Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Farzetki ölüyorsun ... (1 Kullanıcı)

koskun

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Ocak 2007
Mesajlar
1,030
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
57
Konum
Niğde
FARZETKİ ÖLÜYORSUN …

Yüce Allah’ın takdir ettiği bir zamanda açtın gözlerini dünyaya. Ezelden beri dünyada olmayan sen, aciz insan, dünyada hiç ölmeyecekmiş gibi yaşıyorsun. Filmlerde heyecan ve korku unsuru olarak kullanılan ölümü, kesinlikle yaşayacağını bildiğin halde onu unutuyorsun. “İsteyene ölüm nasihat olarak yeter.” hadisi şerifini okuyorsun, ancak nasihat almıyorsun, ölümü hatırlamaktan bile çekiniyorsun...

Ne zaman karşılaşacağını bilmediğin ölümle, en doğal anında, yatarken, gezerken, koşarken, karşıdan karşıya geçerken, yemek yerken veya otururken tanışıyorsun.

Ne mutlu sana ki, Salih bir amel işledin, gül koklar gibi teslim ediyorsun ruhunu...
Yazıklar olsun sana ki, başıboş bir ömür tükettin. Ruhun, dikenler içine atılan bir pamuğun çekilişi gibi alınıyor ve sen hiç tatmadığın büyük bir acıyı tadıyorsun.


Doğduğun günden beri dimdik ayakta duran vücudun gayri ihtiyari yerde upuzun yatıyor. Gelen geçenlerin ilgisini celbediyor. Daha sonra yakınlarının ağıtları arasında, caminin cenaze yıkama bölümüne götürülüyorsun. Ölen sen değilmişsin gibi garip bir edayla seyrediyorsun tüm olup bitenleri... Ortada bir cenaze vardır, yıkanıyor. Ömründe hiç kimseye göstermediğin, sence kutsal ve dokunulmaz sayılan vücudun, imamın ve yardımcılarının elleri arasında oyuncak bir bebek gibi kaldırılıp, indiriliyor. Dışardan ağıt sesleri yükseliyor, herkesten ve her yerden hüzün, gözyaşı akıyor, sen aklı başında, tüm olup bitenlere bir anlam vermeye çalışıyorsun. Ve sen kiminle konuşsan bir cevap alamıyorsun; çünkü onlar seni görmüyor, duymuyorlar, ancak sen bunu bilmiyorsun...

Sonra naaşın tabut üzerine bırakılıyor, yakınlarının, eş-dost ve arkadaşlarının omuzlarında mezarlığa götürülüyor. Sen de karışıyorsun kalabalığın içine...

Ne mutlu sana ki, mezarlığı hep ziyaret ettin, ölümü hep hatırladın, hazırlandın, yabancısı olmadığın bir yere götürülüyorsun...
Yazıklar olsun sana ki, mezarlığı yolun sonu olarak gördün, değer vermedin, en değersiz, en korkunç ve en yabancısı olduğun bir bataklığa götürülüyorsun...


Tabut yere indiriliyor, bir bebek gibi bembeyaz bir kundağa sarılı naaşın usulca, önceden hazırlanmış iki metre derinliğindeki, sert, soğuk ve ıssız çukura bırakılıyor. Kundak gibi seni çepeçevre saran kefenin baş kısmı göğsüne kadar açılıyor, sağ tarafın üzerinde kıbleye döndürülüyorsun...

Ne mutlu sana ki, ömründe her gün beş defa kıbleye döndün, son yatışında da yine kıbleye, o nur ve emniyet beldesi Mekke’ye döndürülüyor yüzün...
Yazıklar olsun sana ki, ömründe kıbleye hiç dönmedin. Onu ciddiye almadın, şimdi ise yüzün döndürülmesine rağmen huzur yerine huzursuzluk yaşıyorsun...


Sonra üzerin taşlarla kapatılıyor yavaş yavaş. Ömrün boyunca ondan beslendiğin, üzerinde gezdiğin ancak ürünlerine gözünün doymadığı toprak, kürek kürek üzerine atılıyor ve bir türlü doymayan gözün, yüzlerce kürek toprakla iyice dolduruluyor. Mezarın tamamlanıyor. Seni gömen cemaat, imamın el hareketiyle yere çömeliyor...

Ne mutlu sana ki, faziletli, güzel ahlaklı oldun, herkes: “Allah rahmet eylesin, mekanı nurla dolsun, çok iyi bilirdik merhumu.” diyor...
Yazıklar olsun sana ki, bedbaht bir fert oldun toplumda, herkes, “eh iyi bilirdik(!) medfunu” diyor gönülsüzce ve alaylı bir tavırla, formalite icabı...


İmam telkini okuyor, yerin altında sen dinliyorsun; yerin üstünde inleyen cemaat dinliyor. “Ey meyyit! Birazdan melekler gelecek, iki tanedir. Onlardan korkma, onlar Allah’ın elçileridir. Sana, “Rabbin kim?” diye sorduklarında: “Rabbim Allah’tır.” de onlara. Sana, “Peygamberin kim?” diye sorduklarında: “Peygamberim Muhammed’dir.” de onlara. Sana, “Dinin ne?” diye sorduklarında: “Dinim İslam’dır.” de onlara. vs...

Ne mutlu sana ki, bu soruların cevaplarıyla yaşadın, cevaplarını hafızana kazıdın, şimdi bunları çok iyi biliyorsun...
Yazıklar olsun sana ki, bu soruların cevabını inkar ettin, ya da ezberledin, ama yaşamadın, şimdi bunları bilmiyor, kekeliyor ve akıbetini korkuyla bekliyorsun...


Mezarlıktaki cemaat, sana olan akrabalık derecesine göre teker teker dağılıyor. Mezarlıkta sadece “Ölsem bile onlardan ayrılmam.” dediğin çok yakın akrabaların kalıyor. Ama ne acı ki, hayat senin için bitmesine rağmen, onlar için devam ediyor ve birazdan onlar da seni terkediyorlar...

Ne mutlu sana ki, ömrün boyunca seni ebediyyen terketmeyen ve yalnızlığınla başbaşa bırakmayan Allah’ı dost edindin, şimdi üzülmüyorsun...
Yazıklar olsun sana ki dünyada sahte dostlar edindin. Şimdi onların gittiğini görüyorsun. Çıkmak istiyor, ancak engelleniyorsun ve hala acıyı, tatlıyı ayırt eden ruhunla büyük bir ıstırap çekiyor, korkuyorsun...


Melekler geliyor birazdan. Sana sualler soruyorlar. Kıyamet gününe kadar bekleyeceğin süre zarfında kabirdeki konforunun kalitesini belirleyecek suallere sen cevap vermeye çabalıyorsun...

Yazılklar olsun sana ki, hafızanı nefsin arzularıyla doldurdun, telkine yer kalmadı. Yarım yamalak cevap veriyorsun ve kabrinin sol tarafından cehennemdeki yerini seyrediyor ve içine gireceğin günün korkusuyla büyük bir azap çekiyorsun...

Allah’ın takdir ettiği vakitte İsrafil (a.s.) sura üflüyor. Herkes çimlenen tohumun topraktaki bitmesi gibi mezarlarından dışarı çıkıyor. Allah’ın va’dini hak olduğu, bir kez daha ispatlanıyor. Herkes hesabı bekliyor...

Ne mutlu sana ki, kitabını salih işlerle doldurdun. Kabrinden nur fışkırarak çıkıyorsun. Selamette mükafatını alacağın anı sabırsızlıkla bekliyorsun...
Yazıklar olsun sana ki, kitabını kötü işlerle doldurdun. Kabrinden simsiyah bir yüzle çıkıyorsun. Dilin ağzında şişmiş, organların kötülüklerine şahitlik ediyor.


Mizan kuruluyor, trilyonlarca insanın hesabı alınmaya başlanıyor. Müddeti 50 bin yıl olan o dehşetli günde, güneş başların hizasına kadar inmiş, başın içindeki beyin kaynıyor. Amel derecesine göre insanlar akıttıkları terin oluşturduğu çamura batıyor, sıkıntı ve eziyetle hesaplarını verecekleri anı bekliyorlar. Anne çocuğundan, baba eşinden kaçıyor...

Ne mutlu sana ki, gençliğini ibadetle geçirdin. Allah’ın arşı gölgesindeki protokolde nebilerin, salihlerin, şehitlerin arasında heyecanla hesabını bekliyorsun.
Yazıklar olsun sana ki, ömründe ibadet etmedin. Boğazına kadar çamura batıyor, çırpınıyor, çırpındıkça yine daha fazla batıyorsun.


Herkesin hesabı bitiyor. Sıra sırattan geçmeye geliyor. Herkes amel derecesine göre yavaş ya da şimşek hızıyla geçiyor.

Kimisi cehenneme, kimisi cennete götürülüyor. Rasulullah Kevser havuzu başında bekliyor. Mü’minler o havuzdan, bir daha hiç susamamak üzere içiyorlar.

Ne mutlu sana ki, dünyada Rasulullah’ın sünnetine de sarıldın, ona benzemeye çalıştın, havuzdan içiyor, şefaate kavuşuyor ve cennete giriyorsun. Ebedi, tasasız, eziyetsiz, selametli, mutlu bir hayat sürüyorsun.
Yazıklar olsun sana ki, dünyada ne Kur’an’ı, ne de sünneti emanet olarak bellemedin, dinlemedin, yaşamadın. Şimdi zebanilerin eşliğinde boynunda kızgın demir halkalarla cehenneme gidiyorsun...


Ebedi, eziyetli, azaplı ve bol bol korkunç sahneleriyle bir cehennem hayatı yaşıyorsun..



Ne mutlu, ne mutlu, ne mutlu sana ki, hala yaşıyorsun.
Tüm bu mutlu, mutsuz tablolardan mutlusunu tercih edebilecek ve kazanabilecek imkanlara sahipsin.
Sahip oluyorsun. Allah, seni muvaffak etsin.
Amin.


ALINTIDIR ... alıntı yaptığım yerde alıntı yazdığı için alıntı yapılan yer belirsiz ...
 

-Ammar Bin Yasir-

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Eyl 2007
Mesajlar
4,864
Tepki puanı
3
Puanları
0
Yaş
36
Allahu zül Celal vel Kemal Hazretlerine Onun beğendiği ve sevdiği şekilde hamdü senalar olsun
Efendimize onun ashabına ve sonuna kadar onun yolunu yol edinenlere salatü selamlar olun inşaallah
Rabbimiz razı olsun ellerinize emeginize sağlık
Rabbimiz Ümmeti Muhammed'e hayırlı ölümler nasip eylesin inşaallah
hayırlı cumalar
Rabbimize emanet olun
selamun aleyküm
 
S

SıDıKA/MeKKe

S.A kardeşim... inş. güzel amellerle gideriz...hayırlı günler.. hayırlı cumalar..
 

koskun

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Ocak 2007
Mesajlar
1,030
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
57
Konum
Niğde
Allahu zül Celal vel Kemal Hazretlerine Onun beğendiği ve sevdiği şekilde hamdü senalar olsun
Efendimize onun ashabına ve sonuna kadar onun yolunu yol edinenlere salatü selamlar olun inşaallah
Rabbimiz razı olsun ellerinize emeginize sağlık
Rabbimiz Ümmeti Muhammed'e hayırlı ölümler nasip eylesin inşaallah
hayırlı cumalar
Rabbimize emanet olun
selamun aleyküm

vealeyküm selam ,

sizede hayırlı cumalar ... allah celle celaluhu hepimizden razı olsun ...

allaha emanet olun ...
 

ZaRiNa/MeDiNe

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Ocak 2008
Mesajlar
142
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Allahu zül Celal vel Kemal Hazretlerine Onun beğendiği ve sevdiği şekilde hamdü senalar olsun
Efendimize onun ashabına ve sonuna kadar onun yolunu yol edinenlere salatü selamlar olun inşaallah

aminnnnn...

_ekleyen kardeşimizdende Rabbim binlerce kez razı olsun..selam ve dua ile..
 

NSBBZN

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Ocak 2008
Mesajlar
462
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
rabbim Hayirli ölümler Nasib Etsin...
Paylaşiminiz Için Allah Razi Olsun.
Selam Ve Daimi Dua Ile.
 

isranurr

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Ağu 2007
Mesajlar
814
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
Allah Hepimize Hayirli ölümler Nasip Etsin.paylaşim Için Allah Razi Olsun .a.e.o
 

seydanur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Ara 2006
Mesajlar
19
Tepki puanı
0
Puanları
0
ALLAH müsLüman oLann ümmetLerine kabirr azabıı cektirmesnnn in$aLLah öbür dünyada HZ.muhammed s.a.s kom$u oLurss. . .
 

koskun

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Ocak 2007
Mesajlar
1,030
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
57
Konum
Niğde

gecekondu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Eyl 2007
Mesajlar
1,726
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
37
Konum
Aşıklar Diyarı
selamun aleyküm hayırlı akşamlar Allah razı olsun Rabbim Ölümü Çokça hatırlayan İbadetlerini dosdoğru Yapan Kullarından Eylesin inşallah...

Selam ve dua ile ...
 

reyyan68

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Ocak 2008
Mesajlar
50
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
56
Hayirli Akşamlar...

Rabbim Imanla ölmeyi Cümlemize Nasip Etsin....amin
 

talipamca

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Eki 2007
Mesajlar
1,472
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
65
FARZETKİ ÖLÜYORSUN …

Yüce Allah’ın takdir ettiği bir zamanda açtın gözlerini dünyaya. Ezelden beri dünyada olmayan sen, aciz insan, dünyada hiç ölmeyecekmiş gibi yaşıyorsun. Filmlerde heyecan ve korku unsuru olarak kullanılan ölümü, kesinlikle yaşayacağını bildiğin halde onu unutuyorsun. “İsteyene ölüm nasihat olarak yeter.” hadisi şerifini okuyorsun, ancak nasihat almıyorsun, ölümü hatırlamaktan bile çekiniyorsun...

Ne zaman karşılaşacağını bilmediğin ölümle, en doğal anında, yatarken, gezerken, koşarken, karşıdan karşıya geçerken, yemek yerken veya otururken tanışıyorsun.

Ne mutlu sana ki, Salih bir amel işledin, gül koklar gibi teslim ediyorsun ruhunu...
Yazıklar olsun sana ki, başıboş bir ömür tükettin. Ruhun, dikenler içine atılan bir pamuğun çekilişi gibi alınıyor ve sen hiç tatmadığın büyük bir acıyı tadıyorsun.

Doğduğun günden beri dimdik ayakta duran vücudun gayri ihtiyari yerde upuzun yatıyor. Gelen geçenlerin ilgisini celbediyor. Daha sonra yakınlarının ağıtları arasında, caminin cenaze yıkama bölümüne götürülüyorsun. Ölen sen değilmişsin gibi garip bir edayla seyrediyorsun tüm olup bitenleri... Ortada bir cenaze vardır, yıkanıyor. Ömründe hiç kimseye göstermediğin, sence kutsal ve dokunulmaz sayılan vücudun, imamın ve yardımcılarının elleri arasında oyuncak bir bebek gibi kaldırılıp, indiriliyor. Dışardan ağıt sesleri yükseliyor, herkesten ve her yerden hüzün, gözyaşı akıyor, sen aklı başında, tüm olup bitenlere bir anlam vermeye çalışıyorsun. Ve sen kiminle konuşsan bir cevap alamıyorsun; çünkü onlar seni görmüyor, duymuyorlar, ancak sen bunu bilmiyorsun...

Sonra naaşın tabut üzerine bırakılıyor, yakınlarının, eş-dost ve arkadaşlarının omuzlarında mezarlığa götürülüyor. Sen de karışıyorsun kalabalığın içine...

Ne mutlu sana ki, mezarlığı hep ziyaret ettin, ölümü hep hatırladın, hazırlandın, yabancısı olmadığın bir yere götürülüyorsun...
Yazıklar olsun sana ki, mezarlığı yolun sonu olarak gördün, değer vermedin, en değersiz, en korkunç ve en yabancısı olduğun bir bataklığa götürülüyorsun...

Tabut yere indiriliyor, bir bebek gibi bembeyaz bir kundağa sarılı naaşın usulca, önceden hazırlanmış iki metre derinliğindeki, sert, soğuk ve ıssız çukura bırakılıyor. Kundak gibi seni çepeçevre saran kefenin baş kısmı göğsüne kadar açılıyor, sağ tarafın üzerinde kıbleye döndürülüyorsun...

Ne mutlu sana ki, ömründe her gün beş defa kıbleye döndün, son yatışında da yine kıbleye, o nur ve emniyet beldesi Mekke’ye döndürülüyor yüzün...
Yazıklar olsun sana ki, ömründe kıbleye hiç dönmedin. Onu ciddiye almadın, şimdi ise yüzün döndürülmesine rağmen huzur yerine huzursuzluk yaşıyorsun...

Sonra üzerin taşlarla kapatılıyor yavaş yavaş. Ömrün boyunca ondan beslendiğin, üzerinde gezdiğin ancak ürünlerine gözünün doymadığı toprak, kürek kürek üzerine atılıyor ve bir türlü doymayan gözün, yüzlerce kürek toprakla iyice dolduruluyor. Mezarın tamamlanıyor. Seni gömen cemaat, imamın el hareketiyle yere çömeliyor...

Ne mutlu sana ki, faziletli, güzel ahlaklı oldun, herkes: “Allah rahmet eylesin, mekanı nurla dolsun, çok iyi bilirdik merhumu.” diyor...
Yazıklar olsun sana ki, bedbaht bir fert oldun toplumda, herkes, “eh iyi bilirdik(!) medfunu” diyor gönülsüzce ve alaylı bir tavırla, formalite icabı...

İmam telkini okuyor, yerin altında sen dinliyorsun; yerin üstünde inleyen cemaat dinliyor. “Ey meyyit! Birazdan melekler gelecek, iki tanedir. Onlardan korkma, onlar Allah’ın elçileridir. Sana, “Rabbin kim?” diye sorduklarında: “Rabbim Allah’tır.” de onlara. Sana, “Peygamberin kim?” diye sorduklarında: “Peygamberim Muhammed’dir.” de onlara. Sana, “Dinin ne?” diye sorduklarında: “Dinim İslam’dır.” de onlara. vs...

Ne mutlu sana ki, bu soruların cevaplarıyla yaşadın, cevaplarını hafızana kazıdın, şimdi bunları çok iyi biliyorsun...
Yazıklar olsun sana ki, bu soruların cevabını inkar ettin, ya da ezberledin, ama yaşamadın, şimdi bunları bilmiyor, kekeliyor ve akıbetini korkuyla bekliyorsun...

Mezarlıktaki cemaat, sana olan akrabalık derecesine göre teker teker dağılıyor. Mezarlıkta sadece “Ölsem bile onlardan ayrılmam.” dediğin çok yakın akrabaların kalıyor. Ama ne acı ki, hayat senin için bitmesine rağmen, onlar için devam ediyor ve birazdan onlar da seni terkediyorlar...

Ne mutlu sana ki, ömrün boyunca seni ebediyyen terketmeyen ve yalnızlığınla başbaşa bırakmayan Allah’ı dost edindin, şimdi üzülmüyorsun...
Yazıklar olsun sana ki dünyada sahte dostlar edindin. Şimdi onların gittiğini görüyorsun. Çıkmak istiyor, ancak engelleniyorsun ve hala acıyı, tatlıyı ayırt eden ruhunla büyük bir ıstırap çekiyor, korkuyorsun...

Melekler geliyor birazdan. Sana sualler soruyorlar. Kıyamet gününe kadar bekleyeceğin süre zarfında kabirdeki konforunun kalitesini belirleyecek suallere sen cevap vermeye çabalıyorsun...

Yazılklar olsun sana ki, hafızanı nefsin arzularıyla doldurdun, telkine yer kalmadı. Yarım yamalak cevap veriyorsun ve kabrinin sol tarafından cehennemdeki yerini seyrediyor ve içine gireceğin günün korkusuyla büyük bir azap çekiyorsun...

Allah’ın takdir ettiği vakitte İsrafil (a.s.) sura üflüyor. Herkes çimlenen tohumun topraktaki bitmesi gibi mezarlarından dışarı çıkıyor. Allah’ın va’dini hak olduğu, bir kez daha ispatlanıyor. Herkes hesabı bekliyor...

Ne mutlu sana ki, kitabını salih işlerle doldurdun. Kabrinden nur fışkırarak çıkıyorsun. Selamette mükafatını alacağın anı sabırsızlıkla bekliyorsun...
Yazıklar olsun sana ki, kitabını kötü işlerle doldurdun. Kabrinden simsiyah bir yüzle çıkıyorsun. Dilin ağzında şişmiş, organların kötülüklerine şahitlik ediyor.

Mizan kuruluyor, trilyonlarca insanın hesabı alınmaya başlanıyor. Müddeti 50 bin yıl olan o dehşetli günde, güneş başların hizasına kadar inmiş, başın içindeki beyin kaynıyor. Amel derecesine göre insanlar akıttıkları terin oluşturduğu çamura batıyor, sıkıntı ve eziyetle hesaplarını verecekleri anı bekliyorlar. Anne çocuğundan, baba eşinden kaçıyor...

Ne mutlu sana ki, gençliğini ibadetle geçirdin. Allah’ın arşı gölgesindeki protokolde nebilerin, salihlerin, şehitlerin arasında heyecanla hesabını bekliyorsun.
Yazıklar olsun sana ki, ömründe ibadet etmedin. Boğazına kadar çamura batıyor, çırpınıyor, çırpındıkça yine daha fazla batıyorsun.

Herkesin hesabı bitiyor. Sıra sırattan geçmeye geliyor. Herkes amel derecesine göre yavaş ya da şimşek hızıyla geçiyor.

Kimisi cehenneme, kimisi cennete götürülüyor. Rasulullah Kevser havuzu başında bekliyor. Mü’minler o havuzdan, bir daha hiç susamamak üzere içiyorlar.

Ne mutlu sana ki, dünyada Rasulullah’ın sünnetine de sarıldın, ona benzemeye çalıştın, havuzdan içiyor, şefaate kavuşuyor ve cennete giriyorsun. Ebedi, tasasız, eziyetsiz, selametli, mutlu bir hayat sürüyorsun.
Yazıklar olsun sana ki, dünyada ne Kur’an’ı, ne de sünneti emanet olarak bellemedin, dinlemedin, yaşamadın. Şimdi zebanilerin eşliğinde boynunda kızgın demir halkalarla cehenneme gidiyorsun...

Ebedi, eziyetli, azaplı ve bol bol korkunç sahneleriyle bir cehennem hayatı yaşıyorsun..


Ne mutlu, ne mutlu, ne mutlu sana ki, hala yaşıyorsun.
Tüm bu mutlu, mutsuz tablolardan mutlusunu tercih edebilecek ve kazanabilecek imkanlara sahipsin.
Sahip oluyorsun. Allah, seni muvaffak etsin.
Amin.


ALINTIDIR ... alıntı yaptığım yerde alıntı yazdığı için alıntı yapılan yer belirsiz ...

EsSelamuAleyküm Kardeşim;

Öncelikle..

BU GÜZEL YUVADA-SİTEDE

GÜZELLİK KATARAK GEÇİRDİĞİNİZ

1 nci YILINIZI
TEBRİK EDER..NİCE YILLARI

BİR ve BERABER GEÇİREBİLMEYİ
RABBİMİZDEN
NİYAZ EDERİZ..
* * *
Sonsuz aleme yolculuğa hazırlıklı olabilmeyi çok güzel hatırlatan-uyaran bu güzel çalışmayı bizlerle paylaştığınız için Allah(CC) razı olsun..Ellerinize-emeğinize sağlık.. Rabbim ecrini-sevabını misliyle versin inşaAllah..

Selam ve dua ile Allah(CC)'a emanet olunuz..
Saygı ve sevgilerimle..
 

koskun

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Ocak 2007
Mesajlar
1,030
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
57
Konum
Niğde
EsSelamuAleyküm Kardeşim;

Öncelikle..

BU GÜZEL YUVADA-SİTEDE

GÜZELLİK KATARAK GEÇİRDİĞİNİZ

1 nci YILINIZI
TEBRİK EDER..NİCE YILLARI

BİR ve BERABER GEÇİREBİLMEYİ
RABBİMİZDEN
NİYAZ EDERİZ..
* * *
Sonsuz aleme yolculuğa hazırlıklı olabilmeyi çok güzel hatırlatan-uyaran bu güzel çalışmayı bizlerle paylaştığınız için Allah(CC) razı olsun..Ellerinize-emeğinize sağlık.. Rabbim ecrini-sevabını misliyle versin inşaAllah..

Selam ve dua ile Allah(CC)'a emanet olunuz..
Saygı ve sevgilerimle..

vealeyküm selam ,

1. yılımı doldurduğumun hiç farkında değildim ... hatırlatmanıza ve ilginize çok teşekkürler ...

allaha emanet olun ...
 

Nur_u Secde

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Eki 2007
Mesajlar
5,204
Tepki puanı
3,575
Puanları
163
Yaş
46
selamün aleyküm;
1.yılınızı tebrik eder paylaışmlarınızın devamını beklerim.
Rabbim razı olsun.Rabbim hayırlı ölümler nasip etsin cümlemize.Allaha emanet olun kardeşim:H
 

DuaLar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Ocak 2008
Mesajlar
1,107
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
43
eline saglık kardeşim

Ölmemek, ilk ve son, büyük kelime;
Çarpıldık, ölmemek için ölüme!
Ver Allah'ım, büyük sırrı elime;
Geçmez ân, solmaz renk, kopmaz bütünlük.
 

asiim

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Eyl 2007
Mesajlar
13
Tepki puanı
0
Puanları
0
ALLAH cc.binlerce hamd-ı semalar olsun yaşıyoruz

ALLAH cc.binlerce hamd-ı semalar olsun yaşıyoruz

selamunaleyküm ALLAH cc. razı olsun çok güzel olmuş hakkınızı helal edin evet ALLAH cc. şükür yaşıyorum şu an onun nebisi s.a.v efendimize yaraşır ümmet olmaya acizane yoluna bir kaplumbağa misali gitmeye çalışıyoruz inşallah rabbim hepimize nasip eder inşallah yolumuz islam ,kitabımız kur.an peygamberimiz s.a.v efendimiz şükürler olsun rabbime bizleri müslüman bir toplulukda yaratmış inşallah rabbimizin izniyle resulünün hürmetiyle bizleri affetsin bağışlasın affetsin hapimizi inşallah geç kalmadan hemen yaşadığımız yerde nere olursa olsun sarılalım islama kur.ana peygamber efendimizin sünnetine yoluna ALLAH cc. izniyle rabbim bizleri sonu hayırlı olan kullarından eylesin inşallah amin ALLAH cc. hepimizi korusun yolumuz bir inancımız daim olsun inşallah
 

Leyla_Ebedi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Şub 2008
Mesajlar
331
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
17
Rabbim razı ola inşallah kardeşim...

Rabbimi özlüyorum ..ölümü özlüyorum ... ama biraz daha secde etmek için .. oruç tutabilmek için yaşamak istiyorum..

Rabbim razı oldugun bir anda iman ile yanına almanı diliyorum...
***
Allahım iki dünyada da saadetler versin kazananlardan eylesin cümlemizide inşallah (amin)
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt