Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kur'an insan için konuştu güzel düşünmek güzel davranmak-5. BÖLÜM (1 Kullanıcı)

ozdenozgur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Şub 2008
Mesajlar
60
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
75
7-BU DÜNYA İMTİHAN(SINAV) DÜNYASI DA, FARKINDA MIYIM Kİ...

Sabır mı güzel düşünüp güzel davranmayı getirir yoksa güzel davranmak mı sabrı getirir bilmiyorum.Ama Güzel düşünüp güzel davranan kişi aynı zamanda sabrın da güzel bir davranış olduğunu bildiğinden, güzel düşünüp güzel davranan sabırlı kişidir de diyebiliriz.Aslında ne zordur değil mi haksızlıklar ,zorbalıklar,hainlikler,vefasızlıklar karşısında hala güzel düşünüp güzel davranmak .Allah hem iş hem davranış yönünden nasıl davrandığımızı görmek istiyor.Hatta öyle ki :Yeri ve gökleri yaratış nedenlerinden biri olarak şöyle demektedir.Bakalım güzel düşünüp güzel davranacak mısınız diye sizi denemek istedim.Şu anda öz eleştirimi yapmaya yöneldim ve bu konuda ne kadar başarısız olduğumu çok üzülerek saptadım.Hala çabuk sinirleniyor tepkilerimi kontrol edemiyorum.Hala dünyaya çokça bağlıyım.Hala bir eser verebilmiş değilim.Bunlar çoğalıp gidiyor.Bir iyi tarafım bana teselli veriyor güzel düşünüp güzel davranmayı inceliyor ve o yönde mücadele ediyorum..Bu konuda sabırlıyım ve Allah’ın sabırlı olanlara yardımcı olduğunu biliyorum.Şu hataya düşmemeyi çoktan öğrendim.Allahtan isteyip ertesi gün olacağını varsaymayacaksın.Yani bir bilginin dediği gibi ALLAH’IN VARLIĞINI İSTEKLERİMİ YAPMAMASINDAN ANLADIM diyeceksin . .
Bazen başarısızlığımın nedenlerini araştırırken farkında olmamayı suçlu buluyorum.Farkında olmamak.Bence tek suçlu o.Tam bir söz söylerken yada davranışta buluınurken durup bunun içinde kavga ,haset fesat,kırıcı olmak,hırs acelecilik ve benzeri şeyler var mı diye bir tartsam başarı gelecek.Ama üç beş saniye durup düşünecek sabrım yok.
Hep ninelerimiz derdi ya bu dünya imtihan dünyası diye ,doğru.Sürekli olarak denemelere tabi tutuluyoruz.Bu denemelerin de farkına varmaya çalışmalıyız.Yoksa yanılmamız ,Allah ile aldatılmamız,çoğunluğun yaptığına bakıp onlara uyarak yanlış yola sapmamız işten bile değil.

Hud suresinin 7. ve 115. ayetleri bunları düşündürdü.

hud 7 . O, odur ki, gökleri ve yeri altı günde yaratmıstır. O'nun arsı da su üzerinde idi. Böyle yapması, is ve davranıs yönünden hanginizin daha güzel oldugunu belirlemek için sizi denemeye yöneliktir. Sen, "Kuskusuz, sizler ölümden sonra diriltileceksiniz!" dediginde, küfre batanlar hemen ve kesinlikle söyle derler: "Bu apaçık bir büyüden baska sey degildir."

hud 115. Sabret! Allah, güzel düsünüp güzel davrananların ödülünü yitirmez.


8. YÜCE RABBİMİZ YUSUFA ARKA ARKAYA NEDEN BÖYLE DEDİ... Hükmetme yeteneği,ilim,olanak, mevkii,sabır.Bu beş tane kavrama dikkat ettim.Aile içinde ,sokakta,kentinde,ilinde yurdunda ve dünyada sözü dinlenir olmak,Hatta sözü örnek alınıp uygulanır olmak ne hoş değil mi…Belki hepsi birden değil bazen evimizde ,bazen sokağımızda olabilir bu saygınlık.Bazen de tüm dünyaya yayılabilir.Örneğin peygamberlerin tebliğ ettikleri gibi.Yani sözü dinlenir hatta uygulanır olmak.İnsanlardaki hükmetme yeteneği hem iyilerde hem kötülerde olabiliyor.Hitlerin de bir hükmetme yeteneği var ama insanlık yararına değil zararına.O zaman güzel düşünüp güzel davrananlara verilen hükmetme yeteneği konumuz olmalı bence.Bu yeteneğini bu güzel yönde kullanan insanların fikir ve eylemlerinin etkileri ,çağlar boyu sürebilmekte ,insanlığı olumlu yönde etkilemektedir.Diğerleri yıkılmakta ve çağlar boyu lanetlenmektedir. Aslına bakarsanız hükmetme yeteneğinin yaşamımızın en önemli bölümünü oluşturduğunu görebiliriz.Hatta o kadar ki ,insanın hükmetmeden yaşayamayacağını zannedebiliriz.Ufacık bebek bile anasına babasına öyle bir hükmeder ki şaşırıp kalır anayla baba.Sokakta delikanlılar hükmetme yüzünden ciddi kavgalar yapar.Evde baba hep hükmedici kalmak ister.İktidarda başkan başbakan adeta hükmetme hastası olur.Dünyaya hükmetmeye karar veren bazıları da her yeri kan gölüne çevirir.Yani hükmetme duygusu hafife alınacak bir duygu değildir.Şuna çok dikkat etmemiz gerekiyor ben hükmetme yeteneği olan bir diktatör müyüm,yoksa hükmetme yeteneği olan ve bunu insanlık yararına kullanan ,güzel düşünüp güzel davranan biri miyim…Evde baba,sokakta delikanlı devlette başkan hangi sınıfa giriyor.
Diyebiliriz ki Yüce Rab’bimiz insana hükmetme yeteneği verir.Ama güzel düşünüp güzel davrananı destekler .Bu konuda bir ayeti anımsamakta yarar var:Müzzemmil suresinin altıncı ayeti şöyle der

Müzzemmil 6. Su bir gerçek ki, yeni bir olusa koyulmak üzere geceleyin kalkan, yer tutma bakımından daha güçlü, söz bakımından daha etkilidir.
Yani hükmetme yeteneğinin bir parçası olan güzel ve etkili konuşma için gece kalkıp ,herkes uyurken sessizlik ve sakinlik içinde tam bir konsantrasyon ile çalışmayı önerir bu ayet.Yani yol gösterir. Yani yardım eder.
Burada bir konuya daha dikkatimizi toplamamız gerek.Kuran bir yol göstericidir.Eğer ben bu ayetleri irdelemesem belki yine aklımla bir şeyler yapardım ama Kur’an söylediğinde daha dikkatli oluyorum çünkü Allah söylüyorsa bir nedeni olmalı diyorum.Yani bir meal almalı ,her gün bir ayet bulup derin derin düşünmeli değil miyiz…Arap olan Arapça okuduğundan her gün yüzlerce ayet duyup düşünüyor,ben Türkçe mealini okuyup öğüt alırsam arap gibi yapmış olmaz mıyım.Yani arap Arapça okuyup anlıyorsa ben de Türkçe okuyup anlarım.Bu en doğal hakkım.

BİLGİYİ ARAMAK

Bilgiyi aramak boynumuzun borcu.Dikkat etmişseniz en çok bağıran ve kavga edenler cahillerdir.Çünkü bilgi dağarcıkları boştur.Boşa konuşurlar.Hiç bir şey kanıtlayamazlar.Bilgili olanların konuşmalarından sıkılırlar hatta onları küçümseme tavırları içine girerler.Oysa bilgili olanların böyle dertleri yoktur.Onlar cahilleri muhatap bile almazlar.Bilirler ki anlattıklarını değil anlayabildiklerini yorumlamaya çalışacaklar.Bilgileri de olmadığından sapla samanı birbirine katacaklar.Bu nedenle Kur’an’ın ilk emri OKU ile başlar.
Ne kadar okursak okuyalım,bir de Allah insana ilim konusunda yardımcı olmalı.Yani Allah istediğine lütfuyla ikramda bulunmaz mı.İşte ilimde de bir yardımını beklemek kadar doğal ne olabilir ki…Elbette o kendi kendine erenlerden keramet gösterenlerden söz etmiyoruz.Fecr suresinin son dört ayetinde sözü edilen kullardan söz ediyoruz.Yani çalışmadan ,çabalamadan,okumadan ,araştırmadan Allah niye lütufta bulunsun ki.Bu insan adaletine bile uymaz.O zaman bilgiyi arayıp bulmak ve onu güzel düşünce ve güzel davranış hamuru ile yoğurmak zorundayız.Büyük Atatürk’ün dediği gibi :Hayatta en büyük yol göstericinin bilim ve fen olduğunu bilmeliyiz.Allah ayetlerinde buna o kadar önem verir ki ,yok mu Nuh’un gemisini bulacak diyerek arkeoloji ile ilgilenmenin önemini anlatır.Doğal olaylardan çok sık söz ederek gökbilime önem vermemizi ister.Yine Atatürk’ün deyişiyle :İstikbal yani gelecek göklerdedir der.Bu ayetlere ve Atatürk’ün bu sözüne anlam verebilseydik şimdi Ay’a biz çıkmış olacaktık.İslam aleminin rezilliği bilgiye değil hurafelere önem vermesinden kaynaklanır.İslam alemi meleklerin kanatlı mı kanatsız mı olacağı ile uğraşırken ,batı bilimle fenle kanatlanmıştır.
Tanrı yeryüzü zenginliklerini dengeli olarak dağıtmış ve bunları nasıl değerlendirdiğimize bakmıştır.Canım bizde petrol yok mazeret değildir.Sadece çin gibi oyuncak yapıp satabilseydik birkaç Türkiye daha katardık ekonomik olarak.Petrol yok otur,altın yok otur,maden varken değerlendireme otur,fındıkta dünya lideri olduğumuz halde fiyatı yabancı belirlesin otur,sonra da Allah’tan rahmet bekle.Yok öyle bedavacılık.Yok öyle aklını işletmeden lütuf beklemek…Allah bu konuda değerlendirmesini yapmıştır ,elbette Einstein bizim insan uçuran ,Allah ile
Aldatan şıh şeyh gibi kerameti kendinden menkul kişilerle aynı olmayacak Einstein en iyi mevkide olacaktır.Bizim de imanımız var ama diyenlere Kur’an’la yanıt verelim:İmanınızın sizi kurtaracağını mı sandınız.
Ve sabırla bu yukarda incelediğimiz dört özelliğe güzel düşünüp güzel davranarak ulaşmaya çalışmalıyız.Böyle yaparsak Allah bizim ödülümüzü asla zayi etmez,yani boşa çıkarmaz.
İşte aşağıdaki üç ayet bunları düşündürdü bana

Yusuf 22 Yûsuf gerekli olgunluga ulasınca ona hükmetme yetenegi ve ilim verdik. Güzel düsünüp güzel davrananları biz iste böyle ödüllendiririz.

Yusuf 56 İste böylece biz Yûsuf'a yeryüzünde imkân ve mevki verdik. Ülkede, istedigi yerde konaklayabiliyordu. Biz diledigimiz kimseye rahmetimizi ulastırırız; güzel düsünüp güzel davrananların ödülünü yitirmeyiz

Yusuf 90 Dediler ki: "Sen, yoksa sen Yûsuf musun?" "Evet, dedi, ben Yûsuf'um. İste su da kardesim. Allah bize lütufta bulundu. Kim Allah'tan korkar, sabrederse Allah güzel düsünüp güzel davrananların ödülünü yitirmez.",



DEVAMI VAR
İSMAİL UYSAL ÖZDEN ÖZGÜR
ANTOLOJİ.COM ŞAİRİ
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt