Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Mekke,nin Fethi ... (1 Kullanıcı)

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
Mekke'nin FETHİ

Tarih630BölgeMekkeSonuçMüslümanların zaferi, Mekke'nin alınmasıTaraflarMüslümanlar
KureyşKumandanlarMuhammed
Halid bin Velid
Zübeyr bin Avvam
Sa'd bin Ubade
Ebu Ubeyde bin CerrahEbu Süfyan
İkrime bin Ebu Cehil
Safvan bin ÜmeyyeGüçler10.000 ?Kayıplar313

Mekke'nin Fethi, 11 Ocak630'da Müslümanların, KureyşliMüşriklerin elindeki Mekke'yi fethi olayı.



1 Nedenleri
2 Hazırlıklar
3 Fetih
4 Fetih Sonrası
5 Kaynaklar

Nedenleri

Bir süre önce Müslümanlarla Mekkeli Müşrikler arasında Hudeybiye Antlaşması yapılmıştı. Mekkeli Müşriklerin müttefiki olan Beni Bekir kabilesi bu antlaşmaya aykırı biçimde, Müslümanların himayesindeki Huzaa kabilesine saldırdı.[1][2]
Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem Mekke'ye haber göndererek, öldürülenlerin kan bedellerinin ödenmesini veya Beni Bekir kabilesiyle olan ittifakın sonlandırılmasını, aksi halde Hudeybiye Antlaşması'nın bozulmuş sayılacağını ve savaşa mecbur kalacaklarını bildirdi. Mekkeliler, teklifleri reddettiler ve harbe hazırlanacaklarını bildirdiler.[3]
Mekkeliler daha sonra fikir değiştirip Ebu Süfyan'ı Müslümanları bir barışa ikna etmesi için Medine'ye gönderdiler. Ancak görüşmelerden hiçbir netice alınamadı.

Hazırlıklar

Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem, çevredeki Müslüman kabilelerden de askerler toplayarak 10.000 kişilik bir kuvvet oluşturdu. Bunların 700'ü muhacirlerden, 4.000'i ensar'dan, kalanlarsa çevre kabilelerden gelen Müslümanlardan oluşuyordu.[4]
Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem, son ana kadar ne yöne sefer düzenleneceğini açıklamadı. Ayrıca Medine'ye giriş çıkışları durdurdu. Böylece Mekkelilerin, İslam Ordusu'nun hareketlerini öğrenme olanağı kalmadı. Ardından Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem, orduyu harekete geçirdi. Mekke ile Medine arasındaki mesafe, yürüyüşle 12 gün olmasına karşın Mekkeli Müşrikler, Müslümanların üzerlerine geldiklerini ancak İslam Ordusu'nu Mekke'nin hemen dışındaki Merruzahran Vadisi'nde gördüklerinde anladılar. Bu durumda direnç göstermenin faydasız olacağını düşünmüş olacaklarki Mekkeliler, herhangi bir savunma hazırlığına girişmediler.[5]
Mekkelilerin şaşkınlığını daha da artırmak için Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem, her askere ayrı ayrı ateş yakma emri verdi. Akşam vakti etraftaki dağlarda 10.000 tane yanan ateş gören Mekkeliler, İslam Ordusu'nun daha da kalabalık olabileceği fikrine kapıldılar.
İslam Ordusu hakkında bilgi toplamak için yola çıkan Ebu Süfyan, öncü birlikler tarafından yakalandı. Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem'in huzuruna çıkarılan Ebu Süfyan, burada İslam'ı kabul ederek Müslüman oldu. Bunun üzerine Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem, Ebu Süfyan'ı serbest bıraktı ve Mekkelilere şu sözlerini iletmesini söyledi:
"Her kim Ebû Süfyân'ın evine girerse, emniyettedir. Her kim kendi evine kapanır, ordumuza karşı koymazsa, emniyettedir. Her kim Harem-i Şerif'e girerse, emniyettedir."[6]
Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem bundan, aralarında İkrime bin Ebu Cehil ve Hind'in de bulunduğu on kişiyi müstesna tuttu. Bunlar, Müslümanları katlettikleri, onlara ağır işkenceler yaptıkları için görüldükleri yerde öldürüleceklerdi. Ancak fetihten sonra bunların tamamı Müslüman oldu ve affa uğradı.

Fetih

11 Ocak630 sabahı İslam Ordusu savaş pozisyonu aldı. Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem orduyu 4 kola ayırdı ve orduya şu emri verdi:
"Size karşı konulmadıkça, size saldırılmadıkça, hiç kimseyle çarpışmaya girmeyeceksiniz, hiç kimseyi öldürmeyeceksiniz."
Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem, hareket emri verdi ve Fetih Suresi'ni okuyarak Mekke'ye girdi.[7] 3 kol herhangi bir direnişle karşılaşmazken Halid bin Velid'in komutasındaki 4. kol, İkrime bin Ebu Cehil önderliğinindeki küçük bir saldırıyı geri püskürttü.[8]
Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem, Mekke'ye girer girmez genel af ilan edildiğini bildirdi ve Ebu Süfyan'a bildirdiği şekilde, kimseye dokunulmayacağını ilan etti. Ardından içerisinde 360 put bulunan Kabe'ye yöneldi. İsra Suresi'nin 81. ayetini okuyarak putları birer birer devirdi. Daha sonra da beraberindeki Müslümanlarla Kabe'yi tavaf etti.

Fetih Sonrası

Fetih sonrasında Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem, Kabe'de ilk hutbesini verdi. Mekkelilerin şüphelerini de gidermek adına hutbesinde şu sözlere de yer verdi:

Benim halimle sizin haliniz, Yusuf'un kardeşlerine dediğinin tıpkısı olacaktır. Yusuf'un kardeşlerine dediği gibi ben de diyorum: "Size bugün hiçbir başa kakma ve ayıplama yok. Allah, sizi bağışlasın. O, merhamet edenlerin en merhamaetlisidir(Yusuf Suresi 92)." Gidiniz; sizler serbestsiniz.[9]
Aynı gün öğleden sonra Safa Tepesi'nde tüm Mekkeliler Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem'e biad ederek İslamı kabul ettiler.[10]

Kaynaklar

1. İbn-i, Hişam (1971). es-Siretun Nebeviyye(Sîre). c. 4 s.32.SURUÇ, Salih (2005). Peygamberimizin Hayatı. İstanbul: Nesil Yayınları. ISBN 975-408-019-4 c. 2 s.470. SURUÇ, Salih. a.g.e. c. 2 s.469,470,471. İbn-i, Hişam (1971). a.g.e. c. 4 s.42. Hamidullah, Muhammad Sallallahu aleyhi ve sellem (1962). Hz. Peygamberin Savaşları. Yenişafak. ISBN 975-473-284-1 s. 84. Diyanet İşleri Başkanlığı, Mekke'nin Fethi URL erişim tarihi:04 Ağustos 2008 Sahih-i Buhari, Mekke'nin Fethi Gazası URL erişim tarihi:04 Ağustos 2008 Hamidullah, Muhammad Sallallahu aleyhi ve sellem. a.g.e. Yenişafak. s. 88.
2. İbn-i, Sa'd (1960). et-Tabakâtü'l-Kübrâ(Tabakat). c. 2 s.142.
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
Mekke,ni fethi

Mekke,ni fethi

Her şey bir şiirle başladı.
Peygamber huzurunda okunan bir şiirle…
Kızgın kum fırtınalarından,
Adem vadisinden kopup gelen bir şairle…
Ardında kırk süvari,
Ve alev alev yanan gözlerinde ihanet haberleri.
Bu şair, huzaa kabilesinden Amr bin Salim’di.
En üst perdeden okudu şiirini,
Ve gözlerini kırpmadan dinledi Nebi;

“Kureyşîler sana verdikleri sözde durmadılar,
Hudeybiye’de seninle yaptıkları misakı bozdular.
Bizi Vetir’de,
Kendi yurdumuzda gafil avladılar.
Benim kimseyi yardıma çağırmayacağımı,
Çağıramayacağımı sandılar.”

Dedi ve durdu.
Şair ağlıyordu.
Peygambere çevrildi tüm gözler
Ve o an tutuldu nefesler.
Sahabenin başları yere değiyordu,
Çünkü mübarek alınlarındaki damar belli oluyor,
Peygamber celalleniyordu.

“Ey Nebi!
Allah’ın kullarını yardıma çağır,
İçlerinde Allahın Rasulü de olsun
Yapılan zulme, öfkesinden renkten renge girsin,
Ve büyük bir ordunun başına geçip,
Denizler gibi köpürerek akıp gelsin.”

Şiir bitmişti,
Şair de bitmişti.
Gözler hâlâ peygamberdeydi,
Allahın râsûlü, ridasını toplayıp ayağa kalktı!
Ve sahabe ayağa kalktı.
Şimdi konuşan peygamberdi;

“Eğer kendime yardım ettiğim şeylerle
Huzaalara yardım etmezsem,
Ben de yardım görmeyeyim.
Varlığım kudret elinde olan Allah’a andolsun ki,
Kendimi ve ev halkımı koruduğum gibi,
Bunları da koruyacağım.
Şimdi haber salın yeryüzüne!
Allah’a ve Ahiret gününe iman edenler Medine’de toplansın.”
Medine dağlarında savaşın ritmi,
Sokaklarında peygamber sessizliği…
Konuşmuyor nebi
Hane-i saadet’te kılıçlar bileniyor
Hane-i Saadet’te zırhlar temizleniyor
Ve şehirlerin anası gülüyor.
Mekke-i mükerreme uzaktan gülüyor.

Gül ey Mekke! Gün senin günündür
Gün senin fetih günündür.
Gül ki, bu dönüş sanadır.
Baksana,
Dün bağrından koparılan yiğitler dönüyor sana
Erak topraklarını savuran rüzgar dönüyor önce
Ardından büyük bir birlik;
Başlarında Halid bin Velid!
Arkadan ey Mekke!
Senin topraklarında yaşarken
Rabbim Allah’tır dedi diye sövülen,
İşkence gören,
Her tarafı kıpkızıl kurban taşları gibi
Kan içinde kalan muhacirler geliyor.
En önde Zübeyr bin Avvâm geliyor
Hani sekiz yaşında müslüman olan
Hani onbeş yaşında senden koparılan
Amcası onu bir hasıra sarmıştı hani
Ateş dumanına tutmuştu
Küfre dönsün diye.
Ama o dönmedi küfre
Ve peygamber yıldızlarından biri olarak
En önde sana dönüyor ey Mekke!
Sonra bir bölük halinde Beni gıfarlar geliyor!
Bayrakları Ebu Zer Gıfari’nin elinde…
Şu müslüman oluşunu Kâbede ilan edince
Bayılana kadar dövülen Ebu Zer geliyor.
Eslemler geliyor bölük halinde
Müzeyneler bin kişilik alayla geçerken çölden
Tekbir sesleri geliyor göklerden
Ey Mekke başka kimi bekliyorsun söyle!
Hz.Hamza’yı mı?
Musab bin umeyr’i mi?
Onlar,
Şehitler ordusuyla tebessüm ediyorlar sana
Ve baksana
Gözleri ışıl ışıl
sana yaklaşan ve tozu dumana katan
bir alayı seyrediyorlar
Kapkara bir taşlığı andıran bu alay da kim
Bir hareketlilik semada…
Bunlar ölüme susamış savaş erleri Ensâr!
Ve en ortada simsiyah sarığıyla Yâr!
O an Peygamberler ayakta,
Melekler ayakta
Şehitler ayakta…
Ey Mekke Kalkabilirsen sen de kalk
Çünkü gönüllere safâ geliyor
Hazreti Muhammed Mustafa! geliyor

—–
Sekiz yıl geçti aradan
Sensiz tam sekiz yıl geçti…
Gittiğin gece
Uzaktan dönüp Kâbe’ye bakınca;
“Mekke!” demiştin,
“Sen benim için bütün dünyadan daha değerlisin
ama senin insanların beni rahat bırakmıyor”
deyip gitmiştin.
Yıldızlar da seninle birlikte gitmişti.
Kapkaranlık geceler kalmıştı ardında.
Mekke öksüz kalmıştı.
Ve Mekke çocukları…
Çocuklar hep
Sümeyye’nin toprağa düştüğü yerde oynadı,
Habbâb bin Eret’in ateşe atıldığı yerde oynadı
Hane-i Saadetin üzerinde
Sevr mağarasından kalma güvercinler bekledi seni .
Kâbe-i Muazzama’da namaz kılışını özleyen Hârem,
Haticetül Kübrâ’nın hatıraları,
O gül kokuna hasret kalan sokaklar bekledi seni.
Şimdi Kasva’dan inmez misin Ya Rasulallah!
İnmez misin ki,
Ayaklarından öpsün mekke toprakları
Ve kaldırmaz mısın başını ki
Nur çehreni seyretsin âlem

İşte Rasulullah’ın nur yüzü göründü.
İşte Rasulullah bakıyor.
Başında yemen işi simsiyah bir sarık.
O Alnındaki nura kurban olalım.
Rasulullah Kâbe’ye bakıyor.
Ve işaret ediyor Hz. Bilâl’e…
Bilâl, Kabe-i Muazzamâ’nın üzerinde…
Şimdi Bilâli dinlesin yer ve gök.
 

yarensin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Eyl 2008
Mesajlar
978
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
sabah sabah gözlerin yaşarmasına,yüreğin bir yanardağ gibi fokurdamasına,kalbin ritminin hızlanmasına sebep olan kardeş,coşan bu kalple ancak bunu söylüyorum senin için : allah senden razı olsun inşallah
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
sabah sabah gözlerin yaşarmasına,yüreğin bir yanardağ gibi fokurdamasına,kalbin ritminin hızlanmasına sebep olan kardeş,coşan bu kalple ancak bunu söylüyorum senin için : Allah senden razı olsun inşallah

amin allah sizdende razı olsun allah aşkıyla yanan kalplerimiz hiç sönmesin a.e.o
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
[YOUTUBE]Cq2kSz7YIg8[/YOUTUBE]


Selamün Aleyküm Hafize Annem..
Emeğinize sağlık.. İstifadelendiğimiz, bilgilerimizi tazelediğimiz bir çalışma idi..
Bu yıl, kardeşlerimizin acısına tevafuk eden bir güne geldi, Mekke Fethi'nin yıl dönümü.. Allah c.c, bu yıl dönümü vesilesiyle kardeşlerimize yeni feth-i mübinleri nasip etsin, muzaffer kılsın cümlesini inşallah..
Rabbimiz c.c razı olsun, sevabınızı yazsın inşallah Hafize annem.. Dursun Ali Erzincanlı'nın da bu çok sevdiğim şiirini de eklemek istedim, acizane.. Hakkınızı helal ediniz inşallah.
Baki Selam ve Dua ile.

 

erdal

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Nis 2006
Mesajlar
3,212
Tepki puanı
1
Puanları
38
Selamın Aleyküm Hafize Ablamız...

Bu yıl Mekkenin fethini buruk bir şekilde geçirdik.

Kan gölüne dönen Gazze de yüzlerde kardeşimiz şehit oldular.

Onların acılarını uyanmamıza vesile kılsın Rabbimiz İnşaAllah.

Ellerinize sağlık , iyi ki varsınız...
 

gülsengül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Eyl 2008
Mesajlar
5,816
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
selamünaleyküm hafize abla..

Allah razı olsun eline ve emeğine sağlık...

Rabbim başta filistin olmak üzere, dünyada zulüm gören bütün müslüman din

kardeşlerimize yardım etsin...onları davalarında zafere ulaştırsın inşaallah...

selametle kalın...

 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt