Tebareke süresini Arapça' dan okuyamayan ve/veya Türkçe mealini bilmeyenler için; Affınıza sığınaraktan tabii ki...
Tebareke Suresi (Mülk Suresi) Meali:
“Tebârekeyi okumadan yatma! Kabir azabini def eder. Her gece Tebâreke okuyan, Kadr gecesini ihya etmis gibi sevaba kavusur.”
1. Mutlak hükümranlık elinde olan Allah, yüceler yücesidir ve O’nun her şeye gücü yeter. 2. O ki, hanginizin daha güzel davranacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratmıştır. O, mutlak galiptir, çok bağışlayıcıdır. 3. O ki, birbiri ile âhenktar yedi göğü yaratmıştır. Rahmân olan Allah’ın yaratışında hiçbir uygunsuzluk göremez sin. Gözünü çevir de bir bak, bir bozukluk görebiliyor musun? 4. Sonra gözünü, tek rar tekrar çevir bak; göz (aradığı bozukluğu bulmaktan) âciz ve bitkin halde sana dönecektir. 5. Andolsun ki biz, (dünyaya) en yakın olan göğü kandillerle donattık. Bunları şeytanlara atış taneleri yaptık ve onlara alevli ateş azabını hazırladık. 6. Rablerini inkâr edenler için cehennem azabı vardır. O, ne kötü dönüştür! 7. Oraya atıldıklarında, onun kaynarken çıkardığı uğultuyu işitirler. 8. Neredeyse cehennem öfkesinden çatlayacak! Her ne zaman oraya bir topluluk atılsa, onun bekçileri onla ra: Size, (bu azap ile) korkutucu bir peygamber gelmemiş miydi? diye sorarlar. 9. Onlar şöyle cevap verirler: Evet, doğrusu bize, (bu azap ile) korkutan bir peygam ber gelmişti; fakat biz (onu) yalan saymış ve: Allah’ın bir şey gönderdiği yok; siz olsa olsa büyük bir sapıklık içindesiniz! demiştik. 10. Ve: Şayet kulak vermiş veya aklımızı kullanmış olsaydık, (şimdi) şu alevli cehennemin mahkûmları arasında olmazdık! diye ilâve ederler. 11. Böylece günahlarını itiraf ederler. Artık (Allah’ın rahmetinden) uzak olsun, o alevli cehennemin mahkûmları! 12. Fakat daha görme den Rablerinden (azabından) korkanlara gelince, onlar için gerçekten hem bağış lanma hem de büyük mükâfat vardır. 13. Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun; bilin ki O, kalplerin içindekini bilmektedir. 14. Hiç yaratan bilmez mi? O, en ince işleri görüp bilmektedir ve her şeyden haberdardır. 15. Yeryüzünü size boyun eğdi ren O’dur. Şu halde yerin omuzlarında (üzerinde) dolaşın ve Allah’ın rızkından yi yin. Dönüş ancak O’nadır. 16. Gökte olanın, sizi yere batırıvermeyeceğinden emin misiniz? O zaman yer sarsıldıkça sarsılır. 17. Yahut gökte olanın üzerinize taş yağ dıran (bir fırtına) göndermeyeceğinden emin misiniz? İşte (bu) tehdidimin ne de mek olduğunu yakında bileceksiniz! 18. Andolsun ki, onlardan öncekiler de (bunu) yalan saymışlardı; ama benim karşılık olarak verdiğim azap nasıl olmuştu! 19. Üst lerinde kanatlarını aça-kapata uçan kuşları (hiç) görmediler mi? Onları (havada) rahmân olan Allah’tan başkası tutmuyor. Şüphesiz O her şeyi görmektedir. 20. Rah mân olan Allah’a karşı şu size yardım edecek askerleriniz hani kimlerdir? İnkârcılar ancak derin bir gaflet içinde bulunmaktadırlar. 21. Allah size verdiği rızkı kesiverse, size rızık verebilecek olan kimdir? Hayır, onlar azgınlık ve nefrette direnip durmak tadırlar. 22. Şimdi (düşünün bakalım), yüz üstü kapanarak yürüyen mi (varılacak) yere daha iyi erişir, yoksa doğru yolda düzgün yürüyen mi? 23. (Resûlüm!) De ki: Sizi yaratan, size işitme duyusu, gözler ve kalpler veren O’dur. Ne az şükrediyorsu nuz! 24. De ki: Sizi yeryüzünde çoğaltıp yayan O’dur; ancak O’nun huzuruna gelip toplanacaksınız. 25. “Doğru sözlü iseniz (söyleyin), bu tehdit hani ne zaman (gerçek leşecek)?” derler. 26. De ki: O bilgi, ancak Allah’a mahsustur. Ben ise sadece apaçık bir uyarıcıyım. 27. Ama onu (azabı) yakından gördükleri zaman, inkâr edenlerin yüzleri kararacak ve (kendilerine): İşte sizin isteyip durduğunuz budur denecektir. 28. De ki: Allah beni ve beraberimdekileri (sizin istediğiniz üzere) yok etse veya (öy le olmayıp da) bizi esirgese, (söyleyin bakalım) inkârcıları yakıcı azaptan kurtara cak kimdir? 29. De ki: (Sizi imana davet ettiğimiz) O (Allah) çok esirgeyicidir; biz O’na iman etmiş ve sırf O’na güvenip dayanmışızdır. Siz kimin apaçık bir sapıklık içinde olduğunu yakında öğreneceksiniz! 30. De ki: Suyunuz çekiliverse, söyleyin ba kalım, size kim bir akarsu getirebilir?