We aleykum selam
Geçmişe dönük kılmadığınız Namazlar konusunda Allah'tan af dileyin ve geleceğe bakın. Allah halis bir şekilde yapılan Tevbeleri kabul eder.
Biliyorum ki bundan sonraki sözlerime itirazlar yükselecektir lakin itiraz edecek olanlar lütfen itirazlarını şahsa değil söze yönelik yapsınlar ki nefisler zuhur etmesin.
Şimdi;
Rabbimiz buyuruyor ki; "Güvene kavuştuğunuz zaman namazı kılın. Çünkü namaz müminlere vakitlerle belirlenmiş olarak farz kılınmıştır." (Nisa, 103).
Yani Namaz ancak belirli vakitlerde kılınır. Ayrıca Allah'ın Rasulü şöyle buyuruyor;
"Her kim bir namazı unutursa hatırladığı zaman onu kılsın. Namazın bundan başka kefareti yoktur." Buhari
Yani unutma dışında başka kefareti yani kazası yoktur
Resulullah s.a.v : "Kadın hayız gördüğü zaman namaz da kılmaz oruç ta tutmaz" Buhari
Aişe r.a : “ Hayız gören bir kadın namazı kaza edecek mi ? “ diye soru sordu. Aişe r.a : “ Sen harurilerden misin ? Biz Resulullah s.a.v’in yanında hayız gördüyümüz zamanlarda namaz kılmazdık ve kazasıyla da emrolunmazdık “ Buhari, Nesai
Kadın özürlü olduğu halde yani adet döneminde namazını kaza etmiyorsa özürsüz ve mazeretsiz namazı kılmayan kimse nasıl namazlarını kaza etsin?
Görüldüğü gibi bu deliller, özür olmadan, bir müslümanın bilinçli yani iradesine bağlı olarak bir vakit de olsa namazı terk edemeyeceğine açıkça delalet etmektedir.
Özür ise, insanların belirlediği şeyler değil , İslam’ın belirlediği şeylerdir. Bunlar da ; kadınlarda hastalanma (yani ay hali) , Umumen kadın ve erkeklerde ise, uyuma ve unutma halidir. Bunların haricinde hiçbir şey,namazın terki için özür kabul edilmez.
Bazı Alimler gaflet sebebiyle namaz kılmamanın unutmak gibi olduğunu söylemişlerse de akl-ı selim sahibi herkes kabul edecektir ki gaflet ile uyku birbirinden tamamen farklı kavramlardır.