Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark
Koca.1.0 ))) (1 Kullanıcı)
- Konuyu başlatan evindar
- Başlangıç tarihi
ağustos böceği ve karınca bildiğiniz fıkra değil..
ağustos böceği ve karınca bildiğiniz fıkra değil..
Karınca bütün yaz çalışır evini, yiyeceklerini hazır eder.
Ağustos böceği de yan gelir yatar ve karıncayla alay eder, vur patlasın, çal oynasın yazı geçirir.
Ve kış gelir.
Karınca sıcacık yuvasında karnı tok bir şekilde kışı geçirirken, Ağustos böceği bir basın toplantısı düzenleyerek;
- "Etrafta onca aç ve üşüyen varken, karıncalar nasıl bir vurdum duymazlıkla sıcacık yuvalarında yaşayabiliyorlar" diye olayı kamuoyunun vicdanına sunar.
ATV, KANAL D, STAR zavallı aç ve açıktaki Ağustos böceği ile karnı tok sırtı pek karıncanın resimlerini yan yana yayınlayarak tarafları tartışmaya davet eder.
Türkiye olayın şokunu yaşamaktadır.
Nerededir bu devlet?
YBKD (Yeşil Böcekleri Koruma Derneği) 'nden bir temsilci ATV'deki TEKETEK programına çıkarak otuz yıldır çektikleri sefaletin tek nedeninin sırf yeşil renkli olmalarından kaynaklandığını anlatır.
Dünyanın en tanınmış Nobel adayı yazarımız Orhan PAMUK ve tanınmış aydınlarımız olayı Avrupa düzeyinde protesto ederek Türkiye'yi kınarlar.
Konu Bakanlar Kurulu'nda tartışmaya açılır ve Başbakan KANAL D'ye verdiği özel demecinde;
- "'Daha önceki hükümetler tarafından bunca yıldır sorunları göz ardı edilen değerli Ağustos böceği kardeşlerimizin bundan böyle huzur ve refah içerisinde yaşamaları için gerekenler yapılacaktır." der.
Diğer yandan Reha Muhtar karıncayı canlı yayına çıkararak;
- "Reklâmını yapmak için zavallı bir Ağustos böceğinin içler acısı durumundan yararlanmaya utanmıyor musun?" diye bir güzel haşlar.
Ertesi akşam TEKE TEK'te ise "Ağustos böceginden yürüttüğün para ve yiyecekleri nereye akladın, öt çabuk" diye Fatih ALTAYLI' dan bir güzel dayak yer.
Karınca en sonunda çareyi yurtdışına kaçmakta bulur.
Ve Ağustos böceği onun evine yerleşir, yiyeceklerine konar, eşyalarının üzerine yatar ve refah içerisinde gül gibi yaşar gider.
Ve güzel ülkemizde tarafsız ve doğrucu (!) medyamız sayesinde adalet yerini bulur. (mu?)
ağustos böceği ve karınca bildiğiniz fıkra değil..
Karınca bütün yaz çalışır evini, yiyeceklerini hazır eder.
Ağustos böceği de yan gelir yatar ve karıncayla alay eder, vur patlasın, çal oynasın yazı geçirir.
Ve kış gelir.
Karınca sıcacık yuvasında karnı tok bir şekilde kışı geçirirken, Ağustos böceği bir basın toplantısı düzenleyerek;
- "Etrafta onca aç ve üşüyen varken, karıncalar nasıl bir vurdum duymazlıkla sıcacık yuvalarında yaşayabiliyorlar" diye olayı kamuoyunun vicdanına sunar.
ATV, KANAL D, STAR zavallı aç ve açıktaki Ağustos böceği ile karnı tok sırtı pek karıncanın resimlerini yan yana yayınlayarak tarafları tartışmaya davet eder.
Türkiye olayın şokunu yaşamaktadır.
Nerededir bu devlet?
YBKD (Yeşil Böcekleri Koruma Derneği) 'nden bir temsilci ATV'deki TEKETEK programına çıkarak otuz yıldır çektikleri sefaletin tek nedeninin sırf yeşil renkli olmalarından kaynaklandığını anlatır.
Dünyanın en tanınmış Nobel adayı yazarımız Orhan PAMUK ve tanınmış aydınlarımız olayı Avrupa düzeyinde protesto ederek Türkiye'yi kınarlar.
Konu Bakanlar Kurulu'nda tartışmaya açılır ve Başbakan KANAL D'ye verdiği özel demecinde;
- "'Daha önceki hükümetler tarafından bunca yıldır sorunları göz ardı edilen değerli Ağustos böceği kardeşlerimizin bundan böyle huzur ve refah içerisinde yaşamaları için gerekenler yapılacaktır." der.
Diğer yandan Reha Muhtar karıncayı canlı yayına çıkararak;
- "Reklâmını yapmak için zavallı bir Ağustos böceğinin içler acısı durumundan yararlanmaya utanmıyor musun?" diye bir güzel haşlar.
Ertesi akşam TEKE TEK'te ise "Ağustos böceginden yürüttüğün para ve yiyecekleri nereye akladın, öt çabuk" diye Fatih ALTAYLI' dan bir güzel dayak yer.
Karınca en sonunda çareyi yurtdışına kaçmakta bulur.
Ve Ağustos böceği onun evine yerleşir, yiyeceklerine konar, eşyalarının üzerine yatar ve refah içerisinde gül gibi yaşar gider.
Ve güzel ülkemizde tarafsız ve doğrucu (!) medyamız sayesinde adalet yerini bulur. (mu?)
RE: [OYUN] Bal mı Baldız mı?
RE: [OYUN] Bal mı Baldız mı?
hi hi nasil soru oldugunu bende anlamadimm
ama kalerm derdim heralde fakat kalem desemde onunla yazacak bide yerin olmasi lazim yani bide kagit lazim valla bende anlamadim çikamadim bu isin içinden yavv simdi ben sorayim bari corbami pilavmi??,
RE: [OYUN] Bal mı Baldız mı?
hi hi nasil soru oldugunu bende anlamadimm
ama kalerm derdim heralde fakat kalem desemde onunla yazacak bide yerin olmasi lazim yani bide kagit lazim valla bende anlamadim çikamadim bu isin içinden yavv simdi ben sorayim bari corbami pilavmi??,RE: [OYUN] Bal mı Baldız mı?
RE: [OYUN] Bal mı Baldız mı?
hi hi
RE: [OYUN] Bal mı Baldız mı?
galiba biraz saçma bir soru oldu daha yemek yapmadim ve ne yapacam onada karar veremedim de ondan kaynaklandi sanirim kusura bakmayinhuzunlu_gurbet yazdı:
hi hi nasil soru oldugunu bende anlamadimm
hi hiRE: [OYUN] Bal mı Baldız mı?
RE: [OYUN] Bal mı Baldız mı?
bence çorba kuru kuru da pilav yenmez yaw ama çorba kuru soğan süper
ben sorayım lahmacunmu kuru fasulyemi ?
RE: [OYUN] Bal mı Baldız mı?
huzunlu_gurbet yazdı:
galiba biraz saçma bir soru oldu daha yemek yapmadim ve ne yapacam onada karar veremedim de ondan kaynaklandi sanirim kusura bakmayinhuzunlu_gurbet yazdı:
hi hi nasil soru oldugunu bende anlamadimm
bence çorba kuru kuru da pilav yenmez yaw ama çorba kuru soğan süperben sorayım lahmacunmu kuru fasulyemi ?
RE: hoca 2
RE: hoca 2
ALLAH SENDENDE RAZI OLSUN KARDESIM! MJ NE KARSILIK VERMEMISIM.DEGER VERMEMIS GIBI OLMUS!HAKKINI HELAL ET!
Dilenci
Günlerden sicak mi sicak bir yaz günü issiz sokaklardan birinde bir dilenci, Allah rizasi için bir sadaka... deyip geziyormus. Hoca da kisin gelecegini düsünerek böyle sicak bir yaz gününde dama çikmis, kan ter içinde kirilan kiremitleri yenileriyle degistiriyormus. Bu sirada kapi çalinmis. Hoca bakmis ki, tanimadigi biri. Daha ne istedigini sormaya meydan kalmadan, adam: Hocam biraz asagiya iner misiniz. Mühim bir sey söyliyecegim diye seslenmis. Bunun üzerine Hoca, yüzünden akan terleri silerek Mühim olan sey de ne ola diye merak edip merdivenden asagiya inmis. Inmis ama, karsisindaki yabanci elini uzatip, "Hoca Efendi, Allah rizasi için bir sadaka... demis. Hoca kendisini kandirip damdan asagiya indiren bu dilenciye çok kizmis. Fakat kizdigini belli etmemis. Merdivene dogru yürüyüp, Hele bir yukariya çikalim da diye cevap vermis. Dilenci, dama çikarken Hoca'dan daha fazla birseyler kopartmak düsüncesiyle, Hocam, Allah seni kazadan belâdan korusun gibi laflar söylemeye devam etmis. Hoca, dilenci ile kirk ayak merdiveni tirmandiktan sonra da adama dönüp:
- Simdi ödestik babalik, haydi bakalim Allah versin!demis.
RE: hoca 2
ALLAH SENDENDE RAZI OLSUN KARDESIM! MJ NE KARSILIK VERMEMISIM.DEGER VERMEMIS GIBI OLMUS!HAKKINI HELAL ET!
Dilenci
Günlerden sicak mi sicak bir yaz günü issiz sokaklardan birinde bir dilenci, Allah rizasi için bir sadaka... deyip geziyormus. Hoca da kisin gelecegini düsünerek böyle sicak bir yaz gününde dama çikmis, kan ter içinde kirilan kiremitleri yenileriyle degistiriyormus. Bu sirada kapi çalinmis. Hoca bakmis ki, tanimadigi biri. Daha ne istedigini sormaya meydan kalmadan, adam: Hocam biraz asagiya iner misiniz. Mühim bir sey söyliyecegim diye seslenmis. Bunun üzerine Hoca, yüzünden akan terleri silerek Mühim olan sey de ne ola diye merak edip merdivenden asagiya inmis. Inmis ama, karsisindaki yabanci elini uzatip, "Hoca Efendi, Allah rizasi için bir sadaka... demis. Hoca kendisini kandirip damdan asagiya indiren bu dilenciye çok kizmis. Fakat kizdigini belli etmemis. Merdivene dogru yürüyüp, Hele bir yukariya çikalim da diye cevap vermis. Dilenci, dama çikarken Hoca'dan daha fazla birseyler kopartmak düsüncesiyle, Hocam, Allah seni kazadan belâdan korusun gibi laflar söylemeye devam etmis. Hoca, dilenci ile kirk ayak merdiveni tirmandiktan sonra da adama dönüp:
- Simdi ödestik babalik, haydi bakalim Allah versin!demis.