Euzü”B”illahimineşşeytanirraciym,”B”ismillahirrahmanirrahiym,
”Taa Haa”, Ey Hakikati önce unutturulan, sonra Esfel-i Safiliyn’e reddolunan !
Ve sonra, önce Rasulallah’a (SAV) vahyolunan, ve sonra da sana, ”Kur’an” adı ile ulaştırılan ”Bilgi” ile Hakikatini, asıl ”Ben” ini hatırlaması istenilen ”Şuur yapı” ! Ey İnsan !!!
Kendi sanal benliğin dahil, beş duyunla algıladığın, var sandığın her ”şey” in aslında hayalden, ”yok” tan ibaret olduğunu, ”Hu” dan gayrı olmadığını farkettiğinde, o zamana kadar sermaye olarak biriktirdiğin her ”şey” in aslında ”hiç” olduğunu anladığında bir karamsarlık, isteksizlik, durgunluk içine girdin !
Bu ”Bilgi” ,Rasulallah (SAV) gibi, seni mutsuz etmek için de inzal olmadı, sadece Hakikatini hatırlayıp Allah’ın (CC) haşyet”ini yaşaman için inzal oldu, ki ”O” şuurunun, ve onun hakikati olan manaların sahibi olarak senin düşündüklerini ”Bi” olarak bilendir.
Esma Mertebesinin ”print out’u-çıktı” sı olan beyninde neler olup bitiyor, biliyor musun ?
Beyninin ”print out-çıktı” sı olan bilinç ve nasibinde var ise ”Said” lik hükmüyle sende açığa çıkacak olan şuur sahibi ”Potansiyel İnsan”, Epifizde açığa çıkan soyut Hakikat Bilgisinin nurunu (ateş) fark ettiğinde, aynı ateş böceği gibi, hemen o nurun çekimine kapılır. Birlikte yaşadığı kuvveleri bir tarafta bırakıp, o bilgiye yönelir.
Üst boyuttan gelen bilgi, ondan ”Arz-Bilinç-Bedensellik” ile bağlantısını kesmesini ister (Nalınlarını çıkar!). Çünki, ”Tek” lik halinde çokluğa yer yoktur.
”O” Rasul olarak kimi Seçtiyse, aklını (bilincini) kullanmadan (input-process-output-ölçme-biçme işlemi yapmadan) veri tabanına direkt olarak inzal ettiği ”Bilgi” ile ”Tek” liğini, ona algılatacaktır. Sen de o Rasul’ün tebliğini duyup ona tabi olursan inşaallah, ”Ben de sizin gibi bir beşerim” hükmü gereği, aynı Hakikat bilgisi sende de açığa çıkacaktır.
Benim (asam, elim) ! diye sahiplendiğin dünya ve bedenin, bir hayalden ibarettir, bak Allah (CC) onları isterse bir hayalden, bir başka hayale çevirir.
Bütün bunlarla Hakikatin olan asıl ”Ben” i idrak ettiysen, şimdi dön arz yaşamına ve sanal Ben’ini (Firavun-Ego-Şeytan ki, bunu bilincin (aklın) input-process-output-ikilem-ölçme-biçme işlemi yaparak oluşturmuştur) uyar ki, ilah-tanrı olma iddiasından vazgeçsin, Hakikati olan (Bi) Rabbine (Esma Mertebesine) iman etsin.
İşte Potansiyel İnsan’ın en büyük ve zorlu mücadelesi böyle başlar.
Gerisi nasip olursa bir başka tefekkürde inşaallah,
Şüphesiz doğrusunu Allah (CC), Rasulü (SAV) ve Ehli bilir.
Selam ve hürmetlerimle,
EMRE ÜMİT TUNCEL
”Taa Haa”, Ey Hakikati önce unutturulan, sonra Esfel-i Safiliyn’e reddolunan !
Ve sonra, önce Rasulallah’a (SAV) vahyolunan, ve sonra da sana, ”Kur’an” adı ile ulaştırılan ”Bilgi” ile Hakikatini, asıl ”Ben” ini hatırlaması istenilen ”Şuur yapı” ! Ey İnsan !!!
Kendi sanal benliğin dahil, beş duyunla algıladığın, var sandığın her ”şey” in aslında hayalden, ”yok” tan ibaret olduğunu, ”Hu” dan gayrı olmadığını farkettiğinde, o zamana kadar sermaye olarak biriktirdiğin her ”şey” in aslında ”hiç” olduğunu anladığında bir karamsarlık, isteksizlik, durgunluk içine girdin !
Bu ”Bilgi” ,Rasulallah (SAV) gibi, seni mutsuz etmek için de inzal olmadı, sadece Hakikatini hatırlayıp Allah’ın (CC) haşyet”ini yaşaman için inzal oldu, ki ”O” şuurunun, ve onun hakikati olan manaların sahibi olarak senin düşündüklerini ”Bi” olarak bilendir.
Esma Mertebesinin ”print out’u-çıktı” sı olan beyninde neler olup bitiyor, biliyor musun ?
Beyninin ”print out-çıktı” sı olan bilinç ve nasibinde var ise ”Said” lik hükmüyle sende açığa çıkacak olan şuur sahibi ”Potansiyel İnsan”, Epifizde açığa çıkan soyut Hakikat Bilgisinin nurunu (ateş) fark ettiğinde, aynı ateş böceği gibi, hemen o nurun çekimine kapılır. Birlikte yaşadığı kuvveleri bir tarafta bırakıp, o bilgiye yönelir.
Üst boyuttan gelen bilgi, ondan ”Arz-Bilinç-Bedensellik” ile bağlantısını kesmesini ister (Nalınlarını çıkar!). Çünki, ”Tek” lik halinde çokluğa yer yoktur.
”O” Rasul olarak kimi Seçtiyse, aklını (bilincini) kullanmadan (input-process-output-ölçme-biçme işlemi yapmadan) veri tabanına direkt olarak inzal ettiği ”Bilgi” ile ”Tek” liğini, ona algılatacaktır. Sen de o Rasul’ün tebliğini duyup ona tabi olursan inşaallah, ”Ben de sizin gibi bir beşerim” hükmü gereği, aynı Hakikat bilgisi sende de açığa çıkacaktır.
Benim (asam, elim) ! diye sahiplendiğin dünya ve bedenin, bir hayalden ibarettir, bak Allah (CC) onları isterse bir hayalden, bir başka hayale çevirir.
Bütün bunlarla Hakikatin olan asıl ”Ben” i idrak ettiysen, şimdi dön arz yaşamına ve sanal Ben’ini (Firavun-Ego-Şeytan ki, bunu bilincin (aklın) input-process-output-ikilem-ölçme-biçme işlemi yaparak oluşturmuştur) uyar ki, ilah-tanrı olma iddiasından vazgeçsin, Hakikati olan (Bi) Rabbine (Esma Mertebesine) iman etsin.
İşte Potansiyel İnsan’ın en büyük ve zorlu mücadelesi böyle başlar.
Gerisi nasip olursa bir başka tefekkürde inşaallah,
Şüphesiz doğrusunu Allah (CC), Rasulü (SAV) ve Ehli bilir.
Selam ve hürmetlerimle,
EMRE ÜMİT TUNCEL