Fanus;
( Subhaneke ; Allah'ım! Sen eksik sıfatlardan pak ve uzaksın. Seni daima böyle tenzih eder ve överim. Senin adın mübarektir. Varlığın her şeyden üstündür. Senden başka ilah yoktur.)
Kainat..
Ki,
Yaratılan..
Allahu Teala tarafından..
AMA aleminden hemen sonra var oldu..
KUN emri ile Allah C.C. un..
Göklerin ve yerlerin nuru..
Allah Celle Celalehu..
Diledi yaratmak..
Allahu Tealanın AYNASI bir duvar..
Aynadan akseden NUR..
Bilmelisin ki, O nur, Muhammeden Resulullah A.S. ın nuru Allahu Tealanın AŞKDAN köpüren , coşan.. SEL olan NURU..
O Aynada görüldü, NURUNDA parlayan bir kandil..
Muhammeden Resulullah.. A.S.
O NURU aldı fanus içine, şefkatli elleri ile ..
Sanki inci gibi parlayan bir yıldız doğdu..
KAİNAT denilen ..
Yaratılan Alemlere..
NURDAN teşkil bir MUBAREK ağaç saldı kollarını aleme..
Adem yaratıldı.. NURDAN..
NURA gark olan..
NUR gibi parlayan..
Alemlere ışık saçan..
Kıyamete kadar sürecek bu parıltı..
NURDAN..
Mübarek ağaç kollarından..
Nurdan..
Dilediği ile taşınacak..
Kendine dönene değin..
Her daim..
Ta ki..
Devran tamamlanacak..
NUR..
Sahibine intikal edecek..
EBEDİ aşk o zaman yaşanacak..
İnşallah..
Cenneti Ala'dan..
KAF makamına değin..
Daima..
İnşallah.
Nur (35)
Allah göklerin ve yerin nurudur. Onun nurunun temsili şudur: Duvarda bir hücre; içinde bir kandil, kandil de bir cam fânûs içinde. Fânûs sanki inci gibi parlayan bir yıldız. Mübarek bir ağaçtan, ne doğuya, ne de batıya ait olan zeytin ağacından tutuşturulur. Bu ağacın yağı, ateş dokunmasa bile, neredeyse aydınlatacak (kadar berrak) tır. nur üstüne nur. Allah dilediği kimseyi nuruna iletir. Allah insanlar için misaller verir. Allah her şeyi hakkıyla bilendir.
Saf (8)
Onlar ağızlarıyla Allah'ın nurunu söndürmek istiyorlar. Halbuki kafirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır.
Hadıd (28)
Ey iman edenler; Allah'a karşı gelmekten sakının ve peygamberine iman edin ki, size rahmetinden iki kat pay versin, size kendisiyle yürüyeceğiniz bir nur versin ve sizi bağışlasın. Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.
Tahrim (8)
Ey iman edenler! Allah'a içtenlikle tövbe edin. Belki Rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter ve peygamberi ve onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde Allah sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. Onların nurları önlerinden ve sağlarından aydınlatır, gider. "Ey Rabbimiz! nûrumuzu bizim için tamamla, bizi bağışla; çünkü senin her şeye hakkıyla gücün yeter" derler.
( Subhaneke ; Allah'ım! Sen eksik sıfatlardan pak ve uzaksın. Seni daima böyle tenzih eder ve överim. Senin adın mübarektir. Varlığın her şeyden üstündür. Senden başka ilah yoktur.)
Kainat..
Ki,
Yaratılan..
Allahu Teala tarafından..
AMA aleminden hemen sonra var oldu..
KUN emri ile Allah C.C. un..
Göklerin ve yerlerin nuru..
Allah Celle Celalehu..
Diledi yaratmak..
Allahu Tealanın AYNASI bir duvar..
Aynadan akseden NUR..
Bilmelisin ki, O nur, Muhammeden Resulullah A.S. ın nuru Allahu Tealanın AŞKDAN köpüren , coşan.. SEL olan NURU..
O Aynada görüldü, NURUNDA parlayan bir kandil..
Muhammeden Resulullah.. A.S.
O NURU aldı fanus içine, şefkatli elleri ile ..
Sanki inci gibi parlayan bir yıldız doğdu..
KAİNAT denilen ..
Yaratılan Alemlere..
NURDAN teşkil bir MUBAREK ağaç saldı kollarını aleme..
Adem yaratıldı.. NURDAN..
NURA gark olan..
NUR gibi parlayan..
Alemlere ışık saçan..
Kıyamete kadar sürecek bu parıltı..
NURDAN..
Mübarek ağaç kollarından..
Nurdan..
Dilediği ile taşınacak..
Kendine dönene değin..
Her daim..
Ta ki..
Devran tamamlanacak..
NUR..
Sahibine intikal edecek..
EBEDİ aşk o zaman yaşanacak..
İnşallah..
Cenneti Ala'dan..
KAF makamına değin..
Daima..
İnşallah.
Nur (35)
Allah göklerin ve yerin nurudur. Onun nurunun temsili şudur: Duvarda bir hücre; içinde bir kandil, kandil de bir cam fânûs içinde. Fânûs sanki inci gibi parlayan bir yıldız. Mübarek bir ağaçtan, ne doğuya, ne de batıya ait olan zeytin ağacından tutuşturulur. Bu ağacın yağı, ateş dokunmasa bile, neredeyse aydınlatacak (kadar berrak) tır. nur üstüne nur. Allah dilediği kimseyi nuruna iletir. Allah insanlar için misaller verir. Allah her şeyi hakkıyla bilendir.
Saf (8)
Onlar ağızlarıyla Allah'ın nurunu söndürmek istiyorlar. Halbuki kafirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır.
Hadıd (28)
Ey iman edenler; Allah'a karşı gelmekten sakının ve peygamberine iman edin ki, size rahmetinden iki kat pay versin, size kendisiyle yürüyeceğiniz bir nur versin ve sizi bağışlasın. Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.
Tahrim (8)
Ey iman edenler! Allah'a içtenlikle tövbe edin. Belki Rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter ve peygamberi ve onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde Allah sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. Onların nurları önlerinden ve sağlarından aydınlatır, gider. "Ey Rabbimiz! nûrumuzu bizim için tamamla, bizi bağışla; çünkü senin her şeye hakkıyla gücün yeter" derler.
Son düzenleme: