kasım hadi
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 4 Kas 2007
- Mesajlar
- 5,714
- Tepki puanı
- 1
- Puanları
- 0
- Yaş
- 57
Sabır ve imtahan.
Kalemi elime alıp sabır ile ilgili yazı yazmaya başladıgımda,pamaklarımın kalemi sabırsızlıktan bir saga bir sola itip durdugunu fark ettim. Sabırsızdım,Hemde çok sabırsızdım.Bir an önce bu konu ile bir yazı yazmam gerektigini düşünüyordum.Konu sabır ve imtahan iken ben sabırsızım.Halbuki sabırla ilgili yazı yazmalı ve okurlara kendimce konunun ehemniyetini anlatmalıydım.Ama şu halimle çelişkiye düşen,yine ben kendim.
Bir müddet saga sola boş boş bakıp durdum.Ara sıra agarmaya yüz tutmuş saçlarımı kaşıyor,kırk yıldır yürüdügüm şu imtahan dünyasında, kazançlar ve kayıplarla yüklü geniş omuzlarımı yere dogru salıyorum.
Bir çıkış yolu arıyordum kendimce.Ama nafile,bu gün kelimeler bana isyanda.Cümleler perişan,darmadagan.Kalem avucumdan kaçmak için çırpınıp duruyor.Aman ALLAH’ım!ben ne yapacagım,nasıl yazacagım bu yazıyı.Elim kolum baglı biçarelere döndüm.
Sabırsızlıgım artık had safhada.Artık yalnızca kafamı egmiş bekliyorum.
Meger sabırsızlık ne zormuş,ne zormuş meger istedigini hemen elde edememek.Acaba yokmudur bunu bir ilacı? Derken…
ŞU HALDE,GÜZEL BİR SABIR (GÖSTEREREK)SABRET. (mearıl suresi/5)
Ayeti kerimeyi okuyorum.İşte sana ilaç,işte sana panzehir.Sabırsızlıga karşı sabır.Beni için için kemiren bu sabırsızlık illeti,RABBIM’ın nasihati ile çare buluyor.
Sabır,sabır,sabır.
Ateşe atılan İbrahim peygamber gibi sabır.Vucudu kurtlanan,yaralardan dökülen kurtları yine kendi elleriyle yaranın üstüne koyan Eyüp peygamber gibi sabır.Kuyuya atılan ay yüzlü Yusuf peygamber gibi sabır.Taifte La ilahe illallah Muhammedün Rasulüllah dedigi için taşlanıp kanlar içinde kalan,merhameti yüzünden yinede beddua etmeyen en sevgili son peygamber HZ. MUHAMMED gibi sabır.
Bir annenin dokuz ay karnında sabırla taşıdıgı yavrusuna kavuştugu gibi sabır. Anne karnındaki çocugun, küçük bir et parçası içerisinde dokuz ay sabretti gibi sabır.Agostos ayında oruçlu iken tarlada tırpan çeken köylü Mehmet amca gibi sabır.
İşte böyle sabır etmeliyim.Etmeliyimki bana bildirilen şu ayetide hakkıyla anlayayım.
“Biz sizi korku,açlık,mallardan,canlardan ve mahsüllerden yana eksiltme ile imtahan edecegiz.Sabredenlere müjdele.(bakara/155)
Onlarca yükün altına girip bir asker edasıyla durmaksızın çalışan ufacık karıncalara hep imrenmişimdir.YA RAB bu ne büyük bir sabır.Ya da ördügü agın bir kenarında ,saatlerce hareketsizce avını bekeyen örümcegin sabrı.
Kainatta hiçbir mahlukat yokturki sabretmiş olmasın.Sabırla bekler agaçlar baharı.En güzel kıyafetlerine bürünüp mis gibi kokularını etrafa salmak için.Sabırdır arıya tek tek çiçekleri dolaştırıp kovanda bal yaptıran.Yahut bir tavugun yirmi bir gün yumurtalarının üzerinde hareketsiz beklemesi.
Bütün mahlukatlar bu sabırla işlerini layıkıyla yapmaya çalışırken,aklı ve ilmi ile bu canlılardan çok üstün ve ileride olan insandaki bu sabırsızlık neden?.
Neden imtahan dünyasındayız derken,bize layık görülen bu imtahana isyan.Biraz acıyı ve zoru gördügümüzdeki gevşekligimiz.Halbuki bizlerin imtahana tabi tutulacagını bizleri yaratan ve yaşatan belirtmiyormu.
İnsanlar, imtihandan gecirilmeden, sadece "iman ettik" demeleriyle birakilivereceklerini mi sandilar?
Andolsun ki, biz onlardan oncekileri de imtihandan gecirmisizdir. Elbette Allah, dogrulari ortaya cikaracak, yalancilari da mutlaka ortaya koyacaktir. (ANKEBUT/2-3)
Bir imtahandır bu.Başlangıcı ile sonu arasındaki amellerin neticesine göre sonuçlanacak bir imtahan.Sabır bu imtahanın en büyük kopyası.Sabredip iman yolundan şaşmayan,RABBIMIZIN mükafatıyla müjdelenecektir.
“Sabredenlere, felâketlere karşı dişlerini sıkıp göğüs gerenlere, mükâfatları hesapsız ödenecektir."Zümer sûresi (39)
Şunuda unutmayalımki,son nefeste yapılan tövbe itibar görmüyor.
-Kötülükleri işleyip dururken, ölüm gelince; “Şimdi tevbe [iman] ettim” diyenler ile kâfir olarak ölenlerin tevbesi [imanı] makbul değildir. [Nisa 18]
Selametle_____________kasım hadi TURAN
Kalemi elime alıp sabır ile ilgili yazı yazmaya başladıgımda,pamaklarımın kalemi sabırsızlıktan bir saga bir sola itip durdugunu fark ettim. Sabırsızdım,Hemde çok sabırsızdım.Bir an önce bu konu ile bir yazı yazmam gerektigini düşünüyordum.Konu sabır ve imtahan iken ben sabırsızım.Halbuki sabırla ilgili yazı yazmalı ve okurlara kendimce konunun ehemniyetini anlatmalıydım.Ama şu halimle çelişkiye düşen,yine ben kendim.
Bir müddet saga sola boş boş bakıp durdum.Ara sıra agarmaya yüz tutmuş saçlarımı kaşıyor,kırk yıldır yürüdügüm şu imtahan dünyasında, kazançlar ve kayıplarla yüklü geniş omuzlarımı yere dogru salıyorum.
Bir çıkış yolu arıyordum kendimce.Ama nafile,bu gün kelimeler bana isyanda.Cümleler perişan,darmadagan.Kalem avucumdan kaçmak için çırpınıp duruyor.Aman ALLAH’ım!ben ne yapacagım,nasıl yazacagım bu yazıyı.Elim kolum baglı biçarelere döndüm.
Sabırsızlıgım artık had safhada.Artık yalnızca kafamı egmiş bekliyorum.
Meger sabırsızlık ne zormuş,ne zormuş meger istedigini hemen elde edememek.Acaba yokmudur bunu bir ilacı? Derken…
ŞU HALDE,GÜZEL BİR SABIR (GÖSTEREREK)SABRET. (mearıl suresi/5)
Ayeti kerimeyi okuyorum.İşte sana ilaç,işte sana panzehir.Sabırsızlıga karşı sabır.Beni için için kemiren bu sabırsızlık illeti,RABBIM’ın nasihati ile çare buluyor.
Sabır,sabır,sabır.
Ateşe atılan İbrahim peygamber gibi sabır.Vucudu kurtlanan,yaralardan dökülen kurtları yine kendi elleriyle yaranın üstüne koyan Eyüp peygamber gibi sabır.Kuyuya atılan ay yüzlü Yusuf peygamber gibi sabır.Taifte La ilahe illallah Muhammedün Rasulüllah dedigi için taşlanıp kanlar içinde kalan,merhameti yüzünden yinede beddua etmeyen en sevgili son peygamber HZ. MUHAMMED gibi sabır.
Bir annenin dokuz ay karnında sabırla taşıdıgı yavrusuna kavuştugu gibi sabır. Anne karnındaki çocugun, küçük bir et parçası içerisinde dokuz ay sabretti gibi sabır.Agostos ayında oruçlu iken tarlada tırpan çeken köylü Mehmet amca gibi sabır.
İşte böyle sabır etmeliyim.Etmeliyimki bana bildirilen şu ayetide hakkıyla anlayayım.
“Biz sizi korku,açlık,mallardan,canlardan ve mahsüllerden yana eksiltme ile imtahan edecegiz.Sabredenlere müjdele.(bakara/155)
Onlarca yükün altına girip bir asker edasıyla durmaksızın çalışan ufacık karıncalara hep imrenmişimdir.YA RAB bu ne büyük bir sabır.Ya da ördügü agın bir kenarında ,saatlerce hareketsizce avını bekeyen örümcegin sabrı.
Kainatta hiçbir mahlukat yokturki sabretmiş olmasın.Sabırla bekler agaçlar baharı.En güzel kıyafetlerine bürünüp mis gibi kokularını etrafa salmak için.Sabırdır arıya tek tek çiçekleri dolaştırıp kovanda bal yaptıran.Yahut bir tavugun yirmi bir gün yumurtalarının üzerinde hareketsiz beklemesi.
Bütün mahlukatlar bu sabırla işlerini layıkıyla yapmaya çalışırken,aklı ve ilmi ile bu canlılardan çok üstün ve ileride olan insandaki bu sabırsızlık neden?.
Neden imtahan dünyasındayız derken,bize layık görülen bu imtahana isyan.Biraz acıyı ve zoru gördügümüzdeki gevşekligimiz.Halbuki bizlerin imtahana tabi tutulacagını bizleri yaratan ve yaşatan belirtmiyormu.
İnsanlar, imtihandan gecirilmeden, sadece "iman ettik" demeleriyle birakilivereceklerini mi sandilar?
Andolsun ki, biz onlardan oncekileri de imtihandan gecirmisizdir. Elbette Allah, dogrulari ortaya cikaracak, yalancilari da mutlaka ortaya koyacaktir. (ANKEBUT/2-3)
Bir imtahandır bu.Başlangıcı ile sonu arasındaki amellerin neticesine göre sonuçlanacak bir imtahan.Sabır bu imtahanın en büyük kopyası.Sabredip iman yolundan şaşmayan,RABBIMIZIN mükafatıyla müjdelenecektir.
“Sabredenlere, felâketlere karşı dişlerini sıkıp göğüs gerenlere, mükâfatları hesapsız ödenecektir."Zümer sûresi (39)
Şunuda unutmayalımki,son nefeste yapılan tövbe itibar görmüyor.
-Kötülükleri işleyip dururken, ölüm gelince; “Şimdi tevbe [iman] ettim” diyenler ile kâfir olarak ölenlerin tevbesi [imanı] makbul değildir. [Nisa 18]
Selametle_____________kasım hadi TURAN