Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

kıyametin alametleri (3 Kullanıcı)

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Ani Ölümlerin Çoğalması



Kıyametten evvel altı (şey) say: Ölümüm, Beyt-i Makdis'in fethi, sonra koyunun kuası (göğüste beliren öldürücü sancı) gibi, sayısız ölüm hadiseleri… (Kıyamet Alametleri, s.123)




Günümüzde ani ölümlere sebep olan hastalıkların sayısında artış vardır.

Özellikle çeşitli beslenme ve yaşam şekli bozuklukları nedeniyle, kalp krizi oranlarının yükselmesi bu ani ölüm sebeplerinden biridir.

Ani ölümler de kıyamet alametlerindendir. (Kıyamet Alametleri, s.147)
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Cinayetlerin Artması



"Cinayetler artmadıkça… kıyamet kopmaz."
(Ölüm, Kıyamet ve Diriliş, s. 468)





Liderlerinizi öldürmedikçe, dünyanızda kötüleriniz varis olmadıkça kıyamet kopmaz. (Kıyamet Alametleri, s. 141)





... fitneler, korkulu durumlar ve cinayetler görülmesi. (Kitab-ül Burhan fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 39)





Resulullah: "Herc artmadıkça Kıyamet kopmaz!" buyurmuşlardı. (Yanındakiler:) "Herc nedir ey Allah'ın Resûlü?" diye sordular. "Öldürmek! Öldürmek!" buyurdular." (Müslim, Fiten: 18, 157)





"… kan dökülmesi… kıyamet alametlerindendir."
(Kıyamet Alametleri, s.142)





Kıyamet kopmasından önce muhakkak birtakım herc vakaları vardır, buyurdu. Ben de: Ey Allah'ın Resulu, herc nedir, diye sordum. Resul-ü Ekrem; Öldürmektir, yani cinayetlerdir, buyurdu... Bu öldürmekten maksat, müşrikleri öldürmek değildir. Fakat birbirinizi öldürmenizdir. Hatta o derece ki, insanın komşusunu, amcasının oğlunu ve yakın akrabasını öldürmesidir, buyurdu. (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 385, no. 711)



Cinayet olaylarındaki artış ahir zamanın alametlerindendir. Günümüzde kimi insanların adam öldürtmek için katil kiraladıkları, birtakım insanların yasa dışı örgütlenmelerle cinayet şebekeleri oluşturdukları göz önünde bulundurulursa, bu hadisin haber verdiği olayların gerçekleştiği de açıkça görülecektir.


Şiddet olayları ahir zamanın alametlerindendir. Özellikle gençler arasında yaygınlaşan bu olaylar, ahlaki çöküntü ve din ahlakından uzak yaşamanın sonuçlarıdır. Time dergisinin 3 Mayıs 1999 tarihli sayısında ABD'de 2 liseli gencin gerçekleştirdiği bir katliam konu edilmiştir. Yarı otomatik silahlar ve bombalarla okudukları liseye sebepsiz yere saldıran bu 2 genç, 13 kişinin ölümüne yol açmışlardır.
Time, 3 Mayıs 1999, "Time"
Hürriyet, 28 Mayıs 2003, "Ölüm makinası"
Akşam, 18 Şubat 2002, "5 çocuğunu boğarak katletti"
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




İntihar Vakalarının Artması



İnsanlar kendi canlarına kıyarlar ve yeryüzünü belalar kaplar. (Kitabü'n-Nihaye, İbn-i Kesir, 1/131)





Dünya Sağlık Örgütü (WHO)'nun raporuna göre intihar vakaları giderek artmakta, dünya genelinde her 40 saniyede bir kişi intihar etmektedir. Oysa Allah, "Ve kendi nefislerinizi öldürmeyin" (Nisa Suresi, 29) ayetiyle intiharı açıkça haram kılmıştır. Bir insanın, her ne sebeple olursa olsun, kendisini öldürmesi İslam'a göre yasaktır.
Gündem, 16 Aralık 2002, "Çin'de yılda 2 milyon kadın intihar ediyor"
Yeni Asya, 12 Eylul 2003, "Her 40 saniyede 1 kişi intihar ediyor"


Cumhuriyet, 27 Ocak 2002, "İntiharlar cinayetten fazla"
Sabah, 14 Mart 2002, "İntihar köprüsü"
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




İç Savaşlar-İhtilaflar



Şu muhakkak ki, yakın gelecekte fitne, tefrika ve ihtilaf(lar çıkaran birtakım insan)lar olacaktır. (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 376, no. 685)





Kişi, kardeşini öldürmedikçe kıyamet kopmaz.
(Kıyamet alametleri, s. 141)





Kalpler birbirinden nefret etmedikçe, fikirler ayrılmadıkça, öz kardeşler dinde ihtilafa düşmedikçe kıyamet kopmaz.
(Kıyamet Alametleri, s.142-143)



Zaire'de Hutu ve Tutsi kabileleri arasında yaşanan iç savaş, 20. yüzyılda yaşanan iç savaşlara çok önemli bir örnektir. 1964 yılında iktidara gelen Albay Joseph Mobutu ülkesinin elindeki tüm maden kaynaklarını batılı ülkelere açtı. Ülkenin sosyal düzeni için hiçbir şey yapmayan Mobutu yıllarca kendi servetini artırdı. Bunun üzerine başlayan kabile savaşları çok büyük bir soykırıma da sahne oldu. Yarım milyona yakın insan öldü.


Akşam, 23 Ağustos 2001

Etnik ırklar arasında yaşanan savaşlar, yani "soy koruyuculuğu", yalnızca Zaire'de değil pek çok ülke içinde vahşi sahnelerin yaşanmasıyla sonuçlandı. Allah Kuran'da din ahlakından uzak cahiliye insanlarının bu nefret dolu soy koruyuculuklarına şöyle dikkat çekmiştir:

Hani o inkar edenler, kendi kalplerinde, 'öfkeli soy koruyuculuğu'nu (hamiyeti), cahiliyenin 'öfkeli soy koruyuculuğunu' kılıp-kışkırttıkları zaman, hemen Allah; elçisinin ve mü'minlerin üzerine '(kalbi teskin eden) güven ve yatışma duygusunu' indirdi ve onları "takva sözü" üzerinde 'kararlılıkla ayakta tuttu." Zaten onlar da, buna layık ve ehil idiler. Allah, herşeyi hakkıyla bilendir. (Fetih Suresi, 26)

Allah'ın yasakladığı bu düşmanlık ve kin ahir zamanın ilk döneminde de görülecektir. Hz. İsa'nın tekrar yeryüzüne dönmesi ise, tüm bu düşmanlıkların, savaşların, çatışmaların son bulduğu, dünyaya barış ve huzurun yerleştiği kutlu bir dönem olacaktır.
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Okur-Yazarların Artması



Kıyametin yaklaşmasına doğru… okur-yazar çoğalır. (Müslim, Ahmed bin Hanbel; Son Zamanlarla İlgili Hadisler, s. 98; Ramuz-El Ehadis, 1/121)



20. ve 21. yüzyılı geçmiş yüzyıllardan ayıran önemli bir özellik de okur-yazarlık oranlarında kaydedilen ilerlemedir. Geçmiş dönemlerde okur-yazarlık toplumun belirli bir kesiminin sahip olduğu bir imtiyaz statüsünde kalmıştır. 20. yüzyılın sonlarına doğru ise başta UNESCO olmak üzere, hükümetler ve sivil toplum örgütleri dünya genelinde kampanyalar düzenlemişlerdir. Bu eğitim seferberliği, teknolojik yeniliklerin de insanlığın hizmetinde kullanılmasıyla birlikte günümüzde meyvelerini vermektedir. UNESCO'nun 2003 yılında yayınlanan raporuna göre, dünya nüfusunun %84'ü okur-yazar konumundadır.1

Bu rakam kuşkusuz, geçen ondört yüzyıl içindeki en yüksek orandır.
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Zamanın Kısalması



Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır… Zaman kısalacak ve vasıtalarla mesafeler kısalacak. (Buhari, Fiten: 25; Ahmed bin Hanbel, Müsned, 2/313)





Bineğine binmiş olan kimse, Irak ile Mekke arasında yolu şaşırma kaygısından başka hiçbir korku taşımadan seyahat etmedikçe kıyamet kopmaz. (Müntehab-ı Kenzu'l-Ummal, 2/370-371)





Onun zamanında develere gerek kalmaz. (Geleceğin Tarihi 3, s.183)



Yaşadığımız yüzyılın sesten hızlı uçakları, trenleri ve diğer gelişmiş ulaşım araçlarıyla, eski dönemlerde aylar süren yolculuklar şimdi birkaç saat içinde, üstelik çok daha güvenli, rahat ve konforlu bir biçimde yapılabilmektedir. Hadisin işareti de bu şekilde gerçekleşmektedir.

Günümüzün ileri teknoloji ürünü ulaşım araçlarına Allah Kuran'da şu şekilde işaret etmiştir:

Onlara binmeniz ve süs için atları, katırları ve merkepleri (yarattı). Ve daha sizlerin bilmediğiniz neleri yaratmaktadır. (Nahl Suresi, 8)


Peygamberimiz (sav) başka hadislerinde ise zamanın kısalması konusunda şu bilgileri vermiştir:





Zaman tekarüb ederek (yaklaşarak) gece ile gündüz birbirine yaklaşır... (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 374, no. 681)





Zaman kısalıp sene ay, ay hafta, hafta gün, gün saat, saat de ateş tutuşturacak kadar az bir zaman olmadıkça kıyamet kopmaz. (Tirmizi, İbn-i Mace, Ahmed bin Hanbel; Son Zamanlarla İlgili Hadisler, s. 109)



Hz. Enes (ra) anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:



Zaman yakınlaşmadıkça Kıyamet kopmaz. Bu yakınlaşma öyle olur ki, bir yıl bir ay gibi, ay bir hafta gibi, haftada bir gün gibi, gün saat gibi, saat de bir çıra tutuşması gibi (kısa) olur. (Tirmizi, Zühd: 24, 2333)



Bu hadislerde de görüldüğü gibi ahir zamanda geçmişe göre büyük bir zaman kazancı olacaktır. Nitekim asırlar önce kıtalar arasında haftalar alan haberleşme günümüzde internet ve iletişim teknolojileriyle saniyeler içerisinde tamamlanmaktadır. Geçmişin kervanları ile aylar süren seyahatler sonucu ulaşılabilen eşyaları, günümüzde kısa sürede temin etmek mümkündür. Çok değil, daha birkaç yüzyıl önce tek bir kitabın yazılması için geçen sürede bugün milyonlarca kitap basılabilmektedir. Bütün bunların yanı sıra temizlik, yemek yapma, çocuk bakımı gibi gündelik işler, gelişmiş teknolojinin ürünlerinin yardımıyla vakit almaktan çıkmıştır.

Bu örnekler rahatlıkla çoğaltılabilir. Elbette burada üzerinde durulması gereken Peygamberimiz (sav)'in 7. yüzyılda haber verdiği kıyamet işaretlerinin günümüzde aynen gerçekleşmesidir.
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Şehirleşmede Artış



"Ey Enes! İnsanlar şehirleşecekler, o şehirlerden bazılarına: "Basra ve Kusayre" denilecek." (Ölüm, Kıyamet ve Diriliş, İmam Şarani, s.490)



Özellikle 19. yüzyılan ikinci yarısından itibaren etkilerini gösteren Sanayi Devrimi ile birlikte, insanlar kırsal bölgeleri terk edip şehirlere yerleşmeye başlamışlardır.

O dönemden beri de şehirlerdeki nüfus her geçen yıl giderek artmaktadır.

Yapılan araştırmalar yalnızca ülkemizde 2020 yılında şehirlerde yaşayacak olan nüfusun, ülke nüfusunun yüzde 80'ini oluşturacağını göstermektedir.1

Önceki yüzyıllarda görülmeyen bu durumun, hadiste bahsi geçen ahir zaman alameti olduğu son derece nettir.
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Yüksek Binaların İnşa Edilmesi



Yüksek yüksek binalar inşa edilmedikçe… kıyamet kopmaz.
(Ölüm, Kıyamet ve Diriliş, s. 468)





Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır… Yüksek binalar yapmada insanlar birbirleriyle yarışacak.
(Buhari, Fiten: 25; Ahmed bin Hanbel, Müsned, 2/313)





Binaların gökdelenler haline gelmesi... (Kıyamet Alametleri, s. 146)



Yüksek katlı binalar 19. yüzyılın sonlarında inşa edilmeye başlanmıştır. Teknolojinin ilerlemesi, çeliğin yaygınlaşması ve elektrikli asansörlerin kullanılması gökdelenlerin inşaatına hız kazandırmıştır. Gökdelenler 20. ve 21. yüzyıl mimarisinin önemli bir parçası olmuş, günümüzde de kimileri için adete birer prestij sembolü haline gelmiştir.

Bugün dünyanın en yüksek yapılarından bazıları ve yükseklikleri şöyledir:1

CNN Tower (Kanada) - 555 m.
Oriental Pearl TV Tower (Çin) - 467 m.
Petronas Tower 1 ve 2 (Malezya) - 449 m.
Sears Tower (Chicago) - 443 m.
Hadiste belirtilen, insanların yüksek binalar yapma yarışı da ülkelerin daha yüksek gökdelenler yapabilmek için büyük bir rekabet ve yarış içerisine girmeleriyle tam olarak gerçekleşmiştir. 1400 sene öncesinden böyle bir olayın haber verilmiş olması elbette bir mucizedir. Aynı zamanda da Peygamberimiz (sav)'in haber verdiği kıyamet öncesi ahir zaman döneminin günümüzde yaşandığının da önemli alametlerinden biridir.
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Çarşıların Yakınlaşması



...Çarşılar yakınlaşmadıkça kıyamet kopmaz. (Mecmeu'z-Zevaid, 7/327)



Günümüzde alışveriş imkanları geçmiştekiyle kıyas olmayacak kadar gelişmiştir. Hem köy ve kasabalara kadar her yerde insanların istedikleri gibi alışveriş yapabilecekleri marketler, alışveriş merkezleri vardır, hem de ulaşımdaki hız sayesinde insanlar geçmişte ulaşma imkanı bulamadıkları yerlere ulaşıp alışveriş yapma imkanına sahiptir.

Ayrıca günümüzde internet aracılığıyla alışveriş imkanları da çok gelişmiştir.

Bir kişi evinde otururken alışveriş yapabilmekte ve dünyanın istediği bölgesindeki istediği her ürünü satın alabilmektedir. Bu yönüyle düşünüldüğünde çarşılar insanların evlerinin içinde gibidir.
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Kişinin Kamçısının Ucuyla Konuşması



Kişiye kamçısının ucu konuşmadıkça… kıyamet kopmaz.
(Ölüm, Kıyamet ve Diriliş, s.471)



Kamçı bilindiği gibi, eski çağlarda özellikle at, deve gibi binek hayvanlarını sürerken yaygın olarak kullanılmış bir araçtır. Yukarıdaki hadis incelendiğinde Peygamberimiz (sav)'in bu sözleriyle bir benzetme yaptığı anlaşılmaktadır. Günümüzde "kamçının şekline benzetebileceğimiz ve konuşan nesne nedir?" diye soracak olursak, bu sorunun en mantıklı cevabı, antenleri ile dikkat çeken telsiz, cep telefonu veya benzeri iletişim araçları olacaktır. İleri teknolojinin ürünü olan bu cihazlar sahip oldukları kamçıya benzer antenlerle dikkat çekmektedirler. Cep telefonu veya uydu telefonu gibi kablosuz iletişim araçlarının çok kısa bir geçmişi olduğunu göz önünde bulundurursak, Peygamberimiz (sav)'in 1400 yıl önce yaptığı tasvirin de ne kadar hikmetli olduğu anlaşılacaktır. Kıyamet öncesi zaman diliminin içinde bulunduğumuza dair bir haber daha böylece tecelli etmiştir.
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Kişiye Kendi Sesinin Konuşması



Kişiye (kendi) sesi konuşmadıkça… kıyamet kopmaz.
(Ölüm, Kıyamet ve Diriliş, s.471)



Hadisteki mesaj oldukça açıktır: Kişinin kendi sesini duymasının ahir zamanın bir özelliği olduğu belirtilmektedir. Şüphesiz insanın kendi sesini işitebilmesi için öncelikle sesini kayıt etmesi ve sonra da dinlemesi gerekmektedir.

Ses kayıt ve reprodüksiyon teknolojisi de 20. yüzyılın bir ürünüdür; bu gelişme bilimsel bir dönüm noktası olmuş, haberleşme ve medya sektörlerinin doğmasına yol açmıştır. Ses kaydı özellikle bilgisayar ve lazer teknolojilerindeki son gelişmelerle mükemmele ulaşmış durumdadır.

Kısacası, günümüzün elektronik aletleri, mikrofonları ve hoparlörleri sesin kaydedilmesi ve dinlenmesine imkan sağlamakta ve bizlere yukarıdaki hadisin verdiği haberin tecelli ettiğini göstermektedir.
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Semadan Bir El



O günün alameti: Semadan (gökyüzünden) bir el uzanacak ve insanlar ona bakacak ve göreceklerdir. (El Kavlul Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyyil Muntazar, s.53)





O günün alameti semada (gökyüzünde) uzatılmış ve insanların kendisine bakıp durduğu bir el'dir. (Kitabül Burhan Fi Alametil Mehdiyyil Ahir Zaman, s.69)



Yukarıdaki hadislerde belirtilen "el" kelimesinin Arapçası "yed"dir. Bu kelimenin sözlük anlamları "el"in yanı sıra "kuvvet, kudret, güç, vasıta"dır. Bu hadiste de bu manalarda kullanılmış olması muhtemeldir.

İnsanların baktıklarında görebilecekleri bir "kuvvet, kudret, güç, vasıta" geçmiş dönemler için fazla bir anlam taşımamaktadır. Ancak bugünün dünyasının vazgeçilmez bir parçası olan televizyon gibi cihazlar hadislerde tarif edilen olaya açıklık getirmektedir. Yani bu hadiste geçen "el" ifadesi, güç anlamında kullanılmıştır. Ve gökten dalgalar halinde gelen görüntülere, yani televizyon yayınına işaret ettiği anlaşılmaktadır.



Konuyla ilgili diğer hadisler de oldukça ilgi çekicidir:



Semadan (gökyüzünden) bir ses onu ismiyle çağıracak ve doğuda, batıda… olan bile bu sesi duyacak… (El Kavlul Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyyil Muntazar, s. 54-55)





Bu ses bütün yeryüzüne yayılacaktır, her kavim kendi dilinden duyacaktır. (Kitabül Burhan Fi Alametil Mehdiyyil Ahir Zaman, s. 51)





Semadan (gökyüzünden) bir ses ki herkes bunu kendi lisanında işitir. (Kitabül Burhan Fi Alametil Mehdiyyil Ahir Zaman, s. 37)



Bu hadisler bütün yeryüzünde duyulacak ve her toplumun kendi lisanlarında işitecekleri bir sesten bahsetmektedir; bu şekilde radyo, televizyon ve benzeri haberleşme vasıtalarına işaret edildiği açıktır. Daha yüz yıl önce hayal edilemeyen bir gelişmeyi Peygamberimiz (sav)'in 1400 sene önce haber vermesi de bir mucizedir.

Bediüzzaman Said Nursi de sözü edilen hadisleri yorumlamış; bunların radyo, telefon gibi haberleşme vasıtalarını mucizevi bir şekilde haber verdiğini belirtmiştir.*
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Ürün Artışı



İnsanlar bir ölçek buğday ektiklerinde karşılığında yedi yüz ölçek bulacak... İnsan birkaç avuç tohum atacak, 700 avuç hasat edecektir... Çok yağmur yağmasına rağmen bir damlası bile boşa gitmeyecek.
(El Kavlul Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyyil Muntazar, s. 43)



Peygamber Efendimiz ahir zamanda yaşanacak teknolojik gelişmelerle ilgili daha pek çok bilgi vermiştir.

Hadislerde modern tarıma geçilmesi, yeni üretim tekniklerinin geliştirilmesi, tohum ıslahı çalışmaları ve yağmur sularının yeni barajlar, göletler yapılarak değerlendirilmesi sonucunda oluşacak üretim artışına işaret edilmektedir.

Günümüzde teknoloji çok büyük bir hızla gelişmekte, ürünlerin hem kalitesinde hem de üretim miktarında çok fazla artırıma gidilebilmektedir.

Özellikle de genetik biliminde yaşanan hızlı gelişme, teknolojinin bazı türlerinde olduğu gibi tarım teknolojisinde de büyük bir devrim yaşatmaktadır.
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Çöllerin Yeşertilmesi



Arabistan'da da nehirler ve bahçeler oluşmadıkça kıyamet kopmaz. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 17/22, hadis no: 8819)





Arab topraklarından nehirler ve dereler akmadıkça kıyamet kopmaz. (Ölüm, Kıyamet ve Diriliş, İmam Şarani, s. 471)



Ahir zamanda ürünlerde yaşanacak olan bolluğa işaret eden bir başka teknolojik gelişme de çöllerin yeşertilmesidir. Dünyada kara parçalarının yüzde kırk üçünü çöllerin oluşturduğu düşünülürse, bu konunun tarım teknolojisi için ne kadar büyük bir önem taşıdığı daha kolay anlaşılır. Günümüzde suyun verimsiz çöl topraklarına kadar ulaştırılmasıyla, en kurak topraklarda bile üretim yapılabilmektedir. Eğer bu yüksek teknoloji tüm çöllere uygulanırsa, kıtlığın eşiğinde olan pek çok ülke çok verimli ekim alanlarına kavuşacaktır. Elbette bunun için çok büyük bir teknoloji gerekmektedir.


Resimlerde Birleşik Arap Emirlikleri'nde çöllerin yeşertilmesi ve ürün elde edilmesi ile ilgili yapılan çalışmalar görülmektedir.

Çöl bölgelerinde tarım yapılabilmesi için sulama konusunun çözülmesi ve ekim yapılabilir toprakların sağlanması gerekir. Bunun için üzerinde çalışılan teknolojilerden biri bilgisayar kontrolünde yapılan sulamadır. Bu teknolojiyle su akışı doğrudan bitkilerin kök bölgelerine yönlendirilmekte, tek bir damla suyun bile israf edilmesi engellenmektedir. Her türlü suyun arıtılarak kullanıma geçirilmesi de çöl tarımında çok önemli bir yer tutar. Bunun için sel ve deniz sularının çok hızlı bir şekilde kullanıma geçirilmesi de tarım teknolojisinin temelini oluşturmaktadır. Bu şekilde çok geniş bir su kaynağı sağlanmış olacak ve ülke ekonomilerine büyük bir destek sağlanacaktır. Peygamber Efendimiz hadislerinde suyun verimli şekilde kullanılmasına da işaret etmiştir:



…ümmetin gerek iyileri ve gerekse de kötüleri, misli asla görülmemiş şekilde, pek çok nimetlere sahip olacaktır. Çok yağmur yağmasına rağmen bir damlası bile boşa gitmeyecek, toprak bir tek tohum istemeden verimli ve bereketli olacaktır. (El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 23)
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Ömürlerin Uzaması



Onun zamanında… ömürler uzayacaktır.
(El Kavlul Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyyil Muntazar s. 43)



Peygamberimiz (sav)'in verdiği bu haberin üzerinden ondört asır geçmiştir. Kayıtlar, ortalama yaşam süresinin içinde bulunduğumuz çağda diğer tüm dönemlerden daha fazla olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Hatta 20. yüzyılın başları ile sonları arasında dahi büyük bir fark vardır. Örneğin 1995 yılında doğmuş olan bir çocuğun 1900'lerde doğmuş birisine göre ortalama 35 yıl daha uzun yaşayacağı tahmin edilmektedir.1 Bu konudaki çarpıcı bir başka örnek de, geçmişte 100 seneden fazla yaşayan insanların oldukça nadir, günümüzde ise çok sayıda olmasıdır.

Birleşmiş Milletler Nüfus Departmanı kaynaklarına göre, son birkaç yılda dünya nüfusu yüksek ölüm oranlarından düşük ölüm oranlarına doğru dikkate değer bir geçiş devresindedir. Demografik devrim olarak nitelenen bu gelişmenin merkezinde de yaşlıların sayı ve oran olarak artışı yer almaktadır. Böylesine hızlı ve geniş ölçekli bir gelişmenin uygarlık tarihinin hiçbir döneminde görülmediği de aynı kaynakta vurgulanmaktadır.2


Radikal, 13 Mayıs 2000, "Gençliğin yolu açılıyor"
Milliyet, 21 Temmuz 2003, "İnsan ömrü 100 yıl uzayacak"
Vatan, 21 Temmuz 2003, "İnsanoğlu 500 yaşına kadar yaşayabilir mi?"
Hürriyet, 15 Nisan 2003, "Ömrümüz uzayacak"
Takvim, 4 Ağustos 2003, "Ömrü 15 yıl uzatan hap geliyor"


Şüphesiz yaşam süresindeki bu artış sebepsiz değildir. Tıp teknolojisinin ilerlemesine bağlı olarak sağlık hizmetlerindeki gelişme insanların böyle bir nimete kavuşmasına olanak sağlamıştır. Bunlara ek olarak, genetik bilimindeki gelişmeler ve halen büyük bir hızla ilerlemekte olan İnsan Genomu Projesi sağlık alanında yepyeni bir dönem başlatmak üzeredir. Bu ilerlemeler geçmiş zamanlarda yaşayan insanların hayal bile edemeyeceği bir boyuttadır. Tüm bu gelişmelere dayanarak şunu söylemek mümkündür: Yaşadığımız çağın insanları yukarıdaki hadisin haber verdiği uzun ve sağlıklı hayat standardını yakalamışlardır. Ve bu standart, yakın gelecekte daha da yükselecek gibi görünmektedir.
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Sahte Mesihlerin Ortaya Çıkışı Hz. İsa'nın Gelişinin Habercisidir

Allah'ın şerefli elçisinin gelişi için hazırlık yapmak isteyen iman sahiplerini gevşekliğe sürüklemek isteyenler olabilir. Bu insanlar çeşitli bahanelerle Hz. İsa için hazırlık yapmayı gereksiz göstermeye çalışabilirler. Bunun için kullanacakları bahanelerden biri de sahte mesihlerin ortaya çıkması olacaktır. Zaman zaman akıl sağlığı yerinde olmayan veya çeşitli çıkarlar peşinde olan kimi insanlar Hz. İsa olduklarını iddia etmişlerdir. Bazı çevrelerse bu cehalet içindeki insanların yaptıklarını kendi menfaatleri için kullanmaya çalışmış, "Hz. İsa gelecek şeklindeki yorumlar, sahte mesihlerin ortaya çıkmasına neden oluyor" şeklinde açıklamalarda bulunmuşlardır. Bu açıklamalarla Hz. İsa'nın yeryüzüne yeniden gelişi için yapılacak hazırlıkları yavaşlatmak ve hatta durdurmak istemişlerdir. Ancak Allah'ın vaat ettiği bu kutlu dönemin gelişini kimse geciktiremeyecektir. Çünkü bu gibi insanlar çok önemli bir gerçeği fark edememektedirler: "Sahte mesihlerin ortaya çıkışı Hz. İsa'nın gelişinin bir alametidir, müjdesidir". Peygamberimiz (sav) hadislerinde şöyle bir haber vermiştir:



Her biri Allah'ın Resulü olduğunu iddia eden otuza yakın yalancı gönderilmedikçe kıyamet kopmayacaktır. (Tirmizi, Fiten: 43; Ebu Davud, Melahim: 16)





Her birisi kendinin Tek Mabud olan Allah'dan Resul olarak gönderildiğini iddia eden altmış yalancının çıkması. (Kitab-ül Burhan fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 36)



Yukarıdaki hadisler bizlere günümüz dünyasındaki gelişmeleri anımsatmaktadır. Bazı sahtekarlar Müslümanların ve Hıristiyanların beklentilerini suistimal ederek peygamberlik iddialarıyla ortaya çıkmakta ve bazen de büyük felaketlere neden olmaktadırlar.

Uzmanlar sözde mesih akımlarının 1970'li yıllarda ortaya çıkmaya başladığını, o tarihten bu yana da hızlı bir artış içinde olduklarını ifade etmektedir. Uzmanlara göre, bu artışa neden olan başlıca iki temel husus bulunmaktadır. Bunlardan birisi komünizmin yıkılması, diğeriyse internet teknolojisinin sağladığı imkanlardır.1 Konuyla ilgili aşağıdaki alıntılar konuyla ilgili seçilmiş birkaç örnektir:

Federal ajanlar ve mezhep üyeleri arasındaki 51 günlük gerginlik trajediyle sonuçlandı. Mezhebin Waco, Texas yakınlarındaki tesisleri tamamen yandı. 33 yaşındaki, "Branch Davidians" hareketinin lideri ve sözde mesihi David Koresh de diğer 74 kişiyle birlikte öldü.2


Hz.İsa'nın dönüşünden önce sahte peygamberlerin çıkacağı hadislerde bildirilmiştir. Son 30-40 yıl içinde bu konuda pek çok örnek görülmüştür. 1993 yılında 80 taraftarını ölüme sürükleyen David Koresh (yukarıdaki 2 resim), 70'lerin sonunda en fazla sayıda insanın toplu olarak intihar ettiği sapkın tarikat olarak tarihe geçen The People's Temple tarikatını kuran Jim Jones bu örneklerden başlıcalarıdır. (Üst, solda) 900 taraftarı ile birlikte kendini zehirleyen Jim Jones. Jones'un çocukların da dahil olduğu taraftarları...
Time, 03 Mayıs 1993
Takvim, 06 Nisan 2002, "Yalancı Peygamber"

Geçen hafta İsviçre ve Kanada'da, sözde Mesih Luc Jouret'in taraftarlarından ve onların çocuklarından oluşan 53 kişi öldü. Bu iki ülkenin polisleri ölümlerin nedeninin toplu intihar, toplu katliam veya ikisinin bir karışımı olup olmadığını araştırıyor.3

En kötü mezhep katliamının korkunç delili… Uganda'da yeni mezarlar bulundukça, liderleri tarafından kandırılan fanatik bir mezhebin 1000'e yakın taraftarının öldüğünden endişe ediliyor…4

Öyle bir olaydı ki, yol açtığı şok dalgaları dünyanın her yanına yayıldı: Çağdaş tarihin en kötü toplu intiharı. Bir mezhebin üyeleri olan 900'den fazla insan Güney Amerika ormanlarında bulundu. Ölüler Jim Jones'un taraftarlarıydı.5

Sahte peygamberlere Kuran ayetlerinde de dikkat çekilmiştir. Bu konudaki bir ayet şöyledir:

Allah'a karşı yalan uydurup iftira düzenden veya kendisine hiçbir şey vahyolunmamışken "Bana da vahy geldi" diyen ve "Allah'ın indirdiğinin bir benzerini de ben indireceğim" diyenden daha zalim kimdir? Sen bu zalimleri, ölümün 'şiddetli sarsıntıları' sırasında meleklerin ellerini uzatarak onlara: "Canlarınızı (bu kıskıvrak yakalanıştan) çıkarın, bugün Allah'a karşı haksız olanı söylediğiniz ve O'nun ayetlerinden büyüklenerek (yüz çevirmeniz) dolayısıyla alçaltıcı bir azabla karşılık göreceksiniz" (dediklerinde) bir görsen... (Enam Suresi, 93)

Ayetin devamında bildirildiği gibi, bu insanlar ayetin hükmüne girebilir ve uydurdukları yalanın karşılığını görebilirler.

Şüphesiz, sahte mesihlerin yalanlarının tümüyle ortaya çıkacağı günler yakındır. Çünkü Peygamberimiz (sav) yalancıların ardından Hz. İsa'nın geri dönüşünü de müjdelemiştir.

Gerçek iman sahipleri, Hz. İsa'yı, alametlerinden hemen tanıyacaklardır. Yaptığı her hareket hikmetli ve benzersiz olacak, bu alametlerle diğer insanlardan ayrılacak ve hiçbir ispata gerek duymadan hemen tanınabilecektir. Sahte mesihlerin kendilerini ispata çalışmaları ise onların sahteliklerinin en açık delilidir.

Hz. İsa'nın delilleri, yaptıkları olacaktır. O, dinsiz akımları, inkarın ve ahlaksızlığın insanlar arasında yayılması için çaba sarf edenlerin sistemlerini çok büyük bir bozguna uğratacaktır. Allah'ın vahyiyle hareket ettiği için inkar edenlerin tuzaklarını bozması, din ahlakını insanlar arasında yayması, küfrün çabalarını etkisiz hale getirmesi onun için çok kolay olacaktır. Mucizeleriyle Allah'ın dininin hak olduğunu ve iman edenlerin mutlaka üstün geleceklerini ispat edecektir. Rabbimiz inananları Kuran'da şöyle müjdeler:

Onlar, Allah'ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar. Oysa Allah, Kendi nurunu tamamlayıcıdır; kafirler hoş görmese bile. Elçilerini hidayet ve hak din üzere gönderen O'dur. Öyle ki onu (hak din olan İslam'ı) bütün dinlere karşı üstün kılacaktır; müşrikler hoş görmese bile. (Saff Suresi, 8-9)
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri

Tevrat ve İncil'de Mesih'in Dönüş Alametleri


Hazreti İsa'nın ikinci kez yeryüzüne gelecek olması Hıristiyanlığın temel inanç esaslarındadır. İncil'in pek çok yerinde Hz. İsa'nın ikinci kez yeryüzüne geleceği bildirilmiş ve samimi olarak iman eden Hıristiyanların bu kutlu gün için en güzel şekilde hazırlanmaları gerektiği ifade edilmiştir: Bunlardan bazıları şöyledir:

İsa bunları söyledikten sonra, onların gözleri önünde yukarı alındı. Bir bulut O'nu alıp gözlerinin önünden uzaklaştırdı. "Ey Celileliler, neden göğe bakıp duruyorsunuz?" diye sordular. "Sizden göğe alınan bu İsa, göğe çıktığını nasıl gördünüzse, aynı şekilde geri gelecektir. " (Elçilerin İşleri, 1:9-11)

Bu arada, mübarek ümidimizin gerçekleşmesini, İsa Mesih'in yücelik içinde gelmesini bekliyoruz. (Pavlus'un Titus'a Mektubu, 2:13)

Bütün bunlar, İsa gökten gelip göründüğü zaman olacak. İsa, Tanrı'yı tanımayanları ve kendisiyle ilgili müjdeye uymayanları cezalandıracak. (2. Selaniklilere, 1:7-8)

İkinci kez, ... kurtuluş getirmek için kendisini bekleyenlere görünecektir. (İbranilere, 9:28)

İşte, bulutlarla geliyor! Her göz O'nu görecek... (Esinleme, 1:7)

Ayrıca İncil'de Hz. İsa'nın geliş alametlerinin neler olduğu da açıklanmıştır. İncil'de Hz. İsa'nın ikinci kez gelişinin alametlerini, öğrencilerine şu şekilde anlattığı bildirilir:

İsa Zeytinlik Dağı üzerinde otururken, şakirtleri ayrıca gelip ona dediler; "Bize söyle bu şeyler ne zaman olacak? Ve senin gelişine ve dünyanın sonuna alamet ne olacak?" İsa cevap verip onlara dedi ki; "Sakın sizi kimse saptırmasın çünkü birçokları, 'Mesih benim' diye benim ismimle gelip birçoklarını saptıracaklar." (Matta, 24: 3-6)

Size şimdiden, bunlar olmadan önce söylüyorum ki, bunlar olunca benim O olduğuma inanasınız. (Yuhanna, 13:19)

Kurtarıcı Mesih beklentisi Yahudi inancının da temel esaslarından biridir. Yahudi inancına baktığımızda gelecekte dünyayı adaletle dolduracak, bütün bozguncu kavimleri susturacak ve bütün milletlerin ardından gideceği, sıfatı "Yaheb veya Şaheb" (Yeniden nizam veren) olan bir kurtarıcıdan, Mesih'in gelişinden bahsedildiğini görürüz.

Eski Ahit'te yani Tevrat'ı, Zebur'u ve İsrail peygamberleri ile ilgili diğer bazı kitapları içeren Kitabı Mukaddes kısmında da, beklenen Mesih'in özellikleri ve geliş alametleri haber verilmiştir.

Eski ve Yeni Ahit'te yer alan Mesih'in geliş alametleri incelendiğinde, Mesih gelmeden önceki dönemde toplumlarda ahlaki ve sosyal bozulma yaşanacağı, büyük savaşların olacağı, insanlara dehşet veren felaketlerin yaşanacağı, gökyüzünde olağanüstü olayların meydana geleceği, insanların din ahlakından uzaklaşacağı, adaletsizlik ve haksızlığın yaygınlaşacağı, samimi olarak iman edenlerin baskı göreceği, huzur ve güvenliğin yerini kargaşa ve tedirginliğin alacağı görülmektedir.

Bu bölümde her iki kitapta yer alan Mesih'in geliş alametlerini inceleyeceğiz.
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Sahte Mesihlerin Çıkması

İsa onlara şu karşılığı verdi: "Sakın kimse sizi saptırmasın! Çünkü birçokları, 'Mesih benim' diyerek benim adımla gelecek, birçok kişiyi saptıracaklar." (Matta, 24: 3-5)

Eğer o zaman biri size, 'İşte Mesih burada', ya da 'İşte şurada' derse, inanmayın. Çünkü sahte mesihler, sahte peygamberler türeyecek... (Matta, 24: 23-25)

Birçok sahte peygamber türeyecek ve bunlar birçok kişiyi saptıracak. (Matta, 24: 11)

İsa, "Sakın sizi saptırmasınlar" dedi. "Birçokları, 'Ben oyum' ve 'Zaman yaklaştı' diyerek benim adımla gelecekler. Onların ardından gitmeyin. (Luka, 21: 8)


Gerek İslami kaynaklarda, gerekse İncil'de Mesih'in gelişinden önce sahte Mesihlerin, peygamberlik iddiasında bulunanların çıkacağı bildirilmiştir. Resim ve küpürlerde böyle iddialarla ortaya çıkan kişilerle ilgili haberler görülmektedir. Bilinmelidir ki, bunların dikkate alınacak yönü yoktur. Hz. İsa yeryüzüne yeniden geldiğinde, onun Hz. İsa olduğundan şüphe edilebilecek bir durum oluşmayacaktır. Hiç kimse "bu kişi Hz. İsa olamaz" diyecek bir sebep bulamayacaktır. Çünkü Hz. İsa Allah Katına yükseldiği haliyle, o zamanki kıyafetiyle gelecek, hiçbir insanın asla taklit edemeyeceği üstün özelliklere sahip olacaktır.
Tempo Dergisi, 1993, "Kendilerini yaktılar"
Newsweek, Nisan 1997, "The Next Level"
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Bazı İnsanların Mesih'in Gelişinden Umut Kesmeleri

Evvela şunu bilirsiniz ki, son günlerde alaycılar kendi arzularına göre yürüyerek ve "Onun zuhurunun vaadi nerededir? Çünkü babaların uyudukları günden beri herşey hilkatin başlangıcından olduğu gibi kalıyor" diye alayla geleceklerdir. (Petrus'a II. Mektup, 3: 3-4)

"Bunun için siz de hazır olun! Çünkü İnsanoğlu, ummadığınız bir saatte gelecektir." (Matta, 24: 44)
 

remi7781

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Şub 2007
Mesajlar
449
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kıyametin alametleri




Depremlerin Artması

Sizin gördüğünüz bu şeylere gelince, günler gelecek ki, o vakit burada yıkılmadık taş üstünde taş kalmayacaktır. (Luka, 21: 6)

Korkmayın sakın! Bunların olması gerek, ama bu daha son demek değildir. Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak; yer yer kıtlıklar, depremler olacak. Bütün bunlar, doğum sancılarının başlangıcıdır. (Matta, 24:7)

Şiddetli depremler, yer yer kıtlıklar ve salgın hastalıklar, korkunç olaylar ve gökte olağanüstü belirtiler olacak. (Luka, 21: 11)


Sabah, 21 Eylül 1999, "Deprem: 7.6"
Newsweek, 02 Temmuz 1990
Radikal, 28 Ocak 2001, "Her yer dümdüz oldu"
Sabah, 17 Ekim 1999, "Saat üçe taktı"
Tercüman, 24 Mayıs 2003, "Dünya Sallanıyor"
Sabah, 22 Kasım 2002, "Pakistan'da deprem 20 ölü"
Ortadoğu, 07 Ocak 2000, "Depremsiz gün yok"
Güneş, 03 Kasım 2002, "Dünya sallandı!"
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt