dileksenturk
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 16 Haz 2008
- Mesajlar
- 26
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 39
Evet çok karmaşık bir dönemden geçiyoruz. Birçok yorum,birçok analiz.Hangisine inansak acaba.Herhalde nereden bahsettiğimi anlamışsınızdır.Irak,Afganistan,Somali ve daha esir birçok topraklar.Bazen yaşadıklarımıza da bakarak şöyle bir düşünüyorum da acaba buraları konuşmak yorumlar yapmak bize çok lüks mü geliyor.Birilerini eleştirirken insan hiçbir zaman kendini göremiyor.Zafiyetlerini ,eksik olduğunu,biçare olduğunu,güçsüzlüğünü ve bir sürü hatalar hatalar.Herkes evinin önünü mü süpürmeli ne dersiniz.O zaman ta o coğrafyalarda temiz olur mu acaba.Eğer Müslümanlar tek vücut olsalardı birbirlerimizi kötülüklerden engellemek gibi bir yönümüzde olurdu herhalde.Anlamışsınızdır ben kendimizden bahsediyorum.Şu içimizdeki ikinci kişilikten.Bir türlü atamadığımız hep içimizde sakladığımız ikinci kişilik.İnsanı anlamak yaşadığı coğrafyayı,çocukluğunun geçtiği o coğrafyadaki insanların kültürlerini,yetiştiği aileyi tanımaktan geçiyor birazda.Hani en yüceye inanırken La diyoruz ya.İşte orda hayır derken bu sosyal çevremizden aldığımız kötü davranışlardan da vazgeçmek onları ilahi olanla değiştirmek zorundayız.Bazen değiştirdiğimizi zannediyoruz bir ömür boyu ama işte en sonun da gerçekle sınandığımızda iyi ve kötüyü hep karışık yaşadığımızı anlıyoruz.Ve sonuç hüsran.Bir şekilde içimizde iyi ve kötü dayanışması var ortaklık gibi bir şey.Kişiliğimizi bir olana indirgeyemiyoruz yani.Sosyal çevre zindanı ,ötekinden etkilenme,kınayanın kınamasından korkma,güçlüden yana olma,dünya sevgisi,rahat bir hayat,kıskançlık,riya,münafıkça yaşamak,kendini bilmemek,beğenmişlik,korkaklık uzayıp gidiyor.Bunlarla savaşın yeri neresi acaba.Kendi iç benliğimiz değil mi?Kaybettiğimiz şeyi kaybettiğimiz yerde aramak yani.Kendimizle savaşarak.Sonra sı mı sonra zaten siz kendinizi yönetebilirsiniz.Başkaları olmazsınız.Onların aklını kiralamazsınız.Kendiniz olarak ne yapmanız gerektiğin yada ne yapmamanız gerektiğini bilirsiniz.Tabi birileri pay çıkarmaya çalışmamalı.Bu mücadeleden korkan adını bile anmayan,kendisiyle yüzleşmeyi beceremeyen insanda bu bireyselcilik hastalığına kendini beğenmişliğe dönüşecektir.Ben kendimizle zafiyetlerimizle savaşmaktan bahsediyorum yani.Her şeyi tartışma konusu yapmayan, evet can söyle kardeş ne yapalım şimdi diyen, dertleri ta yüreklerinden gelenlerin savaşı.Başkasının sorununu dert edinmeyenlerin iç dünyalarından değil.Bu savaşı kazanıp dünya ya meydan okuyabilmek.Haklısınız bu savaş bir ömür boyu sürmemeli tabi.