

Aşağıda verilen ipuçları, afet bölgelerinde kamuya ait ya da özel iş yerlerinde hizmet veren kişiler ile öfkeli bir afetzede arasındaki iletişim sırasında kullanılabilir. Ayrıca, duruma göre biraz uyarlanarak, aile, komşu ilişkilerinde, yüzyüze ya da telefonla olan her türlü insan ilişkisinde kullanılması yararlı olabilir.
Duygularına saygı gösterin
Geçirdiği sıkıntılar dikkate alındığında yaşamakta olduğu öfkenin onun açısından "haklı" ve "geçerli" nedenleri olabilir. Bunu kendinize hatırlatın.
Duygularını isimlendirmeye çalışın:
"Sesiniz çok öfkeli geliyor" / "Sesiniz öfke dolu"
"Kendinizi çok engellenmiş hissediyor olmalısınız
"Sanki çok fazla hayal kırıklığına uğramış gibisiniz"
"Çok sinirli görünüyorsunuz"
"Çok gerginsiniz"
Gibi ifadelerle o kişinin o anda yaşadıklarını anladığınızı belirtin:
"Kaç kez uğraştığınız halde bir sonuç alamamış olduğunuzu söylüyorsunuz. Bunun sizi ne kadar öfkelendirici bir şey olabileceğini anlıyorum."
"Bu çok şaşırtıcı bir durum. Ben de endişelendim. Ben şimdi size bir parça yardımcı olmaya çalışacağım. Ama bir an önce de amirimi bu konuda bilgilendireceğim."
"Neden bu kadar öfkelenmiş olduğunuzu anlayabiliyorum… Lütfen neler olduğunu sırayla ve özet olarak anlatır mısınız?."
Onu kendisini dinlediğinize inandırın.
Herhangi bir öneri verme konusunda çok dikkatli olun.
Onunla aynı fikirde olduğunuzu ya da olmadığınızı belirtmeden de onu anlayabildiğinizi hissettirebilirsiniz.
Eğer yüzyüze bir görüşme yapıyorsanız, kendisine bazı seçenekler sunun. Bu şekilde, hem kendinizin hem de onun biraz daha güç ve zaman kazanmasına, dikkatleri başka bir yöne çekmeye ve ilginizi gösterebilmeye yardımcı olabilirsiniz. Eğer imkanlarınız elverişli ise:
Kahve, çay teklif edebilirsiniz;
Oturmalarını önerebilirsiniz;
Bir başka sefere tekrar görüşmeyi teklif edebilirsiniz.
Onu öfkelendiren özel noktaları/konuları belirleyin
Gerçek sorunu anlamaya çabalayın. Gerekirse ek sorular sorarak açmaya çalışın.
Karşınızdakine saygınızı sürdürün
Teselli edici, acıdığınızı gösteren ya da sorununu hafife aldığınızı düşündürecek sözlerden kaçının.
Çözüm için bir konuda söz verdiyseniz, sözünüzü tutun
Dikkatinizi karşınızdaki kişinin sözünü ettiği sorun ve o sorunun çözümü üzerinde yoğunlaştırın
Bu aşamada kendisine sizin nasıl yardımcı olabileceğinizi, sizden o aşamada tam olarak ne istediğini sorun.
Böylelikle etkileşim sırasındaki rolleriniz (onunki de sizinki de) belirlenecektir. Sorun ve çözümü üzerinde yoğunlaşın. Umut verin. Kendisine bir parça da olsa, destek verebileceğinizden, yön gösterebileceğinizden emin olun. Küçük de olsa, az da olsa, yardımcı olun ki size yapmış olduğu başvurunun boşa gitmediği duygusuna kapılsın.
Karşınızdakini ilgiyle ve ciddi bir şekilde dinleyin
Dikkatinizi karşınızdakinin söylediklerine verin.
Araya girmeyin. Anlatacaklarını bitirmesine izin verin.
İşte size birkaç öneri
Sakin kalmaya çalışın
Derin bir nefes alın.
Bir yandan da kendi kendinize:
"Bu söyledikleri, kişisel olarak benimle ilgili değil."
"Sakin kalabilirim. Buna hem gücüm hem de yeteneğim var."
"Benim de öfkelenmem ne ona ne de kendime yarar."
"Onun bu öfkesine öfke ile karşılık vermeyeceğim"
"Bu duruma hakim olabilirim" şeklinde telkinlerde bulunun.
Ona kadar sayın.
Dikkatinizi bir yandan da bedeninizden gelen sinyallere yönlendirin.
MİLLİ GAZETE