INCARA
Kayıtlı Kullanıcı
desertrose' Alıntı:Şu durumda birşey diyemeyeceğim..
Sevince beklentiler de doğuyormuş muhakkak..
Mesajın sahibi bunu söylerse, herkese birer mendil verelim.
desertrose' Alıntı:Şu durumda birşey diyemeyeceğim..
Sevince beklentiler de doğuyormuş muhakkak..
Mesajın sahibi bunu söylerse, herkese birer mendil verelim.
Bir insana soracağınız en önemli sorunuz nedir?
Bir zaman,
ben henüz genç iken, aklımı fasit dairelerle çevrilmiş bulduğumda
kendime sorduğum önemli sorulardandı.
Bir an ne kadar muazzam sorular bulunabileceğini farkederek,
kendime yakın ve cevaplanması kolay bildiklerimle yetinmenin
bugünümü kurtaracağından emindim.
Hayatımız gibi kolay harcadığımız fakat üzerinde
pek düşünmediğimiz sorularımız olduğunu, cevaplarımızın ise soru henüz sorulmadan önce,
bir mecburiyet edasıyla verildiğine tanık oldum.
Şimdi, "evet" işte kendine eğleneceğin bir oyuncak.
Ya da hayatının sorusunu bulmaya çalıştığına dair bir çaba.
Bir zaman sonra, sanki
elimde tuttuğum birşeyler,
hep yanımızda tuttuğumuz kelimeler,
hissiz cümleler.
Ve tam karşımda, saatlerce düşünüp de göremediğim gerçek soru.
"Nasılsın?"
Nasılsın,
ki o değer verdiğin insanın nasıl oluşu ile hayatına yön verdiğin,
iyiliğini veya rahatsızlığını duymanın soracağın herşeyi altüst ettiği,
kırgınlığını düşünmeden sormaktan kendini alamadığın,
o cevap ile yeni bir sayfanın üzerine kalemleri dökmeye başladığın soru..
Ve sana geri sorulacak mı?
Hayır hayır.
Çok şey bekliyorsun. Seni merak eden kimse yok.
Sen, en girift kalabalıkta yakaladığın bir çift gözün sana bakışı ile
mutlu olmalısın. Fazlası, senin gibi biri için gerçekten fazla..
Şimdi kendine sor;
ağır bir suskunluk ile yazılmış,
cevapsız kalmış bir "nasılsın" ın getirdiği keder,
cevaba lüzum olmayan bir değersizlik,
dikkate almamış bir umarsızlık,
cevap vermek için uğraşılmayan bir sevgi...
Sen hangisiyle tanışmak isterdin?
Cevapsız sorular için üzülmek,
ne kadar uzak duruyordu oysa.
Hey sen!
hüzün kokan bir gecenin,
sabahı gelmez mi sanıyorsun?
O'na hiç bir zaman yakıştıramayacağın bir çiçeğin peşinde saatlerce koşarken,
aklından çıkmayacak soru.. İşte bu...