Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Ramazan Gitti Ibadet Görevi Bitti mi? (1 Kullanıcı)

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
70
Konum
BURSA
Ramazan–i Serif bizde güzel aliskanliklar birakmalidir.
Çünkü bu kutsal ay boyunca hep iyi seylere alistik, kötü aliskanliklarimizdan da epeyce uzaklastik.

Iste bu hal çok güzel bir firsattir. Artik Ramazan’dan çikinca bu güzel aliskanliklarimizi sürdürmeli, iyi hallerimizde israr etmeli, kötü aliskanliklarimiza dönmemeye de kararli olmaliyiz. Böylece Ramazan, hayat boyunca sürdürecegimiz özellikler ve güzellikler kazandirmis olmalidir bizlere. Asil Ramazan da böyle ömür boyu güzellikler kazandiran Ramazan’dir zaten...

Ramazan ayi boyunca kazandigi güzel hallerini Ramazan’dan sonra elbise soyunur gibi soyunup eski ihmal ve ibadetsizliklerine dönen kimseleri hicveden Süleymaniye basimami rahmetli Sadik Efendi, bayram hutbesinde söyle tasvir ederdi bu eski ibadetsizligine tekrar dönen insanlari:

–Cemaat–i müslimin! Sakin Ramazan Müslüman’i haline gelmeyesiniz. Biliyorsunuz Ramazan Müslüman’ini.. diyerek anlatirdi Ramazan Müslüman’ini:
– Ramazan Müslüman’i bayram namazindan çikar, evinin yolunu tutar. Kendisini kapida karsilayan hanima ilk emrini verir:
– Hanim al su seccadeyi, tesbihi, takkeyi! Sana eksiksiz teslim ediyorum!..
Hanim sasirir, ne yapayim bunlari, demek ister.
– Sandigin en güzel yerine sakla, der. Sunu ilave eder sözlerine:
–Biliyorsun ben dindar bir adamim. Bu Ramazan’in gelecek Ramazan’i da vardir. O Ramazan’da bunlar bir daha lazim olacak bana. Iste o zaman takkeyi de, tesbihi de, seccadeyi de sag selamet isterim senden. Sözlerini söyle tamamlar:
– Hanim benim sakaya gelir tarafim yoktur, ben dindar bir adamim. Bir Ramazan’da ibadetimi yapip da öbüründe terk edecek kadar laubali biri olamam!..
Evet rahmetli Sadik Hocaefendi, Ramazan Müslüman’ini böyle tasvir ederdi bayram hutbesinde.

Demek ki bu adam, bayram namaziyla birlikte Ramazan’da kazandigi özellik ve güzelliklerinden elbise soyunur gibi soyunuyor, hem de seccadesiyle, tesbihiyle, takkesiyle teslim ediyor. Artik gelecek Ramazan’a kadar bir daha lazim olmayacak. Ama yine de çok samimi. Gelecek Ramazan’da mutlaka tekrar edecek bu dindarligini... Tabii ömrü vefa eder de ulasabilirse...
Elbette böyle bir aylik Müslümanlik sahibini kurtarmaz. Zira Allah’in lütfettigi nimetleri nasil sadece bir ayda kullanip da sonraki aylarda terk etmiyorsa, ibadeti de elbette sadece bir aya mahsus görmeyecek, günde bes vaktini Ramazan’daki gibi sürdürecek. Muhterem Osman Demirci Hocaefendi’nin, bindigi taksinin sürücüsüne dedigi gibi. Direksiyon basindaki soföre sormus Demirci Hocaefendi:
– Evladim adin ne?
– Ahmed, demis,
– Ne güzel. Efendimizin adi da Ahmed. Adin çok güzel de halin nasil Ahmed? Namaz kiliyor musun?
– Kilmaz olur muyum hocam. Her cuma mutlaka kilarim!..
– Peki Ahmed yemek yiyor musun?
– Yemez olur muyum hocam? Günde üç ögün yemek yiyorum.
– Peki Ahmed yemegi günde üç defa yiyorsun; ama namazi haftada bir defa kiliyorsun, olur mu bu Ahmed?
– Yemeksiz yasayamam hocam.
– Öyle ise Ahmed ibadetsiz de yasayamaz duruma gel sen. Yemegi günde üç defa yedigin gibi ibadeti de günde bes defe yapar hale yüksel de, kendinle barisik yasa Ahmed!..
Aradan bir sene geçer. Bir gün sokakta yürürken bir araba Hocaefendi’nin yaninda durur, kapiyi açan soför seslenir:
– Hocam buyur nereye gideceksen götüreyim... Sana minnet ve tesekkür borçluyum.

Hocaefendi taniyamaz soförü. O da anlatir durumu.
– Hocam, der geçen sene bir defa arabama binmistiniz de bana, ‘Yemegi üç defa yiyorsun; ama namazi haftada bir defâ kiliyorsun reva mi bu Ahmed?’ demistiniz. Ben ondan sonra düsündüm tasindim, namaza basladim. Simdi bes vaktimi kilmakla kalmiyor kaza namazlarimi da kiliyorum. ALLAH razi olsun bana güzel bir misalle ibadet etme aliskanligi kazandirdiniz. Vicdanimla barisik yasiyorum simdi. Emredin nereye isterseniz götüreyim!..

Evet ellerimizi, gözlerimizi, kulaklarimizi, ayaklarimizi nasil ömür boyu kullanmakta isek bunlari ihsan edene ibadetimizi de öyle ömür boyu yapmali, kullugumuzu sadece Ramazan ayina hapsetmemeliyiz.
Sayet vicdanen huzur duymak, kendimizle barisik yasamak istiyorsak tabii.

AHMET SAHIN
 

İrşadNur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 Eki 2007
Mesajlar
165
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Konum
İstanbuL
Web Sitesi
hepimizfilistinliyiz.wordpress.com
Ramazandan Sonraki En Mühim İşimiz

Bizi Müslüman yaratan ve yaşatan Rabbimize hamd olsun İslâm mükemmel, eşsiz ve emsalsiz bir hayat nizamıdır Bunu, ilimde yükseldikçe, ufku genişledikçe, başka beşeri sistemlerle vi bâtıl dinlerle mukayese ettikçe herkes daha iyi anlıyor, İslâm'a daha fazla hayranlık duyuyor Artık iyice anlaşılıyor ki İslâm mutlak doğrudur, çağlar üstü güzeldir, zaman boyu yeni ve diridir, insanlığın karşılaştığı her derde, her müşküle, hayatın her dalında en iyi, en isabetli, en âdil çözümü o vermiştir, o verecektir

İslâm münevver veya câhil, herkese aynı anda hitap eder, her seviyedeki ruhu aynı zamanda tatmin edecek harikulâde bir yapıya sahiptir Ondan herkes şuur ve kavrayış kabiliyeti nispetinde hazzını alır Dağdaki çoban, eline aldığı bir çiçeğe bakarken ılık göz yaşı döker, Yaradan’ının sanat ve kudretini müşahede eyler; gökteki sayısız yıldızlara bakar ürperir: "Ne büyüksün ya Rabbi!" diye mârifetin en yüksek mertebelerine vâsıl olur Diğer yandan, ak saçlı, olgun, bir âlim veya şöhretin şahikasına çıkmış engin, hakim bir mütefekkir de kainat nizamının akıllara durgunluk veren mükemmelliğini, kanunlarının şahaneliğini derinden derine sezip, makro-kozmos ile mikro-kozmosun yani yeryüzü-gökyüzü âlemlerinden, hücreye ve atoma kadar her merhaledeki intizamın sâni-i hakîm ve mûcid-i kerimi Rabbü'l-aleminin önünde saygıyla secdeye kapanır, imanın eşsiz zevk ve lezzeti ile erir, mest olur, irfanın doruğuna erişir

İslâm dini her yönüyle sağlam, her haliyle güzeldir; ölçülüdür, dengelidir, sistemlidir O, insanlığı hedef aldığı yüce gayelere ulaştırmak için ortaya koyduğu efkâr ve nazariyatı (teoriyi) sözle, hayalde bırakmamış; bil-akis her gayeye vulûlun maddi vasıta ve yollarını göstermiş, mâkul ve tatbiki kolay çareye (pratiğe) bağlanmıştır Meselâ: Müslümanların sevgi ve yardımlaşmasını zamanı, miktarı, muhatabı belli olan "zekât"a; sadaka'ya; gafletten kurtuluş ve daimi uyanıklığı "zikr"e; günün belli zamanlardaki oto-kontrol ve tazelenmeyi "namaz"a; cemiyet düzeninin temin ve idamesini "emr-i mâruf ve nehy-i münker"evs hayale buyurmuştur

Hele, her kemâlâtın temeli olan ruhi ve vicdani olgunluğun, nefis tezkiye ve terbiyesinin, ahlâk tasfiyesinin pratiği olan şu Ramazan ayına ve oruç ibadetine bir bakınız; değil sadece imâni, maddi materyalist bakışla bile ramazan, Müslüman’ın yıllık askerlik mevsimi, manevi eğitim kampı, ruhî idman fırsatı, sıhhî tedavi zamanı, yaygın öğretim imkanı demektir Çünkü ramazanda mide dinlenir, beden incelir, fazla yağlar erir, stoklar tüketilir, akıl berraklaşır, irade güçlenir, insan şeytanı ve nefsi yenmeyi öğrenir, ahlâk düzelir, merhamet gelişir, yardımseverlik artar, şeytan yenilir, nefsi yenmeyi öğrenir, ahlak düzelir, merhamet gelişir, yardımseverlik artar, şeytan yenilir, nefis üzülür, kalp nurlanır, ruh yükselir, niyetler halisleşir, yüzler aklanır, günahlar paklanır, manevi engeller aşılır, perdeler açılır, merhaleler geçilir, sonsuz ilâhi lezzetler sezilir, manevi zevkler tadılır

Değerli Müslümanlar! İslâm'ın yüceliğnii, muhteşem güzelliğini seziniz Başka nizamlarla arasındaki mukayese kabul etmez farkı görünüz, sizi Müslüman kıldığı için Allah'a şükrediniz ve Ramazanda kazandıklarınızı, ramazandan sonra da idame ettirmenin, elden kaçınmamanın, herşeyi tekrar berbat etmemenin en büyük işiniz olduğunu hiç aklınızdan çıkarmayanız!

Mahmud Es’ad Coşan
 

TEVBE3838

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Eki 2008
Mesajlar
2
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
33
Allah(cc) Hazretlerinin makamında makbul olan ibadet az ve devamlı bir şekilde acziyet buyrulandırlar..o yüzdendir ki ibadetleri herhangi bir zaman aralıgında o ana yogunlaşarak sadece o günlerin feyzinden merhamet dileyerek yapmak esasen tam dogru mudur bilemem..

iyi bir abd ibadetinin sürekli ve hayatının tamamında yapandır..
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt