Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

İBRETLİK HİKAYELER... (2 Kullanıcı)

zarife_76

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Eyl 2006
Mesajlar
1,066
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
48
RE: MÜTHİŞ BİR HİKAYE

RE: MÜTHİŞ BİR HİKAYE

handos yazdı:
GENÇ ADAM EVİNİN ALT KATINDA MARANGOZLUK YAPIYORDU.KAPI VE PENCERE KONUSUNDA UZMANDI.FAKAT PLASTİK PENCERELER YAYGINLAŞINCA AHŞABA RAĞBET AZALDI.
BU YÜZDEN İŞLER İYİ GİTMİYORDU.ÜSTELİK ÇOCUKLARI BÜYÜMÜŞ,BİRİ HARİÇ OKULA BAŞLAMIŞTI.MASRAFLARI ARTINCA YANINDAKİ KALFASINA YOL VERDİ.İŞE BİRAZ DAHA ERKEN KOYULUR,YARDIMCIYA AYIRDIĞI
PARAYI ÇOCUKLARIN HARÇLIĞINA KATARDI.ADAM BİRGÜN ÇALIŞIRKEN ELEKTİRİK KESİLDİ.VE UZUN SÜRE BEKLEDİĞİ HALDE GELMEDİ.AKSİ GİBİ O AKŞAM ÜZERİ TESLİM ETMESİ GEREKEN BİRKAÇ PENCERE VARDI.BOŞ
KALMAYI SEVMEZDİ.PLANYAYI YAĞLADI,TAŞLARI SÜPÜRDÜ.BİRAZ DİNLENMEK İÇİN EVE ÇIKARKEN SİGORTAYA GÖZ ATTI.
EĞER YANILMIYORSA,BU İŞ NORMAL DEĞİLDİ.BİRİ GELİP SİGORTAYI KAPATMIŞTI.ŞARTELİ KALDIRINCA ATÖLYE AYDINLANDI.TAHMİNLER DOĞRU ÇIKMIŞTI.
AMA BU İŞE ANLAM VEREMİYORDU.ŞAKA DESE BÖYLE ŞAKA YAPILMAZDI.KENDİSİNİ KISKANACAK DÜŞMANIDA YOKTU.İŞE KOYULDUĞUNDA YİNE AYNI ŞEY OLDU.AMA
BU SEFER SUÇLUYU GÖRMÜŞTÜ.OĞLU EVDEN ATÖLYEYE BAĞLANAN MERDİVENİ SESSİZCE İNMİŞ VE SİGORTAYI KAPATTIĞI SIRADA BABASINI KARŞISINDA BULMUŞTU.
ADAM 10 YAŞINA GELMİŞ ÇOCUĞUN BÖYLE BİR HAYLAZLIĞINI AFFEDEMEZDİ.BÜTÜN GÜNÜ ONUN YÜZÜNDEN MAHVOLMUŞTU.BİR KERE YAPSA SES ÇIKARTMAZDI.AMA TEKRARLAMASI,HANGİ YÖNDEN BAKILIRSA
BAKILSIN BÜYÜK HATAYDI SAÇLARINDAN YAKALAYIP SIKI BİR TOKAT ATTI.HERŞEY ONUN İYİLİĞİ İÇİNDİ.BELKİ VURDUĞU TOKAT,SERSERİ OLMASINI ENGELLERDİ.
ADAM OĞLUNUN GÖZ YAŞLARINI GÖRMEZDEN GELDİ.EVE ÇIKTIKTAN SONRA EŞİNE DERT YANARAK "BU ÇOCUĞUN OKULDA KİMLERLE DÜŞÜP KALKTIĞINI BİLMEMİZ LAZIM! "DEDİ."EĞER SERBEST BIRAKIRSAK
BAŞIMIZA BÜYÜK DERTLER AÇACAK !"ADAM BİR SÜRE DÜŞÜNDÜ.SONUNDA EN KOLAY YOLU BULDU.OĞLUNUN HİÇ AKSATMADAN TUTTUĞU GÜNLÜĞÜNDE ARKADAŞLARINA AİT İPUCU OLMALIYDI.EŞİ İSTEMESEDE ONA
KULAK ASMADI VE ÇOCUĞUNUN GÜNLÜĞÜNÜ OKUMAYA BAŞLADI OĞLU EN SON SAYFADA "BU GECE KÖTÜ BİR RÜYA GÖRDÜM!" YAZMIŞTI."ATÖLYEDE ÇALIŞIRKEN BABAMI ELEKTİRİK ÇARPIYORDU.ALLAH'IM ONU KORU!
BEN ELİMDEN GELENİ YAPACAĞIM ....


ALINTIDIR


S.A. HARIKA B)B)B)
 

handan06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Şub 2007
Mesajlar
2,070
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: MÜTHİŞ BİR HİKAYE

RE: MÜTHİŞ BİR HİKAYE

a.s. B)
 

TRABZONLU20_BERRAK

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 May 2007
Mesajlar
555
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: MÜTHİŞ BİR HİKAYE

RE: MÜTHİŞ BİR HİKAYE

B)B)B)B)B)BENDE COK BEGENDIMM BASKA YOKMU
 

handan06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Şub 2007
Mesajlar
2,070
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: MÜTHİŞ BİR HİKAYE

RE: MÜTHİŞ BİR HİKAYE

Bulunmayacak Tek Şey Senin Benzerindir


Ayakkabıcı, yeni getirdiği malları vitrine yerleştirirken, sokaktaki bir çocuk onu seyretmekteydi. Okullar kapanmak üzere olduğundan, spor ayakkabılara rağbet fazlaydı. Gerçi mallar lüks sayılmazdı ama, küçük bir dükkân için yeterliydi. Onların en güzelini ön tarafa koyunca, çocuk vitrine doğru biraz daha yaklaştı. Fakat bir koltuk değneği kullanmaktaydı. Hem de güçlükle...

Adam ona bir kez daha göz attı. Üstündeki pantolonun sol kısmı, dizinin alt kısmından sonra boştu. Bu yüzden de sağa sola uçuşuyordu. Çocuğun baktığı ayakkabılar, sanki onu kendinden geçirmişti. Bir müddet öyle durdu. Daldığı hülyadan çıkıp yola koyulduğunda, adam dükkândan dışarı fırlayıp:


- "Küçüüük!" diye seslendi." Ayakkabı almayı düşündün mü? Bu seneki modeller bir hârika!"

Çocuk, ona dönerek:

- "Gerçekten çok güzeller!" diye tebessüm etti, "Ama benim bir bacağım doğuştan eksik".

- "Bence önemli değil!" diye atıldı adam. "Bu dünyada her şeyiyle tam insan yok ki! Kiminin eli eksik, kiminin de bacağı. Kiminin de aklı veya vicdanı."

Küçük çocuk, bir şey söylemiyordu. Adam ise konuşmayı sürdürdü:

- "Keşke vicdanımız eksik olacağına, ayaklarımız eksik olsa idi."

Çocuğun kafası iyice karışmıştı. Bu sefer adama doğru yaklaşıp:

- "Anlayamadım!. dedi. Neden öyle olsun ki?"

- "Çok basit!" dedi, adam. "Eğer yoksa, cennete giremeyiz. Ama ayaklar yoksa, problem değil. Zaten orda tüm eksikler tamamlanacak. Hâttâ sakat insanlar, sağlamlara oranla, daha fazla mükâfat görecekler..."

Küçük çocuk, bir kez daha tebessüm etti. O güne kadar çektiği acılar, hafiflemiş gibiydi. Adam, vitrine işâret ederek:

- "Baktığın ayakkabı, sana yakışır!" dedi. "Denemek ister misin?"

Çocuk, başını yanlara sallayıp:

- "Üzerinde 30 lira yazıyor" dedi, "Almam mümkün değil ki!"

- "İndirim sezonunu senin için biraz öne alırım!" dedi adam, "Bu durumda 20 liraya düşer. Zâten sen bir tekini alacaksın, o da 10 lira eder."

Çocuk biraz düşünüp:

- "Ayakkabının diğer teki işe yaramaz!" dedi, "Onu kim alacak ki?"

- "Amma yaptın ha!" diye güldü adam. "Onu da, sağ ayağı eksik olan bir çocuğa satarım."

Küçük çocuğun aklı, bu sözlere yatmıştı. Adam, devam ederek:

- "Üstelik de öğrencisin değil mi?" diye sordu.

- "İkiye gidiyorum!" diye atıldı çocuk, "Üçe geçtim sayılır."

- "Tamam işte!" dedi adam. "5 Lira da öğrenci indirimi yapsak, geri kalır 5 lira. O da zâten pazarlık payı olur. Bu durumda ayakkabı senindir, sattım gitti!"

Ayakkabıcı, çocuğun şaşkın bakışları arasında dükkâna girdi. İçerdeki raflar, onun beğendiği modelin aynıyla doluydu. Ama adam, vitrinde olanı çıkarttı. Bir tabure alıp döndükten sonra, çocuğu oturtup yeni ayakkabısını giydirdi. Ve çıkarttığı eskiyi göstererek

- "Benim satış işlemim bitti!" dedi, "Sen de bana, bunu satsan memnun olurum."

- "Şaka mı yapıyorsunuz?" diye kekeledi çocuk, "Onun tabanı delinmek üzere. Eski bir ayakkabı, para eder mi?"

- "Sen çok câhil kalmışsın be arkadaş..." dedi adam, "Antika eşyalardan haberin yok her hâlde. Bir antika ne kadar eski ise, o kadar para tutar. Bu yüzden ayakkabın, bence en az 30-40 lira eder."

Küçük çocuk, art arda yaşadığı şokları üzerinden atabilmiş değildi. Mutlaka bir rûyada olmalıydı. Hem de hayatındaki en güzel rûya. Adamın, heyecandan terleyen avuçlarına sıkıştırdığı kâğıt paralara göz gezdirdikten sonra, 10 liralık banknotu geri vererek:

- "Bana göre 20 lira yeterli." dedi. "İndirim mevsimini başlattınız ya!"

Adam onu kıramayıp parayı aldı. Ve bu arada yanağına bir öpücük kondurdu. Her nedense içi içine sığmıyordu. Eğer bütün mallarını bir günde satsa, böyle bir mutluluğu bulamazdı. Çocuk, yavaşça yerinden doğruldu. Sanki koltuk değneğine ihtiyaç duymuyordu. Sımsıcak bir tebessümle teşekkür edip:

- "Babam haklıymış!" dedi. "Sakat olduğum için üzülmeme hiç gerek yok! demişti."

* Her Rüzgar Savuracak Bir Toz bulur,
* Her Hayat Yaşanacak Bir Can Bulur,
* Her Umut Gerçekleşecek Bir Düş Bulur
* Bulunmayacak Tek Şey Senin Benzerindir


ALINTIDIR
 

mecai

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Haz 2007
Mesajlar
22
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: GERCEK HİKAYELER...

RE: GERCEK HİKAYELER...

SalamunAleykum...

her iki hikayede muhteşem. insanın tüyleri diken diken oluyor. çok teşekkürler paylaşım için.

Allah iyilerin yardımcısı olsun...

Selametle...
 

handan06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Şub 2007
Mesajlar
2,070
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: GERCEK HİKAYELER...

RE: GERCEK HİKAYELER...

mecai yazdı:
SalamunAleykum...

her iki hikayede muhteşem. insanın tüyleri diken diken oluyor. çok teşekkürler paylaşım için.

Allah iyilerin yardımcısı olsun...

Selametle...

a.s.evet amin inş.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt