevmeyenlere ne demeli; Allahu Teâlâ şöyle buyurdu: [/FONT]
Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz: Tamamı idrak edilemeyenin tamamı terk edilemez. Ve az şey hiç yok olandan daha hayırlıdır. Sakalını kısaltan, bu davranışında hatalı olmakla beraber, sakalını tamamen tıraş edenden daha hayırlıdır. Bu konuda halk arasında şöyle bir misal vardır: İnsanların ayıplarında, gücünün yettiğini bile yerine getirmekten kaçınan kimse kadar ayıp görmem; Tamamen bırakmayıp gücü yettiği halde sakalını kısaltan gibi... Oysa bu elde olan bir şeydir. Bizden bir şey gerektirmediği gibi bize mal ve zaman tasarruf sağlar.[/FONT]
İzarını yukarı kaldır, böylesi daha takvâya yakındır. dedi. Birde ne göreyim; O Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem...
Ya Rasulallah, bu uzun bir hırka dedim Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem:
Ben senin için iyi bir örnek değil miyim? buyurdu. İzarına baktım Dizi ile ayakları arasında bacaklarının yarısında idi. [25]
Ey sakallarını tıraş eden müslüman! Sen bu konuda Rasulullah sallallahu aleyhi ve selleme mazeretler sıralarken, O sana şöyle dediği zaman ne yapacaksın? Ben senin için iyi bir örnek değil miyim?. Daima ahireti düşünüp, fitneler diyarı, geçici dünya hayatına aldanmamak gerekir. Çünkü dünya hayatı gerçekten çok kısadır.
Ahiret hayatı ise ebedidir.[/FONT]
[FONT="]Sözlerimizi bitirirken; Peygamberimiz Muhammede, ailesine ve ashabına salat ve selam ederiz. [26][/FONT]
[1] Hakim rivayet etmiştir. Sahihtir.
[2] Abdullah Yolcu, Sakal Dinen Gereklidir, Guraba Yayınları El Broşürleri.
[3] Abdullah Yolcu, Sakal Dinen Gereklidir, Guraba Yayınları El Broşürleri.
[4] Müslim.
[5] Buhari ve Müslim.
[6] Müslim
[7] Buhari ve Müslim.
[8] Müslim
[9] Müslim.
[10] Hasen bir hadistir. İbn Cerir et-Taberi rivayet etmiştir.
[11] Abdullah Yolcu, Sakal Dinen Gereklidir, Guraba Yayınları El Broşürleri.
[12] Buhari ve Müslim.
[13] Sahih, Ebu Davud.
[14] Sahibul Camii: 5439.
[15] Buharî.
[16] Abdullah Yolcu, Sakal Dinen Gereklidir, Guraba Yayınları El Broşürleri.
[17] Buharî.
[18] Abdullah Yolcu, Sakal Dinen Gereklidir, Guraba Yayınları El Broşürleri.
[19] Müslim.
[20] Sahih, Ahmed.
[21] Tarihu İbn Asakir.
[22] Buharî.
[23] Buhari ve Müslim.
[24] Ebu Davud-Sahih
[25] Sahih, Şemailu Tirmizî.
[26] Abdullah Yolcu, Sakal Dinen Gereklidir, Guraba Yayınları El Broşürleri
Allahu Teala şöyle buyurdu:
Peygamber size ne verdiyse onu alın, size neyi yasakladıysa ondan da sakının. Allahtan korkun. Çünkü Allahın azabı çetindir. (Haşr, 59/7)
Kim Allaha ve Peygamberine karşı isyan eder ve sınırlarını aşarsa Allah onu, devamlı kalacağı bir ateşe sokar ve onun için alçaltıcı bir azap vardır. (Nisa, 4/14).
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem de şöyle buyurdu:
Şeytan artık bu topraklar üzerinde kendisine tapılmasından ümidini kesmiştir. Fakat bunun dışında sizin önemsemediğiniz bazı şeylerde ona itaatiniz onu memnun eder. Bundan kaçının. Muhakkak ki ben size iki şey bıraktım ki bunlara sarıldığınız sürece sapıklığa düşmezsiniz. Bunlar Allahın Kitabı ve Peygamberinin Sünnetidir. [1]
Bu ayet ve hadisler bize şunu ifade ediyor. Müslüman gerek akaid gerek feraiz gerekse dua ve zikirde ve bütün işlerinde Allahın Kitabı ve Peygamberin Sünnetine sarılmadıkça gerçek bir müslüman olamaz. Bunun zahiren ve batınen, tam bir teslimiyet, gönül hoşnutluğu ve ihlas üzere olması gerekir. Şöyle ki; Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin sözlerini yeryüzündeki tüm insanların sözlerine tercih eder. Büyük küçük ayrımı yapmadan İslamın tüm emirlerine sarılmaya çalışır. Zira İslam parçalanamaz bir bütündür. Hak bölünme kabul etmez. İslamda orta bir çözüm yoktur. Bazılarınca küçük görünen bir bir takım emirler şeriatin nazarında büyüktür.
Bunun önemsiz olduğunu sanıyorsunuz. Halbuki, Allah katında çok büyük (bir suç)tur. (Nur, 24/15)
Bilindiği gibi, bugün bir çok müslüman sakal tıraşı hastalığına müptela durumdadırlar. Kültür işgalinin etkisi ile müslümanlar başta sakal tıraşı olmak üzere bir çok gayri İslami adet ve davranışları benimsemiş bulunuyorlar. İslam ümmetinin aydınlık tarihinde böyle bir şey görülmemiştir. Müslümanların hidayet önderi imamlarından sakalını kesen tek bir fert dahi yoktur. Bu sapık adet bize, ülkemizi işgal eden kafirlerden veya aramızdan kafirlerin ülkelerine gidip, salih geçmişlerinin yolundan yüz çevirip kendilerini tamamen onlara benzeterek, kendilerine müminlerin yolundan başka yollar seçen kimseler vasıtasıyla girmiştir.
Allahu Teâlânın müslüman kardeşlerimizi faydalandırması ümidiyle burada sakalın İslamdaki yerini açıklamaya çalışacağız. [2][/FONT][FONT="]
Sözlükte Ve Şeriatte Sakalın Ölçüsü:
Sakal: Yanaklar ve çene arasında çıkan kılların ismidir.
Bıyık dışında, çene, iki çene kemiği altı, iki yanak ve boynun iki yanında biten tüm yüz kılları sakaldır.
Sakal bırakmanın hükmü: Sakal bırakmak akıl baliğ bütün müslüman erkeklere farzdır. Bunu, bırakılmasını emrederek, kesilmesini veya bir kabzadan fazlasının kısaltılmasını yasaklayarak Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem farz olduğunu bildirmiştir. [3]
Sakal Bırakılması Hakkında Hadisler:
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: [/FONT]
- [FONT="]Bıyıkları kısaltın, sakalları bırakın. [4][/FONT]
- [FONT="]Bıyıklarınızı iyice kısaltıp, sakallarınızı bırakın [5][/FONT]
- [FONT="]Mecusilere muhâlefet edin, sakallarınızı uzatın, bıyıklarınızı kesin [6][/FONT]
- [FONT="]Müşriklere muhhalefet edin sakallarınızı çoğaltın, bıyıklarınızı azaltın [7][/FONT]
- [FONT="]On şey fıtrattandır: Bıyığın kesilmesi, sakalın uzatılması, misvak, istinşak (Burna su çekmek), mazmaza (ağza su çekmek), tırnakları kesmek, parmak mafsallarını yıkamak, koltuk altını temizlemek, etek tıraşı olmak, intikhasul-mâ (yani istinca yapmak). [8][/FONT]
Bıyıkları kısaltın, sakalları olduğu gibi bırakın. [9]
Hadis metinlerinde geçen Evfû, Veffirû Efu ve Ercû gibi tüm kelimeler aynı anlamı ifade ederler. Yani sakalın kendi hali üzerine bırakılması anlamına gelir.
* İfa demek sakalın hiç kesilmeden uzaması ve çoğalması için kendi haline bırakılması demektir. Evfu, Efu anlamındadır. Yani sakalın kısaltılmaksızın, kendi hali üzere olduğu gibi bırakılması anlamındadır.
* Kisranın Peygamber sallallahu aleyhi ve selleme gönderdiği iki elçinin ikisi de sakallarını kesmiş, bıyıklarını ise uzatmışlardı. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem huzuruna gelen bu adamların yüzlerine bakmak istemedi ve onlara
Yazıklar olsun, size bunu kim emretti? diye çıkıştı. Onlar da
Bize bunu Rabbimiz (yani Kisra) emretti dediler. Bunun üzerine Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
Fakat Rabbim bana sakalımı uzatmamı ve bıyığımı kısaltmamı emretti. [10]
Allahu Ekber! Vah! O sakalını kesen müslüman, işin büyüklüğüne baksın ki; acaba Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem onun yüzüne bakmaktan eza duyarsa ne hissedecek? Hatta yüzünü şöyle diyerek ondan çevirirse ne cevap verecek?
Yazıklar olsun! Sana bunu kim emretti?! Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ashabına emrettiği her şeyi öncelikle kendisi yerine getirirdi. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem uzun ve gür sakallı idi. [11][/FONT][FONT="]
Sakal Tıraşının Haram Olduğuna Dair Deliller:
1) Allahın yarattığını değiştirme: Allahu Teâlâ şöyle buyurdu:
Allahın yaratışında değişme yoktur. (Rum, 30/30)
Yani Allahın yaratışında ve sizi yarattığı şekilde değişiklik yoktur. Allahu Teâlâ İblisin şöyle dediğini naklediyor:
Şüphesiz onlara emredeceğim de Allahın yarattığını değiştirecekler. (Nisa, 4/99).
Bu nas açıkça, şerî bir izin olmaksızın, Allahın yarattığını değiştirmenin, şeytanın emrine itaat olduğunu göstermektedir. Sakal tıraşının Şeytanın sevdiği ve emrettiği bir yaratılışı bozma eylemi olduğunda hiç kuşku yoktur.
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
Kendilerini güzelleştirmek için dövme yapan ve yaptıran, yüzden kıl alan (kaşlarını incelttiren), dişlerinin seyrekleştirmek için dişlerinin arasını yontturan kadınlara Allah lanet etmiştir. Allahın yaratmış olduğu şekli bozanlara da lanet etmiştir. [12]
Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem bütün bu davranışları Allahın yaratmış olduğu şekli bozmak olarak kabul etmiştir. Sakal tıraşının da güzellik için işlenilen bir yaratılışı bozma eylemi olduğunda şüphe yoktur. Ve bu davranış da, yaratılışı bozmaya yönelik diğer davranışlar ile, laneti gerektiren illette müşterektir. Sakal tıraşı Allahın yarattığına itiraz demektir. Zira Allahu Teâlâ insanı en mükemmel surette yaratmıştır. Allah azze ve celle şöyle buyurdu: [/FONT]
- [FONT="]Sizi şekillendirdi ve şekillerinizi de güzel yaptı. (Tegabun, 64/3) [/FONT]
- [FONT="]Biz, hakikaten insanoğlunu şan ve şeref sahibi kıldık. (İsra, 17/70) [/FONT]
- [FONT="]Biz insanı en güzel biçimde yarattık. (Tin, 95/4) [/FONT]
- [FONT="]Bu, her şeyi sapasağlam yapan Allahın sanatıdır. (Neml, 27/88)[/FONT]
[/FONT][FONT="]
2) Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin emrine muhalefet: Yukarıda örnek verdiğimiz hadislerde Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem açıkça sakalın uzatılmasını emretmiş ve kesilmesini yasaklamıştır. Emir ise, emredilen şeyin yapılmasını gerektirir. Emre uyan sevap, uymayan ceza görür. Usulü fıkıhta emir, karine ile lafzın zahiri anlamının kast edilmediğinin anlaşılması hali hariç, vücub ifade eder. Burada ise tüm karineler vücubu tekid etmektedir. Bütün bunlardan sakal tıraşının Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin açık ve kesin emrine aykırı olduğu anlaşılmaktadır.
Allahu Teâlâ şöyle buyurdu: [/FONT]
- [FONT="]Her kim Allah ve Rasûlüne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur. (Ahzab, 33/36). [/FONT]
- [FONT="]Artık kim Allaha ve Rasulüne karşı gelirse, bilsin ki ona, (kendi gibilerle birlikte) içinde ebedî kalacakları cehennem ateşi vardır. (Cinn, 72/23).[/FONT]
3) Kafirlere benzemek: Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem birçok sahih hadisinde Mecusilere muhalefet edin... Müşriklere muhalefet edin... ve Ehli kitaba muhalefet edin... buyurmuştur. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem sakal tıraşının müşriklerin adeti olduğunu ve müslümanların onlara muhalefet etmelerini ve benzememeleri gerektiğini bildirmiştir. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu. [/FONT]
- [FONT="]Kim bir kavme benzemeye çalışırsa o, onlardandır. [13][/FONT]
- [FONT="]Başkasının sünneti ile amel eden bizden değildir [14][/FONT]
4) Kadınlara benzemek: Açık bir gerçektir ki Allahın erkekleri kadınlardan ayırdığı en önemli şeylerden biri sakaldır. Bunun tıraş edilmesi de erkeklerle kadınlar arasında ileri derecede benzerlik meydana getirir. Erkeklerden kadınlara benzemeye çalışanlar ise, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin diliyle lanetlenmişlerdir. [/FONT]
- [FONT="]Erkeklerden kadınlara benzemeye çalışanlar lanetlenmişlerdir [15][/FONT]
5) Fıtrata aykırılık: Allahu Teâlâ şöyle buyurdu
(Rasûlum!) Sen yüzünü hanîf olarak dine, Allah insanları hangi fıtrat üzere yaratmış ise ona çevir. Allahın yaratışında değişme yoktur. İşte dosdoğru din budur; fakat insanların çoğu bilmezler. (Rum, 30/30)
Fıtrat: Yani sünnet. Yani Allahın insanları yarattığı saf, temiz hal. İnsanlar buna eğilim duyarlar, buna aykırı şeylerden kaçınma eğilimi üzerine yaratılmışlardır. İnsan fıtrattan gelen bu hasletleri terk ettiği takdirde, insanlığından bir şey kalmaz. Sakal Peygamberlerin seçtikleri ve şeriatlerin üzerinde müttefik oldukları eski bir sünnet ve fıtrattan gelen bir haslettir. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Hulefai Raşidin, Sahabe ve Tabiinin tamamı uzun sakallı idiler.
Sakal tıraşı; israf, vakit kaybı ve günahı açığa vurmaktır: Sakal tıraşı için jilet, tıraş sabunu ve saire şeylere masraf yapılmaktadır ki bu da Allahın bize emanet olarak verdiği malı uygun olmayan işlerde harcamaktır. Yarın Allah, kıyamet gününde bunun hesabını soracaktır. Bu iş için harcanan paranın fazla bir şey olmadığı söylenemez. Zira Allahu Teâlâ şöyle buyurmuştur: [/FONT]
- [FONT="]Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu görür. (Zilzâl, 99/9) [/FONT]
- [FONT="]Bütün ümmetim affolunur, ancak günahlarını açıktan işleyenler hariç. [16][/FONT]
İmamların Sakal Tıraşı Konusundaki Sözleri:
Bütün fakihler sakal tıraşının haram olduğunu belirtmişlerdir. İbn Hazm Meratibul İcmaa da şöyle diyor: Sakal tıraşının caiz olmayan çirkin bir davranış olduğu konusunda ittifak etmişlerdir. Yüz, Allahın yaratıcılık kudretinin ileri derecede ifadesini bulduğu bir organdır. Dolayısıyla bu organa saygı duyulması ve korunması gerekir; çirkinleştirilmesi veya ihanete uğratılması değil! Abdullah b. Yezid el-Ensarî radiyallahu anhüden Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem yağma ve ibret amacıyla organların kesilmesini yasakladı.
[17]
* İbn Teymiyye İhtiyaratul-İlmiyye de şöyle der: Sahih hadislerde belirtildiği üzere sakal tıraşı haramdır. Kimse mübah görmemiştir.
* Hanefilerden İbn Abidin Reddül-Muhtar da şöyle der: Erkeğin sakalını kesmesi haramdır.
* İmamı Şafi de el-Ümm de sakalı tıraşın haram olduğunu belirtmiştir.
* Malikilerden de el-Adevi, İmam Malikden, sakal tıraşının mecusilerin işlerinden olduğunu nakletmiştir. İbn Abdilber de Temhid de sakal tıraşının haram olduğunu ve bunu ancak kadınlara benzeyen kadınsı erkeklerin yaptığını belirtmiştir.
Çağımızda, önder imamların yolundan giden birçok büyük alim de sakalı kesmenin haram olduğu görüşünde birleşmişlerdir. [18]
Sakal Kısaltılabilir mi?
Alimler bu konuda ihtilaf etmişlerdir. Elbette bu ihtilafın ayrıntılarının yeri bu kısa risale değildir. Fakat sözlü ve fiili hadisler ışığında en tercihe şayan görüş, sakalı kısaltmanın caiz olmadığıdır. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellemın şemailinden biri de sakalı çok idi [19] Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem uzun sakallı idi. [20] Enes b. Malik radıyallahu anh Onu anlatırken Sakalı şuradan şuraya kadar doldurmuştu dedi ve ellerini boynunun iki yarısında dolaştırdı. [21] Sahabe radıyallahu anhüm Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin öğle ve ikindi namazlarında Kuran okuduğunu, sakalının kıpırdamasından anlıyorlardı. [22]
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellemı sevdiklerini söyleyip de onun görüntüsünü ve ona benzemeyi sevmeyenlere ne demeli; Allahu Teâlâ şöyle buyurdu: [/FONT]
- [FONT="](Rasûlum!) De ki: Eğer Allahı seviyorsanız bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin. (Âl-i İmrân: 3/31) [/FONT]
Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz: Tamamı idrak edilemeyenin tamamı terk edilemez. Ve az şey hiç yok olandan daha hayırlıdır. Sakalını kısaltan, bu davranışında hatalı olmakla beraber, sakalını tamamen tıraş edenden daha hayırlıdır. Bu konuda halk arasında şöyle bir misal vardır: İnsanların ayıplarında, gücünün yettiğini bile yerine getirmekten kaçınan kimse kadar ayıp görmem; Tamamen bırakmayıp gücü yettiği halde sakalını kısaltan gibi... Oysa bu elde olan bir şeydir. Bizden bir şey gerektirmediği gibi bize mal ve zaman tasarruf sağlar.[/FONT]
- [FONT="]Ey kavmimiz! Allahn davetçisine icabet edin. (el-Ahkaf, 46/31)[/FONT]
- [FONT="]Kim bir kavme benzemeye çalışırsa o onlardandır. [24][/FONT]
İzarını yukarı kaldır, böylesi daha takvâya yakındır. dedi. Birde ne göreyim; O Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem...
Ya Rasulallah, bu uzun bir hırka dedim Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem:
Ben senin için iyi bir örnek değil miyim? buyurdu. İzarına baktım Dizi ile ayakları arasında bacaklarının yarısında idi. [25]
Ey sakallarını tıraş eden müslüman! Sen bu konuda Rasulullah sallallahu aleyhi ve selleme mazeretler sıralarken, O sana şöyle dediği zaman ne yapacaksın? Ben senin için iyi bir örnek değil miyim?. Daima ahireti düşünüp, fitneler diyarı, geçici dünya hayatına aldanmamak gerekir. Çünkü dünya hayatı gerçekten çok kısadır.
Ahiret hayatı ise ebedidir.[/FONT]
[FONT="]Sözlerimizi bitirirken; Peygamberimiz Muhammede, ailesine ve ashabına salat ve selam ederiz. [26][/FONT]
[1] Hakim rivayet etmiştir. Sahihtir.
[2] Abdullah Yolcu, Sakal Dinen Gereklidir, Guraba Yayınları El Broşürleri.
[3] Abdullah Yolcu, Sakal Dinen Gereklidir, Guraba Yayınları El Broşürleri.
[4] Müslim.
[5] Buhari ve Müslim.
[6] Müslim
[7] Buhari ve Müslim.
[8] Müslim
[9] Müslim.
[10] Hasen bir hadistir. İbn Cerir et-Taberi rivayet etmiştir.
[11] Abdullah Yolcu, Sakal Dinen Gereklidir, Guraba Yayınları El Broşürleri.
[12] Buhari ve Müslim.
[13] Sahih, Ebu Davud.
[14] Sahibul Camii: 5439.
[15] Buharî.
[16] Abdullah Yolcu, Sakal Dinen Gereklidir, Guraba Yayınları El Broşürleri.
[17] Buharî.
[18] Abdullah Yolcu, Sakal Dinen Gereklidir, Guraba Yayınları El Broşürleri.
[19] Müslim.
[20] Sahih, Ahmed.
[21] Tarihu İbn Asakir.
[22] Buharî.
[23] Buhari ve Müslim.
[24] Ebu Davud-Sahih
[25] Sahih, Şemailu Tirmizî.
[26] Abdullah Yolcu, Sakal Dinen Gereklidir, Guraba Yayınları El Broşürleri