Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Ruh sağlığını korumak için ipuçları (1 Kullanıcı)

hacımurat23

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Eyl 2009
Mesajlar
56
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
30
Akıl ve ruh sağlığı konusunda hassassam, ne yapılabilir?

Değişebileceğinizi kabul edin. Hiçkimse aynı kalmaz, elbette siz de daha iyiye doğru gidebilirsiniz. Yapmanız gereken en önemli değişiklik, kendinizi önemsemek ve kendinize değer vermektir. Eğer hayatınızın büyük bir kısmını değersiz ve önemsiz olduğunuzu düşünerek geçirdiyseniz, bütün değer yargılarınız ve düşünceleriniz bu varsayımın üstüne kurulu olduğundan değişmek zor olacaktır.

Çare kendinize ’Kendimi çok önemli görmüyorum ama bundan sonra kendi kendimin en iyi arkadaşı olacağım. Kendime iyi davranacağım, kendime dikkat edeceğim ve kendimi aşağılamayı ve kendimi eleştirmeyi bırakacağım.’ demektir. Kendi kendinizin en iyi arkadaşıymış gibi davranmak, sonunda sizi kendi kendinizin en iyi arkadaşınız yapacaktır. Kendi kendinize nasıl konuştuğunuzun bilincinde olmalısınız. İçinizdeki sese kulak verin. İçinizdeki sesin size söylediği kötü şeyleri, eleştirileri bir kenara yazın, sonra da kendinize söyleyebileceğiniz daha olumlu, daha iyi, ve daha cesaret verici şeyler söyleyin. Örneğin, yapmanız gereken şeyleri yaparken kendi kendinize herzaman ’Başaramayacağına eminim. Yaptığın herşey gibi bunu da eline yüzüne bulaştıracaksın’ diyorsanız, bunu bir kenara yazın sonra da yanına, ’Yapabileceğinin en iyisini yapacaksın. Mükemmel olmak zorunda değilsin, çünkü hatalar öğrenmek içindir’ yazın. Sonra da bunu kendinize tekrar edin ve başka cesaretlendirici şeyler söyleyin.

Düşüncelerinizi oturttuğunuz varsayımlarınızı sorgulayın. Gerçekten dünyadaki herkes sizden nefret mi ediyor, yada bu güne kadar yaptığınız herşey gerçekten ters mi gitti? Gerçekten başınıza gelen her kötü olay, kötü birisi olduğunuz için size verilen bir ceza mıydı? Düşüncelerinizin etkisini anlamaya çalışın. Eğer insanlara reddedilirim korkusuyla yaklaşmıyorsanız, sonuç olarak yalnız kalmaz mısınız?

Kendiniz hakkında neden bu kadar kötü düşündüğünüzü anlamaya çalışın. Bu annae-babanızın size söylediği bir şey miydi? Gerçekten kötü müydünüz, yoksa onlar kendi kötü hislerini size mi yansıttılar? Anne-babanızın mükemmel olmadığını düşünmeye korkuyor musunuz? Hiç bir anne-baba mükemmel değildir.

Bu duygularınızı yazmak onları dışa vurmanıza ve daha iyi görmenize sebep olacaktır. Bu konuda kitaplar da size yardımcı olabilir.Sadece kendinize yardımcı olacak kitaplar değil aynı zamanda iyi yazılmış romanlar, şiir kitapları ve özgeçmişler de okuyun.

Konu hakkında konuşun
Bu konular hakkında başkalarıyla konuşun ve onların olayları nasıl gördüğünü anlamaya çalışın. Arkadaşlarınızla konuşun, yakınınızdaki bir yardım kuruma veya kendi-kendine yardım guruplarına gidin. Bir terapistle veya pisikolojik danışmanla konuşmak de iyi olabilir. Birçok farklı terapiler vardır ancak hepsi de her iki guruptan birine dahildirler. Tanımlayıcı ve anlatımcı terapiler. Tanımlayıcı terapiler kognitiv terapi gibi, belli sorunlarla baş edebilecek beceriler öğretirler. Anlatımcı terapiler ise, psikoterapi gibi, düşünce ve deneyimlerinizi anlamaya çalışırlar. Birçok terapist iki terapinin karışımını kullanır. Bir terapist veya pisikolojik danışman bulmak zor olabilir. Aile doktorunuza, sağlık merkezinde bir pisikolojik danışman olup olmadığını veya sizi bir NHS pisikoloğuna veya pisikoterapistine sevk edip edemeyeceğini sorun. Yakınınızdaki Akıl (Mınd) Birliğinin ne gibi imkanlar sunduğunu araştırın. Yakınınızdaki kütüphaneden çeverenizdeki pisikoterapistlerin ve pisikolojik danışmanların bir listesini bulabilirsiniz. Pisikoterapistin veya pisikolojik danışmanın adının listede olması onun etkili bir pisikoterapist veya pisikolojik danışmanolduğu anlamına gelmez. Ancak, bu birşeyler yanlış giderse bu kişinin bağlı olduğu kuruma şikayette bulunabileceğiniz anlamına gelir. Hiçbir pisikoterapist veya pisikolojik danışman sihirli bir el yardımıyla sizi iyileştiremez ancak, kendinizi keşfetmeniz yolunda size yardımcı olabilirler.

Değiştiremeyeceğim şeyler konusunda neler yapabilirim?

Unutmayın, bizde strese neden olan şey başımıza gelen olay değil, o olayı nasıl yorumladığımızdır. Anneniz sizi herzaman küçük görür ve sizi acıtırsa, ve siz de her hafta annenizi ziyaret etmenin kaçınılmaz bir kural olduğunu düşünüyorsanız, acı çekeceğinizi garanti ediyorsunuzdur. Annenizi görmenin bir mecburiyet olmadığını, kendi kendinizden sorumlu olduğunuzu bilirseniz, annenizi ne sıklıkta ve ne kadar süre göreceğiniz konusuna kısıtlamalar getireceksinizdir. Kendiniz ve anneniz arasında duygusal bir uzaklık yaratacak ve onu annenizden çok, uzun vadede kendini seven ve onunla olmak isteyen bir evlat kazanmak yerine, kendi kötü duygularını, anlık bir tatmin için başkalarına yansıtan aptal bir kadın olarak göreceksiniz.

Genelde bizi acıtan anne-babamızı görmeya devam ederiz, çünkü onların günün birinde olmalarını arzu ettiğimiz sevgi dolu ve takdir eden anne-baba olacağından ümidimizi kesmeyiz. Bazı anne-babalar akıllanır ancak bunu nasıl göstereceklerini bilemezler. Bunu anlamak için onlara çocukluğunuzla ilgili şeyler sorabilirsiniz. Bu onları suçlamak anlamında değildir, sadece kendi kafanızda bazı sorunları doğru şekilde görmenize yardımcı olacaktır. Bazı anne-babalar bu fırsatı memnunlukla karşılarlar. Ve ’Evet, böyle kötü olaylar oldu, gerçekten üzgünüm’ derler. Ancak akıllanmamış anne-babalar ’Ne cüretle benim mükemmel olmadığımı ima ediyorsun’ derler. Eğer anne-babanız size bunu söylüyorsa, o zaman sevgi dolu takdir etmeyi bilen bir anne-baba ümidinizden vazgeçmek zorunda kalabilirsiniz. Bu üzücü bir olaydır, ancak bu üzücü olayın ve hayalkırıklığının hayatınızı yönetmesine izin vermeyin. Olanlar hakkında sizi mutsuz etmeyecek bir yorum bulmaya çalışın. Bu da hayatınızda değiştiremeyeceğiniz olaylar karşısında takınmanız gereken tavırdır. Bu kötü olayların, bütün enerjinizi ve zamanınızı almasına ve hayatınızı yönetmesine izin vermeyin. Hayatınızın en zor anında bile, kendinize iyi şeyler vermeyi ihmal etmeyin. Bu, kendinize güzel birşey almak, sadece dinlenmek, bir arkadaşla konuşmak, doğayla başbaşa kalmak ve hatta müzik dinlemek olabilir. Hiç kimse size bakmasa bile, siz kendi kendinize bakabilirsiniz.

Ruh ve akıl sağlığı rahatsız ola birisine bakarken ben sağlığımı nasıl koruyabilirim?

Ruh ve akıl sağlığı rahatsızlığı atlatmış olan kimseler, genelde o anda olamasa bile sonradan, kendilerine bakan, onları cesaretlendiren ve onlara destek olan birisini ne kadar çok takdir ettiklerini belirtirler. Ruhsal açıdan rahatsız olan kişiler, kendilerini kişi olarak bir arada tutma çabasındadırlar. Bu hayatta kalma savaşıdır, bu yüzden bu duruma düşen herkes bencilleşir. Diğer insanların neler çektiklerini anlayamayız ve bu yüzden de birlikte yaşanması zor birisi oluruz. Herşeyi kesin çizgilerle görürüz, herşey siyah yada beyazdır, griler yoktur. Olaylara gülme yeteneğimizi kaybederiz, en küçük şeyler bile huzursuzluk, hatta büyük korku sebebi olabilir. Bir an çok mantıklıyken, öbür dakikada tamamen mantıksız olabiliriz. Bizi ne kadar çok severlerse sevsinler, arkadaşlarımız ve aile bireyleri kendilerini bizden korumalıdırlar. Eğer, ruh ve akıl sağlığı rahatsız birisine bakıyorsanız, kendinize zaman ayırmanız, dinlenmeniz ve zevk aldığınız şeyleri yapmanız çok önemlidir. Bu yüzden suçluluk hissetmemelisiniz. Eğer kendinize dikkat etmezseniz başkasına da bakamazsınız. Huzursuz, korku ve umutsuzluk içinde, depresyonda olan veya korkunç sesler duyan birisini gördüğümüz zaman, onların acılarını dindirmek isteriz. Ancak, o kişiyi daha iyi hissettirmenin bizim görevimiz olduğunu ve iyileşmezlerse bizim hatamız olduğunu düşünmemeliyiz. Gerçekte, onları iyileştirecek bir tek güç vardır. Biz, onlara destek olabilir, cesaret verebiliriz, onları sevebilir sakinleştirebilir, dinleyebilir ve anlamaya çalışabiliriz, bundan başka birşey yapamayız. Ancak, rahatsız olan kişi değişmeyi istemelidir. Kişinin değişebileceğini kabul etmesi, garantiler beklemeden ve veya değişmenin kesin olarak ne anlama geleceğini bilmeden değişmeyi göze alması gerekmektedir. Bu kolay değildir. Birçoğumuz kötüyle kalmayı tercih ederiz, çünkü ne kadar acı olursa olsun, ne olduğunu bildiğimiz yerde kendimizi emniyette hissederiz. Değişmeye karar vermek cesaret ister.

Bu cesareti bulup, şu anda hayatın tadını çıkaran birçok kişi tanıyorum. Bunların hepsi çok farklı ortamlarda yaşayan çok farklı kişilerdi, ama bu kişilerin hepsi öğrendikleri önemli şeyin ne olduğunu size söyleyebilirler. Bu ’Ben kendimden sorunluyum. Beni kurtarabilecek tek kişi benim. Kendime değer veriyorum ve kendimi kabul ediyorum, o yüzden de kendi kendime bakabilirim.’
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt