Ayıplarını kapat..
Her mescide gelişinde "güzel elbiselerini giyerek gel" (el-A'râf, 7/31) Ne kadar örtünürsen örtün, kendini Rabbinden gizleyemezsin. O bilir içinin içindekini. O bilir niyetini. O bilir kendine sakladığını ve kendinden sakladığını. Başkalarına görünür olmak için kılma namazını. Başkalarının gözlerinden kaç. Başkalarının takdirinden uzaklaş. Niyetinin vadisine koy kalbini. Rabbe yöneldiğin köşe, kendini başkalarından gizlediğin yerdir. Rabbine yüzünü çevirdiğin seccade, kendi kendine kaldığın demdir.
Nedir avret, ne demek avret yerini örtmek? Göründüğün gibi olamadığın kadar ayıpların var, göründüğünden geri kalan her oluş avret yerindir senin. Şimdi herkesin takdirinden uzak, tüm vitrinlerin parıltısına küs, her türlü gösterinin uzağında, seccadenin kuytusunda iken, kendi kendine sarılmışken, elini elinin üstüne koyup kendini kuşatmışken, yüzünü fanilerden dönüp sonsuza çevirmişken, diz çöküp benliğini büyüklemekten vazgeçmişken, eğilip doğru olmaya azmetmişken, secdede varlığını sıfırlayıp kendini aşmışken, avret yerlerini ört; yani, kendine sakladığın, kendinden sakladığın eksiklerini, ayıplarını, kusurlarını, herkesten gizlediğin hallerini yok et, ört. Herkesin huzurunda hesap verecek, kimseden utanmayacak bir hâl elbisesine bürün.. İki yakanı bir araya getir; olduğun hali göründüğün hale yanaştır. Söküklerini dik sözlerinin, dilini kalbine yanaştır; dilinle söylediğini kalbinle de söyle. Dikiş tutmuyorsa şayet, söylenmeyi bırak, sus, kalbinden geçmeyeni diline değdirme...