Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Hayiz Hali (1 Kullanıcı)

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
HAYIZ

Kadının rahiminden belli günlerde kan gelmesi, doğum veya hastalık söz konusu olmaksızın, belli yaşlardaki kadının rahminden belli günlerde gelen kanı ifade eden bir fıkıh terimi.

Türkçede "hayız" yerine, âdet, aybaşı, kirlilik, ay hali ve namazsızlık gibi kelimeler de kullanılır. Bir kadının cinsel organından üç türlü kan gelebilir. a) Hayız kanı. Sağlıklı kadından belli yaşlar arasında gelir. b) Özür (istihaza) kanı. Kadın hastalığı olanlarda görülür. c) Lohusalık (nifâs) kanı. Doğumdan sonra belirli bir süre gelen kandır.

Âdet görme, yani hayız, kadını erkekten ayıran özelliklerden birisidir. O, anormal ve çirkin bir olay değil, normal ve kadının yaratılışının gereği olan doğal bir olaydır. İslâm'ın çıkış sırasında câhiliye devri Arapları âdetli kadına arkadan, Hıristiyanlar önden ilişkide bulunurlardı. Yahudiler ve Mecusîler ise, böyle bir kadından uzak durular, hatta temizlendikten sonra da bir hafta süreyle onlarla bir arada kalmazlar, birlikte yiyip, içmezlerdi (Müslim, Hayız, 6; Ebû Dâvûd, tahâre, 102, Nikâh, 46; Faruk Beşer, Hanımlara Özel İlmihal, İstanbul 1989, s. 154, vd).

İslâm, kadına rûhî ve fizyolojik sıkıntı veren ve onu küçük düşüren bu alışkanlıkları yasaklayarak koruyucu bazı hükümler getirdi. Kur'ân-ı Kerîm'de şöyle buyurulur: "Ey Muhammed, sana kadınların hayız halinden sorarlar. De ki: O, kadına eziyet veren bir haldir. Hayız halindeyken kadınlardan uzaklaşın ve temizleninceye kadar da onlara yaklaşmayın. Temizlendikten sonra onlara Allah'ın emrettiği yerden yaklaşın" (el-Bakara;2/222). Hadiste ise şöyle buyurulur: "Bu hayız, Allah'ın Âdem (a.s)'in kızlarına yazdığı bir şeydir" (Buhârî, Hayz, 1,7, Edâhî, 3, 10; Müslim, Hacc,119,120; Ebû Dâvud, Menâsik, 23). Âdet gören kadından tamamen uzak mı kalınacağını soranlara Allah elçisi şu cevabı vermiştir: "Cinsel ilişki dışındaki şeyler, normal zamanlardaki gibi yapılabilir" (Müslim, Hayz" 16; Nesaî, Tahâret, 18; İbn Mâce, Taharet, 12). Kur'ân da, âdetten "pislik" olarak değil, "eziyet" olarak söz edilmiş, bununla, sıkıntıda bulunan hayızlı kadın korunmak istenmiştir. Diğer yandan Hz. Peygamberin eşleriyle dizkapağı ve göbek arası dışındaki normal ilişkilerini sürdürdüğü bilinmektedir (bk. Buhârî, Hayz, 5, Tahâret,175; Dârimî, Tahâret,108). Âdetli kadının temiz olmayan yönü sadece âdet kanıdır. Onun tükrüğü ve teri pis değildir. Pişirdiği yenir ve yemek artığı da temizdir. Hz. Âişe'den (ö. 57/676) şöyle dediği nakledilmektedir: "Allah elçisinin isteği üzerine, ben adetli iken kucağıma yaslanır, Kur'ân okurdu" (Buhârî, Hayz, 2, 3; Müslîm, Hav,15; Nesâî, Tahâret, 173, 174). "Adetli iken, kemikli eti ısırır, sonra O'na verirdim. Alır ve benim ısırdığım yerden ısırırdı. Yine âdetli iken su içtiğim kabı O'na verirdim, alır ve ağzını benim ağzımı koyduğum yere koyar ve içerdi" (Müslim Hayz, 14).

Kadın, âdet görmeye yaklaşık dokuz yaşlarında başlar ve ellibeş yaşına kadar devam eder. Bu yaşların dışında cinsel organdan gelecek kan "özür kanı" sayılır. Âdet gören kadın artık namaz, oruç, hac gibi bütün şer'î emir ve yasaklara muhatab olur. Erkek çocuğun ihtilâm olması da aynı sonuçları doğurur. Âdet veya ihtilâm gecikirse, çoğunluk İslâm hukukçularına göre onbeş yaşın bitmesiyle her iki cins erginlik çağına girmiş sayılır.

Âdet görmenin üst sınırı için açık bir âyet veya hadis bulunmadığından İslâm hukukçuları tecrübeye dayanarak değişik yaşlar belirlemişlerdir. Ebû Hanîfe'ye (ö. 150/767) göre elli beş yaş olan bu sınır, Mâlikilere göre, yetmiş, Hanbelîlere göre ise, elli yaştır. Şâfiîler âdetin devam edebileceği süreye bir üst sınırlama getirmemiştir, bu hâlin ömür boyu sürebileceğini, ancak çoğunlukla altmış iki yaşında sona erdiğini belirtmekle yetinmişlerdir (eş-Şürunbülâlî, Merâkû'l Felâh, Mısır 1315, s. 23; İbn Kudâme, el-Muğnî, Kahire (t.y), I, 363; İbn Âbidîn, Reddü'l-Muhtâr, I, 279 vd:). Bununla birlikte Hanefilere göre, nâdir de olsa elli beş yaşından sonra gelen kan, koyu kırmızı veya siyah renkte ise adet kanıdır.

Günümüz tıp bilimine göre, âdet; kadının ilk âdet kanaması (menarche) ile başlayıp, âdetten kesilene kadar (menepouse) her ay belirli süre devam eden kanamadır. Bu; âdet kanaması, aybaşı, kirlenme, meneses, regl gibi' kelimelerle de ifade edilir. Türkiye'de ilk âdet görme yaşı 12-14 yaşlarıdır. Daha erken de görülebilir. En erken görme yaşı dokuz olarak kabul edilir. Âdetten kesilme yaşı ise kırkbeş ellidir. Ancak en son altmış yaşına kadar devam edebilir.

Âdetin başlama, bitme ve düzenine etki yapan faktörler şunlardır: Şiddetli geçen hastalıklar, kronik (müzmin) hastalıklar, iklim ve çevre değişiklikleri, korku ve heyecan, aşırı bedensel faaliyet, dengesiz zayıflama rejimleri, aşırı gebe kalma isteği veya gebe kalma korkusu.

Âdet kanaması; rahmin en iç tabakası olan endometriumun 27-28 gün süreyle, hormonların etkisi altında gelişip, dördüncü hafta sonunda hormonların kandan çekilmesiyle, bu gelişen tabakanın bozulup dökülmesi olayıdır. Âdet kanı, genellikle kadını hamile olmadığının belirtisidir. Âdet kanının içinde bol miktarda doku artığı vardır. Akyuvarlar bakımından oldukça zengindir. Âdet kanında pıhtılaşma olmaz. İçinde bir takım enzim ve kimyasal maddelerin miktarı artmıştır. Genel olarak 3-5 gün devam eder, 28 gün arayla yenilenir. Akan kan yaklaşık 100 gram kadardır. Bu sulu kana; üreme yollarındaki akıntılar, bu yolun iç zarlarının döküntüleri ve yabancı mikroplar karıştığı için ağır bir koku verir. Bu yüzden kadının özellikle âdet günlerinde temizliğine dikkat etmesi gereklidir.

Hanefî ve Hanbelîlere göre gebe kadın âdet görmez: Zira Evtâs'ta esir edilen kadınlar için Hz. Peygamber (s.a.s) şöyle buyurmuştur: "Savaş esirlerinden hiç bir gebe kadınla, doğuma kadar gebe olmayanlarla da hayız görünceye kadar cinsel temasta bulunulmasın" (Ebû Dâvud, Nikâh, 44; Tirmîzî, Siyer,15; Dârimî, Talâk, 18). Yine, Abdullah b. Ömer (ö. 73/692). Âdet hâlindeki eşini boşadığı zaman Allah elçisi onun hakkında şöyle buyurdu: "Eşini temiz olduğu günlerde veya gebe iken boşasın" (eş-Şevkânî, Neylü'l Evtar, VI, 221). Mâlikîler ve son dönemdeki fetvasına göre imâm Şâfiî ise gebe kadının da bazan âdet görebileceğini kabul ederler. Onlar, âdetten söz eden âyetin mutlak anlamı ile, âdetîn kadının fıtratından olduğunu bildiren bazı haberlere dayanırlar (İbn Rüşd, Bidâyetü'l-Müctehid, 1, 51).

Hanefilere göre, hayızın en kısa süresi üç gün üç gecedir. Bundan azı özür kanı sayılır. "Ortası beş gün, en uzun sûresi ise on gün on gecedir. On günü geçen kanamalar özür sayılır. Dayandıkları delil şu hadistir: "Bekâr veya dul kadın için en kısa hayız süresi üç gün, en uzun süresi ise on gündür" (ez-Zeylâî, Nasbu'r-Râye, I 191). Şâfiî ve Hanbelilere göre, en kısa süre bir gün, bir gece, en uzun süresi ise, altı veya yedi gündür. Mâlikiler, en az süre için bir sınır belirlemezken, en uzun süreyi kadının durumuna göre otuz güne kadar çıkarırlar (el-Kâsânî, Bedâyiu's-Sanâyi', I, 39; İbnü'l-Hümâm, a.g.e., I,11; İbn Rüşd, a.g.e., I, 48, vd; İbn Kudâme, el-Muğnî, I, 308).

Lohusalığın en kısa süresi için bir sınırlama yoktur. En uzun süresi Hanefi ve Hanbelîlere göre kırk gündür. Bundan sonra lohusa kadından gelecek kan özür kanı sayılır.

Âdet gören kadının bu hâli, doğum yapan kadının da lohusalık hali sona erince gusül abdesti alması gerekir (el-Bakara, 2/222; eş-Şevkânî, a.g.e., I, 568).

Âdetli veya lohusa kadına yasaklanan Şeyler:

1- Namaz kılmak. Âdetli veya lohusa kadının namaz kılması câiz değildir. Hz. Peygamber (s.a.s), Fâtıma binti Ebî Hubeyş'e "Hayız gördüğün zaman namazı bırak ve hayız hâlin sona erince, kanı temizleyerek guslet ve namaz kıl" buyurmuştur. Buhâri'deki rivâyet şöyledir: "Âdetin devam ettiği sürece namazı bırak, sonra boy abdesti al ve namaz kıl" (Buhâri, Hayz, 19, 24, Vüdû, 63; Müslim, Hayz, 62; Ebû Davûd Tâhâret, 109).

Âdetli kadın, kılamadığı namazı kaza etmez, orucu ise kaza etmesi gerekir. Hz. Âişe şöyle demiştir: "Biz Rasûlullah (s.a.s) devrinde âdet görüyorduk. Namazı kaza etmekle emrolunmadığımız halde, tutamadığımız orucu kaza etmekle emrolunuyorduk" (Buhârî, Hayz, 20; Ebfı Dâvud Tahâre,104; Tirmizî, Savm, 67; Nesaî, Hayz,17; Siyâm, 64).

2- Oruç tutmak. Âdet gören veya lohusa olan kadın oruç tutmaz. Delil yukarıdaki Hz. Âişe hadisidir. Ancak oruç borcu, onların üzerinden düşmez. Kaza etmeleri gerekir.

3- Tavâf. Hz. Peygamber, hac sırasında âdet gören Âişe (r. anhâ)'ye şöyle buyurmuştur: "Hayız gördüğün zaman, temizleninceye kadar Beytullah'ı tavaf dışına hacıların yaptığı diğer hac ibadetlerini yap" (Buhârî, hayz,1, 7, Hacc, 71, Edâhî, 3, 10; Müslim, Hacc,119,120; Ebû Davûd, menâsîk, 23).

4- Kur'an-ı Kerîm okumak. Mushafa el sürmek ve onu taşımak. "Ona (Kur'ân'a) tam olarak temizlenmiş olanlardan başkası el süremez" (el-Vâkıa, 56/79) Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: "İddetli kadın ve cünüp olan, Kur'ân'dan hiç bir şey okuyamaz" (Tirmizî, Tahâre, 98; İbn Mâce, Tahâre, 105).

Hanefilere göre, bir kılıf içindeki Kur'ân'a el sürmek ve taşımak hayızlı ve cünüp için mümkün ve câizdir. Yine ilimle uğraşan kimse, tefsir, hadis ve fıkıh kitaplarını zarûret yüzünden elbisesinin yeniyle veya eliyle tutabilir. Kur'ân yapraklarını abdestli çevirmek müstehaptır. Yine bu yaprakları okumak için bir kalemle çevirmek de câizdir (ez-Zühaylî, el-Fıkhu'l İslâmî ve Edilletuh, I, 471).

5- Mescide girmek, orada eğleşmek ve itikâfa çekilmek. Hadiste şöyle buyurulur: "Hiç bir hayızlı veya cünüp mescide giremez" (İbn Mâce, Tahâre, 92; Dârimî, Vudû',116). Şâfiî ve Hanbelîler, hayızlı ve lohusanın kirletmemek şartıyla mescitten karşıdan karşıya geçmesini câiz görürler. Hz. Peygamber'in Âişe (r. anha)'ye böyle bir izin verdiği nakledilmektedir. (Müslîm, Hayz, I1-13; Nesâî, Tahâre, 172, Hayz, 18; İbn Mâce, Tahâre, 120).
 

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Konu Devamı...

Konu Devamı...

6- Cinsel temasta bulunmak veya göbekle diz kapağı arasını okşamak (istimtâ). Bunu delili âyet ve hadistir. Âyette şöyle buyurulur: " Hayız halinde iken kadınlardan uzaklaşın ve temizleninceye kadar onlara yaklaşmayın" (el-Bakara, 2/222). Uzaklaşmaktan (İ'tizal) maksat, onlarla cinsel teması bırakmaktır. Yine hayızlı hanımıyla ne derece ilgilenebileceğini soran bir sahabeye Allah elçisi şöyle cevap vermiştir: "Senin için göbekten üst taraf serbesttir" (eş-Şevkânî, Neylü'l-Evtâı, I, 277).

Hanbelilere göre, göbek-diz arasında cinsel temas dışında serbesttir. Delil şu hadistir: "Hayızlı kadına cinsel temasın dışında herşeyi yapabilirsiniz" (Müslim, Hayz" 16; Nesaî, Tahâre, 16).

Hanefi, Şâfiî ve Mâlikilere göre hayızlı veya lohusa olan eşiyle cinsel temasta bulunan erkeğe keffâret gerekmez. Ancak tevbe ve istiğfar etmesi gereklidir.

7- Boşama. Hayız hâlindeki kadını boşamak câiz değildir. Ancak buna rağmen boşama geçerlidir, ve bid'î tâlak adını alır. Âyette; "Boşayacağınız zaman, eşlerinizi iddetlerine doğru boşayın" buyurulur (et-Talûk, 65/1). Yani içinde iddet meşru olan bir sürede boşayın demektir. Çünkü, ay hâlinin geri kalan kısmı iddetten sayılamaz. Allah elçisi, Abdullah b. Ömer'e, eşini temizlik günlerinde veya gebe iken boşamasını bildirmiştir (eş-Şevkânî, a.g.e., VI, 221; Geniş bilgi için bk. el-Kâsânî, a.g.e., I, 44; İbnü'l-Hümâm, a.g.e., I, 54, 57, 61; eş-Şirâzî, el-Müheneb, I, 38, 45; İbn Kudâme, el-Muğnî, I, 306 vd.; İbn Âbidîn, a.g.e., I,158,162, 268, 274; eş-Şevkânî, a.g.e., I, 276, 278, 280, 777; ez-Zühaylî, el-Fıkhu'l-İslâmî ve Edilletüh, Dimaşk 1985, I, 469 vd.).
 

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Sorular Ve Cevaplar

Sorular Ve Cevaplar

Adetli kadının kestiği yenilir mi?

* Helal olması için hayvanı erkeğin kesmesi şart değildir. Hayvan kesmesini bilen kadınlarda kesebilirler. Hatta adet veya lohusa durumunda olan kadınlar bile kesebilir, kestikleri yenir.

Adetli Kadın Kuran’a Bakabilir mi?
* Adet ve Lohusa durumunda veya cünup olan bir kimse okumadan, hecelemeden Kur’an-ı Kerime yalnız bakabilir, bu mekruh değildir.

Adetli Kadın Kur’an Dinliyebilir mi?

* Adetli veya lohusa durumunda bulunan bir kadın, Kur’an-ı Kerimi tutmadan, okunan Kur’an’ı okuyarak takip etmeden, hecelemeden yalnız dinlemesi caizdir. Bu durumun sevap derecesini ancak Allah bilir
Adetli Kadın Kur’an Meali Okuyabilir mi?
* Bu durumdaki bir kadın, Kur’an’a ve ayet yazılı bir şeye el süremez. Arapça dışında Farsça, Türkçe gibi bir dile yazılmış olan Kur’an mealini, tutmak haramdır. Onda Kur’an ahkamı yazılı olduğundan Kur’an hükmündedir. Eğer içinde ayet bulunmuyorsa Türkçe kitap okumalarında bir mahzur yoktur. Eğer kadın adet durumunu öğrenmek istiyorsa zarureten fıkıh kitaplarına da bakabilir.
Adetli Kadın Secde Ayeti Duyarsa
* Adet veya lohusa durumunda olan bir kadın, namaz kılmakla mükellef olmadığı için secde kendisine vacip değildir. Cünup olan için bu böyle değildir. Cünup olan kimse, kadın olsun erkek olsun eğer secde ayetini duyarsa tilavet secdesi vacip olur. Temizlendikten sonra bu secdeyi yerine getirmeleri gerekir.
Adetli Kadın Namaz Vaktinde Ne Yapar?
* Ülemâ: ” Hayızlı kadının her namaz vakti için abdest alarak namaz yerinde o namazı kılacak kadar oturması, adetini unutmamak için tesbih ve tehlil (Lâ ilâhe illâllâh) ile meşgul olması müstehabdır.” demişlerdir. Bir rivayette: “bu kadına evvelce kıldığı namazların en güzelinin sevabı verilir.” buyurulmuştur
Adetli Kadın Mübarek Gecelerde Ne Yapar?
Kadınların namazsızlık halleri eğer Ramazan, kadir gecesi, bayram, kandil…gibi şerefli ve kıymetli, müminlerin günahlarının bağışlanacağı ve derecelerinin yükseleceği mübarek vakit ve zamanlara rastlıyacak olursa, o mümin ve müslüman kadınların kalblerindeki niyetlerine göre “Her kişiye, muhakkakniyetinin hakkı verilir” hadis-i şerfleri gereğince, o hayırlı günleri ve geceleri ibadetle geçirmek niyetinde idiyseler, şüphesiz ki, o mübarek ve güzel günlerin ve gecelerin rahmet ve bereketlerinden nasiplerini hem de eksiksiz olarak alacaklardır. Çünkü kadınların bu namazsızlık halleri, ellerinde olmayan bir özür kabilinden olduğu ve kendi istekleriyle olmadığı için mahrum olmalarını gerektirmez. Niyet, söz ve amelden hayırlıdır; çünkü söz ve amele gösteriş karışabilir, fakat niyete hiçbir şey karışamaz.
Kaynaklar

Büyük Kadın İlmihali - Rauf Pehlivan
İzahlı Kadın İlmihali - Asım Uysal
 

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Makale-Zaman Gazetesi

Makale-Zaman Gazetesi

Aybaşı iken dua ve tesbih çekilebilir, Kur'an okunabilir mi?

Halk dilinde aybaşı, adet görme, adet olma, adet kanaması denilen kadınlara mahsus hale fıkıh ilminde hayız denir.

Hayız hali, kadınların ergenliğe erdikten yani buluğ çağına girdikten menopoza kadar gördükleri fizyolojik bir olaydır. Kadında döl yatağının yani rahmin iç yüzünü kaplayan zarın, yumurtanın döllenmeyip ölmesi ve hormon salgısının kesilmesi üzerine parçalanarak kanla birlikte dışarı atılmasından ibarettir. Hayız kanının durmasıyla kadının temizlik dönemi başlar.

Hayız hali, İslam dininde bazı ibadetlerin yapılmasına engel olan "Hükmi Kirlilik" olarak ifade edilmiştir. Çünkü hayız, iradi olmayan bir hükmi kirlilik hali olduğundan, cinsi münasebet ve ihtilamdan kaynaklanan, gusül veya teyemmümle giderilmesi mümkün olan cünüplükten farklıdır.

Kur'an-ı Kerim'in Bakara Sûresi, 222. ayetinde hayız konusuna yer verilmiştir. Allah (cc) hayızın kadınlar için bir nevi sıkıntı ve rahatsızlık olduğunu belirtmiştir.

Hayızlı kadın dua edebilir, tesbih çekebilir, dua niyetiyle Kur'an'dan dua ayetlerini okuyabilir. Fatiha, İhlas, Felak, Nas gibi sûreler buna örnektir. Besmele, kelime-i tevhid ve şehadeti de okuyabilir. İhtiyaç halinde mescide girebilirler.

Hayızlı kadının Kur'an okuması ve Mushafı eline alması Hanefiler de dahil fakihlerin çoğunluğuna göre caiz değildir. Maliki fakihleri ise; kadının hayız süresi içinde Kur'an okuyabileceğine, fakat hayız kanı kesildiği andan itibaren gusledip temizleninceye kadar cünüp hükmünde olup Kur'an okuyamayacağını belirtmişlerdir. İbn Hazm bu şartı da aramaz. Malikiler ve İbn Hazm dahil bir grup İslam bilgini, cünüplük halinin iradi, hayızın ise gayri iradi oluşundan hareketle böyle bir ayırım yapmayı gerekli görmüşlerdir. Özellikle Malikiler kadınların Kur'an öğretimi ve öğrenimi için böyle bir ruhsata ihtiyaç bulunduğu noktasında hareket etmişlerdir.

Kur'an öğretimi ve öğrenimi ile meşgul olan kadınlar hatta, mazeret beyan etmesinin kendisini zor durumda bırakacağı bir ortamda bulunan kadınlar için böyle bir ruhsat vardır.

Ezber yapan kız öğrenciler, tefsir ve meal çalışan bayanlara aynı ruhsat söz konusudur.

Dr. Jale Şimşek
 

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Hayızlıya caiz olmayan şeyler

Hayızlıya caiz olmayan şeyler

Hayız ve nifas (adet ve lohusa) halindeki kadınlara haram şeyler şunlardır:
1- Namaz kılmak: Tilâvet ve şükür secdesi de böyledir. Bu durumda kılınamayan namazların sonradan kazası gerekmez.
2- Oruç tutmak: Gün boyu yeme-içmeyi bırakıp, oruç taklidi ve benzetmesi de mekruhtur. Hayız ve nifas halinde tutulmayan farz oruçların sonradan kazası farzdır. Nafile oruca başladıktan sonra hayız gören kadının, bu orucu daha sonra kaza etmesi gerekir. Çünkü başlanmış nafileyi sonradan da olsa tamamlamak vaciptir.
3- Kur’an-ı Kerim’i bir sargı veya kılıf içinde olmadan elle tutmak, herhangi yazılı bir ayete el sürmek. Tefsir ve diğer dinî kitapları tutmak ve Mushaf’ı giyilmiş elbisenin yeniyle tutmak da hayız ve cünup halinde mekruhtur.
4- Kur’an’dan bakarak veya ezbere ayet okumak. Dua niyetiyle Fatiha, dua ayetleri ve besmele okunabilir. Tesbih, tekbir ve zikir olabilir, şehadet ve salâvat söylenebilir, okunan Kur’an dinlenebilir. Zaruret halinde cünup ve hayızlının Kur’an ayetlerini kelime kelime okuyup talebeye öğretmesinde mahzur yoktur. El sürmeden ayetleri yazmak da caizdir.
(Malikî mezhebine göre, hayız halinde dokunmadan Kur’an okumak caiz olduğu gibi, Kur’an öğretimi için hayızlı veya abdestsiz olan öğretmen ve öğrencinin Mushaf’ı ellemesi de caizdir).
5- Camiye girmek. Dışarıdan cemaatin girişine açık olmayan okul ve daire bünyesindeki özel mescidlere hayız halinde girilebilir.
6- Kâbe’yi tavaf etmek. Hanefîlere göre tahrimen mekruh olarak tavaf sahih, fakat diğer üç mezhepte bu tavaf geçersizdir.
7- Eşiyle cinsî münasebette bulunmak.
8- Göbek ve diz arasından çıplak olarak faydalanmak. (4)
(1) el-Cezîrî: Kitabü’l-Fıkh ale’l-Mezahibi’l-Erbaa, 1/41 vd.; ez-Zuhaylî: el-Fıkhü’l-İslâmî ve Edilletüh, 1/359-365
(2) Cassas: Ahkâmü’l-Kur’an, 3/555; Kurtubî: el-Câmi, 17/216-18; Beyzavî: Envaru’t-Tanzîl, 5/292; İbn Aşur: Tesîru’t-Tahrîr, 27/334-37; Beyhakî: Ma’rifetü’s-Sünen, 1/317-321; Bâcî: el-Münteka, 2/404-406; Zeylaî: Nasbu’r-Raye, 1/280-84; Şevkânî: Neylü’l-Evtâr, 1/266-68; İbn Kudâme: el-Muğnî, 1/168-69; Nevevî: el-Mecmû, 2/85-86; İbn Hazm: el-Muhallâ, 1/94-99; İbn Teymiyye: Mecmûatü’l-Fetavâ, 21/152.
(3) el-Mecmû, 2/178 vd. 232 vd.; Reddü’l-Muhtâr, 1/311-320, 488.
(4) Reddü’l-Muhtâr, 1/484-89; el-Mecmû, 2/383-394; Mâşiyetü’d-Dusûkî, 1/207-208, 284; el-Karâfî: ez-Zahîre 1/237, 375-79.
 

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Hayzlıya serbest olanlar

Hayzlıya serbest olanlar

Yasak edilenlerin dışında her şey yapabilir. Mesela şunları yapar:
1- Hayzlı kadın, Besmele, salevat-ı şerife, kelime-i tevhid, istiğfar ve bütün duaları okuyabilir, tesbih çeker, zikreder. Fâtiha, Rabbenâ âtina.., Rabbenağfirli... ve daha başka dua âyetlerini dua niyetiyle ezberden okuyabilir. Hayzlı iken kabir ziyaretine gidebilir, dua niyetiyle orada Fatiha okur. Her namaz vaktinde abdest alıp, o namazı kılacak kadar zaman oturup zikreder, tesbih çekerse, en iyi kıldığı namazın sevabını kazanır.

2- Cünübe saç ve tırnak kesmek mekruh, ama hayzlıya mekruh değildir. Cünüpken de, hayzlı iken de saç boyatabilir. Hayzlı iken yiyip içilebilir; fakat cünüpken ağzını yıkamadan yiyip içmek mekruhtur ve fakirliğe sebeptir. Oruç için sahura kalkan kimsenin, vakit dar ise, elini ağzını yıkadıktan sonra, yiyip içmesi, daha sonra gusletmesi günah değildir. (Halebi)

3- Kadın cünüp iken hayz görse, cünüplük için gusletmesi iyi olur, hayz bitinceye kadar bekleyip, sonra ikisi için bir gusletmesi de caizdir. Cünübün ağzını yıkamadan yiyip içmesi tenzihen mekruhtur. Çünkü ağzına aldığı su, müstamel olur. Müstamel suyu içmek ise mekruhtur. Hayzlı böyle değildir. Hayz iken gusletmesi emredilmedi. Hayzlı kadın, göğsünü yıkamadan, çocuğunu emzirebilir. Cünüp kadının, yıkamadan emzirmesi mekruhtur. (Hadika)

4- Tilavet secdesini işiten cünüp kimse, temizlendikten sonra tilavet secdesi yapar. Fakat hayzlı ve nifaslı olana temizlendikten sonra da tilavet secdesi gerekmez.

5- İstihaza günlerindeki kadın, idrarını tutamayan, devamlı burnu kanayan veya bir akıntısı olan kadın gibi, özür sahibi olur. Namaz kılması ve oruç tutması lazım olur ve kan gelirken de vaty caiz olur. İstihaza kanı hastalık alametidir. Çok akarsa doktora gitmelidir.

Hayzlı kadın şunları yapabilir:
1- Sadaka verebilir.
2- Evde birisi Kur’an-ı kerim okursa dinleyebilir.
3- Her çeşit zikir ve dua edebilir.
4- Hepsinden daha kıymetlisi de ilim öğrenebilir. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:

(Bir saat ilim öğrenmek gece sabaha kadar ibadet etmekten kıymetlidir. Bir gün ilim öğrenmek, üç ay [nafile] oruç tutmaktan kıymetlidir.) [Ebu Nuaym]

(İlim öğrenmek, namaz, oruç, hac ve cihaddan daha kıymetlidir.) [Deylemi]

(İlim öğrenip de amel etmeyen bile; bin rekat [nafile] namaz kılmasından daha fazla sevap alır. Eğer öğrendiği ilimle amel ederse veya başkasına öğretirse, hem bunun sevabını alır, hem de kıyamete kadar bununla amel edenlerin sevabını alır.) [Hatib]

(İlimden bir mesele öğrenmek, dünyadaki her şeyden kıymetlidir.) [Taberani]

İlmin bu önemi, ibadetlerin sahih olması içindir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Fıkhı bilmeden ibadet eden, gece karanlıkta bina yapıp, gündüz yıkana benzer.) [Deylemi]
 

Rüyam3

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Ağu 2007
Mesajlar
2,204
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Selamün Aleyküm
Emeğinize sağlık çok güzel bir paylaşım olmuş biz bayanlar için kafamı kurcalayan çok sorular vardı bu yüzden iyi oldu benim için benimde size bir sorum olucak bunuda merak ediyorum ve başımada bir kaçkez geldi ne yapmam hakkında bilgi verebilirmisin
hayız durumu bittikten sonra temizlenip namaz kılan bayandan bir mühdet sonra azda olsa bir damla gibi hayız gelse orucu bozulur mu? namaz kılabilir mi?
Selametle kal
 

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Selamün Aleyküm
Emeğinize sağlık çok güzel bir paylaşım olmuş biz bayanlar için kafamı kurcalayan çok sorular vardı bu yüzden iyi oldu benim için benimde size bir sorum olucak bunuda merak ediyorum ve başımada bir kaçkez geldi ne yapmam hakkında bilgi verebilirmisin
hayız durumu bittikten sonra temizlenip namaz kılan bayandan bir mühdet sonra azda olsa bir damla gibi hayız gelse orucu bozulur mu? namaz kılabilir mi?
Selametle kal


Ve Aleyna Aleyküm Selam ve Rahmetullahi ve Berekatuhu..Adet müddetinin en azı üç gündür (yetmiş iki saattir). En çoğu da on gün, (iki yüz kırk saat)... Bu iki zaman arasında görülecek kanlar, adet kanı sayılır. Bu zaman içinde devamlı olarak kanın gelmesi gerekmez, ara sıra kesilebilir. Örnek: Bir kadın üç gün kan gördükten sonra iki gün kanı kesilse ve arkasından üç gün daha devam etse, bu sekiz günün hepsi adet gününü teşkil etmiş olur.Umulurki Sorunuza cevap olmuştur.Duayla kalınız..
 

cennet_agaci

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Kas 2006
Mesajlar
2,468
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
iStAnBuLL
1- Hayzlı kadın, Besmele, salevat-ı şerife, kelime-i tevhid, istiğfar ve bütün duaları okuyabilir, tesbih çeker, zikreder. Fâtiha, Rabbenâ âtina.., Rabbenağfirli... ve daha başka dua âyetlerini dua niyetiyle ezberden okuyabilir. Hayzlı iken kabir ziyaretine gidebilir, dua niyetiyle orada Fatiha okur. Her namaz vaktinde abdest alıp, o namazı kılacak kadar zaman oturup zikreder, tesbih çekerse, en iyi kıldığı namazın sevabını kazanır.


esselamü aleyküm kafama takılan şeyler var hayızlı haldeyken namaz surelerı okunması günah haram diye biliyorum sizin bu forumunuzu okuduktan sonra başka bir hafız kardeşimize sordum kesınlikle böyle bırşey olamaz hayız halindeyken fatıha suresı okunamaz günah işlersin demişti kime inanıcağımı şaşırdım hangisi doğru ???
 

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
1- Hayzlı kadın, Besmele, salevat-ı şerife, kelime-i tevhid, istiğfar ve bütün duaları okuyabilir, tesbih çeker, zikreder. Fâtiha, Rabbenâ âtina.., Rabbenağfirli... ve daha başka dua âyetlerini dua niyetiyle ezberden okuyabilir. Hayzlı iken kabir ziyaretine gidebilir, dua niyetiyle orada Fatiha okur. Her namaz vaktinde abdest alıp, o namazı kılacak kadar zaman oturup zikreder, tesbih çekerse, en iyi kıldığı namazın sevabını kazanır.


esselamü aleyküm kafama takılan şeyler var hayızlı haldeyken namaz surelerı okunması günah haram diye biliyorum sizin bu forumunuzu okuduktan sonra başka bir hafız kardeşimize sordum kesınlikle böyle bırşey olamaz hayız halindeyken fatıha suresı okunamaz günah işlersin demişti kime inanıcağımı şaşırdım hangisi doğru ???


Ve Aleyna aleyküm Selam ve Rahmetullahi ve Berekatuhu..Aziz ve Muhterem kardeşim paylaşımlarım tamamiyle kaynaklara dayanıyor.Hiç bir şekilde kendi fikrimi buraya yansıtmıyorum..Eğer arkadaşınıza sorarsanız Size verdiği cevabın kaynağını dahada yardımcı olmaya çalışırım..Dua ile kalınız.
 

cennet_agaci

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Kas 2006
Mesajlar
2,468
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
iStAnBuLL
Ve Aleyna aleyküm Selam ve Rahmetullahi ve Berekatuhu..Aziz ve Muhterem kardeşim paylaşımlarım tamamiyle kaynaklara dayanıyor.Hiç bir şekilde kendi fikrimi buraya yansıtmıyorum..Eğer arkadaşınıza sorarsanız Size verdiği cevabın kaynağını dahada yardımcı olmaya çalışırım..Dua ile kalınız.

şuan bilmıyorum ama öğrendiğimde forumunuza yazarım:(
 

CEVDET-71

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Nis 2007
Mesajlar
60
Tepki puanı
5
Puanları
0
Yaş
62
Sual: Muayyen günlerimizde neleri okuyup, neleri okuyamayız? Daha doğrusu bu günlerimizde yasak olan-olmayan şeyler nelerdir?
CEVAP
Hayz ve nifaslıya yasak olanlar:
1- Namaz kılamaz. Hadis-i şerifte de, (Hayzlı kadın namaz kılamaz) buyuruldu. (Buhari, Müslim, Ebu Davud)

2- Oruç tutamaz. [Hazret-i Âişe validemizin naklettiği hadis-i şerifte, hayzlı iken tutulamayan oruçlar kaza edilir, kılınmayan namazlar affolur. (Buhari)]

3- Kur'an okuyamaz. Hadis-i şerifte, (Hayzlı ve cünüp, Kur'an-ı kerim okuyamaz) buyuruldu. (Tirmizi)

4- Mushafa el süremez. Kur'an-ı kerimde mealen, (Kur'ana temiz olanlardan başkası dokunamaz) buyuruluyor. (Vakıa 79)

Hadis-i şerifte de, (Kur'ana ancak hadesten [abdestsizlikten, cünüplükten, hayz ve nifastan] temiz olan el değdirebilir) buyuruldu. (Nesai, Hakim, Beyheki, Taberani, Darekutni)

5- Camiye giremez. Hadis-i şerifte (Cünübe ve hayzlıya mescide girmek helal olmaz) buyuruldu. (İbni Mace)

6- Kâbe’yi tavaf edemez. Hadis-i şerifte, (Beytullahı tavaf etmek, namaz kılmak gibidir, yani abdestli olmak lazımdır) buyuruldu. (Tirmizi)

7- Cima edemez. (Bekara 222)

8- Hayzlı iken de, hayzsız iken de kadına dübüründen [anüsünden yani makattan] yaklaşmak haramdır. Oral [ağız ile] seks de, hayzlı iken de hayzsız iken de caiz değildir.

9- Kadın, hayzın başladığını ve bittiğini kocasından gizleyemez. Kocası sorunca söylemezse, büyük günah olur. Hadis-i şerifte, (Hayzın başladığını ve bittiğini kocasından saklayan kadın melundur) buyuruldu. (Cevhere)

10- Yanında kocası veya mahremi olmayan hayzlı kadın, uzun yola çıksa, seferi olamaz. Hayz bitince, bulunduğu yerden 104 Km’den daha fazla giderse, ancak o zaman seferi olur.

Hayzlıya serbest olanlar:
Yasak edilenlerin dışında her şey yapabilir. Mesela şunları yapar:
1- Hayzlı kadın, Besmele, salevat-ı şerife, kelime-i tevhid, istiğfar ve bütün duaları okuyabilir, tesbih çeker, zikreder. Fâtiha, Rabbenâ âtina.., Rabbenağfirli... ve daha başka dua âyetlerini dua niyetiyle ezberden okuyabilir. Hayzlı iken kabir ziyaretine gidebilir, dua niyetiyle orada Fatiha okur. Her namaz vaktinde abdest alıp, o namazı kılacak kadar zaman oturup zikreder, tesbih çekerse, en iyi kıldığı namazın sevabını kazanır.


ALINTIDIR.
 

Birnur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Haz 2006
Mesajlar
1,099
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
İsTaNBuL
Selamun Aleyküm
Fatiha suresi Ayet olarak mı okunur. ben anlayamadım..
 

CEVDET-71

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Nis 2007
Mesajlar
60
Tepki puanı
5
Puanları
0
Yaş
62
Selamün Aleyküm Kardeşim Elinize Gönlünüze Sağlik Böyle Bir Konu Bende Acmak Istedim Ama Biraz Cekinmiştim Ama Siz Actiniz Bu Konuyu Desteklerim Cünkü Kardeşlerimizin Coğu Yanliş Bilgi Ediniyor Veya Yanliş Anliyorlar Allaha Emanet Olun Sağlicakla Kalin
 

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Selamün Aleyküm Kardeşim Elinize Gönlünüze Sağlik Böyle Bir Konu Bende Acmak Istedim Ama Biraz Cekinmiştim Ama Siz Actiniz Bu Konuyu Desteklerim Cünkü Kardeşlerimizin Coğu Yanliş Bilgi Ediniyor Veya Yanliş Anliyorlar Allaha Emanet Olun Sağlicakla Kalin


Önemli olan Adım atmaktir.Adım atılmış Allah'ın izni ile hepimiz birlikte bilgileniriz,bilgilendiririz.."Şah-ı Nakşibendi Hazret'lerinin dediği gibi, "bizim yolumuz sohbet yoludur, toplulukta da rahmet vardır". Kalpleri bir olan yani kalpleri birbirine uygun olan kimselerin topluluğu Allah ve Resulüne sevgilidir. Allah ve Resulünün sevdiği bir topluluk dünyada da ahirette de sevilir."Selam ve Duayla kalınız..
 

FATIMAA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 May 2007
Mesajlar
996
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Yasak edilenlerin dışında her şey yapabilir. Mesela şunları yapar:
1- Hayzlı kadın, Besmele, salevat-ı şerife, kelime-i tevhid, istiğfar ve bütün duaları okuyabilir, tesbih çeker, zikreder. Fâtiha, Rabbenâ âtina.., Rabbenağfirli... ve daha başka dua âyetlerini dua niyetiyle ezberden okuyabilir. Hayzlı iken kabir ziyaretine gidebilir, dua niyetiyle orada Fatiha okur. Her namaz vaktinde abdest alıp, o namazı kılacak kadar zaman oturup zikreder, tesbih çekerse, en iyi kıldığı namazın sevabını kazanır

BURDA KAST EDİLEN FATİHANIN TÜRKÇE MEALİ Mİ?
 

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yasak edilenlerin dışında her şey yapabilir. Mesela şunları yapar:
1- Hayzlı kadın, Besmele, salevat-ı şerife, kelime-i tevhid, istiğfar ve bütün duaları okuyabilir, tesbih çeker, zikreder. Fâtiha, Rabbenâ âtina.., Rabbenağfirli... ve daha başka dua âyetlerini dua niyetiyle ezberden okuyabilir. Hayzlı iken kabir ziyaretine gidebilir, dua niyetiyle orada Fatiha okur. Her namaz vaktinde abdest alıp, o namazı kılacak kadar zaman oturup zikreder, tesbih çekerse, en iyi kıldığı namazın sevabını kazanır

BURDA KAST EDİLEN FATİHANIN TÜRKÇE MEALİ Mİ?


Hayır KAst edilen Arapçasıdır..Duayla kalınız..
 

elifimbenim(MERHUME)

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Kas 2007
Mesajlar
1,642
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
64
SELAMÜN ALEYKÜM agziniza saglik cok ÖZEL bizlerin kafasinda soru isaretleri birakan konuya yer verdiginiz icin ben yüksek bir ögrenim yapmadim fakat cok kitap okurum ve okuduklarimin icinde sizin yazdiklariniz da var pek aklimda tutamam ama yazdiklarinizi okuyunca aklima gedi sadece tv de KURAN okundugu zaman panige kapilip hemen baska kanala geciyordum ama simdi rahatlikla dinleye bilirim tekrar tesekkür ederim ALLAHA EMENET OLUN DUALARIM IZLASINIZ
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt