mehmet ercan
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 12 Kas 2007
- Mesajlar
- 325
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 41
ĞÜLYAĞI ŞİŞESİ
Bir bakkalın yeşil renkli, güzel sesli bir papağanı vardı. Bu papağan, dükkanda bekçilik yapar, alışveriş edenlere güzel sözler söyler, şakalar yapardı.
Bakkal bir gün evine gitmişti. Papağan da her zaman olduğu gibi dükkanı bekliyordu. Bu sırada, ansızın bir kedi, fare tutmak için dükkanın içerisine daldı. Papağan, can korkusundan oradan oraya sıçrarken gülyağı şişesini devirdi.
Biraz sonra bakkal çıkageldi. Gülyağı şişesinin devrilmiş olduğunu görünce, çok kızdı ve o kızgınlıkla papağanın başına vurdu.
Papağanın dili tutuldu, başındaki güzelim tüyler döküldü. Zavallının başı kel oldu. Günler geçti, fakat güzel dilli papağan bir türlü konuşmadı.
Bakkal yaptığına çok pişman oldu. Saçını, sakalını yoldu, ''Keşke elim kırılsaydı da, o güzel sözlüye vurmasaydım'' diye eyvahlar etti. Yoksullara sadakalar dağıttı. Fakat ne çare, aradan üç gün geçmesine rağmen kuş bir türlü konuşmuyordu...
O sırada başı tamamen kel birisi dükkanın önünden geçiyordu. Papağan, keli görünce dile gelip konuşmaya başladı:
''Ey kel, neden kellere karıştın; yoksa sende gülyağı şişesinimi devirdin?''
Büyük insanlarla kendini kıyaslama. İki arı aynı çiçeğe kondu. İkiside aynı yerden beslendi. Birinin yediği bal, diğerininki zehir oldu.
Bakkal bir gün evine gitmişti. Papağan da her zaman olduğu gibi dükkanı bekliyordu. Bu sırada, ansızın bir kedi, fare tutmak için dükkanın içerisine daldı. Papağan, can korkusundan oradan oraya sıçrarken gülyağı şişesini devirdi.
Biraz sonra bakkal çıkageldi. Gülyağı şişesinin devrilmiş olduğunu görünce, çok kızdı ve o kızgınlıkla papağanın başına vurdu.
Papağanın dili tutuldu, başındaki güzelim tüyler döküldü. Zavallının başı kel oldu. Günler geçti, fakat güzel dilli papağan bir türlü konuşmadı.
Bakkal yaptığına çok pişman oldu. Saçını, sakalını yoldu, ''Keşke elim kırılsaydı da, o güzel sözlüye vurmasaydım'' diye eyvahlar etti. Yoksullara sadakalar dağıttı. Fakat ne çare, aradan üç gün geçmesine rağmen kuş bir türlü konuşmuyordu...
O sırada başı tamamen kel birisi dükkanın önünden geçiyordu. Papağan, keli görünce dile gelip konuşmaya başladı:
''Ey kel, neden kellere karıştın; yoksa sende gülyağı şişesinimi devirdin?''
Büyük insanlarla kendini kıyaslama. İki arı aynı çiçeğe kondu. İkiside aynı yerden beslendi. Birinin yediği bal, diğerininki zehir oldu.