Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

İSMALİ HENİYYE den DÜNYAYA ÇAĞRI... (1 Kullanıcı)

osman gazi

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
28 Ara 2008
Mesajlar
716
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
54
"Allah Bizimle Beraber"



16 Ocak 2009





İslami Direniş Hareketi (Hamas)’ın Siyasi Birim Başkanı Halid Meşal, savaştan sonra Gazze’deki durumun savaş öncesinden çok farklı olacağını belirterek, Gazze’nin izzet ve şeref timsali olduğunu belirtti.

Halid Meşal, dün (15 Ocak Perşembe) Suriye’nin başkenti Şam’da Yemen’den gelen bir heyetle görüşmesinde şöyle dedi: “Gazze’de iki tablo var: Birincisi Gazze’nin ortaya koyduğu direniş, şeref, izzet ve onurdur. Gazze kahraman direnişiyle Siyonistlerin burnunu yere sürtecek ve tarihi bir destan yazacaktır. Gazze’nin sonrası, öncesinden kesinlikle farklı olacak.

İkincisi, Gazze’deki acıdır. Biz acı çekiyor ve üzülüyoruz. Zafer çok değerlidir, Allah’ın rızası çok daha değerlidir. Görüntüler çok ağır ve dehşet verici. Gördüklerimiz karşısında ciğerlerimiz parçalanıyor. Fakat tüm bunlar direnişi sarsmayacak, azmini kırmayacaktır”.

İşgal devletinin Gazze’de yaptığı vahşeti aklını yitirmesinden ve bocalamasından dolayı yaptığını belirten Meşal şöyle devam etti: “İşgal devleti bizimle ateş ve barut yoluyla görüşme yapıyor. Aklını yitirmiş durumda. Çünkü cephede umduğunu bulamamış ve direniş de onun burnunu yere sürtmüş ve kibrini kırmıştır”.

Halid Meşal konuşmasını şöyle sürdürdü: “Siyonistler, daha önce işgal devletini kurmak için katliamlar yapıyordu. Şimdi ise, Filistin davasını bitirmek için yapıyor. İşgal ordusu geldiği şu noktada hayali bir zafer peşindedir. Çünkü Hamas’ı bitiremedi ve direnişi de kıramadı. Direnişin verdiği zayiat, Siyonist işgal ordusunun verdiği zayiatın altındadır.”

Meşal devamla şöyle dedi: “Biz kendimizden eminiz. Çünkü Allah bizimle beraberdir. Ve biz adil bir davanın savunucularıyız. Biz savaş açmadık, savaş bize dayatıldı. Yüce Filistin halkı, ümmetin hüsnü zannına layık olacaktır
 

siyah peçe

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Ağu 2008
Mesajlar
485
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
ümmet yanıyor.yazıklar olsun bizim gibi müslümana.yüzümüze tükürseler yagmur çiseliyor diycez.artık o durumdayız.o kadar utanmaz o kadar parçalanmış...
 

kalemgenç

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Ocak 2009
Mesajlar
499
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
46
ümmet yanıyor.yazıklar olsun bizim gibi müslümana.yüzümüze tükürseler yagmur çiseliyor diycez.artık o durumdayız.o kadar utanmaz o kadar parçalanmış...

kardeşlerim lütfen tefrikaya düşmeyin.düşmanlarımız zaten bunu istemiyormu.şucu, bucu, ocu değil MÜSLÜMANIZ ELHAMDÜLİLLAH.birlik olalım tek yumruk olalım.ozaman görün kimse aramıza nifak tohumu atabilir mi?
 

siyah peçe

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Ağu 2008
Mesajlar
485
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
kardeşlerim lütfen tefrikaya düşmeyin.düşmanlarımız zaten bunu istemiyormu.şucu, bucu, ocu değil MÜSLÜMANIZ ELHAMDÜLİLLAH.birlik olalım tek yumruk olalım.ozaman görün kimse aramıza nifak tohumu atabilir mi?

işte bende bunu diyorum.nedir bu bölünmüşlük!!!sitemim bundardır..
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
İSRAİL BÜYÜKELÇİSİ URFA'YA NEDEN GİDER!?



İsrail'in Ankara Büyükelçisi Gaby Levy, Şanlıurfa Valiliğini ziyaret etti. Levy'nin ziyaretini, Türkiye'nin mayın temizleme çalışmalarını tartıştığı dönemde yapması dikkat çekti.

Uluslararası Halil İbrahim Buluşmaları" kapsamında Şanlıurfa'ya geldiğini belirten Levi Şanlıurfa ve Harran'ın kendileri için çok önemli olduğunu söyledi. Bilindiği gibi yap-işlet-devret modeli ile aralarında Şanlıurfa'nın da bulunduğu Suriye sınırındaki şehirlerde yer alan mayınlı arazilerin İsrailli bir şirket tarafından temizlemesi ve bölgenin işletim hakkının 44 yıllığına sözkonusu şirkete devredilmesi öngörülüyor. Muhalefet partileri ve Genelkurmay Başkanlığı bu çözüm önerisine taraf olmadıklarını açıklarken bugün bölge halkı da temizlenecek arazilerin İsrailli şirkete devredilmesine karşı çıktı.

Valilik basın bürosundan yapılan açıklamaya göre, "Uluslararası Halil İbrahim Buluşmaları" kapsamında Şanlıurfa Valiliğinin davetlisi olarak kentte bulunan Levy'i, Şanlıurfa Valiliğini ziyaretinde Vali Vekili Yıldıray Malğaç karşıladı.

Valilik Şeref Defterini imzalayan Levy, daha sonra Valilik makamına geçerek, Vali Vekili Malğaç ile bir süre görüştü. Vali Vekili Yıldıray Malğaç, Büyükelçi Gaby Levy'e "Halil İbrahim Buluşmaları"na katıldığı ziyaretinden ötürü teşekkür etti. Halil İbrahim Buluşmalarıyla diğer ülkelerin, diğer dinlere mensup davetlilerin katılmasının önemine değinen Malğaç, şunları söyledi:

"Etkinlik boyunca kamuoyunun da takip ettiği gibi yaklaşık 11 büyükelçiliğimizden ziyaretçi grubu Şanlıurfa'ya geldi ve etkinliğimize katıldılar. Ama İsrail Büyükelçisi etkinlik boyunca burada bulunarak bizlerle beraber oldu. Tekrar Sayın Büyükelçiye etkinliğimize katıldığı için teşekkür ediyoruz."

Şanlıurfa'da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Büyükelçi Levy de şunları kaydetti:

"Ziyaretimin iki amacı var. Birincisi ben Türkiye'ye Büyükelçi olarak atandığım zaman Sayın Valinin bana yapmış olduğu ziyaret, ikincisi Uluslararası

Halil İbrahim buluşmaları. Bu kapsamda bütün bu etkinliklerden çok etkilendiğimi ifade etmek isterim. Bu bölge hem Müslümanlar için hem Yahudiler için çok önemli bir yer. Biz küçüklüğümüzden beri nereden geldiğimizi ve tarihimizi biliyoruz.Bunu küçük çocuklarımız da biliyor. Tabii her Yahudi için bu topraklar atalarımızın dedelerimizin geldiği bu topraklara gelmek çok önemli, özellikleŞanlıurfa ve Harran bizim için çok önemli. Ziyaretimin bir diğer amacı da ayda en az bir iki defa Ankara dışına çıkmak ve diğer şehirleri gezmek, çünkü büyükelçiler ve diplomatlar olarak Ankara'da sıkışıp kalıyoruz. Türkiye'yi sadece Ankara'dan ibaret sanıyoruz ve diğer bölgelerini unutuyoruz. Bu sebeple Şanlıurfa'da olmaktan büyük onur duyuyorum.

ŞANLIURFALILAR TEDİRGİN: FİLİSTİN'E DÖNERİZ

Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesinde yaşayan vatandaşlar mayınlı arazilerin, yabancı şirketler yerine devletin bu alanları temizleyerek, hiç toprağı olmayan vatandaşlara dağıtılmasını istiyor.Suriye sınırının en uzun mayınlı arazilerinden birine sahip olan Şanlıurfa'da 30 bin hektar alan tarıma açılmayı bekliyor. Birinci sınıf tarım arazisinden oluşan Akçakale ilçesinde, geçtiğimiz günlerde mayınlı arazilerin temizlenmesi gündeme gelince ilçe halkı yeni topraklara ulaşma ümidi yeniden canlandı. İlçe halkı mayınlı arazilerin İsrail firmalara verileceğini duyması üzerine tepki göstererek, buraların yerli şirketler tarafından temizlenmesi gerektiğini belirterek duruma tepki gösterdi. Vatandaşlar buraların temizlenerek yeni istihdamlara zemin hazırlayacak şekilde hazırlanmasını istiyor.Akçakale ilçesine bağlı Şekertepe köyü sakinlerinden Mustafa Kocaman, mayınlı arazilerin İsrail firmaları tarafından temizlenip işletilmesi fikrinin çok yanlış ve sakıncalı olduğunu ifade etti. Kocaman, "Biz bu mayınlı arazilerin Türkiye Cumhuriyeti tarafından temizlenmesini istiyoruz. İsrail tarafından temizlenmesini istemiyoruz. Temizlenen bu arazilerinde buradaki çiftçilere verilmesini istiyoruz. İsrail'in buraları temizlemesinin ne anlamı var? Başımız bir belamı gelsin. Bu kadar topraksız insan varken, buraları İsrail vermek daha da kötü olur. Buradan insanlar Konya'ya, İstanbul'a ve diğer illere gidiyorsa, buraları İsrail'e vermek yanlış olur" dedi.

Akçakale ilçe halkından Mustafa Toprak, Şahin Ok ve İsmail Erdem adlı vatandaşlar, mayınlı arazilerin yabancı şirketler yerine, Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından temizlenip sınır bölgelerinde yaşayan topraksız vatandaşlara dağıtılmasını istiyor. İsmail Erdem, "Mayınlı arazilerin devlet tarafından temizlenip sınırda yaşayan Akçakaleli topraksızlara dağıtılmasını talep ediyoruz. İnsanlarımız tarım işçiliği için Konya'ya, Kayseri'ye, ve diğer illere gidip, çoluk çocuğu perişan olmaktadır. Ancak mayınlı araziler Devletimiz tarafından temizlenip bu vatandaşlarımıza verilirse istihdam oluşur. Bizim devletten talebimiz bu mayınlı arazilerin temizlenip sınırda yaşayan topraksız vatandaşlarımıza dağıtılmasını istiyoruz" diye konuştu.

SURUÇ İLÇESİNDEKİ ÇİFTÇİLER: RAZI DEĞİLİZ

Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde Suriye sınırında yaşayan çiftçiler, mecliste tartışılan mayınlı arazilerle ilgili olarak görüşülen yasa tasarısına tepki gösterdi.

Çiftçiler mayınların kendilerinin tapulu malları olduğunu söyleyerek, "Zamanında Devlet bizden cüzi bir fiyatla aldı. Şimdi ise yabancılara verilecek biz buna tepkiliyiz. Mayınların cefasını çeken biziz, kullanma hakkı da bize aittir. Tarlalarımız elimizden alındığı için köylülerimiz şimdi ırgat olarak başka yerlere göç etmişlerdir" dediler.

Suruç ilçesine bağlı Çaykara köyünde yaşayan kaçakçılıktan dolayı ayağını kaybeden 63 yaşındaki Mehmet Yağmur, "Devlet bize verse arazileri kendim temizleyebilirim. Çok zor bir iş değil. Başka devlet gelip çıkaracakmış. Türkiye'de temizleyebilir. Arazilerimizin başkalarına vermesine razı değiliz" dedi.

Suruçlu Abdulrahman Genç ise "Eğer Yahudilere verilirse akıbetimiz Filistin'e döner. İsrail aynen bu şekilde Filistin'e girdi. İsrail'in gizli coğrafyasında buralar İsrail'in toprakları olarak görülüyor. İsrail'in gözü buradaki topraklardadır" diye tepki gösterdi.

Çaykara Köyü'nde yaşayan Osman Uyguner, toprakların kullanımı için İsrail'e verilmesine tepki göstererek, "O kadar insanımızın ayağı koptu. Buradaki insanlarımız perişandır. İnsanımız bu topraklar uğruna kanlarını döktüler" şeklinde konuştu.

Çaykara Köyü eski muhtarlarında Yahya Dursun, "Verilecekse bize verilsin. Maddi durunu iyi olmayan vatandaşlara verilsin. Yokluktan insanlarımız buradan göç ettiler. Köyümüz 400 haneydi, arazimiz elimizden alındığı için şimdi 50 hane ancak kalmışız" diye tepkisini dile getirirken, mayınlı arazide 2 ayağını da kaybeden Bakır Aslan, "Devlet temizleyip taksitle bize versinler. Topraklarımız daha önce bizden Devlet almıştı. Arazilerimiz tapuda kaydı bulunmadığı için vermek zorunda kalmıştık. Devlet arazimizi bize geri versinler. Biz Devlete isteyerek satmadık. O dönemler bizden cüzi paralarla arazilerimiz alındı" şeklinde tepki verdi.

Milli Gazete


 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
ALLAH’a yemin olsun ki; Siyonistlerin tüm hilelerine ve katliamlarına rağmen, çarmıha gerilsek bile, kanlarımız sadece Gazze’de değil Gazze’den daha uzak diyarlara dağıtılsa bile, cesetlerimiz paramparça edilip her tarafa atılsa bile, ALLAH dışında hiç kimseye boyun eğmeyeceğiz ve hiçbir şekilde haklarımızdan, toprağımızdan, esirlerimizin hürriyetlerini talep etmekten vazgeçmeyeceğiz.

Yine ALLAH’a yemin olsun ki; ne olursa olsun, onları sevindirecek ve halkımızı üzecek tek bir şeyi bize yapmayacağız. Hiçbir şekilde geri adım atmayacak ve taviz vermeyeceğiz. Bizi öldürebilirsiniz, bizi yok edebilirsiniz, ama içimizdeki izzet ruhunu öldüremezsiniz.

Bu katliamı seyreden ve takip eden herkese açıkça diyoruz ki; biz dünya için uğraş vermiyoruz, biz ahiret için hazırlık yapıyoruz. Biz mevki ve koltuk peşinde değiliz, aksine biz izzetin, hürriyetin ve özgürlüğün peşindeyiz. Tüm akan kanlara rağmen davet, hürriyet meşalesini taşımaya devam edeceğiz.

Kardeşlerim, Gazze’nin bugün yaralı olduğu doğrudur, gözlerinin yaşlı olduğu doğrudur. Ancak ALLAH’a yemin olsun ki, her şeye rağmen o izzetini korumaya devam edcek ve direnecektir.

Gazze’nin bugün en değerli çocuklarına veda ettiği de doğrudur, lakin Gazze karanlığa mahkûm olmayacak, geri adım atmayacaktır. Tam tersine Gazze ALLAH ve Rasûlü’nün (sav) istediği gibi olmaya ve dünyada özgürlüğü isteyen, başkalarının hakkını zorla gasp etmeye karşı olan herkesin istediği gibi kalmaya devam edecektir.

Evet, bugün diyorum ki; akan kana rağmen, şehitlere rağmen, akan gözyaşlarına rağmen ve her şeye rağmen, ALLAH yücedir, ALLAH onların değil bizim velimizdir. Kanlarımız, bizim için hürriyet yolunu aydınlatan bir meşale olurken, işgalcileri kovalayan bir lanet olarak kalmaya devam edecektir.

Ve şehitlerimize diyorum ki; günlünüz rahat bir şekilde uyuyun, gözleriniz arkada kalmasın, ALLAH bize iki güzellikten birini seçene kadar yolumuza devam edeceğiz.

Vallahu ekber ve nasru lil-İslam, Vallahu ekber ve nasru lil-Filistin vallahu ekber ve lillahi hemd

ves-Selamu Alaykum ve Rahmetullahi ve Bereketuh
....
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Chavez, İsrail'i soykırımla suçladı.




A.A. 9 Eylül 2009



Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez, İsrail'i Filistin halkına karşı soykırım işlemekle suçladı.


Chavez, Le Figaro gazetesine verdiği demeçte, Gazze'ye geçen yılki bombardımanın da bir tahrik sonucu düzenlenmediğine inandığını kaydetti.


Orta Doğu ve Arap ülkeleri turunu yeni tamamlayan Chavez, demecinde, sorunun, İsraillilerin Filistinlileri yok etmek isteyip istemediği olduğunu belirterek, İsrail'in, "Gazze saldırısının Hamas'ın açtığı roket atışına karşılık" olduğu açıklamalarını kabul etmediğini söyledi.


"Bu soykırım değil de nedir? İsrailliler Filistinlileri yok etmek için bahane arıyor" diyen Chavez, İsrail'e yaptırım uygulanması gerektiğini kaydetti.

İsrail'in, her ülke gibi var olma hakkını tanıdığını belirten Chavez, İsrail'in Filistin halkının özgür iradesine saygı göstermesi gerektiğini bildirdi.


ABD'nin dış siyaseti konusunda daha açık olması gerektiğini kaydeden Chavez, ABD'nin yakın zamanda Kolombiya'yla askeri üs anlaşmasına varması gibi Güney Amerika'daki bazı girişimlerini hayal kırıcı bulduğunu ifade etti.


Chavez, ABD Başkanı Barack Obama'nın gelişinin büyük ümitleri beraberinde getirdiğini ancak değişimin az olduğunu söyledi.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
İsrail ancak güçten anlar
Hamas'ın siyasi lideri Halid Meşalden, Müslümanlara birlik çağrısı Suriye'nin başkenti Şam'da önceki akşam yaptığı konuşmasında İslam dünyasını birliğe çağırdı
Hamas'ın siyasi lideri Halid Meşal’den, Müslümanlara “birlik” çağrısı Suriye'nin başkenti Şam'da önceki akşam yaptığı konuşmasında İslam dünyasını birliğe çağıran Hamas'ın siyasi lideri Halid Meşal, “Biz, bugün Siyonist projeye karşı vahdete muhtacız. Bazılarımızın bazılarıyla çatışmasına, bazılarının diğerlerine karşı bir eksen oluşturmasına karşı çıkıyoruz. Mısır, Suriye ve Suudi Arabistan, Irak, İran, Türkiye, Endonezya, Malezya ve tüm ülkelerimizi İsrail’e ve İsrail’in arkasında duran güçlere karşı, bir olarak görmek istiyoruz. “ dedi. Meşal, Arap liderlere “Arap ve Müslüman halklar, ne Kudüs ne de topraklarımız üzerinde yapılacak herhangi bir pazarlığı kabul edecektir. Direniş dışında başka bir yolumuz yoktur” dedi.

Hamas'ın siyasi lideri Halid Meşal, Suriye'nin başkenti Şam'da önceki akşam yaptığı konuşmasında İslam dünyasını birliğe çağırdı.Halid Meşal, konuşmasında “Biz, bugün Siyonist projeye karşı vahdete muhtacız. Bazılarımızın bazılarıyla çatışmasına, bazılarının diğerlerine karşı bir eksen oluşturmasına karşı çıkıyoruz. Mısır, Suriye ve Suudi Arabistan, Irak, İran, Türkiye, Endonezya, Malezya ve tüm ülkelerimizi İsrail’e ve İsrail’in arkasında duran güçlere karşı, bir olarak görmek istiyoruz. Bazı Arapların başka Araplara, müslümanlara karşı durmasına, Şiilerin Sünnilere ya da Şiilerin Sünnilere karşı durmasını kabul etmiyoruz” ifadelerine yer verdi.

FİLİSTİN DAVASI BÜTÜN MÜSLÜMANLARIN DAVASIDIR

Selahaddin Eyyubi’nin Kürt olmasına dikkat çeken Meşal “O halde, Filistin davası sadece Filistinlilere ya da Araplara ait değildir” dedi. İsrailli asker Gilad Shalit’i esir aldıktan sonra üç yılı aşkın bir süredir, sağ salim elinde muhafaza eden İzzeddin el Kassam Tugayı’nın bütün esirleri kurtarmak için başka Shalit’leri esir alabilecek güçte olduğunu söyledi. Halid Meşal, Shalit’in 3 dakikalık görüntüsü karşılığında 20 kadın esirin serbest bırakılmasının, bütün esirlerin serbest bırakılması için bir başlangıç olduğunu belirterek “Ey esirlerimiz, sizlerin özgürlük saatiniz yakın. Filistinli hareketler sizlerden vazgeçmiş değil” dedi.

ABBAS’IN ISRAILLE GÖRÜŞMELERI UTANÇ VERICI

Kudüs’ün tarihinin her zaman direnişle dolu olduğunu hatırlatan Halid Meşal, Filistin Yönetimi’nin yürüttüğü müzakerelere derhal son vermesi çağrısında bulundu. Meşal, Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas’ın Amerika’da İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’yla yaptığı görüşmeyi, utanç verici olarak kabul etti.

DİRENİŞTEN BAŞKA YOLUMUZ YOK

Meşal, Arap liderlere “Arap ve Müslüman halklar, ne Kudüs ne de topraklarımız üzerinde yapılacak herhangi bir pazarlığı kabul edecektir. Direniş dışında başka bir yolumuz yoktur” dedi. Filistinlilere ve İslam ümmetine ümitsizliğe kapılmamaları gerektiğini kaydeden Meşal, “işgal, çok fazla uzun sürmeyecektir” dedi. İsrail’in her zaman gücün dilinden anladığını ifade eden Meşal, Netanyahu’ya şöyle seslendi: “Biz, Sizin dilinizden çok iyi anlıyoruz.. Lübnan direnişi, 2000 yılında güney Lübnan’dan sizleri çekilmeye zorladı. 2005 yılında da Gazze’den çekilmek zorunda kaldınız. 2006’da Lübnan’da ve 2009’da da Gazze’deki savaşınızda başarısızlığa uğradınız. Kudüs ve tüm Filistin kurtarılıncaya kadar, daha nice hezimetler tadacaksınız ” dedi.
halid-mesal.jpg


GÖZBEBEĞIMIZ MESCIDI AKSA TEHLIKEDE

Mescid-i Aksa’nın tehlike olduğunu kaydeden Meşal, “Mescid-i Aksa’nın altında 61 tane Havra olduğunu biliyor muydunuz?” diye sordu. Meşal, Fetih liderlerinin, Richard Goldstone tarafından hazırlanan Gazze raporunun, BM’de incelemeye alınması takvimini ileri bir tarihe almak istemesini, utanç verici bir gelişme olarak değerlendirdi. Meşal, Fetih liderlerinin bu yönelişine rağmen, Fetih’le bu ayın sonunda uzlaşının sağlanması için ellerini uzattıklarını ifade etti. Filistin halkına ve direnişine destek olunmasını isteyen Meşal son olarak “Biz, zafer kazanacağız ve Filistin’i geri alacağız” dedi.

 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Kudüslü gençler,barikatlar kuruyor
1 Milyondan fazla siyoniste yarın Mescid-i Aksa'da toplanma çağrısı yapıldı.Kudüslü gençlerin Mescid-i Aksa'daki direnişi ve İsrail'in baskınına ilişkin tüm ayrıntıla
10:15 Kudüslü gençler, Tur mahallesinin girişine barikatlar kurdu.

10:00 Eksi Kent'in kapılarına ve Doğu Kudüs mahallelerinin girişlerine yüzlerce atlı polis ve sınır polisi konuşlandırıldı.

Mescid-i Aksa'ya yakın olan Vadi Coz, Savana ve Amod mahallerinde ulaşım trafiğe kapatıldı. Mahallelerin girişlerinde kontrol noktaları oluşturuldu.


09:30 İsrail, Mescid-i Aksa yakınlarındaki Savana mahallesini ulaşıma kapattı. Aksa'ya destek vermek için gelen otobüsler geri çeviriliyor.

08:45 İsrail polisi, Yahudi ve Hristiyanların Mescid-i Aksa'ya bugün girmelerini tamamen engellediğini, müslümanlardan da sadece 50 yaş üstü olanların girmesine izin vereceğini bildirdi

İsrail Mescidi Aksa`da direnişte olan gençlere su ve yiyecek yardımı gelmesini engelliyor. İsrail, Kudüslülerin Mescid-i Aksa`daki kuşatmayı yarmak için yardıma gelirler gerekçesiyle Mescid-i Aksa`ya giden Esbat kapısını kapattı.


07:00 İsrail, Kudüslülerin Mescid-i Aksa'daki kuşatmayı yarmak için yardıma gelirler gerekçesiyle Mescid-i Aksa'ya giden Esbat kapısını kapattı.

05:00 Mescid-i Aksa'daki gençlerle beraber direnişte olan İslami Hareket'in Kudüs sorumlusu Şeyh Ali Abu Şeyha, İsrail askerlerinin çemberi saat geçtikçe daralttığını, kendilerine yiyecek ve suyun gönderilmesini engellediğini belirti.

Kudüs ve 1948 sınırlarında yaşayan Filistinlilere seslenen Şeyha, İsrail'in aldığı 55 yaş sınırını dinlemeden, Mescid-i Aksa'yı kurtarmak için Aksa'ya akın etmelerini istedi.

03:30 İsrail, yaşları 55 altı olan Kudüslülerin sabah namazını Mescid-i Aksa'da kılmalarını engelliyor.



2:50 Mescid-i Aksa'daki Kudüslü gençlerin direnişi devam ediyor. Cumartesi günü yatsı namazından itibaren Mescid-i Aksa içerisinde bulunan Kudüslü gençler, bu saatlerde gece namazı için hazırlık yapıyor.

02:40 İsrail askerleri, Mescid-i Aksa'daki Kudüslü gençlerin abdest almaları için, dışarı çıkmalarını engelliyor. İsrail askerleri, Mescid-i Aksa'daki namaz kılınan bölgede olan gençlerin, dışarı çıkmaları halinde tutuklayacaklarını ilan etti.

02:30 İsra Filistin Gönüllüleri: Mescid-i Aksa'ya Yapılan saldırılar, karşılıksız kalmayacaktır.

02:20 MTTB: Yeryüzünde ki tüm mazlum halklar için hep önde olan bu toprakların evlatları, kardeşlerini ve ilk kıblelerini yalnız bırakmayacaktır.

02:00 İsrail'in Mescid-i Aksa'yı hedef alan saldırıları, Pazartesi günü Taksim meydanında

Proresto eylemine MTTB, İnsan ve Medeniyet Hareketi, Medeniyet Derneği, İHH, Özgür-Der, İsra Kültür Merkezi, Günışığı Derneği, İnsan Vakfı, Akabe Vakfı, Hikmet Vakfı ve AKDAV destek veriyor.
protesto edilecek.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Filistin'de intifada kapıda
Ortadoğunun kanayan yarası İsrail - Filistin sorununa yıllardır çözüm bulunamadı. ABD Başkanı Obama ile birlikte canlanan barış umudu söndü. İsraili hedef alan kitlesel bir isyan kapıda.
Barack Obama’nın ABD Başkanı olarak göreve başlamasından 10 ay sonra ve ABD’nin Ortadoğu özel temsilcisi George Mitchell’in sayısız arabuluculuk görüşmelerinin ardından, göze çarpan herhangi bir ilerleme kaydedilmedi. Uluslararası Kriz Programı’nın Ortadoğu programları direktörü Robert Malley, ABD yönetiminin barış sürecine giriş yollarını iyice düşünmesi gerektiğini belirtiyor:
”Ne olduğu önemli değil ancak bir noktada ABD yönetiminin şu gerçekle yüzleşmesi gerekir: Atmosferi geliştirmek için ne kadar uğraşırsa uğraşsın ya da bu konular üzerinde ne kadar çalışırsa çalışsın, İsrail ile Filistinliler arasındaki uçurum bugün dünden daha derin. Geçmişte de bu uçurum üzerinde köprü kurulamayacak kadar büyüktü.“

Yerleşim birimleri inşası

Şu ana kadar bilinen yeni bir strateji yok. Bu, özellikle, uluslararası yasaların ihlali sayılan İsrail’in yerleşim birimleri konusunda çok açık. Obama, önce yerleşim birimleri inşaasının tamamen durdurulmasını istemişti. İsrail pes etmeyince, ABD geri adım attı. Arap dünyasının öfke dolu tepkisi üzerine ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton şu açıklamayı yapmak zorunda kaldı.

"ABD’nin yerleşim birimleriyle ilgili politikası değişmedi. Bunu tekrar etmek istiyorum, politikamız değişmedi. Yerleşim birimleri inşaasının yasallığını kabul etmiyoruz.“

Camp David Zirvesi

“Benzersiz bir teklif“ ifadesi, Filistinlerde bazı acı hatıraları gün ışığına çıkarıyor. 2000 yılının temmuz ayında, dönemin Filistin lideri Yaser Arafat ile İsrail eski Başbakanı Ehud Barak arasındaki Camp David Zirvesi başarısızlığa uğradığında, Arafat olayın tek sorumlusu olmakla suçlandı. Filistin liderinin Barak tarafından önerilen benzersiz bir teklifi reddettiği belirtiliyordu. Ancak görüşmeler sırasında orada bulunan Robert Malley, masaya hiçbir zaman belirli bir teklifin konulmadığını söylüyor. Mahmud Abbas Filistin yönetimini alana kadar Filistin-ABD ilişkileri yokuş aşağı seyretti. Şimdi özellikle Filistinlilerin güveni tekrar sarsılmış durumda. Malley, 1948 yılında başlayan çatışmaların duygusal ve psikolojik boyutlarının ise göz ardı edildiğini düşünüyor:
”İsrail ile Filistinliler arasındaki çatışma bölüşmeden, Batı Şeria’nın ne kadarının Filistin’e verileceği ya da mülteci sorununu ele almak için ne tür bir mekanizmanın bulunacağından çok daha öteye gidiyor.”

İsrail ve Filistin'in endişeleri

İsrailliler, devletlerinin yasallığının Arap tarafınca hiçbir zaman kabul edilmediğini hissediyor. Öte yandan, Filistinliler de şu ana kadarki tüm müzakerelerin, tarihlerini ve 1948 yılından bu yana süren davalarını yok etme hedefini taşıdığına inanıyor. Bölgede, Obama’nın barış sürecine aslında ne kadar çaba harcamak istediği merak ediliyor. Mitchell’in eski çalışma arkadaşı James Pickup, bu soruyu şöyle yanıtlıyor:
“Barış süreci ABD’nin ulusal güvenliği açısından çok önemli sayılıyor. Bu nedenle, çözüm için daha fazla kaynak, enerji ve zaman ayrılacaktır.“
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt