Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Rüya ve Tabir... (1 Kullanıcı)

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
nahl 106 - Kalbi imanla dolu olduğu halde zorlanan kimse hariç, inandıktan sonra Allah’ı inkâr eden ve böylece göğsünü küfre açanlara Allah’tan gazap iner ve onlar için büyük bir azap vardır.
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
42
Konum
İstanbul
sevgili huyela kardeşim
Nahl
(105) yalanı, ancak Allah'ın âyetlerine inanmayanlar uydurur. İşte onlar, yalancıların ta kendileridir.

Hâlâ ayeti kerimelere kendi mantığınıza göre mana vermekten vazgeçmiyorsunuz. Sizin gibilere dua etmekten başka yapacak bir şey yok. Maalesef :(
 

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
sevgili huleya kardeşim
ben ayetleri kendi mantığımla yorumlamıyorum. yorumlanmış ayetleri hatırlatıyorum. yorum yapanlar ise gerçek alim olarak kuran tercümesini yapacak düzeyde olan ve imamlık vazifesini yapanlar .
106. ayeti ise lastik gibi yalanı kullanmasınlar diye Allah özel olarak 105. ayetin peşine kullanmış
Şimdi sana soruyorum 105. ayete göre yalanı kimler söylermiş
? ben ve diğer müslümanlar sence bundan sonra nasıl davranalım
 

Nazar57

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Ağu 2008
Mesajlar
1,308
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Allah c.c razı olsun.. rüya konusuna açıklık getiren hadisler toplanmış.
 

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
Bir gün Abdülkâdir Geylânî’ye; “Bu işe başladığınızda, bu yola adım attığınızda, temeli ne üzerine attınız? Hangi ameli esas aldınız da böyle yüksek dereceye ulaştınız?” diye sordular. Buyurdu ki:

“Temeli sıdk ve doğruluk üzerine attım. Aslâ yalan söylemedim. Yalanı kâğıda bile yazmadım ve hiç yalan düşünmedim. İçim ile dışımı bir yaptım. Bunun için işlerim hep rast gitti. Çocuk iken maksadım, niyetim, ilim öğrenmek, onunla amel etmek, öğrendiklerime göre yaşamaktı. Küçüklüğümde Arefe günü çift sürmek için tarlaya gittim bir öküzün kuyruğundan tutunup, arkasından gidiyordum. Hayvan dile geldi ve dönüp bana; “Sen bunun için yaratılmadın ve bununla emrolunmadın.” dedi. Korktum, geri döndüm. Evimizin damına çıktım. Gözüme, hacılar gözüktü. Arafat’ta vakfeye durmuşlardı. Anneme gidip; “BeniAllahü teâlânın yolunda bulundur. İzin ver, Bağdad’a gidip ilim öğreneyim. Sâlih zâtları ve evliyâyı bulup ziyâret edeyim.” dedim. Annem sebebini sordu, gördüklerimi anlattım. Ağladı, kalkıp babamdan mîrâs kalan seksen altının yarısını kardeşime ayırdı. Kalanını bana verip, altınları elbisemin koltuğunun altına dikti. Gitmeme izin verip, her ne olursa olsun doğruluk üzere olmamı söyleyip, benden söz aldı. “Haydi Allah selâmet versin oğlum. Allahü teâlâ için ayrıldım. Artık kıyâmete kadar bir daha yüzünü göremem.” dedi. Küçük bir kâfile ile Bağdad’a gitmek üzere yola çıktım. Hemedan’ı geçince, altmış atlı eşkıyâ çıka geldi. Kâfilemizi bastılar. Kervanı soydular. İçlerinden biri benim yanıma geldi. “Ey derviş! Senin de bir şeyin var mı?” diye sordu. “Kırk altınım var.” dedim. “Nerededir?” dedi. “Koltuğumun altında dikili.” dedim. Alay ediyorum zannetti. Beni bırakıp gitti. Bir başkası geldi, o da sordu. Fakat, o da bırakıp gitti. İkisi birden reislerine gidip, bu durumu söylediler. Reisleri beni çağırttı. Bir yerde, kâfileden aldıkları malları taksim ediyorlardı. Yanına gittim. “Altının var mı?” dedi. “Kırk altınım var.” dedim. Elbisemin koltuk altını sökmelerini söyledi. Söküp, altınları çıkardılar. “Neden bunu söyledin?” dediler. “Annem, ne olursa olsun yalan söylemememi tembih etti. Doğruluktan ayrılmayacağıma söz verdim. Verdiğim sözde durmam lazım.” dedim. Eşkıyâ reisi, ağlamaya başladı ve; “Bu kadar senedir ben, beni yaratıp, yetiştiren Rabbime verdiğim sözü bozuyorum.” dedi. Bu pişmanlığından sonra tövbe edip, haydutluğu bıraktığını söyledi. Yanındakiler de, “İnsanları soymakta, yol kesmede sen bizim reisimiz idin, şimdi tövbe etmekte de reisimiz ol” dediler. Sonra, hepsi tövbe ettiler. Kâfileden aldıkları malları sâhiplerine geri verdiler. İlk defâ benim vesîlemle tövbe edenler, bu altmış kişidir.”
 

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
hud 112. Öyle ise emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Beraberindeki tövbe edenler de dosdoğru olsunlar. Hak ve adalet ölçülerini aşmayın. Şüphesiz O yaptıklarınızı hakkıyla görür.
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
42
Konum
İstanbul
sevgili huleya kardeşim
ben ayetleri kendi mantığımla yorumlamıyorum. yorumlanmış ayetleri hatırlatıyorum. yorum yapanlar ise gerçek alim olarak kuran tercümesini yapacak düzeyde olan ve imamlık vazifesini yapanlar .
106. ayeti ise lastik gibi yalanı kullanmasınlar diye Allah özel olarak 105. ayetin peşine kullanmış
Şimdi sana soruyorum 105. ayete göre yalanı kimler söylermiş
? ben ve diğer müslümanlar sence bundan sonra nasıl davranalım

Ne yazıkki iki sendir şunu öğrenemediniz. İslamiyet sadece ayeti kerime meallerinden ibaret olan bir din değildir. Peygamber efendimiz 'aleyhisselam' Harb hiledir buyuruyor. Savaşta vs. bazı istisnai durumlarda yalan caizdir buyuruyor. Siz ise haşa kalkmış yok ayet meali var yalan caiz olmaz vs. gibi saçma sapan şeyler söylüyorsunuz. Haşa Efendimiz aleyhisselatü vesselam . Sizin kadar bilmiyormuydu da akıl vermeye kalkıyorsunuz. İşte bu sebebden bid at sahibleri cehennemdekilerin köpekleridir buyuruluyor. Piyasada 30 tane kuran tercemesi var. otuzuda birbirini tutmaz. Mealden islamiyetin öğrenilmesini savunanlar başka bir amaç içindedirler. Doğru olunacak yer var yanlış olunacak yer var. Mesela Kafir ordusu sana gelmiş müslüman köylerinin yerlerini soruyor. Talan edicek . Sende doğru söyle tamam mı ... Ekmeklerine yağ sür . Zulme ortak ol.
 

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
kabeyi yıkmaya gelen ordudan develerini isteyen abdulmuttalip değilmiydi ? verdiği cevabı unuttunuzmu sevgili huleya kardeşim. Allah cc.korunması gereken ne varsa her hal ve şartta koruyacaktır yeterki korunması gereksin. Siz Abdülkâdir Geylâni'nin hırsızlara yalan söyleseydi daha kaç kervan soyulacaktı bilebilirmiydiniz.
Onun için ben Allah'ın işine karışmam emrini dinlerim.
 

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
Sevgili huleya kardeşim
nahl 105. ayet gelmeden önce ve geldikten sonra veya diğer bir çok konu itibarı ile yasaklar gelmeden önce ve geldikten sonra olmak üzere bu tip tartışmalar din konusunda bitmez.Bana peygamberin kullandığı hile kelimesinin arapçasını lütfen yazarmısın bakalım bu yalan ile aynı manaya çıkıyormu?
Birde bana savunduğun konuda ise bu cevap kime ait dediğim zaman islam alimlerine dedin bende sana bir islam aliminin hayatından imamlarımızın bir çok kez vaazlarında örnek olarak anlattıkları bir misal yazdım neden bana sinirlendinki (öyle hissettim)bak ne kadar güzel bir konuda fikirlerimizi savunuyoruz ve belkide bazı kişiler bilmediği ayetleri sayemizde öğreniyorlar
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
42
Konum
İstanbul
Sevgili huleya kardeşim
nahl 105. ayet gelmeden önce ve geldikten sonra veya diğer bir çok konu itibarı ile yasaklar gelmeden önce ve geldikten sonra olmak üzere bu tip tartışmalar din konusunda bitmez.Bana peygamberin kullandığı hile kelimesinin arapçasını lütfen yazarmısın bakalım bu yalan ile aynı manaya çıkıyormu?
Birde bana savunduğun konuda ise bu cevap kime ait dediğim zaman islam alimlerine dedin bende sana bir islam aliminin hayatından imamlarımızın bir çok kez vaazlarında örnek olarak anlattıkları bir misal yazdım neden bana sinirlendinki (öyle hissettim)bak ne kadar güzel bir konuda fikirlerimizi savunuyoruz ve belkide bazı kişiler bilmediği ayetleri sayemizde öğreniyorlar

Sana sinirlenmem Ayeti kerime ve hadisi şeriflere kendi aklına göre mana verdiğin içindir. Buda Allah için olur . Yanlış söylemişsin ben fikirlerimi paylaşmıyorum burada .Biz islam alimlerinden naklediyoruz. Sen ise fikirlerini paylaşıyorsunuz. Aradaki fark bu kadar fazla işte. Bu sebebden anlaşamıyoruz. Bu mantıklal yüz senede tartışılsa anlaşamayız. Öncelikle hadisi şerifleri ve eshabı kiramın icma-ı nı ve müctehidlerin kıyasını kabul edin oturup konuşalım. Yoksa bizim sizin gibi kendi aklını islam alimlerinin akıllarından üstün görenlerle işimiz yok .
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
42
Konum
İstanbul
kabeyi yıkmaya gelen ordudan develerini isteyen abdulmuttalip değilmiydi ? verdiği cevabı unuttunuzmu sevgili huleya kardeşim. Allah cc.korunması gereken ne varsa her hal ve şartta koruyacaktır yeterki korunması gereksin. Siz Abdülkâdir Geylâni'nin hırsızlara yalan söyleseydi daha kaç kervan soyulacaktı bilebilirmiydiniz.
Onun için ben Allah'ın işine karışmam emrini dinlerim.

Evliyaya ,islam alimlerine sui zan etmekle insan Abdulkadir i Geylani hazretleri gibi olamaz. Anlattığınız hadise doğrudur. Ama aşağıdaki de doğrudur. Önce islam alimlerine evliyaya kirama müctehidlerin kıyasına saygı göstermek gerekir.Aşağıdaki linkten okuyabilirsiniz.

http://forum.islamiyet.gen.tr/islam-alimlerimiz-buyuklerimiz/97593-uc-genc.html
 

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
Sevgili huleya kardeşim o gösterdiğiniz linkden benim üstüme almam gereken neydi anlayamadım ben alimlerimize çok saygılıyımdır Allah şefaatlerine nail etsin inşallah. birde hile kelimesini kullanan peygamberimiz arapça olarak hangi kelimeyi kullanmış yazmamışsınız mümkünse yazarsanız o kelime üzerinden devam edebiliriz
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
42
Konum
İstanbul
Sevgili huleya kardeşim o gösterdiğiniz linkden benim üstüme almam gereken neydi anlayamadım ben alimlerimize çok saygılıyımdır Allah şefaatlerine nail etsin inşallah. birde hile kelimesini kullanan peygamberimiz arapça olarak hangi kelimeyi kullanmış yazmamışsınız mümkünse yazarsanız o kelime üzerinden devam edebiliriz

Boşuna yorma kendini senin çekmek istediğin uçuruma gelmiyecem. Seninle hadisi şerifleri ve hadisi şeriflerde kullanılan kelimelerin ne manaya geldiklerini tartışacak kadar alçalmadım. O halden Allahü tealaya sığınırım. Benden nefret ettiğini biliyorum. Bu sebebten boşuna sevgili kardeşim yazma istersen. Kalb kalbe karşıdır. kendi kalbine bak benim kalbimin sana karşı nasıl olduğunu anlarsın. ... Seni Allahü tealanın rızası için sevmiyorum.
 

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
Sevgili huleya kardeşim senden nefret etmemi gerektirecek ne yaptınki nefret edeyim lütfen söyle . hadislerde geçen kelimeleri tartışmıyoruz bizler doğruya ulaşmaya çalışıyoruz. yaradılanı severiz yaradandan ötürü lafını hiç mi kullanmadın. Seni de tüm bu siteye yazı gönderen iyi niyetli kişileride Allah için seviyorum Eğer yalan söyleyenlerdensem Allah bilgisayar başından kalkmadan canımı alsın Amin
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
42
Konum
İstanbul
Sevgili huleya kardeşim senden nefret etmemi gerektirecek ne yaptınki nefret edeyim lütfen söyle . hadislerde geçen kelimeleri tartışmıyoruz bizler doğruya ulaşmaya çalışıyoruz. yaradılanı severiz yaradandan ötürü lafını hiç mi kullanmadın. Seni de tüm bu siteye yazı gönderen iyi niyetli kişileride Allah için seviyorum Eğer yalan söyleyenlerdensem Allah bilgisayar başından kalkmadan canımı alsın Amin

Sevmek birbirine bakmak değil. Birlikte aynı yöne bakmaktır. Senerlerdir aynı şeyleri konuşuyoruz ama aynı yöne bakamadık. İllaki kuranı kerimden kendi anladığıma göre amel edicem diyorsun . Bizde buna karşıyız. Meshab imamlarımıza tavırlısın. Bu yazılarında açıkca belli oluyor saklamaya çalışsanda.
 

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
sevgili kardeşim mezhep imamlarımız bile aynı yöne bakamamışlar biz bakamamışız çokmu. sana saygı duyuyorum
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
42
Konum
İstanbul
sevgili kardeşim mezhep imamlarımız bile aynı yöne bakamamışlar biz bakamamışız çokmu. sana saygı duyuyorum

İşte onların ihtilafıyla bizim gibi cahillerin ihlitafını bir tutacak kadar uzaksın ehli sünnete, doğru yola.

İctihad, bir ibadet, yani Allahü teâlânın emri olduğundan, hiçbir müctehid, diğer bir müctehidin ictihadına yanlış diyemez. Çünkü, her müctehide, kendi ictihadı hak ve doğrudur. Beyheki’deki hadis-i şerifte, (Müctehid âlimlerin farklı ictihadları rahmettir) buyuruluyor. İmam-ı Şafii hazretleri, imam-ı a’zam hazretlerinden farklı ictihadları olduğu ve Hanefi mezhebinde olmadığı halde, (imam-ı a’zam Ebu Hanife’nin rey ve ictihadını beğenmeyene, Allahü teâlâ lanet etsin!) buyurmuştur. İmam-ı Ebu Yusuf ve imam-ı Muhammed ve diğer imamların, imam-ı a’zama uymayan sözleri, onu beğenmemek, kabul etmemek değildir. Kendi ictihadlarını bildirmektir. Bunu bildirmeye memurdurlar.

Mezheplerdeki farklılıkların çoğu, Resulullah efendimizin ibadetleri değişik şekilde yaptığındandır. Bir de âyet-i kerime ve hadis-i şeriflerden müctehidlerin farklı anlayışları vardır. Müctehid ictihadında yanılabilir. Fakat yanılsa da mahzuru yoktur. Buhari’deki hadis-i şerifte de, (Müctehid, ictihadında isabet ederse iki, yanılırsa bir sevap alır) buyuruluyor. Demek ki ictihad hatası, günah değil, aksine sevaptır. Farklı ictihadlarından dolayı Eshab-ı kirama ve müctehidlere dil uzatılmaz.

Server-i âlem efendimiz, uzak ülkelere gönderdikleri Sahabe-i kirama, güçlük karşısında kalınca, âyet-i kerimelere müracaat etmelerini, orada bulamazlarsa, hadis-i şeriflere müracaat etmelerini, orada da bulamazlar ise, kendi rey ve ictihadları ile hareket etmelerini, kendilerinden daha yüksek ilimli ve fikirli olsalar dahi, başkalarının ictihadına uymamalarını emrederdi.

İşte bunun gibi, imam-ı Ebu Yusuf ve imam-ı Muhammed de hocaları olan imam-ı a’zamın reyine tâbi olmayıp, kendi ictihadları ile hareket ederlerdi. Halbuki, imam-ı a’zamın ilmi onların üstünde idi. Dört mezhep arasındaki farklar da, bundan ileri gelmektedir.

Dolayısıyla müctehidlerin ictihadıyla bizim gibi cahillerin yorumlarını bir tutman insana vebal olarak yetiriş.
 

mübin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Şub 2008
Mesajlar
219
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
57
Sevgili kardeşim konu gene farklı yerlere geliyor onun için ben susuyorum ama ben kendime din konusunda cahil diyemem tabiki bilmediğim çok şey vardır ama cahil olduğumu kabul etmem
 

acem_kizi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Ağu 2007
Mesajlar
891
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Konum
Azerbaycan
selamünaleyküm kardeşim.bu bilgi dolu paylaşım için teşekkür ediyorumm
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt