Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Hadis Günlüğü. (3 Kullanıcı)

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
940
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
بِسْمِ اللهِ، اَلْحَمْدُ ِللهِ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِ اللهِ وَ بَعْدُ

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Mü’min, bir delikten iki defa sokulmaz.”

Buhari, Müslim
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
940
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh...
Allah Rasulü Hazret-i Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem
Enes'in (r.a.) naklettiğine göre:
Hz. Peygamber (a.s.) büyük günahlar olarak şunları saydı:
"Allah'a ortak koşmak, ebeveyne eziyet etmek, cana kıymak ve yalan söylemektir."
Müslim, İman, 144 (l, 91)
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
940
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
Görüşünüz, buluşunuz, konuşunuz. Muhakkak ki konuşmak kalbin cilasıdır. Muhakkak ki kılıcın paslandığı gibi kalplerde paslanır, cilası ise konuşmaktır. İlim talebiyle yalnız dünyayı isteyen kimseye Allah, kıyamet gününde cenneti bilmeyi ve tanımayı haram kılar.
Darimi 1
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
940
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Günün Hadisi : “Allah (c.c) Bir Kulu İçin Hayır İstedi Mi Onun Cezasını Erteleyip Dünyada Verir; Bir Kulu Hakkında Da Kötülük İstedi Mi Onun Günahlarını Tutar, Kıyamet Günü Cezasını Verir.”
(Tırmizi)
 

SHAHADAT

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Ocak 2012
Mesajlar
148
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Web Sitesi
www.shahadat.net

Devamlı herkesle kavga ve çekişme halinde olman, günah olarak sana kafidir.
Hadis (Ramuz).
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
940
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Rasulullah sallallahu aleyhi ve selem şöyle buyurdu:
Yedi sınıf insan vardır ki, Allah-u Teâlâ onları hiçbir gölgenin bulunmadığı gününde Arşın gölgesinde gölgelendirir.
1) Adaletli yönetici,
2) Allaha ibadetle büyüyen genç,
3) Kalbi camilere bağlı kimse,
4) Allah için birbirini seven ve bu uğurda bir araya gelip bu sevgi ile ayrılan iki kimse,
5) Mevki sahibi olan güzel bir kadın tarafından birlikte olmaya (cinsel ilişkiye) çağırıldığı halde; Ben Allahtan korkarım cevabı ile karşılık veren kimse,
6) Sağ elinin verdiği sadakayı sol eli duymayacak şekilde gizli sadaka veren kimse ve
7) Tenha yerde Allahı anarak gözleri yaşla dolup taşan kimse.
Buhari, Müslim, Tirmizi
 

SHAHADAT

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Ocak 2012
Mesajlar
148
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Web Sitesi
www.shahadat.net


Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

“Kişinin namazını uzun, hutbesini kısa tutması anlayışlı olduğunun alâmetidir. Onun için, siz de hutbeyi kısa tutun, namazı uzatın. Çünkü, bazı konuşmalarda büyüleyici sözler bulunur.”

Ravi: Ammar (r.a.)
Kaynak: Müslim.
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
940
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
اَلدِّينُ النَّصِيحَةُ قُلْنَا: لِمَنْ )يَا رَسُولَ اللَّهِ ؟( قَالَ: لِلَّهِ وَلِكِتَابِهِ وَلِرَسُولِهِ وَلأئِمَّةِ الْمُسْلِمِينَ وَعَامَّتِهِمْ

(Allah Rasûlü) “Din nasihattır/samimiyettir” buyurdu.
“Kime Yâ Rasûlallah?” diye sorduk.
O da; “Allah’a, Kitabına, Peygamberine, Müslümanların yöneticilerine ve bütün müslümanlara” diye cevap verdi.
Müslim, İmân, 95.
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
940
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
بِسْمِ اللهِ، اَلْحَمْدُ ِللهِ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِ اللهِ وَبَعْدُ
Berzah Hayatı

Bera bin Azib (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Ensardan bir adamın cenazesinin peşinden, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile birlikte kabre kadar gittik. Henüz daha kabri açılmamıştı. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kıbleye doğru oturdu, biz de Onun etrafında oturduk. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) elinde yere vurduğu bir değnek vardı. Bir göğe, bir yere bakmaya başladı. Gözlerini üç defa kaldırıp indirdi. İki ya da üç defa:

“Kabir azabından Allah’a sığınınız!” dedi.

Sonra Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

“Allah’ım! Şüphesiz ki ben, kabir azabından Sana sığınırım!” dedi ve bu sözlerini üç defa tekrarladı.

Daha sonra Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Mü’min bir kulun dünya ile alakası kesilip, ahirete yönelmeye başladı mı semadan yüzleri güneşi andıran beyaz yüzlü melekler iner. Beraberlerinde cennet kefenlerinden bir kefen ve cennet kokularından bir koku bulunur. Nihayet melekler o kişiden gözün görebildiği kadar uzak bir mesafede otururlar.

Sonra ölüm meleği gelir ve o kişinin başının yanında oturup, şöyle der:

−‘Ey hoş ve mutmain olan nefis! Allah’tan bir mağfirete ve bir hoşnutluğa gitmek üzere çık!’ Onun canı su kabından damlanın akması gibi akarak çıkar. Ölüm meleğide o canı alır. Nihayet canı çıktı mı sema ile yer arasındaki bütün melekler ona dua ederler. Semanın kapıları ona açılır. Bütün kapılarda bulunan melekler, yüce Allah’a ruhuyla yükselmesi için dua ederler. Ölüm meleği onun canını aldığı zaman melekler, bir göz açıp kapatacak bir süre kadar dahi olsa onu asla bırakmazlar! Hemen onu alır ve canını cennet kefenine koyarlar.

İşte bu, yüce Allah’ın:

−“Nihayet birinize ölüm gelse, elçilerimiz onun ruhunu alırlar. Onlar eksik de yapmazlar!” En’am Suresi 61. ayet bunu anlatmaktadır. Yeryüzünde bulunan en güzel misk kokusundan daha hoş olarak ruhu çıkar. Melekler onun ruhunu alıp yükselirler.

Meleklerden bir topluluğun yanından geçtileri zaman mutlaka melekler:

−‘Bu hoş ve temiz ruh kimindir derler?’

Onlara:

−‘Bu filan oğlu filandır’ diyerek dünyada iken ona verilen isimlerin en güzelini söylerler. Nihayet bu ruh ile dünya semasına ulaşırlar. Onun için kapının açılmasını isterler ve kapı açılır. Herbir semadan o semanın mukarreb olan melekleri bir sonraki semaya uğurlarlar. Nihayet onu yedinci semaya ulaştırırlar.

Allah Azze ve Celle şöyle buyurur:

−“Kulumun kitabını İlliyyin’de yazınız! İlliyyin’in ne olduğunu sen nereden bileceksin? O yazılmış bir kitabtır. Mukarreb olanlar onu müşahede ederler.” Onun kitabı İlliyyin arasında yazılır.

Sonra Allah Azze ve Celle şöyle buyurur:

−“Kulumu tekrar yeryüzüne götürünüz! Çünkü ben onlara şunu vadettim. Ben onları oradan yarattım, onları oraya iade edeceğim ve ikinci bir defa daha onları oradan çıkartacağım!”

Bunun üzerine, yere geri döndürülür ve tekrar ruhu onun cesedine geri verilir. O arkadaşlarının onu bırakıp gittikleri vakit ayakkabılarının sesini işitir. Onlar geri dönmekte iken bu sefer ona şiddetle bağırıp çağıran (Münker ve Nekir ismi) iki melek gelir ve ona şiddetle bağırırlar ve onu oturtarak ona şöyle derler:

−‘Rabbin kimdir?’

O kişi:

−‘Rabbim Allah’tır’ der.

Melekler ona:

−‘Dinin nedir?’ diye sorarlar.

O kişi:

−‘Dinim İslam’dır’ der.

Melekler ona:

−‘Size gönderilen bu adam kimdir?’ diye sorarlar

O kişi:

−‘O, Allah’ın Rasulüdür’ der.

Melekler ona:

−‘Amelin nedir?’ diye sorarlar.

O kişi:

−‘Allah’ın Kitabını okudum, ona iman ettim ve onu tasdik ettim’ der.

Melek ona şiddetlice:

−‘Rabbin kimdir? Dinin nedir? Rasulullah kimdir?’ diye sorar. İşte bu mü’minin karşı karşıya kalacağı son fitne olacaktır.

İşte bu, Allah Azze ve Celle’nin:

−“Allah, iman edenleri dünya hayatında da, ahiret hayatında da sabit bir sözle (tevhid sözüyle) sabit tutar…” İbrahim Suresi 27. ayetinde anlatılan budur.

O kişi:

−‘Rabbim Allah’tır, dinim İslam’dır, Rasulüm Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemdir’ der.

Mü’min kulun sorgusu esnasında verdiği bu cevaplar üzerine Allah gökten, onun cevaplarını tasdik eder ve kabrinin genişletilmesini, kendisine cennet yataklarından bir yatak hazırlanmasını, cennetten elbiseler giydirilmesini, cennetten kabrine güzel kokular ve ılık rüzgarlar esmesi için kabri ile cennet arasına bir kapı açılmasını emreder. Buna müteakiben kabri 70 zira yani 35 metre genişletilir ve aydınlatılır.

Daha sonra yüzü güzel, elbiseleri güzel ve kokusu hoş bir adam ona gelir ve der ki:

−‘Seni sevindirecek şeyleri sana müjdeliyorum. Allah’tan bir rıza ve içinde ebedi nimetlerin bulunduğu cennetlerin müjdesini sana getirdim. İşte bu sana vaadolunan günündür.’

Mü’min kişi ona şöyle der:

−‘Allah sana da hayırlı müjdeler versin, sen kimsin? Senin yüzün hayırlı şeylerle gelen kimsenin yüzüne benziyor.’

O kişi de ona:

−‘Ben senin dünyada işlemiş olduğun salih amelinim der. Allah’a yemin ederim ki ben seni şöyle bildim. Allah’a itaat hususunda çabuk davranan bir kimse idin. Allah’a masiyet hususunda ağırdan alırdın. Bundan dolayı Allah seni hayırla mükâfatlandırdı.’

Sonra ona, cennette açılan bir kapı ve cehenneme açılan bir kapı açılır ve denir ki:

−‘Eğer Allah’a isyan etmiş olsaydın, gideceğin yer bura olacaktı! Allah onun yerine sana bunu verdi.’

O kişi cennette olanları görünce şöyle der:

−‘Rabbim! Kıyametin kopmasını çabuklaştır ki ben aileme ve malıma kavuşayım!’

O kişiye:

−‘Sen burada kal!’ denilir. O kişi yeniden diriltilene kadar cennetteki makamını seyreder durur. Ruhu ise, yeniden bedene döneceği kıyamet gününe kadar cennet ağacına tutunmuş bir kuş olduğu halde temiz ruhların arasında bulunur.

Kâfir veya facir bir kişi dünya ile alakası kesilip, ahirete yöneldi mi, ona semadan kaba ve güçlü kuvvetli yüzleri siyah melekler semadan iner. Beraberlerinde cehennem ateşinden kaba elbiseler vardır! Nihayet melekler o kişiden gözün görebildiği kadar uzak bir mesafede otururlar.

Sonra ölüm meleği gelir ve o kişinin başının yanında oturup, şöyle der:

−‘Ey murdar! Nefis, Allah’tan bir gazab ve öfkeye doğru çık!’ Ölüm meleğinin bu sözü üzerine, o kişinin ruhu cesedinde dağılır. Dalları budakları çok, demir çubuğun ıslak yünden çekilmesi gibi onun ruhunu çekip alır. Bu hal ile birlikte damarları ve sinirleri paramparça olur. Gök ile yer arasındaki herbir melek ve semadaki bütün melekler ona lanet ederler. Semanın kapıları kapanır. O kişinin ruhu Allah’a çıkmaması için dua etmeyen hiçbir melek kalmaz! Ölüm meleği o ruhu, bu bedeni ezmek maksadıyla ve Allah’ın nimetlerinden yararlanmamak amacıyla, bedenin üzerine giyilen kıldan dokunmuş elbiselere gir! der.

Melekler göz açıp kapatacak kadar bir zaman kadar dahi olsa, onun elini bırakmazlar! O kişiyi hemen o getirdikleri kaba elbiselere sararlar. O kişiden, yeryüzünde görülmüş en kötü kokan leşin kokusu gibi bir koku çıkar.

Melekler onu alıp yükselirler.

Meleklerden bir topluluğun yanından geçtiklerinde mutlaka melekler:

−‘Bu murdar ruh kimdir?’ derler.

Onu götüren melekler de:

−‘Bu, filan oğlu filandır’ diyerek dünya hayatında ona verilen en kötü ismiyle onu anarlar. Nihayet o, dünya semasına getirilir. Ona kapının açılması istenir ama ona kapı açılmaz!

Bera bin Azib (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Daha sonra Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), Araf Suresi 40. ayeti okudu:

−“Ayetlerimizi yalanlayıp da onlara karşı büyüklenenlere hiç şüphesiz gök kapıları açılmayacaktır! Onlar deve, iğne deliğinden geçmedikçe cennete giremezler!..”

Bunun üzerine Allah Azze ve Celle şöyle der:

−“Onun kitabını Siccin’de, yerin en alt tabakasında yazınız! Kulumu tekrar yeryüzüne götürünüz! Çünkü ben onlara şunu vaat etmiştim. Ben onları oradan yarattım, onları oraya iade edeceğim ve ikinci bir defa daha onları oradan çıkartacağım!”

Bu sefer o kişinin ruhu semadan savrulup atılarak kovulur ve cesedine döndürülür nihayet gelip cesedine düşer!

Bera bin Azib (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Sonra Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Hac Suresi 31. ayeti okudu:

“…Kim, Allah’a ortak koşarsa o sanki gökyüzünden düşüp, kuşların kaptığı yahut rüzgarın kendisini uzak bir yere attığı kimseye benzer.”

Nihayet o kişinin ruhu cesedine iade edilir. O arkadaşlarının kendisini bırakıp gittikleri vakit ayakkabılarının sesini işitir. Bu halde iken şiddetle bağırıp çağıran ve azarlayan iki melek gelir ve onu oturturlar.

Melekler o kişiye şöyle derler:

−‘Rabbin kimdir?’

O kişi:

−‘Ah! Ah! Bilmiyorum’ der.

Melekler ona:

−‘Dinin nedir?’ diye sorarlar.

O kişi:

−‘Ah! Ah! Bilmiyorum’ der.

Melekler ona:

−‘Bu size gönderilen adam hakkında ne dersin ve onun hakkında nasıl şahitlik edersin?’ diye sorarlar.

O kişi, kendisine sorunan kişinin kim olduğunu anlıyamaz ve:

−‘Hangi adamı soruyorsunuz?’ der.

Melekler de ona:

−‘Muhammed’ diye hatırlatırlar.

Bunun üzerine o kişi:

−‘Ah! Ah! Bilmiyorum, insanlar (Muhammed hakkında) bir şeyler söylüyorlardı, ben de onların söylediği gibi söylüyordum. der.

Bu cevap üzerine melekler de ona:

−‘Hay bilmez olasın! ve hiçbir şey söyleyemez olasın!’ derler.

Bu cevaba müteakiben Allah-u Teâlâ, o yalan söylemiştir! Ona cehennem ateşinden bir yatak serilmesini, sıcak ve kavurucu rüzgarın girmesi için cehennemden onun kabrine bir kapı açılmasını emreder. Cehennemin ateşinin sıcağı ve deri gözeneklerinden işleyen sıcak havasıda ona ulaşır. Onun cehennemdeki mekanı kendisine gösterilir ve:

−‘Bu senin mekânındır’ denilir.

O kişiye cennetten de bir yer gösterilir ve:

−‘Eğer Allah’a itaat etmiş olsaydın burası senin olacaktı, denilir.’ O kişi kazandığı ve kaybettiği yerleri görünce acısı ve ızdırabı katlanır. Sonra o adamın kabri, o kadar daraltılır ki, kaburgaları birbirine geçer! İşte bu, Allah’ın vaat ettiği sıkıntılı ve sıkıcı hayattır!

Bera bin Azib (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Buna müteakiben Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Ta-Ha Suresi 124. ayeti okudu:

Nitekim Allah Azze ve Celle şöyle buyurmuştur:

“Herkim Benim zikrimden/Kur'anım’dan yüz çevirirse, şüphesiz ki onun sıkıntılı bir hayatı olur ve biz onu, kıyamet günü kör olarak haşrederiz!”

Sonra o adama yüzü ve elbiseleri çirkin, kötü kokan bir adam gelir ve ona şöyle der:

−‘Ben sana hoşuna gitmeyecek şeyleri bildiriyorum. İşte bu sana daha önce vaadolunan günündür,’ der ve onu Allah’ın azabı ile müjdeler.

Oda şöyle der:

−‘Sana da Allah hayır sözü işittirmesin! Sen kimsin? Yüzün kötü şeylerle gelen kimsenin yüzüne benziyor.’

O adam şu cevabı verir:

−‘Ben senin kötü amelinim. Allah’a yemin ederim ki; Ben seni Allah’a itaatte işi ağırdan alan, Allah’a isyana hızlıca koşan bir kişi olarak biliyorum. Allah sana kötülüğünün karşılığını versin.’

Sonra ona gözleri görmeyen, kulakları duymayan ve konuşmayan, elinde bir balyoz bulunan bir kişi görünür. Bu balyozu bir dağın üzerine indirecek olsa o dağ toprak olur. Ona bu balyozla öyle bir darbe indirir ki bu darbe ile o kişi kabrinde toprağa döner!

Daha sonra, Allah Azze ve Celle onu tekrar eski haline getirir ve ona musallat edilen kişi ona bir daha vurunca, o öyle bir feryad eder ki doğu ile batı arasındaki insanlarla cinlerden başka her şey o feryadı işitir. Sonra ona cehennem ateşine giden bir kapı açılır ve cehennemden ona yaygılar yayılır.

O adam:

−‘Rabbim! Kıyamet kopmasın!’ der.

Allah onu tekrar diriltinceye kadar o kişi kabrinde azap görmeye devam eder.”

Buhari 1/243, 3/1260, 1294, Müslim 905/11, 2870/70, Malik Muvatta 1/188, 189, İbni Hibban 3120, Ebu Davud 4753, Terğib ve Terhib 7/67, 77, Nesei 2059, İbni Mace 4269, 4271, Ahmed bin Hanbel 4/287, 288, No: 17803, 18733, 18815, Hâkim 1/37, 40, Tayalisi 753, Acurri eş-Şeria 367, 370
 

Şanslı Bedevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Ocak 2012
Mesajlar
19
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
140- (2362) Bize Abdullah b. Rumî EI-Yemâmî ile Abbas b. Abdil'-Azim El-Anberî ve Ahmcd b. Ca'fer El-Ma'kirî rivayet ettiler. (Dediler ki) : Bize Nadr b. Muhanımed rivayet etti. (Dedi ki) : Bize İkrime (bu zât İbni Ammar'dır) rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ebû'n-Necâşî rivayet etti. (Dedi ki) : Bana ttâfi' b. Hadic rivayet etti. Kâfi' şöyle demiş : Nebiyyullah (Sallailahü Aleyhi ve Setlem) Medine'ye geldi. Halk hurmaları ıslah ediyor; hurmaları aşılıyorlar diyorlardı. Bunun üzerine :

«Siz ne yapıyorsunuz?» diye sordu.

— Biz bunu (öteden beri) yapıyorduk, dediler.

«Umulur ki, bunu yapmasanız daha hayırlı olur.» buyurdular.

Onlar da aşılamayı bıraktılar. Derken hurmalar yemişlerini döktü yahut azalttı. Bunu kendisine andılar da :

«Ben ancak bir insanım, size dininizden bir şey emredersem onu hemen alın, kendi reyimden bir şey emredersem ben ancak ve ancak bir beşerim!» buyurdular.

Sahih-i Müslim: Kitab-ül Fazail; 38- Resulüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'ın Şer'an Söylediklerine İmtisalin Vacib Olması; Kendi Reyi Olarak Dünya Maişetlerine Ait Söylediklerine İmtisalin Vacib Olmaması Babı

***

5271... Ümmü Atiyye el-Ensariyye'den (rivayet edildiğine göre) Medine'de kızları sünnet eden bir kadın varmış da Peygamber (s.a.) ona:

"Çok derinden kesme, çünkü bu kadına daha çok tat verir. Kocası için de daha hoştur" buyurdu.

Ebu Davud dedi ki: Bu hadisin manası aynı senetle Ubeydullah b. Amr vasıtasıyla Abdülmelik'den de rivayet edilmiştir.

sünen-i Ebû Dâvud: Edep:Sünnet olma bâbı (166)
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
940
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Allah C.c Rasulü Hazreti Muhammed (SallAllah C.cu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz buyurdular ki: “Güneşin üzerine doğduğu en hayırlı gün Cuma günüdür. Adem (as) o gün yaratılmış, o gün cennete konulmuş, o gün cennetten çıkarılmıştır. Kıyamet de ancak Cuma gününde kopacaktır.”

(Müslim, Cum’a 5)
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
940
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Sizden biri kendisi için istediği şeyi kardeşi için istemedikçe, iman etmiş olmaz!’ buyurdu.”
Müslim 71/45
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
940
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Ümmetim misali yağmur misalidir ki onun evveli mi daha hayırlıdır, yoksa sonu mu, bilinmez’ buyurdu.”
Tirmizi 3029
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
940
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
"Kim güzelce abdest alırsa, o kimsenin günahları tırnaklarının altına varıncaya kadar bütün vücudundan çıkar."
Müslim, Tahâret 33. Ayrıca benzer rivayetler için bk. Nesâî, Tahâret 84; İbni Mâce, Tahâret 6
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
940
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Ubade İbnu's-Samit radıyallahu anh anlatıyor:
"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Kim Allah'a kavuşmayı severse, Allah da ona kavuşmayı sever. Kim Allah'a kavuşmaktan hoşlanmazsa Allah da ona kavuşmaktan hoşlanmaz!"
Hz. Aişe radıyallahu anha: "Biz ölmekten hoşlanmayız" dedi. Aleyhissalatu vesselam:
"Kasdımız bu değil. Lâkin, mü'mine ölüm gelince, Allah'ın rızası ve ikramıyla müjdelenir. Ona, önünde (ölümden sonra kendisini bekleyen) şeyden daha sevgili birşey yoktur. Böylece O, Allah'a kavuşmayı sever, Allah da ona kavuşmayı sever. Kâfir ise, ölüm kendisine gelince Allah'ın azabı ve cezasıyla müjdelenir. Bu sebeple ona önünde (kendini bekleyenlerden) daha menfur bir şey yoktur. Bu sebeple Allah'a kavuşmaktan hoşlanmaz, Allah da ona kavuşmaktan hoşlanmaz."
(Müslim, Zikr 14, (2683)
 
T

tevbekarım

Bismillahirrahmanirrahim

Hasan-ı Basrî (ra) Peygamber Efendimizin (a.s.m.) şöyle buyurduklarını rivayet ediyor:

İbâdetin ilk basamağı susmaktır.

Camiüssağir [ 3 : 82, Hadîs No: 2804]
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
940
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Ey kalbleri çeviren Allah'ım!
Kalbimi dinin üzerine sabit kıl!"
Ben (bir gün kendisine):
"Ey Allah'ın resulü!
Biz sana ve senin getirdiklerine inandık.
Sen bizim hakkımızda korkuyor musun?" dedim.
Bana şöyle cevap verdi:
"Evet! Kalpler, Rahman'ın iki parmağı arasındadır.
Onları istediği gibi çevirir.
Tirmizi, Kader 7
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
940
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
İnsanlar arasında ara bozma niyeti ile laf götürüp getirmek insanlara hakaret etmek ve sövmek kendi ırkını üstün görüp başka milletleri aşağı görmek İşte bu 3 davranış cehennemdedir
Bunlar bir mü’minin ahlakında yer alamaz
(Taberani)
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,582
Tepki puanı
940
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Hadis No : 1715
Ravi: İbnu Ömer
Tanım:Resulullah (sav) buyurdular ki: "Müslüman kişiye, hoşuna giden veya gitmeyen her hususta itaat etmesi gerekir. Ancak, masiyet (Allah'a isyan) emredilmişse o hariç, eğer masiyet emredilmişse, dinlemek de yok, itaat de yok."
Kaynak: Buhari, Ahkam 4, Cihad 108; Müslim, İmaret 38, (1839); Tirmizi, Cihad 29, (1708); Ebu Davud, Cihad 8
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt