Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Şahs-ı mânevî - 2 - SADÂKAT SIRRI Muhammed ÇETİN irfanmektebi ......... (1 Kullanıcı)

HARP777

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Mar 2011
Mesajlar
58
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
Şahs-ı mânevî - 2 - SADÂKAT SIRRI

Muhammed ÇETİN
irfanmektebi

..........

Bu şirket-i manevîye hususunda yine söz Bediüzzaman hazretlerinindir; sözü O’na bırakalım:


“Evet Risâle-i Nûr’un bu dehşetli zamanda kazandırdığı iki netice-i muhakkakası herşeyin fevkindedir, başka şeylere ve makamlara ihtiyaç bırakmıyor.


“Birinci neticesi: Sadakat ve kanaatla Risâle-i Nûr dairesine giren, imanla kabre gireceğine gâyet kuvvetli senedler var.” Evet iman edip amel-i salih işleyenlerin ehl-i cennet olacakları pek çok ayet-i kerimede ifade ediliyor. İnşaallah Risâle-i Nûra sadakatla girenler, iman edip amel-i salihi işleyenlerin sınıfına dahil olurlar.


“İkinci neticesi: Risâle-i Nûr dairesinde, ihtiyarımız olmadan, haberimiz yokken takarrur ve tahakkuk eden şirket-i manevîye-i uhreviye cihetiyle herbir hakikî sadık şakirdi; binler diller ile, kalbler ile duâ etmek, istiğfar etmek, ibâdet etmek ve bazı melaike gibi kırk bin lisan ile tesbih etmektir. Ve Ramazan-ı Şerif’teki hakîkat-ı Leyle-i Kadir gibi kudsî ve ulvî hakîkatları, yüzbin el ile aramaktır.


İşte bu gibi netice içindir ki; Risâle-i Nûr şakirdleri, hizmet-i nuriyeyi velâyet makamına tercih eder; keşf ü keramatı aramaz; ve âhiret meyvelerini dünyada koparmaya çalışmaz; ve vazife-i İlahiye olan muvaffakıyet ve halka kabul ettirmek ve revaç vermek ve galebe ettirmek ve müstehak oldukları şân ü şeref ve ezvak ve inâyetlere mazhar etmek gibi kendi vazifelerinin haricinde bulunan şeylere karışmaz ve harekâtını onlara bina etmezler. Hâlisen, muhlisen çalışırlar, «Vazifemiz hizmettir. O yeter» derler.

(Kastamonu Lahikası)
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt