Allahumme Salli Ala Seyyidina Muhammedin Ve Ala Ali Seyyidina Muhammed
Allahumme Salli Ala Seyyidina Muhammedin Ve Ala Ali Seyyidina Muhammed
Allahumme Salli Ala Seyyidina Muhammedin Ve Ala Ali Seyyidina Muhammed
Allahumme Salli Ala Seyyidina Muhammedin Ve Ala Ali Seyyidina Muhammed
Allahumme Salli Ala Seyyidina Muhammedin Ve Ala Ali Seyyidina Muhammed
Allahumme Salli Ala Seyyidina Muhammedin Ve Ala Ali Seyyidina Muhammed
Allahumme Salli Ala Seyyidina Muhammedin Ve Ala Ali Seyyidina Muhammed
Allahumme Salli Ala Seyyidina Muhammedin Ve Ala Ali Seyyidina Muhammed
Allahumme Salli Ala Seyyidina Muhammedin Ve Ala Ali Seyyidina Muhammed
Allahumme Salli Ala Seyyidina Muhammedin Ve Ala Ali Seyyidina Muhammed
peki ben bir şey sormak istiyorum
neden 10 kere ?
SELAMUN ALEYKÜM.ÖNCELİKLE SİZİN SALAVAT-I ŞERİFİ OKUMANIN FAZİLETİNİ BİLDİĞİNİZİ DÜŞÜNEREK BUNU KISA AÇIKLAYAN BİR YAZI EKLEMEK İSTERİM.
Peygamberimize Salavat getirmenin vücubiyeti
1- En az bir defa getirmek.
2- Adet kaydetmeksizin çok getirmek.
3- İsm-i şerifi her zikrettiğinde getirmektir.
4- Her mecliste bir sefer getirmek.
5- Namazda getirmek.
6- Ömründe bir defa getirmek.
7- Teşehhüdde yani ettehiyyatüyü okurken getirmek.
8- Kade-i ahirede teşehhüdden sonra getirmek
Salavat-ı Şerifenin müstehab olduğu anlar
1- Cuma günü ile Cuma gecesi, Cumartesi, Pazar ve Perşembe günleri.
2- Sabah akşam, mescide girerken, çıkarken.
3- Peygamberimizin kabrini ziyaret ederken
4- Safa ile Merve’de. Cuma hutbesiyle sair hutbelerde, müezzine icabet ettikten hemen sonra.
5- İkamet edilirken duanın başında, ortasında ve sonunda
6- Bir yere toplanırken ve dağılırken, abdest alırken kulak çınlarken, bir şey unutulduğu vakit.
7- Vaaz ve ilim neşrederken, hadis okuma başlarken ve bitirirken, sual ve fetva yazarken.
8- Her hoca ve talebenin, hatibin, kız isteyenin evlenenin evlendirenin salavat getirmesi müstehabdır.
9- Mühim işlerin başında, zikir zamanında, peygamberimizin ismini işittği zaman yahut ismi yazıldığı zaman.
10- Abdest alırken, kulak çınlarken, aksırdıktan sonra.
(İbn-i Abidin 2/323)
Ezcümle aleyhissalatü vesselam buyurmuştur ki:
“Burnu sürtülsün o adamın ki yanında ben zikrolunmuşum da bana salavat getirmemiştir.” Yine buyurmuştur ki:
“Allah Teala bana iki melek müvekkel kıldı ben bir müslimin yanında anıldığımda bana salavat getirdi mi behemehal o iki melek ona Allah seni bağışlasın derler. Allah Teala ve sair melaikesi de o iki meleke cevaben Amin derler.
Bir müslümanın yanında zikrolundum da bana salavat getirmedi mi behemehal o iki melek Allah sana mağfiret etmesin derler. Allah Teala ve sair melaikesi de o iki meleğe cevaben amin derler.” (Elmalılı Hamdi yazır 6/3923)
Binaenaleyh Rasulullahın hali hayatında nasıl tâzim lazımsa, hali vefatında ism-i celili zikrolunduğunda dahi kemali tazim ve ihtiram lazımdır. Çünkü peygamberimiz (as) insanlık için bir mürşid-i kamildir. Ehl-i imanı imana davet eden ve hidayetlerine yegane sebep olan Rasulullah olduğundan böylesi nimetlerin karşılığı ve ümmet olmamız hasebiyle şükranen salavat-ı şerifelerle dua ve ihtiramda bulunmak her mümin üzerine vaciptir.
Salavat-ı şerife vesilesiyle pek çok mükafata nail olacağımız, hatta ahirette peygamberimizin şefaatına ecir ve mükafata vesile olacağı bellidir.
Yüce Rabbim bizleri sevgili Resulünün şefaatine nail eylesin.
“Allâh ve melekleri Peygamber’e çokça salât ederler. Ey mü’minler! Siz de O’na çokça salât getirin ve tam bir teslimiyetle selâm verin.” (el-Ahzâb, 56)
Allâh Teâlâ âyet-i kerîmede, kendisinin ve meleklerin Rasûl-i Ekrem’e salavât getirdiklerini hatırlattıktan sonra, kullarına hitâben:
“-Ona -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, bizim gibi siz de salât ü selâm getirin, saygıların en yücesiyle O’nu yâdedin.” buyurmaktadır
Bir gün Ubey b. Ka’b -radıyallâhu anh- Efendimiz -sallallâhu aleyhi ve sellem-’e sordu:
“- Yâ Rasûlallâh! Ben sana çok salavât-ı şerîfe getiriyorum. Acaba bunu ne kadar yapmam gerekir?”.
“- Dilediğin kadar yap.” buyurdu.
“- Duâlarımın dörtte birini salavât-ı şerîfeye ayırsam uygun olur mu?” diye sordum.
“- Dilediğin kadarını ayır. Ama daha fazla yaparsan senin için hayırlı olur.” buyurdu.
“- Öyleyse duâmın yarısını salavât-ı şerîfeye ayırayım.” dedim.
“- Dilediğin kadar yap. Ama daha fazla yaparsan senin için hayırlı olur.” buyurdu.
Ben yine:
“- Şu hâlde üçte ikisi yeter mi?” diye sordum.
“- İstediğin kadar. Ama artırırsan senin için iyi olur.” buyurdu.
“- Öyleyse duâya ayırdığım zamanın hepsinde sana salavât-ı şerîfe getirsem nasıl olur?” deyince:
“- O takdirde Allâh bütün sıkıntılarını giderir ve günahlarını bağışlar.” buyurdu.” (Tirmizî, Kıyâmet, 23)
Velhâsıl âyet ve hadîs-i şeriflerde bildirildiği üzere salavât-ı şerîfe getirmenin pek çok faydaları vardır. Bunları kısaca özetleyecek olursak:
1- Salavât, Ahzâb Sûresi 56. âyette belirtildiği üzere Cenâb-ı Hakk’ın buyruğuna itâattir.
2- Salavât, günahların affedilmesine vesîledir.
3- Peygamber -sallallâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e yakın olmanın en güzel ve en kolay yolu ona salavât getirmektir.
4- Rasûlullâh -sallallâhu aleyhi ve sellem-, kendisine salât okuyana mukâbelede bulunur.
5- Her salât getirenin ismi, Peygamber -sallallâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e arz edilir.
6- Salât ü selâm okuyan kimse, Allâh ve Rasûlü’nün muhabbetini diğer muhabbetlere tercih etmiş olduğu için, O’nun ahlâkıyla ahlaklanmada seviye alır, kötü ahlaktan kurtulur, fazîlete erer.
7- Rasûl-i Ekrem’in kendisine olan muhabbeti arttığı gibi, onun da Efendimiz -sallallâhu aleyhi ve sellem-’e olan muhabbeti devam eder ve katlanarak artar.
8- Allâh Teâlâ’nın Rasûlullâh -sallallâhu aleyhi ve sellem- ile bize ihsan ettiği lutuflar, sayıya gelmeyecek kadar fazla olmasına rağmen, salât ve selâm ile Efendimiz -sallallâhu aleyhi ve sellem-’in üzerimizdeki hakkını çok az da olsa ödemeye çalışmış oluruz.
9- Allâh Teâlâ’nın rahmetinin üzerimize inmesine vesîledir.
10- Salavât unutulan sözün hatırlanmasına sebep olur.
11- Salavât duâların kabûlüne vesîledir.
12- Yine salavât kıyâmetin o zor gününde arşın gölgesinde gölgelenmeye vesîledir ki, hadîs-i şerif’te şöyle buyurulur:
“Kıyamet gününde üç kişi Allâh’ın arşının gölgesinde gölgelenir:
1- Üzüntülü kişinin sıkıntısını teselli eden kişi.
2- Benim sünnetimi ihyâ eden kimse.
3- Benim üzerime çok çok salavât getiren kimse.”
Rabbim cümlemizi salavâtın özüne ulaşıp, Peygamber ahlâkıyla ahlaklanmayı, O’nun 23 yıllık nübüvvet hayatından lâyıkı vechile hisseler almayı ihsan eylesin!.. (Âmin)
SALAVAT- ŞERFİ NE KADAR GETİRİRSEK O KADAR HAYIRLI OLACAĞINI VE ÜYELERİMİZİNDE BİR ÇOĞUNUN ÇALIŞTIĞINI, İŞYERİNE AYIRMALARI GEREKEN ZAMANIDA SİTEYE AYIRAMAYACAKLARINI DÜŞÜNEREK BEN 10 KERE DİYE BİR SINIRLAMA KOYDUM.AMA SİZ İSTEDİĞİNZ KADAR SALAVAT ÇEKEBİLİR YADA ÇEKMEYEBİLİRSİNİZ.SALAVAT ÇEKMENİN ÖNEMİNİ AÇIKLAMAK BİZDEN NE KADAR SALAVAT ÇEKECEĞİNİZİ BELİRLEMEK SİZDEN.SELAMETLE