Mekkavi
Kayıtlı Kullanıcı
B i s m i l l â h i r r a h m a n i r r a h i m
Esselâmu aleykum.
Konu : Hazreti Yunus (a.s.)
Hazreti Yunus a.s.,Yüce Allah tarafından kendisine izin verilmeden, peygamber olarak gönderildiği şehri (Ninova’yı), kendisine isyan eden kavmine öfkelendi ve onları terk ederek bir gemiye bindi.
“ Size haber vereyim ki kimin başına dünyada bir sıkıntı veya bela gelirse, Zennunun duasını okusun. (Yunus a.s ın balığın karnındaki duasıdır). ‘Lailahe illa ente subhaneke inni kuntu minezzalimin’. Allah onu içinde bulunduğu sıkıntıdan kurtarır.” ( Faydul kadir hadis no 2861)
“ Balığın karnında iken zennunun (Yunus a.s) duasını okuyan müslümanın duası mutlaka kabul olur. (Dua şöyledir): La ilahe illa ente subhaneke inni kuntu minezzalimin.” ( Faydul kadir hadis no 4203)
Yukarıdaki 2861 ve 4203 nolu Peygamber s.a.v.’in sahih hadisi şeriflerinde buyurduğu gibi; Geminin içinde bulunanlar geminin ağırlığından dolayı kur'a çekmeye başladılar. Hazreti Yunus a.s. denize atıldı. Hemen o büyük bir balık tarafından yutuldu. Yunus a.s. balığın karnında tövbe ve istiğfara başlamış ve şöyle dua etmiştir;
“Zünnûn (Yunus)'a gelince. O öfkeli bir halde geçip gitmişti; bizim kendisini asla sıkıştırmayacağımızı zannetmişti. Nihayet karanlıklar içinde Senden başka hiçbir İlâh yoktur. Seni tenzih ederim. Gerçekten ben zalimlerden oldum diye niyaz etti.” (Enbiya süresi 87. âyet)
Kuran’ı kerimde bu husus ile ilgili yorum şöyledir :
(Zünnun, Yunus Peygamber’in lakabıdır ve “balık sahibi” anlamına gelir. Ona bu lakap, kendisini balık yuttuğu için verilmiştir. Yunus (a.s.) uzun bir süre kavmini dine davet etmiş, fakat inandıramayacağına kanaat getirerek öfkeli bir halde, onlara isabet edecek bir musibetten kendisini kurtarmak için onları terkedip gitmişti. Başka bir rivayete göre kavmine, inanmadıkları takdirde bir azaba uğrayacaklarını bildirmiş, ancak onlar tevbe edip imana geldikleri için bu azap tahakkuk etmemişti. Onların imana geldiklerinden habersiz olan Hz. Yunus, belirttiği azabın vaktinde tahakkuk etmediğini görünce kendisinin alay mevzuu olacağını düşünerek kızgın bir halde ayrılıp gitmişti. Bir gemi yolculuğunda, fazla yükten gemi batmak üzere iken, yükünü hafifletmek ve gemiyi kurtarmak için çekilen kur’a sonucu denize atlamak zorunda kaldı. Onu iri bir balık yuttu. İşte bu balığın karnında Allah’a, ayette ifade buyurulan duayı yaptı.)
Bu hususlarla ilgili Kuran’ı kerim şöyle buyurmaktadır;
“Gemide olanlarla karşılıklı kura çekmişti de yenilenlerden olmuştu, bu sebeple denize atılmıştı. Kendini kınarken onu bir balık yutmuştu. Eğer cenabı Allah'ı tespih edenlerden olmasaydı, tekrar diriltilecek güne kadar balığın karnında kalacaktı. Halsiz bir halde iken kendisini sahile çıkardık. Onun için, geniş yapraklı bir bitki yetiştirdik. Onu, yüz bin veya daha çok kişiye tekrar peygamber olarak gönderdik.” (Saffat süresi 141. 142. 143. 144. 145. 146. 147. ayetler.)
Diğer âyeti kerimede ise şöyle buyruluyor;
“Bunun üzerine onun duasını kabul ettik ve onu kederden kurtardık. İşte biz müminleri de böyle kurtarırız.” (Enbiya süresi 82. âyet)
Yani müminlerin başı sıkıntıya girerde ve bu duayı okurlarsa Yüce Allah’ın izni ile sıkıntılarından kurtulurlar.
Yüce Rabbim hepimizi Kuran ve peygamber yolundan ayırmasın. Hepimize dünya ve ahiret güzellikleri nasip etsin. Hepimizi peygamberimiz s.a.v. me Cennette komşu eylesin.
Sevgiler ve saygılar. Hoşça kalın. Mekkavi…
Esselâmu aleykum.
Konu : Hazreti Yunus (a.s.)
Hazreti Yunus a.s.,Yüce Allah tarafından kendisine izin verilmeden, peygamber olarak gönderildiği şehri (Ninova’yı), kendisine isyan eden kavmine öfkelendi ve onları terk ederek bir gemiye bindi.
“ Size haber vereyim ki kimin başına dünyada bir sıkıntı veya bela gelirse, Zennunun duasını okusun. (Yunus a.s ın balığın karnındaki duasıdır). ‘Lailahe illa ente subhaneke inni kuntu minezzalimin’. Allah onu içinde bulunduğu sıkıntıdan kurtarır.” ( Faydul kadir hadis no 2861)
“ Balığın karnında iken zennunun (Yunus a.s) duasını okuyan müslümanın duası mutlaka kabul olur. (Dua şöyledir): La ilahe illa ente subhaneke inni kuntu minezzalimin.” ( Faydul kadir hadis no 4203)
Yukarıdaki 2861 ve 4203 nolu Peygamber s.a.v.’in sahih hadisi şeriflerinde buyurduğu gibi; Geminin içinde bulunanlar geminin ağırlığından dolayı kur'a çekmeye başladılar. Hazreti Yunus a.s. denize atıldı. Hemen o büyük bir balık tarafından yutuldu. Yunus a.s. balığın karnında tövbe ve istiğfara başlamış ve şöyle dua etmiştir;
“Zünnûn (Yunus)'a gelince. O öfkeli bir halde geçip gitmişti; bizim kendisini asla sıkıştırmayacağımızı zannetmişti. Nihayet karanlıklar içinde Senden başka hiçbir İlâh yoktur. Seni tenzih ederim. Gerçekten ben zalimlerden oldum diye niyaz etti.” (Enbiya süresi 87. âyet)
Kuran’ı kerimde bu husus ile ilgili yorum şöyledir :
(Zünnun, Yunus Peygamber’in lakabıdır ve “balık sahibi” anlamına gelir. Ona bu lakap, kendisini balık yuttuğu için verilmiştir. Yunus (a.s.) uzun bir süre kavmini dine davet etmiş, fakat inandıramayacağına kanaat getirerek öfkeli bir halde, onlara isabet edecek bir musibetten kendisini kurtarmak için onları terkedip gitmişti. Başka bir rivayete göre kavmine, inanmadıkları takdirde bir azaba uğrayacaklarını bildirmiş, ancak onlar tevbe edip imana geldikleri için bu azap tahakkuk etmemişti. Onların imana geldiklerinden habersiz olan Hz. Yunus, belirttiği azabın vaktinde tahakkuk etmediğini görünce kendisinin alay mevzuu olacağını düşünerek kızgın bir halde ayrılıp gitmişti. Bir gemi yolculuğunda, fazla yükten gemi batmak üzere iken, yükünü hafifletmek ve gemiyi kurtarmak için çekilen kur’a sonucu denize atlamak zorunda kaldı. Onu iri bir balık yuttu. İşte bu balığın karnında Allah’a, ayette ifade buyurulan duayı yaptı.)
Bu hususlarla ilgili Kuran’ı kerim şöyle buyurmaktadır;
“Gemide olanlarla karşılıklı kura çekmişti de yenilenlerden olmuştu, bu sebeple denize atılmıştı. Kendini kınarken onu bir balık yutmuştu. Eğer cenabı Allah'ı tespih edenlerden olmasaydı, tekrar diriltilecek güne kadar balığın karnında kalacaktı. Halsiz bir halde iken kendisini sahile çıkardık. Onun için, geniş yapraklı bir bitki yetiştirdik. Onu, yüz bin veya daha çok kişiye tekrar peygamber olarak gönderdik.” (Saffat süresi 141. 142. 143. 144. 145. 146. 147. ayetler.)
Diğer âyeti kerimede ise şöyle buyruluyor;
“Bunun üzerine onun duasını kabul ettik ve onu kederden kurtardık. İşte biz müminleri de böyle kurtarırız.” (Enbiya süresi 82. âyet)
Yani müminlerin başı sıkıntıya girerde ve bu duayı okurlarsa Yüce Allah’ın izni ile sıkıntılarından kurtulurlar.
Yüce Rabbim hepimizi Kuran ve peygamber yolundan ayırmasın. Hepimize dünya ve ahiret güzellikleri nasip etsin. Hepimizi peygamberimiz s.a.v. me Cennette komşu eylesin.
Sevgiler ve saygılar. Hoşça kalın. Mekkavi…