Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

İçinden geçeni paylaş... (2 Kullanıcı)

Nadas06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Ocak 2012
Mesajlar
4,313
Tepki puanı
7
Puanları
0
Namaz, bir adım bile atmadan sevgiliye yürümektir ..
Necip Fazıl Kısakürek
 

ha kezâ

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Tem 2012
Mesajlar
153
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
16
Gelen ne getirdi ki giden ne götürsün.
Ben hayatımdan memnunum, beni sevmeyen ölsün...
Yok ya vazgeçtim,
Ölmesin!
Yaşasın ki,
Ne Kaybettiğini GÖRSÜN.. :p
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,683
Tepki puanı
1,084
Puanları
113
Yaş
67
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Âleme ibret olsun!

Zamanın birinde bir Allah dostu şimdiki tabirle sayfiyye denilen yazlıkların olduğu bir sahil kasabasına gider. Orada dolaşırken boylu poslu bir adam görür kolunun biri yok… birkaç gün takip eder bu adamı ve her gün ‘’ey ahali! Bana bakın ve ibret alın!’’ diye bağırmasına dikkat eder, gidip sorar. Yahu hayırdır niye her gün böyle ibret alın diye bağırarak geziyorsun? Adam başlar anlatmaya: ben zamanında şu gördüğün sahilin güvenlik şefiydim, buralar benden sorulurdu, her şeyi ben kontrol ederdim elimde sopam belimde silahım teftiş ederdim. Derken bir gün yine böyle dolaşırken sahilde bir adam gördüm zayıf çelimsiz balık tutuyor. Gittim yanına baktım ki iki balık tutmuş. Dedim ki, o balıklardan birini bana vereceksin! Adam:’’ olmaz. Ben bu tuttuğum balıklarla evimi geçindiriyorum ticaret maksatlı da yapmıyorum. Zaten tuttuğumda şunun şurasında iki balık, bana zulmetme veremem sana.’’ Dedi. Ben ise ısrar ettim vermeyince iki sopa vurdum zorla aldım balığın birini. Eve doğru giderken yolda balık benim parmağımı ısırdı eve bu halde gittim balığın dişlerinden kurtardım parmağımı ve balığı tavaya koyduk pişirecekken bir de baktım tava kan oldu. O vakit benimde parmağım şişmeye durdu dayanamayıp doktora gittim. Doktor: ‘’bu parmak kangren olmuş kesmek gerek.’’ Dedi. Nihayetinde parmağı kestiler. Sonra elim şişti doktor bu defa: mikrop ele de sıçramış elide kesmemiz gerekiyor. Dedi. Elimi de kestiler sonra kolum şişti yine gittim doktora ve doktor: bu mikrop kola da sıçramış kol kangren. Kesmemiz gerekiyor. dedi ve kolumu da kestiler. Çok geçmeden göğsüm şişmeye başladı, o zaman anladım ki ben öleceğim kurtuluşum yok. Ayrıldım gittim evden dolaştım bir ağacın altında ağlıyordum ki biri geldi ve dedi ki, ‘’a gafil adam hiç akıl etmez misin, niye bu haldesin? Bir düşünüp seni bu hâle koyandan bir helâllik istemez misin? ‘’ bunu duyunca aklım başıma geldi ve kalkıp o balıkçıyı buldum. Selam verdim ve beni tanıyıp tanımadığını sordum. Balıkçı: seni tanıdım. Ama koluna ne oldu? Deyince anlattım durumu, helâllik istedim. Balıkçı: bu çok ağır olmuş, gel hele bir bize gidelim. Dedi ve evlerine gittik. Evinin bir köşesinden bir küp çıkardı. İçinde otuz bin akçe varmış. On binini verdi ve dedi ki, eğer kolun sağlam olsaydı çalışır para kazanırdın ama şimdi çalışamazsın. Bu onun nafakası olsun dedi. Sonra on bin akçe daha verdi ve ekledi: eğer sen çalışabilseydin çoluğuna çocuğuna hediyeler alırdın sevindirirdin ama şimdi onu da yapamazsın. Bu on bin akçe de onun için olsun. Sonra kalan on bin akçeyi de verdi ve dedi ki, eğer çalışabilseydin sadakanı da verir, belki hayır işlerdin. Şimdi onu da yapamazsın dedi ve son on bin akçeyi de verdi. Ardından sarılıp helâlleştik. Ardından sordum ve sen ne diye beddua ettin de ben bu hâle düştüm? Balıkçı: sen benim elimden balığımı zorla alıp gittiğinde dedim ki Allah’a, Allah’ım bu adam benden güçlü, kuvvetli. Onu öyle yaratmışsın, beni ise zayıf ve güçsüz yarattın. O adam benim rızkımı zorla aldı ve sen bana o zaman da yardım etmedin, o adama karşı koyamadım. Şimdi ona öyle bir musibet ver ki âleme ibret olsun! Dedi. İşin hakikatini o zaman anladım. Bir süre sonra göğsümde indi, iyileştim
İşte benim âleme ibretliğim ordan kalmadır efendi…
‘’ kim ki bir zulüm işlerse üç misliyle karşılık görür.’’ Hadis-i şerif.
Vesselâm…
 

KatrePare

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Tem 2011
Mesajlar
4,014
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
29
Gece ne gariptir..

Hem garip, hem huzurlu..
Hem sessiz, hem korkutucu..
Hem guzel, hem can alici..

Bir de uyku girmiyorsa gozlere, var git gerisini sen dusun.

Geceniz hayirlara ciksin..

Esselamu aleykum ve rahmetullah..
 

KatrePare

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Tem 2011
Mesajlar
4,014
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
29
Su gecenin su saatinde bile seni dusunup, seni seviyorsam, dualarima sen katiyorsam..

Sukret , daha ne kadar sevilmek istiyorsun?
 

Nadas06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Ocak 2012
Mesajlar
4,313
Tepki puanı
7
Puanları
0
ver ne olur Allahım . . .
Habibin ne istiyorsa, bize de ver Allahım . . .

 

Nadas06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Ocak 2012
Mesajlar
4,313
Tepki puanı
7
Puanları
0
Sevdiginiz şeylerden vermedikçe asla iyilige erişemessiniz ...
Al-i İmran, 92
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,683
Tepki puanı
1,084
Puanları
113
Yaş
67
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Selamün aleyküm.
Herkese hayırlı günler.
Gününüz hayırlı olsun.
Bacılarım ve kardeşlerim.
 

KatrePare

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Tem 2011
Mesajlar
4,014
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
29
Hasbunallahi ve nimel vekil !

Nadas agabey Ali Imran suresinden gonderdigin ayet, bana bir uyariydi sanki. Bilemezsin nasil yuregim hopladi. Bugun Afrika'daki kardeslerimize kiyafetlerimizden, kitaplarimizdan secip gonderiyoruz. En hosuma gidenleri koymaya baslamistim ki senin yazini gordum.
Allah razi olsun.
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
35
Konum
.........
kendisinde iyi ozellikleri bulunmayan burc..:D :D :D eeeh kendilerini sevmemde :D :D :D


Burçlar kuşağının ilk burcudur . Yeniden başlamayı , uyanışı ve hareketi sembolize eder .

Kişisel gelişimde yeni bir dönemi ve ataklığı simgelemektedir . Bu burcun insanları her
şeyi aklına geldiği gibi söylemeye eğilimlidir ve agresif davranışlar gösterir .

Koç insanını simgeleyen sözcük ise "Ben Buyum" dur . Koç burcu insanları genelde
yaşamları boyunca davranışları ve yaptıklarıyla kendilerini ispatlamaya çalışırlar .

İstekleri ve arzuları hakkında konuşmaktansa onları gerçekleştirmek için harekete
geçmeyi tercih ederler . Enerjilerini kontrol etmeleri güçtür . Bu yüzden yaratıcılıklarını bir
konu üzerine yoğunlaştırmak ve takip etmek onlar için önemlidir . Ta ki onları ilgilendiren
başka bir ilgi alanı çıkana kadar ve yeninin cazibesine kapılana kadar .

Acelecilik ve sabırsızlık Koç burcunu tanımlayan başlıca özelliklerdir . Heyecanlı yapısı ve başkalarının öğütlerine aldırmayan tutumu nedeniyle başı sıkça derde girebilir . Sabırsızlıklarından dolayı başladıkları bir işi başkasına devretmeye eğilimlidirler .

Düşünmeden kararlar verebilir ve bundan dolayı zarara uğrayabilirler . Kararlarını vermeden önce iyi düşünmeli ve başarıya ulaşmaları için doğal enerjilerini kullanmayı öğrenmelidirler . Başarılı olmaları bu şekilde daha kolay olacaktır . Hırs ve bencillikleri yüzünden , en iyi olmak onlar için önemlidir . Onlar için şan , şöhret ve saygınlık , zenginlik ve rahatlıktan daha önemlidir .

Koç insanları , insanlarla daha ılımlı ve sempatik ilişkiler kurabilmek için davranışlarında daha sevecen olmalıdırlar . Davranışlarının sonuçları üzerinde düşündükleri zaman daha başarılı ve engelleri aşmakta daha rahat olacaklardır .

Koç insanları için arzu bazen güç ile eş değerlendirilir ve bu yönde kullanılabilir . Koç insanları istekleri söz konusu olunca aşırı egoist davranabilirler . Bu da onları , paylaşma ve başkalarının yaptıklarını öğrenme eğiliminden uzaklaştırır .
 

TakeOne

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
31 Eki 2008
Mesajlar
6,069
Tepki puanı
43
Puanları
48
Konum
Ankara
Gidiyorlar medineye, nasibsizim kaldım yine. :(
Söylemeye yüz yok ama, selam edin medine. :(
 

Aşk-ı Hicab

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Şub 2009
Mesajlar
12,148
Tepki puanı
25
Puanları
38
Yaş
41
Namaz ''iman etme''nin inanma bileşenini, infak ise güvenme bileşenini somutlaştırır..

''Bize verilen''i ''bizim olan'' sanmaya başlamışsak, O'nun (celle celaluhu) verdiğini gasp etmişiz demektir..


(Senai Demirci) - Canla Bağışla
 

VaVeyla

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
11,102
Tepki puanı
23
Puanları
38
Konum
Mevlana diyarı
Erkeğe; "Ayda kadın var" demişler.. Uzay gemisini icat etmiş...

Kadına; "Ayda erkek var" demişler,, seviyorsa gelir demiş :)

:D
 

leyla-1

Altın Üye
Ayın En İyi Üyesi
Katılım
4 May 2007
Mesajlar
40,970
Tepki puanı
6,257
Puanları
163
Yaş
52
‎'' Kendinize Allah (C.C) yolunda kardeşler edinin Çünkü onlar dünya için de, âhiret için de lâzımdır..''

Hazret-i Ali (Kerremallahu Veche)



Resme dikkat !!! ::)

Amin
Selam Aleyküm canım benim Allah binlerce kez senden razı olsun emeklerine gönlünse sağlık Alalh mükafatınızı her iki dünyada kat kat vermek nasip etsin Rabbim.Unutulmamak ne kadar güzel birşey:)
Allah cennetinden hepimize birer köşk Peygamber Efendimizin Şefaatine nail olmak komşu olmak nasip etsin Rabbim.
Allah iyilikler güzellikler nasip etsin hepimizin sonunu hayırlara vesile etsin korktuklarımzdan emin umduklarımıza nail olmak duaları her iki dünyada kabul olunan kullar olmak nasip etsin Rabbim kendi rızası için.Selam ve dua ile Allah'a emanet olun herşey gönlünüzce olsun.
 

leyla-1

Altın Üye
Ayın En İyi Üyesi
Katılım
4 May 2007
Mesajlar
40,970
Tepki puanı
6,257
Puanları
163
Yaş
52
Dua işi gönül işidir herkese nasip olmaz maalesef:(
 

Yagmurbey

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Eyl 2011
Mesajlar
3,482
Tepki puanı
0
Puanları
36
Mesela gazetelerde, radyolarda haberler çıkıyor: Yangında bir anne iki çocuğuyla yanarak öldü! Otobüs devrildi, iki tane ölü var! Uçağı kaçırdılar! Üç günlük evli kadın evden kaçtı! Ekmek bulamayan fakirler, sokaklarda yaşayan çocuklar, tiner kullananlar, vurulanlar, yaralananlar, ölenler… Böyle haberler okuyunca insan; “Büyük bir vahşet içinde yaşıyorum, bu korkunç âlemde ben ne yapacağım?” dediği anda, hemen derslerden aldığımız terbiye ile; “Mülkü sahibine teslim et. O dilediği gibi yapar, hak yerini bulur. Vücut denen bu gemide sen bir yolcusun. Allah’a inan, İslamiyet’i yaşa, dünyanı cennet et. Bu dünya başıboş değil. Her şeyi yaratan her şeyi bilir. Benim kendi vazifeme bakarım. ” der ve rahat ederiz.
Böylece hayatın efendisi oluruz…

Hekimoğlu İsmail
 

Yagmurbey

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Eyl 2011
Mesajlar
3,482
Tepki puanı
0
Puanları
36
DOST

Sahte Dostların Eline Düşürme Allah'ım
Dost var; uğrunda ölünür...
Dost var; uğrunda can vermek bile 'ucuz' kalır..
Dost var; sevdiği insana bir zarar gelecek endişesiyle,
Akrep, çıyan yuvalarını topuğuyla kapar...
Bunu yapmak yetmez dost için...
Sevdiği insan uğruna ömrünü verir.
Verilen bir ömürdür...
Bir yılını, iki yılını, on yılını, yirmi yılını değil, 'ömrünü' vermiştir...
Dost var; Sevdiği insanın uğruna ölmeye hazırdır.
Düşmanlar gelecek,
katletmek istedikleri Nebi'nin yatağında vefalı bir genç, delikanlıyı bulacaktır...
Bu delikanlı dosttur... Ve hep 'dost' kalmıştır.
Dost var; güle benzer...
O kadar güzel kokar ki, dikenlerinin verdiği acı hissedilmez...
Bir de dost var ki, dikenlerinin yol açtığı kan ve yara korkusundan,
gül rayihasını almak mümkün değildir.
Dost var; hazmedemez...
Sindirim sistemi bozuktur...
Dost var; fırına girmeyi sevmez... Ama, ekmeği herkesten önce böler...
Dost var; sözü itibarsız senettir... Güvenirseniz müflis olursunuz...
Dost var; yollarda bırakır...
Böylesiyle adım bile atılmaz.
Yola beraber çıkmak, neticeyi kabullenmektir.
Dost var; düşmandan tek farkı, biraz daha mütebessimdir.
Ama bir düşmeye gör; düşmanın 'kahkahaları',
O'nun 'tebessümünün' yanında 'sessiz' kalır.
Dost var; Iyiliğini istemez... Düşman için önüne bir taş da o kayar.
Sonra bu da yetmez 'dost' için! ..
'Belki benim koyduğum taşla düşmez' diye, senin düşmanına da,
'şuraya ip germeyi unutma' diye tembihte bulunur.
Dost var sadece yüzüne güler...
Arkandan vurmak, hançerlemek için 'malzeme' arar. Hiçbir fırsatı kaçırmaz.
Lakin bunlar da 'dosttur'! ..
'Düşmanım' diyemeyeceğimiz dostlar! ...
Böylelerini görünce oturur bir köşede ağlar; 'Dostların eline düşürme Allah'ım' dersiniz.
Ah! Hz.Ebu Bekir..., Ah! Hz.Ali... Müslümanlığı sizlerden öğrendik.
Keşke dostluğu ve vefayı da sizlerden öğrenebilseydik...


Okudukça tüylerim diken diken oluyor hep....
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt