Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

O 19 yaşındaydı .... (2 Kullanıcı)

Gülüşü Yaralı

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Şub 2008
Mesajlar
5,741
Tepki puanı
3
Puanları
0
Yaş
39
Konum
ha bura :)
Web Sitesi
www.facebook.com





İsrail'in Filistin'e yardım götüren gemilere yaptığı saldırı herkesi derinden üzdü. O gece gemilere atılan mermileri insanlık yüreğinde hissetti adeta. Dün Şehitler son yolculuklarına uğurlandı, ama onların içinde biri vardı ki bir başka yaktı yürekleri.





Adı: Furkan Doğan. Henüz 19 yaşındaydı. Yaşıtları okuldan sonra takılacakları eğlence mekanlarını düşünürken, o dünyanın herhangi bir yerindeki zulme uğrayan insanların acısını taşıyordu. Açlığa terk edilmiş bir halka yiyecek, ilaç götürmek için yola çıktı onun gibi yüzlerce barış elçisiyle..





Furkan barış için, yardım için yola çıkan gemiye bindi. Ancak o da, gidecekleri yerde onları bekleyen zalim ordunun öldürmeyi çok iyi bildiklerini biliyor ve yola çıkmadan önce arkadaşlarından helallik istiyordu





Ve 30 Mayıs gecesi, caniler barış gemisine saldırdı. Yine en iyi bildikleri şeyi yaptılar. Barış gemisi artık ölüm gemisi olmuştu. Katiller önce Furkan'ın Barış dolu göğsüne sıktılar, sonra tertemiz alnına...





Furkan şehit olup ebediyete göç etti. Ama o İsrail'in fitnesiyle, vahşetiyle kirlettiği Akdeniz'e tertemiz kanıyla barış tohumlarını serpti. Başka Furkanlar yetiştirmek adına, adalet adına, barış adına ve insanlık adına






Şehit Furkan'ın ağabeyi Mustafa Doğan, "Bizim evimiz hüzün evi değil. Bizim evimiz şu anda düğün evi. Benim kardeşim peygamberlikten sonra verilen şehit mertebesi ile ödüllendirildi" dedi.





Dedesi Mustafa Doğan " Üzüntü ile mutluluğu bir arada yaşıyoruz. Zira, torunum şehit oldu. Çok sakin, efendi, sabırlı ve soğukkanlı biriydi. Bir yandan hayatını kaybettiğine üzülüyor, bir yandan da kutsal bir dava için şehit olmasından mutluluk duyuyoruz" dedi.


Güle güle güzel çocuk.Barışın elçisi. Mekanın cennettir şüphesiz.
Dünyanın senin gibi iyilere ihtiyacı vardı.

Artık analar çocuklarına "Hala ne diye oyunda oynaştasın,Sen furkan'ın adalet için şehit olduğu yaştasın" diyecekler






 

Gülüşü Yaralı

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Şub 2008
Mesajlar
5,741
Tepki puanı
3
Puanları
0
Yaş
39
Konum
ha bura :)
Web Sitesi
www.facebook.com
Furkan'ın babası Yrd. Doç. Dr. Ahmet Doğan, oğlunun özel eşyaları ile not defterini, İHH yöneticilerinin kendilerine teslim ettiğini belirterek,
''Oğlumun eşyalarını annesi odasına koydu. Not defterine de ben şöyle bir baktım, ancak tam incelemedim'' dedi.

İHH yöneticileri de Furkan'ın not defteri ile eşyalarının ailesine teslim edildiğini, not defterinde herhangi bir karalama ya da yırtılma olmadığını, sağlam bir şekilde aldıkları defteri, ailesine ulaştırdıklarını bildirdi.
Furkan'ın not defterine yazdığı son satırları, İHH'nın internet sayfasında, Furkan için hazırlanan slayt gösterisinde ve Furkan'ın fotoğrafının bulunduğu kartlarda da yer aldı.

Yolculuğa çıkmadan önce, geziyle ilgili notlarını yazmak için yanına kağıt ve kalem alan Furkan'ın yazdığı son satırlar ise saldırıyı ve o an içinde bulunduğu duyguları şöyle özetlemiş:


İşte Furkan'ın not defterine düştüğü son satırlar,

''Şehadet şerbetine son saatler. Var mı daha güzel şey? Varsa o da sadece annemdir ama ondan ben de emin değilim. İkisinin kıyası çok zor. Şehadet mi annem mi? Salon boşaldı. Şu ana kadar olmayan ciddiyet bir anda herkesi kapladı.''

:A:A:gulegule:gulegule





''PEYGAMBER DE GEMİDE OLURDU''


Furkan'ın ailesine başsağlığı dilemek için İstanbul'dan Kayseri'ye gelen ilahiyatçı ve imam-hatip Ömer Döngeloğlu,

''Peygamberimiz eğer bu çağda yaşasaydı, inanıyorum ki O da Mavi Marmara gemisinin güvertesinde olurdu'' dedi.


Döngeloğlu, kendisinin de bir İHH gönüllüsü olduğunu ve yardım gemilerinde bulunamamaktan büyük üzüntü duyduğunu ifade ederek, şöyle dedi:

''Benim Gazzeli Ayşe kardeşimin evi yıkılmış, yıkıntılar arasında dua ederken, bizden yardım bekliyor. Bizler, ciltlerce kitap okumuş adamlar, ağzı laf yapıp konuşan alim geçinenler, rahat minderlerde oturdu da Ayşe'nin yardımına koşmadı.

Ancak dünyanın neresinde olursa olsun, zulüm gören mazlumlara, 'Müslümanım' diyen herkes koşmalı, yardım etmeli.''

İsrail'in yardım gemilerine saldırısını değerlendiren Döngeloğlu, ''Bizi hiçbir zaman ne Hamas'a ne de El Fetih'e benzetsinler. Biz hiç kimseye benzemeyiz. İsrail o kurşunu kendi vücuduna sıkmıştır.

O kurşunlar, Diyarbakır'a, Ankara'ya, Siirt'e, İzmir'e, Adana'ya, İstanbul'a, Van'a, Edirne'ye sıkılmıştır. O kurşunlarla İsrail, kendi sonunu hazırlamıştır'' görüşünü ifade etti.


Ajanslar
 

ya mucib

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Ara 2008
Mesajlar
1,037
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
34
...... Yaşamları İğrenç!.. Ölümleri İğrenç!.. Ahiretleri İğrenç!.. Allahım Ya Islah Et,YadaHelak Et!......
 

kardelele

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ocak 2009
Mesajlar
15,425
Tepki puanı
28
Puanları
0
Yaş
55
Konum
istanbul
çok üzgünüm.allah ıslah eylesin.selametle kalın.
 

mir_erhan

Moderator
Katılım
13 Ara 2008
Mesajlar
6,148
Tepki puanı
502
Puanları
83
Yaş
44
Bizden 1 gider, sizden beş,

Bizimkine şehit derler,

sizinkine Leş ...!

Allah celle celalüh rahmet eylesin.
Gerçek şehit tam teslimiyet ezeli mücadele ebedi kurtuluş.
Allah celle celalüh bu şerbeti bizlerede nasip eylesin amin.

( şehit görmek istiyorsanız iyice bakın. )
selam ve dua ile
 

arzu74

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Ara 2009
Mesajlar
2,336
Tepki puanı
4
Puanları
0
Yaş
50
allah rahmet etsin.diğerlerinide ıslah etsin.selamlar
 

gurbetci33

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 Haz 2010
Mesajlar
18
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
56
ALLAH rahmet eylesin kardesimi
rabbim islah etsin onlari
cok uzgunummmmm....
 

gozyasi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 May 2006
Mesajlar
201
Tepki puanı
0
Puanları
0
ALLAH rahmet eylesin. Daha cok gencmis. Cok zor bi durum ailesi icin. Rabbim ailesine sabir versin..
 

NDYZLF

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Mar 2009
Mesajlar
960
Tepki puanı
6
Puanları
0
Yaş
44
Allah rahmet eylesin.. Rabbim ailesine sabır versin. Rabbim bizlere de şehadet şerbetini içmeyi nasip eylesin...
selam ve dua ile...
 

ibra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Eyl 2009
Mesajlar
6,106
Tepki puanı
12
Puanları
38
Yaş
30
Konum
Konya
Bizden 1 gider, sizden beş,

Bizimkine şehit derler,

sizinkine Leş ...!


bu sözler herşeyi açıklıyor

ALLAH c.c razı olsun kardeşim
 

Umut_Yolcusu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Ağu 2008
Mesajlar
462
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Web Sitesi
www.tansu-gamzem.tr.gg
Bizden 1 gider, sizden beş,

Bizimkine şehit derler,

sizinkine Leş ...!





ALLAH rahmet eylesin,RABBİM onları ıslah etsin...
 

leyla-1

Altın Üye
Katılım
4 May 2007
Mesajlar
39,451
Tepki puanı
5,757
Puanları
163
Yaş
51
Allah rahmet eylesin köüleride Rabbim nasıl bilirse öyle yapsın inşallah.
gerçekten çok kötü şu anda izleyemedim paylaşımları okurken bile zaten içim burkuldu çok kötü oldum Allah bir daha acıları göstermesin inşallah:(
 

Beautiful_1064

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Ağu 2009
Mesajlar
951
Tepki puanı
4
Puanları
0
Yaş
37
ALLAH'ım kahhar ismi şerefinle onları kahr et!!!
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com


ŞEHADET KİME BATTI?

10 Temmuz 2010
Emre Kongar bir yazı yazmış, Oda TV`de o yazıyı önemli görmüş ki, iktibas etmiş.
Önce, Oda TV`nin takdimiyle beraber Kongar`ın yazısı:

OKULLARDA CİHAT EĞİTİMİ Mİ YAPILIYor?
07.06.2010
Cumhuriyet yazarı Emre Kongar, kişisel web sitesi kongar.org’da; Mavi Marmara’da hayatını kaybeden 19 yaşındaki Furkan Doğan’ı konu etti. Kongar, Güncel başlığı altındaki haftalık yazısında; Furkan Doğan’ın öğrenci olduğu okulun müdürünün açıklamalarına dikkat çekti.


İşte o yazı…

“Ölüm Örnek Olabilir mi?

Türkiye`de Resmi Devlet Okulları Cihat Eğitimi mi Yapıyor?

Filistinlilerin çilesi sürüyor.



İsrail`in insanlık dışı gaddarlığı da.

Şimdi Türkiye de bu trajik olaya müdahil oldu.

Gazze`ye insani yardım adıyla İHH`nin yaptığı gemi eyleminde dokuz Türk vatandaşı öldürüldü.

Ne yazık ki bu eylemin arkasında duran siyasal güç olarak AKP hükümeti, eylemin ve eyleme katılanların selameti, can güvenliği için, İsrail vahşetini engelleyebilecek gerekli önlemleri alamamıştı.
Kimileri, AKP iktidarının, İsrail`in gaddarlığını vurgulamak için bu eylemi kullandığını öne sürerken, hükümet sorumluları, İsrail`in bu kadar canavarca davranacağını beklemediklerini belirterek, bu ihmallerinin bir nevi gerekçesini açıklamaya çalıştı.


dokuz ölüm hepimizin yüreğini yaktı...

Özellikle de 19 yaşındaki lise öğrencisi Furkan Doğan`ın ölümü...


Her ölüm acıdır...

Ama gençlerin, öğrencilerin ölümü bir başka acıdır!

Çünkü onların önünde yitirilen kocaman bir yaşam vardır.

Ve onlar, beyinleri ve yürekleri eğitilmek için bize emanet edilmiş evlatlarımızdır.

Furkan`ın kafasına dört, göğsüne bir kurşun sıkılmış...


Tam bir vahşet, tam bir cinayet...

Furkan`ın öğrenci olduğu Özel Hisarcıklıoğlu Fen Lisesi Müdürü Muhammet Duru, Anadolu Ajansına yaptığı açıklamada şöyle konuşmuş:

"Öğrencimizle gururluyuz, mutluyuz, üzüntülüyüz. Öğrencimiz yüreğini ortaya koyarak, ölümü göze alarak bu onurlu göreve katıldı. Furkan, maneviyatı çok güçlü bir öğrencimizdi. Genç yaşta onu kaybettiğimiz için üzüntülüyüz.

Ancak, Furkan tüm arkadaşlarına ve bize örnek oldu. Mazlumların haklarının korunması uğruna canını ortaya koyarak tüm dünyaya mesaj vermiş oldu."

Bir eğitimcinin, bir öğretmenin ve üstelik de bir okul müdürünün bu konuşması beni çok irkiltti.

Tabii üzüntüsünü belirtiyor ama bu üzüntüyü belirtirken "gururluyuz, mutluyuz" da diyor.

Bununla yetinmiyor, "Ancak, Furkan tüm arkadaşlarına ve bize örnek oldu" diye devam ediyor!

Bir eğitimcinin, bir öğretmenin, bir müdürün, bir öğrencisini ölüme götüren bir eylemi, o eylem ne denli kutsal olursa olsun, "örnek göstermesi" inanılacak gibi bir davranış değil!

Bir insanın, özellikle de bir gencin yaşamından daha değerli ne olabilir?

Bizlerin, büyüklerin, eğitimcilerin, öğretmelerin, birinci görevi gençlere, öğrencilerimize insan yaşamının kutsallığını öğretmek değil midir?

Yoksa devletin resmi politikası artık "cihad eğitimine" dönüştü de bizim mi haberimiz yok!”

Odatv.com

Kongar, “Ne yazık ki bu eylemin arkasında duran siyasal güç olarak AKP hükümeti, eylemin ve eyleme katılanların selameti, can güvenliği için, İsrail vahşetini engelleyebilecek gerekli önlemleri alamamıştı.” derken sonuna kadar haklı.



Gemidekilerin kahramanlığı ve özellikle şehadetler tartışılmazken, AKP`nin gösterdiği gaflet, ihanet derecesinde... Kulaklarımızdan, İsrailli teröristlerin saldırısına karşı direnen ve şehadete koşan yiğitlerin, “Türk uçakları nerde kaldı?” şeklindeki birbirlerine hitap ederkenki beklentileri ifade eden sesleri kulaklarımızdan gitmiyor.



Şimdi gelelim şu cümlelere:



“Bir eğitimcinin, bir öğretmenin, bir müdürün, bir öğrencisini ölüme götüren bir eylemi, o eylem ne denli kutsal olursa olsun, "örnek göstermesi" inanılacak gibi bir davranış değil!


Bir insanın, özellikle de bir gencin yaşamından daha değerli ne olabilir?

Bizlerin, büyüklerin, eğitimcilerin, öğretmelerin, birinci görevi gençlere, öğrencilerimize insan yaşamının kutsallığını öğretmek değil midir?”

Her ne olursa olsun yaşamayı, hayatta kalmayı idealize eden bu satırlar, hazcılığın ve insanî varoluş hakikatine ihanetin apaçık itirafı.

Hani derler ya, “okumuşsun ama adam olmamışsın”, işte Kongar da Profesör olmuş ama, insani varoluş hakikatinin ne demek olduğuna dair iki saniyecik olsun tefekkür etmemiş.

Bir millet, hele ki gençlik, idealleri, uğruna öleceği bir fikri varsa “var” demektir. Şu veya bu ideolojiden önce, gençlik, mücerret oalrak ideal peşinde koşan insan demektir ki işin yaş olarak genç olmakla da alakası yok. Kongar gibilerse, hem yaş hem de ruh olarak kart...


Bir milleti yok etmek istiyorsanız, ideallerini elinden alırsınız, gençliği hazcılığa yöneltirsiniz. Yaşamayı, kendi başına idealleştirirsiniz.



Ha, bir milleti yok etmenin bir diğer yolu da Kongar gibileri profesör yapmaktır.


Seyfi Çabukel/ büyükasya.net
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt