Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kur'an insan için konuştu güzel düşünmek güzel davranmak (1 Kullanıcı)

Kur'an insan için konuştu güzel düşünmek güzel davranmak

  • evet

    Oylama: 0 0.0%
  • hayır

    Oylama: 0 0.0%
  • çok az

    Oylama: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    0
  • Anket kapatılmış .

ozdenozgur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Şub 2008
Mesajlar
60
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
75
3 -VE CİNLER VE GALATASARAYLI ÖZGÜRCAN

Bildiğiniz gibi Kur’anı cinler de dinlemişler ve şöyle konuşmuşlardır :Biz Kur’an’ın hayranlık verici, doğruya güzele kılavuzlayıcı anladık onu dinleyince.Şunu da anladık Rabbine teslim olup yaşamını da onu yanında hissederek düzenleyen kişi hiçbir şeyden ne çekinir ne korkar.Bilir ki Allah insana hakkını vermede cömerttir.
Bakınız cinler de Kur’an’ın güzele kılavuzladığını anlamışlar.Neden derseniz cinler kendi toplumlarında bu özlemi duymaktalar.Çünkü Cin suresinde toplumlarının parça parça bölündüğünden söz ederler.Yani insanlara bulaşan bu lanet, onların da yakasına yapışmıştır.Kur’an buna çareyi,hiziplere ayrılmayın diyerek de gösterir.Ne çare ki alemlerin kitabı olan yüce Kur’an bu hizipçilerin Allah’la aldatan şeyh şıh efendileri tarafından okunmamak yada anlamadan okumak için duvara astırılmış hatta çeşitli batıl inançlar üretilerek dokunmak bile günah hale getirilmiştir.Oysa Kur’an’a dokunmak değil dokunmamak islama yapılacak ihanetlerin en büyüğü değil mi…Sadece Arapça okuyup mealini okumamak ise ihaneti binlerce daha ağır hale getirmiyor mu? Allah bizimle konuşmak istiyor ,kitap yolluyor,ve biz Allah’a diyoruz ki :Hayır biz seninle konuşmak istemiyoruz.Biz ancak şeyhimizle tarikat büyüğümüzle hoca efendimizle konuşuruz.Onlar bize yeter.Biz senin sözlerini onlara denetlettiriyoruz.Hatta onlar bizim yerimize de seninle konuşuyorlar.Onlar bize anlatırlar.
İşte bir lira verip bir cep meali alıp okumayan ve aklını şeyhine şıhına hoca efendisine satan bu insanların üzerine akıllarını kullanmadıkları için Allah pislik yağdırmayacak ta ne yapacak(Bkz yunus 100.ayet)
Bakınız Kur’an’ı mealden okuyunca bir zaman gelir siz meali değil meal sizi okumaya başlar.Ben şunu anlatmaya çalışıyorum.Güzelliklerin, yani güzel düşünüp güzel davranmanın asıl kaynağıdır Kur’an. Alak suresinin 8. ayetini içine iyice sindiremeyen bir insandan nasıl güzel düşünüp güzel davranmasını bekleriz.

Alak 8. Oysaki, dönüs yalnız Rabbinedir!

Yani ömrünün bir saniye sonra bile bitebileceğini,insanlara güzellikler sunmada hatta kendisine ve tabii Allah’a güzellikler sunmada geç kaldığını anlamadan nasıl güzellikler sunacaktır.Niçin sunacaktır.Bir sorumluluk ,özellikle Kur’an’i bir sorumluluk hissetmemektedir ki.Ve tekrar anımsayalım,leyl suresindeki güzel düşünenlere yapılan vurguyu.Ama o bu ayetlerin anlamını bilmemektedir ki güzelliklere yönelsin.

Leyl 4. Ki sizin emek ve gayretiniz mutlaka dagınık ve parça parçadır. Leyl 5. Kim verir ve sakınırsa,
Leyl 6. Ve güzeli doğrularsa,
Leyl 7. Biz ona, en kolay olanı kolaylayacağız Leyl 8. Ama kim cimriliğe sapar ve kendisini tüm ihtiyaçların üstünde görür,
Leyl 9. Ve güzelliği yalanlarsa,
Leyl 10. Biz onu, en zor olana sevk edeceğiz.

Ayetlere dikkatlice baktığımızda ,insanın sadece güzel düşünüp güzel davranması yetmiyor. Güzellikleri onaylaması , kıskanmaması,desteklemesi,teşvik etmesi,güzellik gördüğünde sevinmesi hatta o davranışın kendinde olmadığını anlarsa üzülmesi gerekiyor.Bu Kur’an’i davranış sanılandan çok daha önemlidir.Galatasaraylı genç futbolcu Özgürcanı hatırlayalım mı?



YIL: 2005

MAÇ: Denizli-Galatasaray

KURANİ DAVRANIŞ: Galatasaray’ın genç oyuncusu ÖZGÜRCAN bir gol atar
Denizlispor’a. Hakeme giderek eliyle attığını golün geçersiz sayılmasını söyler.Oysa hakem farkında bile değildir golü vermiştir.


ÖDÜL: FİFA FAİRPLAY ŞEREF DİPLOMASI
Elbette asıl büyük ödül Allah’tan
Bu genç çocuğun bu davranışına neden ödül verme gereği hissedilmiştir.Bu biraz da bizleri utandırmalı değil mi…Çünkü bu normal olan güzel davranışlar artık o kadar azaldı ki ödül vererek anımsatıyoruz,kendimizi onun yerine koyarak seviniyoruz.Oysa Özgürcan’a sevinmek yerine birer Özgürcan olmayı denesek .Kur’an bizden bunu istiyor.Yine o zaman özgürcan’ın ilk yaptığını da sorgulardık.Yani neden elini kullandığını.Ve işte o zaman gerçekten güzel davranışı aramış olurduk.Ama biz daha hakeme doğruyu söyleyecek kadar bile güzel davranamıyoruz ki elle kesmenin nedenini araştıralım…

Cinn suresinin 13, ayeti bunları anımsattı bana.

Cinn 13. "Biz, doğruya ve güzele kılavuzlayanı dinleyince, ona inandık. Rabbine inanan kişi ne hakkının eksik verilmesinden korkar ne de tecavüze uğrayıp kuşatılmaktan."


4-ZULME BULAŞAN DA KURTULUR MU ? EVET...


En zor olan insanın pişmanlıklarıyla dolu yaşamının bir noktasında, yahu ben ne yapıyorum dedikten sonra ,kendisiyle hesaplaşmasından başlayarak verdiği doğruya,giderek dosdoğruya olan savaşından galibiyetle çıkmasıdır.Hiç bir savaş bu kadar zorlu değildir.Çünkü dost ta düşman da aynı bedendedir,aynı ruhtadır.Bu savaşta doğru ve güzele yönelirken çevrendekilerin çoğunluğunun hatta nerdeyse hepsinin yanlış davranışları nasıl doğru diye kabul ettiklerini, kendilerini savunurken de ;Canım herkes yapıyor da ben yapınca mı yanlış oluyor dediklerini göreceksin.Ama çoğunluğa uymayacaksın .Yalnızlığa doğru itildiğini hissedeceksin ama bu seni çok ta üzmeyecek.Çünkü yönünü güzel düşünüp güzel davranmaya dönmüşsün ve Allah’ı daha çok anar olmuşsun,fakat bu anma namaz sonrasının 99 tesbih tanesiyle anmaya hiç te benzememektedir.Seninki anlayarak bir anmadır ezbere değil.Kur’an ayetlerinin manalarını öğrenmişsin ve onlar bir bekçi gibi her adımda bir ikisi aklına geliverip sana yön vermektedir.Artık en ufak bir yanlışını bile şu sözle karşılıyor olacaksın.Hayır hayır ya tam doğru ol yada hiç uğraşma.Çıkarına göre doğruluk olmaz…
Şimdi geçmişteki hatalar ne olacak? O kadar zalimlikler yaptım ki affı mümkün mü diye düşündüğün anda Yüce Kur’an yine yardımına koşacak ve diyecek ki.Korkma zulme bile bulaşmış olsan bunları güzelliğe çevirirsen hiç kuşku duyma ki Allah affeder bağışlar.Burda azıcık tövbeye değinelim.Şu ağıza pelesenk olan tövbe ,tövbe ,tövbe diyerek ardı ardına sıralanana ondan sonra da unutulup dedikodu yapmaya başlanılan tövbeye kuraklık tövbesi diyebiliriz.Ama hem tövbe edip hem güzel düşünüp güzel davranmayı yaşam ilkesi haline getirenler var ya işte onlarınki de bolluk tövbesi olsa gerek.Yani,ben zulme bulaştım ,yürekten bir tövbe ederim Allah bağışlar.Tamam da işi bu kadar ucuzlatarak insanları boş bir güvene sürüklemişiz yıllardır.Sadece bir tövbe kurtuldum ,tamam.Kur’an öyle demiyor.Tövbenin karşılığını uzun bir güzellik çabasından sonra alabilirsin ancak diyor.Yani dostlar 1400 yıldır alıştığımız bedavacılığa son vermeden işimiz çok zor.Namazı kıldın herkesten üstünsün,kedilere ekmek et verdin,kuşun kanadını iyileştirdin,20 000 kere la ilahe illallah dedin,birkaç kere aç doyurdun haydiiii iyi insan oldun.
Devamlı ol,devamlı ol,devamlı ol…ömrün x 365 kadar.
Devamlı olanların içinde bir güven gelişir.Onların tek korktukları adaletsiz bir iş yapmalarıdır.Her anları hak ve adaletten yana tavır almakla geçer.Bilirler ki her yaptıkları ,her söyledikleri bir hard diske kaydediliyor.Bu disktekiler bir zamanda bir bir önümüze konacak ve biz diyeceğiz;bu nasıl bir şey en küçük olaylarımı en fısıltılı sözlerimi bile kaydetmiş,hiçbir şeyi unutmamış …İşte o anda şuna da tanık olup sevineceğiz;her iyiliğimiz kat kat karşılık görmüş.Bir de tersini düşüneyim diyorum ama aklıma bile gelince ürperiyorum…

Neml suresi 10,11,89. ayetler insana bunları çağrıştırıyor.

Neml10. "Asanı bırak!" Bunun üzerine Mûsa, asayı çevik bir yılan gibi titreyip kıvrılır görünce gerisin geri kaçtı ve arkasına bakmadı. "Korkma ey Mûsa, benim. Benim huzurumda, elçi olarak gönderilenler korkmaz."

Neml11. "Zulme bulaşan müstesna. O da bunu kötülüğün arkasından güzelliğe çevirirse hiç kuskusuz ben Gafûr'um, Rahîm'im."

Neml 89. İyilik ve güzellik getirene, getirdiğinden daha hayırlısı vardır. Onlar o gün korkudan güvene çıkmışlardır.


DEVAMI VAR
İSMAİL UYSAL ÖZDEN ÖZGÜR
ANTOLOJİ.COM ŞAİRİ
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt