MÜMİNLERİN DOSTLARI BELİRLENMİŞTİR
“Sizin dostunuz ancak; Allah, O’nun Resulü ve itaatkarane bir şekilde namazlarını kılıp zekatlarını veren müminlerdir.”(Maide 55)
Dost- düşman ayırımı yapmakta zorlanan Ahirzaman Müslümanları için çok net bir ilahi emir: Müslümanların gerçek dostları; sadece ve sadece:
1) Allah (c.c.)
2) Allah’ın son peygamberi Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.)
3) İçlerinden gelerek namazlarını kılıp, zekatlarını veren mü’minlerdir.
Hal böyle olunca; çeşitli manevralarla Allah’ı ve Peygamber Efendimiz’i hayatın dışına itmeye çalışan sözde Müslümanlar (nüfus cüzdan müslümanları) hakiki müminlerin dostu olamıyorlar.
Namazsız ve zekatsız Müslümanlar da bizim gerçek dostlarımız sayılmıyorlar. Tabii bu ayırımı bizzat Yaratıcımız yaptığı için, hiçbir kimsenin; “böyle bir ayrımcılık doğru olmaz” diyecek hali de olamaz.
Bir yerlere mesaj verme ve birilerine yaranma uğruna; Mevlana, Yunus Emre ve son zamanlarda da Alevileri memnun etmek için Hacı Bektaş sömürüsü yaparak yetmişiki milleti dost gördüğünü ilan edenler…
Müslüman olabilmeniz ve Müslüman kalabilmeniz için Kur’an-ı baş tacı yapmanız gerekiyor.O’na baktığımızda ise; Rabbimizin, dostlara sınır getirdiği görülüyor.Kendi kafamıza göre dostluklar kurmak ve dostlar ilan etme hakkımız yok. Razı olsanız da olmasanız da, dost seçme hakkı size bırakılmış değil. Bu konuda ısrarcı olursanız,hüküm koymakta Allah’la yarışa çıkmış olursunuz ki, bunun hükmü;küfürdür.
Diyalog platformlarında Allah düşmanları ile dostluk gösterisi yapanlar, makalelerinde ve televizyon konuşmalarında İslam düşmanlarını, dostları olarak ilan edenler! “İyi biliniz ki; dostlarınız sadece ve sadece; Allah, O’nun Resulü Hz. Muhammed(s.a.v.) ile namaz ve zekat ehli olan müminlerdir.”
Prof.Dr.Osman Öztürk
__________________
“Sizin dostunuz ancak; Allah, O’nun Resulü ve itaatkarane bir şekilde namazlarını kılıp zekatlarını veren müminlerdir.”(Maide 55)
Dost- düşman ayırımı yapmakta zorlanan Ahirzaman Müslümanları için çok net bir ilahi emir: Müslümanların gerçek dostları; sadece ve sadece:
1) Allah (c.c.)
2) Allah’ın son peygamberi Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.)
3) İçlerinden gelerek namazlarını kılıp, zekatlarını veren mü’minlerdir.
Hal böyle olunca; çeşitli manevralarla Allah’ı ve Peygamber Efendimiz’i hayatın dışına itmeye çalışan sözde Müslümanlar (nüfus cüzdan müslümanları) hakiki müminlerin dostu olamıyorlar.
Namazsız ve zekatsız Müslümanlar da bizim gerçek dostlarımız sayılmıyorlar. Tabii bu ayırımı bizzat Yaratıcımız yaptığı için, hiçbir kimsenin; “böyle bir ayrımcılık doğru olmaz” diyecek hali de olamaz.
Bir yerlere mesaj verme ve birilerine yaranma uğruna; Mevlana, Yunus Emre ve son zamanlarda da Alevileri memnun etmek için Hacı Bektaş sömürüsü yaparak yetmişiki milleti dost gördüğünü ilan edenler…
Müslüman olabilmeniz ve Müslüman kalabilmeniz için Kur’an-ı baş tacı yapmanız gerekiyor.O’na baktığımızda ise; Rabbimizin, dostlara sınır getirdiği görülüyor.Kendi kafamıza göre dostluklar kurmak ve dostlar ilan etme hakkımız yok. Razı olsanız da olmasanız da, dost seçme hakkı size bırakılmış değil. Bu konuda ısrarcı olursanız,hüküm koymakta Allah’la yarışa çıkmış olursunuz ki, bunun hükmü;küfürdür.
Diyalog platformlarında Allah düşmanları ile dostluk gösterisi yapanlar, makalelerinde ve televizyon konuşmalarında İslam düşmanlarını, dostları olarak ilan edenler! “İyi biliniz ki; dostlarınız sadece ve sadece; Allah, O’nun Resulü Hz. Muhammed(s.a.v.) ile namaz ve zekat ehli olan müminlerdir.”
Prof.Dr.Osman Öztürk
__________________
