Müslüman bu kadar teslimiyetçi olamaz. Ahirette O' nun elinde değil Cennet' te Cehennem de...
İnsan ahiretini kurallar bütünü olan Kur'an' a uyarak kendisi belirlemiymuydu ? Ne oldu da Ahiret Allah' ın oldu ?
İnsanları yanıltacak geniş cümleler kurmaktan sakınırım ama, net bildiğimi de söylerim. Kimse kusura bakmasın.
Ben iyi insansam ahiretim de iyi olur !
Ben kötü insansam ahiretim de kötü olur !
Sayın Krmus ...Allah C.C. çarpık ilişkiye kızar...Kadın ile erkek arasında böyle istenmeyen olay İptiladır... Ölüm cezası olmaz...
Allah C.C. nun gazabı Aynı cinsin günahına daha şiddetlidir...
Dünya imtihan dünyası tabi ki iptila olacak...iyi ve çirkin olacak.. Elek misali süzgeç süzecek...ancak Kadın ve erkek arası günah ...Cehennemi haketme dir..Zina açısından söylüyorum...İki taraf da suçlu ... Af dilenip ...pişman olunursa yı iyi anlamak lazım...
Ayrıca devlet kanunları da varsa ...uygulanacak o olmalı...Düzen orta karar uygular ...
4- NİSÂ SÛRESİ
Bismillâhirrahmânirrahîm.
15. Kadınlarınızdan fuhuş (zina) yapanlara karşı içinizden dört şahit getirin. Eğer onlar şahitlik ederlerse,
o kadınları ölüm alıp götürünceye veya Allah onlar hakkında bir yol açıncaya kadar kendilerini evlerde
tutun (dışarı çıkarmayın).
16.
Sizlerden fuhuş (zina) yapanların her ikisini de incitip kınayın. Eğer onlar
tövbe edip ıslah olurlarsa,onları incitip kınamaktan vazgeçin. Çünkü Allah, tövbeleri çok kabul edendir, çok merhamet edendir.
17. Allah katında (makbul) tövbe, ancak bilmeyerek günah işleyip sonra çok geçmeden tövbe edenlerin
tövbesidir. İşte Allah, bunların tövbelerini kabul buyurur. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet
sahibidir.
18. Yoksa (makbul) tövbe, kötülükleri (günahları) yapıp yapıp da kendisine ölüm gelip çatınca, “İşte ben
şimdi tövbe ettim” diyen kimseler ile kâfir olarak ölenlerinki değildir. Bunlar için ahirette elem dolu bir
azap hazırlamışızdır.
24- NÛR SÛRESİ
Bismillâhirrahmânirrahîm.
2.
Zina eden kadın ve zina eden erkekten her birine yüzer değnek vurun. Allah’a ve ahiret gününe
inanıyorsanız, Allah’ın dini(nin koymuş olduğu hükmü uygulama) konusunda onlara acıyacağınız
tutmasın. Mü’minlerden bir topluluk da onların cezalandırılmasına şahit olsun.
3. Zina eden erkek ancak, zina eden veya Allah’a ortak koşan bir kadınla evlenir. Zina eden bir kadınla
da ancak zina eden veya Allah’a ortak koşan bir erkek evlenir. Bu, mü’minlere haram kılınmıştır.
4. Namuslu kadınlara zina isnat edip sonra da dört şahit getiremeyenlere seksen değnek vurun. Artık
onların şahitliğini asla kabul etmeyin. İşte bunlar fâsık kimselerdir.
5.
Ancak tövbe edip bundan sonra ıslah olanlar müstesna. Çünkü Allah, çok bağışlayandır, çok
merhamet edendir.
6,7. Eşlerine zina isnat edip de kendilerinden başka şahitleri olmayanlara gelince, onların her birinin
şahitliği; kendisinin doğru söyleyenlerden olduğuna dair, Allah adına dört defa yemin ederek şahitlik
etmesi, beşinci defada da; eğer yalancılardan ise, Allah’ın lânetinin kendi üzerine olmasını ifade
etmesiyle yerine gelir.
8,9. Kocasının yalancılardan olduğuna dair Allah’ı dört defa şahit getirmesi (Allah adına yemin etmesi),
beşinci defada da eğer kocası doğru söyleyenlerden ise Allah’ın gazabının kendi üzerine olmasını
dilemesi, kadından cezayı kaldırır.
10.
Allah’ın size lütfu ve merhameti olmasaydı ve Allah tövbeleri kabul eden, hüküm ve hikmet sahibi
olmasaydı, hâliniz nice olurdu?
11. O ağır iftirayı uyduranlar, sizin içinizden bir güruhtur. Bu iftirayı kendiniz için kötü bir şey sanmayın.
Aksine o sizin için bir hayırdır. Onlardan her biri için, işledikleri günahın cezası vardır. İçlerinden
(elebaşılık ederek) o günahın büyüğünü üstlenen için ise ağır bir azap vardır.
12. Bu iftirayı işittiğiniz zaman, iman eden erkek ve kadınlar, kendi (din kardeş)leri hakkında iyi zan
besleyip de, “Bu, apaçık bir iftiradır” deselerdi ya!
13. Onlar (iftiracılar) bu iddialarına dair dört şahit getirselerdi ya! Mademki şahit getirmediler; işte onlar
Allah yanında yalancıların ta kendileridir.
14. Eğer size dünya ve ahirette Allah’ın lütfu ve rahmeti olmasaydı, içine daldığınız bu iftiradan dolayı
size mutlaka büyük bir azap dokunurdu!
15. Hani o iftirayı dilden dile dolaştırıyor; hakkında hiçbir bilginiz olmayan şeyleri ağzınıza alıp söylüyor ve
bunu önemsiz bir iş sanıyordunuz. Hâlbuki bu, Allah katında büyük bir günahtır.
16. Bu iftirayı işittiğiniz vakit, “Böyle sözleri ağzımıza almamız bize yaraşmaz. Seni eksikliklerden uzak
tutarız Allah’ım! Bu, çok büyük bir iftiradır” deseydiniz ya!
17. Eğer inanıyorsanız, bu gibi şeylere bir daha ebediyyen dönmemeniz için Allah size öğüt veriyor.
18. Allah, size âyetleri açıklıyor. Allah, her şeyi hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
19. İnananlar arasında hayâsızlığın yayılmasını arzu eden kimseler var ya; onlar için dünya ve ahirette
elem dolu bir azap vardır. Allah bilir, siz bilmezsiniz.
20. Allah’ın lütfu ve rahmeti sizin üzerinize olmasaydı ve Allah çok esirgeyici ve çok merhametli
olmasaydı, hâliniz nice olurdu?