mürmüdük
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 7 Tem 2009
- Mesajlar
- 6,952
- Tepki puanı
- 1
- Puanları
- 0
- Yaş
- 54
- Web Sitesi
- anadoluhaber.blogcu.com
HADİSLER
Râmuzu’l-Ehâdis’den:
Eceller Şaban’dan Şaban’a tesbit edilir. Öyle olur ki, bir kimse evlenir, çocuğu olur, halbuki künyesi ölüler defterindedir.
•
Dünya kurulalıdan kıyamet kopana kadar iki harp saffı karşılaştı ise, bir tarafta muhakkak Rahman’ın kudret eli bulunmuştur. Bir kula zafer murad ettiği zaman, işte bu eli ile nusret eder de, göz açıp yumuncaya kadarlık bir zamanda diğer taraf hezimete uğrar.
•
Ahir zamanda zalim umera, fasık vüzera, hain hâkimler ve yalancı ulema gelir. Her kim onlara yetişirse sakın onların yardımcıları, vergi memuru, haznedarı ve onların emniyet memurları olmasın.
•
Bir askeri uğurlamak murad ettiklerinde, “dininizi, emanetinizi ve işlerinizin akibetini Allah’a emanet ederim” buyururlardı.
•
Ey kavim ağır olunuz. Sizden evvelki ümmetler, bu yaptığınız şeyle helâk oldu. Peygamberlerine karşı ihtilâfları sebebiyle ve kitaplarının bazısını bazısına karıştırmaları sebebiyle. Muhakkak ki Kur’ân’ın bir kısmı bir kısmını tekzib edici şekilde indirilmedi. Bilâkis bir kısmı bir kısmını tasdik edici şekilde indirildi. Ondan bildiğinizi tatbik edin, bilmediğinizi de âlimine bırakın, sorun.
•
İnsanlar üzerine bir zaman gelir ki, adamın imânı soyulur da haberi olmaz. Halbuki o, gömleğinin soyulduğu gibi soyulmuştur.
•
Ey insanlar kendinizi hoş tutun; zirâ siz sağır ve gaibe dua etmiyorsunuz... Siz, sizi işiten ve her yerde yakın ve beraber olan Allah’a dua ediyorsunuz.
•
Eğer siz, öküzlerin kuyruğuna yapışır, hile-i şer’iyeli alış veriş yapar ve cihadı da terkederseniz, üzerinize öyle bir zillet vurulur ki, cihada dönmedikçe ve tövbe etmedikçe bundan kurtulamazsınız.
•
Benden sonra ümmetimden bir kavim gelir. Kur’ân’ı okur, dinî ilimlerden de malûmatları olur. şeytan onlara gelir, “dünyalığınızı düzeltmek için hükümete sokulsanız ya, siz yine dininizde onlara uymazsınız” der. Nasıl çalıdan, -dikenden başka- birşey alınmazsa, onlara sokulmaktan da günahtan başka bir şey elde edilemez.
•
Bir kimse bir zalimle beraber yürürse mücrimdir. Ve Allah buyurmuştur ki: “Biz mücrimlerden intikam alacağız”.
•••
İmam Şaranî’nin Muhtasar-ı Tezkireti’l-Kurtubîsinden:
Mehdi bendendir. Alnı geniş ve açıktır. Doğan ve çekme burunludur. Yeryüzü evvelce nasıl haksızlıklarla dolmuş ise, aynı şekilde o yeryüzünü adaletle dolduracaktır. O yedi yıl hükümdarlık edecektir.” (Ayrıca bkz.: Mişkâtü’l Mesâbih, 3/24; Feyzü’l-Kadîr, 6/278)
•
Ebû Said el-Hudrî’den rivayet edilmiştir:
“Yemin ederim, bu ümmete öyle belâlar gelecek ki insan zulümden kurtulmak için sığınacak bir yer bulamayacaktır. Bu sıkıntılı zamanda, Allah Teâlâ, benim soyumdan birini gönderecek ve onun sayesinde yeryüzü adaletle dolacaktır; ondan önce zulüm ve gaddarlıkla doldurulduğu gibi... Mehdi’den yeryüzü ve gökyüzü sakinleri sâkinleri hoşnut olacaktır. Onun zamanında gökyüzü asla yağmur esirgemeyecek, yeryüzü de bitkilerini eksik etmeyecektir. Hatta yaşayanlar (sahip oldukları nimetleri görsünler diye), ölülerin de hayatta olmalarını temenni edeceklerdir. İmam Mehdi, bu adalet ve bolluk içinde yedi yahut sekiz veya dokuz yıl hüküm sürecektir. (Ayrıca bkz.: Mişkâtü’l-Mesâbih, c.3/25, şerh-i Aliyyi’l-Qârî, c.5/184)
•••
Mûteber muhaddisler tarafından derlenen hadis mecmuâlarının, Kitâbu’l-fiten ve Kıyamet Alâmetleri bahislerinden iktibas:
“Mehdi benim evlâdımdan bir adamdır. Rengi arabî, cismi isrâilî cismidir. Sağ yanağında, parlayan yıldız gibi bir ben bulunur.” (Ebû Nuaym)
•
Birgün biz Hazret-i Ali’nin (Raydyallâhu Anh) yanındayken, birisi Hazret-i Mehdi’den suâl etti. Hazret-i Ali (Radıyallâhu Anh), “Heyhat!” dedi. Sonra ELİYLE BİR DOKUZ YAPTI ve Şöyle dedi:
“- O, âhirzamanda, kişi “Allah’dan kork! Allah’dan kork!” denildiği zaman ortaya çıkar. Bulutların semada toplandığı gibi, Allah onun etrafında bir kavim toplar, onların kalblerini uzlaıtırır. Onlar içlerinden şehit düşene üzülmez, kendilerine katılana da sevinmezler. Sayıları Bedir Ashâbı kadardır. Evvelkiler onları geçemediği gibi, sonrakiler de onlara yetişemezler. Ve onların sayıları, Tâlud ile nehri geçenler kadardır.” (Muhammed b. Hanefî)
•••
Mehdînin zuhuruna yakın vukû bulacak hâdiseler:
“ÜMMETİMDE ZELZELELER OLUR. ÖYLE Kİ, BU ZELZELELERDE ON BİN, YİRMİ BİN, OTUZ BİN KİŞİ ÖLÜR. Allah bu ölümü muttakîlere öğüt, müminlere rahmet, kâfirlere ise azap kılar.” (İbn-i Asâkir)
•
İNSANLAR ZALİM KİMSENİN ZULMETTİĞİ GÖRÜP, ONUN ZULMÜNE MÂNİ OLMAZLARSA, ALLAH TARAFINDAN ONLARA UMUMÎ AZAP GÖNDERİLMESİ YAKINDIR!” (Tirmizî)
•
“Buümmetin sonunda Hasf, Nesf ve Kazf belâları meydana gelecektir.
- Ey Allah’ın Resûlü! Aramızda iyi kullar var iken demi?
- Evet! Pislik meydana sürülüp (günah ortada yapılınca) böyle olur!” (Tirmizî)
•
HİLÂFETİN MUKADDES YERE NÂZİL OLDU/UNU GÖRDÜ/ÜN ZAMAN ZELZELELER, İMTİHANLAR, BÜYÜK OLAYLAR YAKLAŞMIŞ DEMEKTİR.” (Ebû Dâvud)
•
Tilki gelip ResûlullâhIn minberine oturuncaya ve kimse kalkıp onu oradan kovmayıncaya kadar Kıyamet kopmaz. (Ebû Hureyre)
Râmuzu’l-Ehâdis’den:
Eceller Şaban’dan Şaban’a tesbit edilir. Öyle olur ki, bir kimse evlenir, çocuğu olur, halbuki künyesi ölüler defterindedir.
•
Dünya kurulalıdan kıyamet kopana kadar iki harp saffı karşılaştı ise, bir tarafta muhakkak Rahman’ın kudret eli bulunmuştur. Bir kula zafer murad ettiği zaman, işte bu eli ile nusret eder de, göz açıp yumuncaya kadarlık bir zamanda diğer taraf hezimete uğrar.
•
Ahir zamanda zalim umera, fasık vüzera, hain hâkimler ve yalancı ulema gelir. Her kim onlara yetişirse sakın onların yardımcıları, vergi memuru, haznedarı ve onların emniyet memurları olmasın.
•
Bir askeri uğurlamak murad ettiklerinde, “dininizi, emanetinizi ve işlerinizin akibetini Allah’a emanet ederim” buyururlardı.
•
Ey kavim ağır olunuz. Sizden evvelki ümmetler, bu yaptığınız şeyle helâk oldu. Peygamberlerine karşı ihtilâfları sebebiyle ve kitaplarının bazısını bazısına karıştırmaları sebebiyle. Muhakkak ki Kur’ân’ın bir kısmı bir kısmını tekzib edici şekilde indirilmedi. Bilâkis bir kısmı bir kısmını tasdik edici şekilde indirildi. Ondan bildiğinizi tatbik edin, bilmediğinizi de âlimine bırakın, sorun.
•
İnsanlar üzerine bir zaman gelir ki, adamın imânı soyulur da haberi olmaz. Halbuki o, gömleğinin soyulduğu gibi soyulmuştur.
•
Ey insanlar kendinizi hoş tutun; zirâ siz sağır ve gaibe dua etmiyorsunuz... Siz, sizi işiten ve her yerde yakın ve beraber olan Allah’a dua ediyorsunuz.
•
Eğer siz, öküzlerin kuyruğuna yapışır, hile-i şer’iyeli alış veriş yapar ve cihadı da terkederseniz, üzerinize öyle bir zillet vurulur ki, cihada dönmedikçe ve tövbe etmedikçe bundan kurtulamazsınız.
•
Benden sonra ümmetimden bir kavim gelir. Kur’ân’ı okur, dinî ilimlerden de malûmatları olur. şeytan onlara gelir, “dünyalığınızı düzeltmek için hükümete sokulsanız ya, siz yine dininizde onlara uymazsınız” der. Nasıl çalıdan, -dikenden başka- birşey alınmazsa, onlara sokulmaktan da günahtan başka bir şey elde edilemez.
•
Bir kimse bir zalimle beraber yürürse mücrimdir. Ve Allah buyurmuştur ki: “Biz mücrimlerden intikam alacağız”.
•••
İmam Şaranî’nin Muhtasar-ı Tezkireti’l-Kurtubîsinden:
Mehdi bendendir. Alnı geniş ve açıktır. Doğan ve çekme burunludur. Yeryüzü evvelce nasıl haksızlıklarla dolmuş ise, aynı şekilde o yeryüzünü adaletle dolduracaktır. O yedi yıl hükümdarlık edecektir.” (Ayrıca bkz.: Mişkâtü’l Mesâbih, 3/24; Feyzü’l-Kadîr, 6/278)
•
Ebû Said el-Hudrî’den rivayet edilmiştir:
“Yemin ederim, bu ümmete öyle belâlar gelecek ki insan zulümden kurtulmak için sığınacak bir yer bulamayacaktır. Bu sıkıntılı zamanda, Allah Teâlâ, benim soyumdan birini gönderecek ve onun sayesinde yeryüzü adaletle dolacaktır; ondan önce zulüm ve gaddarlıkla doldurulduğu gibi... Mehdi’den yeryüzü ve gökyüzü sakinleri sâkinleri hoşnut olacaktır. Onun zamanında gökyüzü asla yağmur esirgemeyecek, yeryüzü de bitkilerini eksik etmeyecektir. Hatta yaşayanlar (sahip oldukları nimetleri görsünler diye), ölülerin de hayatta olmalarını temenni edeceklerdir. İmam Mehdi, bu adalet ve bolluk içinde yedi yahut sekiz veya dokuz yıl hüküm sürecektir. (Ayrıca bkz.: Mişkâtü’l-Mesâbih, c.3/25, şerh-i Aliyyi’l-Qârî, c.5/184)
•••
Mûteber muhaddisler tarafından derlenen hadis mecmuâlarının, Kitâbu’l-fiten ve Kıyamet Alâmetleri bahislerinden iktibas:
“Mehdi benim evlâdımdan bir adamdır. Rengi arabî, cismi isrâilî cismidir. Sağ yanağında, parlayan yıldız gibi bir ben bulunur.” (Ebû Nuaym)
•
Birgün biz Hazret-i Ali’nin (Raydyallâhu Anh) yanındayken, birisi Hazret-i Mehdi’den suâl etti. Hazret-i Ali (Radıyallâhu Anh), “Heyhat!” dedi. Sonra ELİYLE BİR DOKUZ YAPTI ve Şöyle dedi:
“- O, âhirzamanda, kişi “Allah’dan kork! Allah’dan kork!” denildiği zaman ortaya çıkar. Bulutların semada toplandığı gibi, Allah onun etrafında bir kavim toplar, onların kalblerini uzlaıtırır. Onlar içlerinden şehit düşene üzülmez, kendilerine katılana da sevinmezler. Sayıları Bedir Ashâbı kadardır. Evvelkiler onları geçemediği gibi, sonrakiler de onlara yetişemezler. Ve onların sayıları, Tâlud ile nehri geçenler kadardır.” (Muhammed b. Hanefî)
•••
Mehdînin zuhuruna yakın vukû bulacak hâdiseler:
“ÜMMETİMDE ZELZELELER OLUR. ÖYLE Kİ, BU ZELZELELERDE ON BİN, YİRMİ BİN, OTUZ BİN KİŞİ ÖLÜR. Allah bu ölümü muttakîlere öğüt, müminlere rahmet, kâfirlere ise azap kılar.” (İbn-i Asâkir)
•
İNSANLAR ZALİM KİMSENİN ZULMETTİĞİ GÖRÜP, ONUN ZULMÜNE MÂNİ OLMAZLARSA, ALLAH TARAFINDAN ONLARA UMUMÎ AZAP GÖNDERİLMESİ YAKINDIR!” (Tirmizî)
•
“Buümmetin sonunda Hasf, Nesf ve Kazf belâları meydana gelecektir.
- Ey Allah’ın Resûlü! Aramızda iyi kullar var iken demi?
- Evet! Pislik meydana sürülüp (günah ortada yapılınca) böyle olur!” (Tirmizî)
•
HİLÂFETİN MUKADDES YERE NÂZİL OLDU/UNU GÖRDÜ/ÜN ZAMAN ZELZELELER, İMTİHANLAR, BÜYÜK OLAYLAR YAKLAŞMIŞ DEMEKTİR.” (Ebû Dâvud)
•
Tilki gelip ResûlullâhIn minberine oturuncaya ve kimse kalkıp onu oradan kovmayıncaya kadar Kıyamet kopmaz. (Ebû Hureyre)