Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Faizsiz Bankacılık Sistemi (1 Kullanıcı)

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
FAİZ HARAM...ZEKAT FARZ...EN KISA ZAMANDA KURULACAK İSLAM BAŞYÜCELİK DEVLETİNİN EKONOMİDEKİ EN TEMEL PRENSİBİ..FAİZ YASAK...ZEKAT ŞARTLARINI TAŞIYAN HER MÜSLÜMANA EMİR....BÜTÜN KURTULUŞ BURDA..ADALET..HAK..HUKUK..GELİR DENGESİ..PAYLAŞIM ADALETİ..BÜTÜN MADDİ ADALET..Allahcc tez zamanda o günleri göstersin..
 

ufuktuncay

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Şub 2009
Mesajlar
533
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
54
Yardımcı olan açıklama yapan tüm dostlardan Allah Razı Olsun.
 

cemaldurra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Nis 2008
Mesajlar
1,142
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
66
Selamun Aleyküm,
Arakadaşlar, faizsiz bankacılık kavramı alternatif bir sistem olarak düşünülebilecek bir kavram aslında. Yapılan bir çok uygulama teferruatlı incelendiğinde İslam Ekonomi anlayışında yer alan tarzda.
Türkiye'de bu sistemin alternatif bankacılığın oluşması ve gelişmesi için önemli bir adım olduğunu düşünüyorDUM...
Taa ki, her bir katılım bankasının BORSA'ya girmesine kadar. Evet borsaya girmeyen bir tek faizsiz katılım bankası vardı ama şimdi o da girme kararı aldı ve uygun zamanı bekliyor.
Mevduat toplama tarzı, kredi verme tarzı, kredi kartı uygulamaları kabul edilebilir boyutta olmasına rağmen borsa işine girmelerini ben asla kabullenemiyorum.
Borsa derken sadece hisse senetlerinin alım satımı ile uğraşmaları değil, bunu zaten bazı kriterler ölçüsünde yapıyorlar ama bizzat kendileri borsada işlem görmek üzere giriyorlar ki bence bu Müslümanları mevcut kapitalist sisteme entegre etme amacına hizmet etmekten başka birşey değildir.
İşte bu son girişimleri beni konudan oldukça soğuttu ve uzaklaştırdı.
Maalesef artık savunabilecek bir yönleri kalmadığını düşündüğümü üzülerek belirmeliyim...

Allah'a emanet olun...
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
FAİZ HARAM...ZEKAT FARZ...EN KISA ZAMANDA KURULACAK İSLAM BAŞYÜCELİK DEVLETİNİN EKONOMİDEKİ EN TEMEL PRENSİBİ..FAİZ YASAK...ZEKAT ŞARTLARINI TAŞIYAN HER MÜSLÜMANA EMİR....BÜTÜN KURTULUŞ BURDA..ADALET..HAK..HUKUK..GELİR DENGESİ..PAYLAŞIM ADALETİ..BÜTÜN MADDİ ADALET..Allahcc tez zamanda o günleri göstersin..
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Sezai Kırlangıç
Bankacılık Sisteminin Çökmesi Demek Türkiye'nin Kurtulması Demektir



Emperyalizmin ve onun sacayağı kapitalizmin bel kemiğini teşkil eden mevcut bankacılık sistemi çökerse, özelde Türkiye genelde tüm dünya kurtulur. Sadece ülkeler değil tüm insanlık da, başlarına çöreklenmiş bu tefeci oligarşinin, devletleşmiş mafya çetesinin, deccaliyet fitnesinin çökmesini dilemektedir. Çünkü çok uluslu şirketler bu bankalar aracılığı ile ülkelerin maddi manevi kaynaklarını emmekte ve yine bu bankalar aracılığı ile hiçbir emek ve çaba sarfetmeden kâğıt üzerinde bir takım hesaplar ile oynayarak kazanç elde etmektedir. Ülkeleri IMF, OPEC vb kuruluşlara aracılığı ile kapitalist bankalara borçlandırarak, her yıl, her ay düzenli olarak ülkelerin milli gelirinden ‘faiz ödemesi’ adı altında sömürü gerçekleştirirler. Ülkemiz de bu içler acısı durumdadır, yüzyıldır bitmeyen borç faizi ödenmekte olup ve elden çıkmış birçok temel kaynaklarımız işgalcinin elinde tutulmaktadır. Bunlardan bir kaçı, Tüpraş, Telekom, Tekel, İlaç Sanayii’dir.
Ellerinde ki devasa sermayenin ve girdikleri ülkelerin ekonomistlerinin başlarına geçirdikleri liberalizm çuvalının sağladığı güç ve enerji ile sömürülerini çok rahat devam ettirmektedirler. Şirketlerin para alış verişi, şirketlerin bağlantı içerisinde oldukları fabrikaların ürünlerinin çıkışı ve bu ürünlere yönelik para transferleri vs. bu tefeci oligarşinin elindedir. Günümüz itibariyle ABD merkezli yaşanan ekonomik kriz, çok uluslu şirketlerin biriktirdikleri bu ‘dehhameleşmiş sermeyenin’ ellerinde patlamasıdır. Kaynakları kurutmak bir tarafa kaynak kullanımını öyle hor ve öyle hırslı kullanmışlardır ki milyonlarca insanı gözü kırpmadan öldürebilmiş, milyonlarcasının sakat kalmasına sebep olabilmiş ve yine milyonlarcasını palavradan salgınlar ve yine bahaneler ile ölüme sürükleyebilmişlerdir.
Şimdi birileri geçmiş Bankacılık Sistemini kurtarmaktan falan bahsediyor, sen kimi kurtarıyorsun, milleti kurtarmaksa muradın, bırak mevcut bankacılık sistemi batsın, yok eğer muradın emperyalist şirketleri ve onların bankalarını kurtarmaksa, seni bu milletin elinden kim kurtaracak. Çünkü çöken sistem artık dikiş tutmuyor, yama kabul etmiyor, dökülüyor bir bir. Öyleyse bırak çöksün kapitalist sömürgecinin kan emici tefecileri. Artan işsizliğin sebebi bankalar değil mi, gelirlerin üzerindeki icraların yarısından çoğu bankaların değil mi, cezaevlerini dolduran onbinlerce kişiyi cezaevine tıktıran bankalar değil mi, binlerce kişinin intiharına sebep olan bankalar değil mi? O halde devleti ve milleti idareye talip olanlar bu hususta ne gerekiyorsa devlet ve millet lehine gereğini yapmalıdır. Milleti bankaların önüne yem olarak atanlar şimdi kalkıp ‘atmasaydılar kendilerini’ deme alçaklığını göstermemeli ve devlet idaresine talip olmanın sorumluluğunu yerine getirmelidirler.
Tefeci malum olduğu üzere; işine engel olana, borcunu ödemeyene, kendinden izinsiz farklı işe girene, ürün üretene hemen kiralık çeteler, ya da çetesi aracılığı ile gözdağı verir, gerekirse öldürür ki diğerlerine örnek olsun. Aynı misal Çok Uluslu Şirketlerin soygunları, yağmaları karşısında sessiz durmayan insanlar için de yapılır. Irak, Afganistan, Somali, Sudan bunun en güzel örnekleridir. Çok uluslu kapitalist şirketlerin yol güvenlikleri, mal transferi imkânının sağlanması vs diğer çete NATO tarafından yürütülür. Bir yanda ekonomik sömürgecilik diğer yandan katliam üstüne katliam gerçekleştiren savaş makineleri, insanlık bu mânâda bir kez daha kurtuluşu arzulamaktadır.
Diğer yandan özelleştirme adı altında ülkenin temel kaynaklarını teşkil eden ürünlerin tekelleştirilmesi, ülke içinde ve dışında ithalatı etkileyen döviz trafiğinin bu bankalar aracılığı ile sağlanması ve Borsa üzerinde, elindeki ‘dehhameleşmiş’ sermayeyi kullanarak yerli üretimde söz sahibi olması vs. bu bankalar aracılığı ile sağlanmaktadır. Buradan şu sonuç rahatlıkla çıkarılabilir, ülkelerin ekonomik istikrarının bozulması, ekonomik çöküş yaşanması ve özelleştirme ile tekelleştirilen ürünler üzerinde yüksek fiyat artışları gerçekleştirerek insanları sömürmesi mümkündür. Şimdiki hal bundan farklı değildir, tarım ürünleri üzerinde istedikleri gibi fiyat ayarlaması yapıyorlar, petrol ürünleri ve döviz üzerinde istedikleri gibi oynayabiliyorlar. Tabi olan emeği ile çalışana ve devlete ümit bağlayıp iş yapana oluyor. Oysa devleti idare edenler, milleti bankaların kucağına atmakta hiç tereddüt geçirmiyorlar, kira geliri, maaş düzeni, kredi kartı programı, gayrimenkul alım-satımı, araba alım-satımı, devlet birimlerine ait vergilerin yatırımı, yokluk ve yoksulluk içerisinde yaşayan insanlar için yatan sadakaları vs. devletin mecbur emri doğrultusunda emperyalizmin sağ kolu bankalara yönlendiriliyor. Millet hesap ücreti, çekim ücreti, kart ücreti, fiş ücreti, havale ücreti vs adı altında dolandırıldıkça dolandırılıyor ve devlet bu tefeciliğe değil karşı çıkmak meşruiyet sağlayıcı önlemler alıyor. Dolayısıyla millette, haklı olarak, kendi hakkını kendi aramaya koyuluyor, bankalara saldırıyor, bankaları soyuyor, banka binalarını tahrip ediyor, ATM makinelerini yakıyor, banka çalışanlarına tefeci muamelesi yapıp darp ediyor.
Oysa aynı millet; daha etkili sonuç almak için şunu yapmalıydı:
Bankalarla ve dövizle tüm irtibatını kesmeliydi. Ev alacaksa ertelemeli, havale gönderecekse postahaneleri veya çok zorda kalınırsa devlet bankalarını tercih etmeli, hiçbir bankada tek kuruş faizli faizsiz para bırakmamalı, kredi kartı kullanarak alış veriş yapmamalı. Bunun dışında ise nefsine hâkim olup kısa bir müddet sabretmeli, çünkü çöken mevcut bankacılık sistemi, hem onu daha iyi bir hayata taşıyacak hem de daha kolay alış veriş yapacağı, dolandırılmayacağı bir sisteme götürecektir.
Yazımızı Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu’nun bir tespitle sonlandıralım: “Kapitalist bankaların işleri, tefecilerin işleri ile karşılaştırılabilir; burada, modern bankaların, işletilmeyen tasarruflara topladığı ve kanunî faiz haddi dairesinde üretim amaçları için kullandığı ileri sürülebilir, fakat yazık ki modern bankalar, kazanç peşinde koşmaları sebebiyle yalnız kendi faiz hesaplarını düşünmektedirler… Böylece, iş adamlarına, bankadan aldıkları istikrazlar, teşebbüslerinde zarara uğradıklarında faiz ödemekle mahvolacak olsalar da acınmaksızın ödetilecektir; çünkü modern bankalar için kendi faizleri daha önemlidir.”(Salih Mirzabeyoğlu, İktisat ve Ahlâk, İbda Yayınları, Shf;143)

 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
BANKALAR ANADOLU İNSANININ SERVETİNİ SÖMÜRÜYOR...
Hekese, Kredi Karti dagitan bankalar,vadeli alisveris icine cektigi Insanimizi,Borc ve Faiz Batagina cekip yok etme derdinde...



Tüketicinin banka borcu, 116 milyar TL'ye dayandı


ANKARA -ANKA- Tüketicilerin bankalara, tüketici kredisi ve kredi kartları kullanımından kaynaklanan toplam borcu 29 Mayıs-4 Haziran haftasında 214.5 milyon TL artarak 115 milyar 979 milyon TL’ye ulaştı.
ANKA’nın Merkez Bankası verilerinden yaptığı hesaplamaya göre, tüketici kredileri 43.8 milyon TL artarak 82 milyar 455 milyon TL’ye yükselirken, tüketicilerin kredi kartları borçları ise 170.6 milyon TL artışla 33 milyar 524 milyon TL oldu.
Konut kredisi alacakları 37 milyon TL artarak 38 milyar 80 milyon TL’ye yükseldi. Taşıt kredilerinin 7 milyon TL azalışla 4 milyar 649 milyon TL olduğu söz konusu dönemde, diğer tüketici kredileri de 13.8 milyon TL artarak 39 milyar 726 milyon TL’ye ulaştı.
Tüketicilerin geçen hafta 33 milyar 524 milyon TL olan kredi kartı borçlarının 33 milyar 489 milyon TL’lik bölümünün TL cinsinden olduğu belirlendi. Tüketicilerin yabancı para cinsinden kredi kartı borçları da 34.8 milyon TL oldu.
 

fumatess

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Haz 2009
Mesajlar
1
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
bismillahirrahmanirrahim s.a
kardeş ticaretin anlamı kar ve zara etme olasılığı olan iştir.
Merak ediyorum bu bankalar parayı nasıl hep kar ettirebiliyorlar yani,
enterasan maşşallah. yani bu müslüman faizi oluyor yani. başka arastırmaya gerek var mı şüpheli olanlara yaklaşmamak gerek... Zina için allah kuranda yaklaşmayın diyor neden çünkü yaklaştıkça günah normal gelecek..yapmayın demiyor rabbim yaklaşmayın göz veya kulak ile bile olsaa...
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
ABD Akbank'a ortak oldu


BDDK, Akbank'ın beşte birine sahip olan Citibank'ın Türkiye'deki varlığını ABD Hazinesi'nin devralmasına izin verdi. Bankacılık sisteminde böylece, sadece yabancı şirketlerin dışında bir yabancı devlet daha dahil oldu. Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu (BDDK), ABD Hazinesi'nin Citibank'ın Türkiye'deki varlıklarının yüzde 33,6'lık kısmını devralmasına izin verdi. Citibank'ın Türkiye'de Akbank'ın yüzde 20'sine sahip olması nedeniyle, söz konusu devir işleminden banka da etkilendi ve ABD resmen Akbank'ın ortağı konumuna geldi.
Citibank, 2006 yılında Akbank'ın yüzde 20'lik hissesini satın alarak Türkiye'deki faaliyetlerinde dev bir adım atmıştı. Citibank'a ABD Hazinesi'nin ortak olmasından sonra, ABD Hazinesi şirketin Türkiye'deki varlıklarının yüzde 33,6'sını devralmak için BDDK'ya başvurmuştu. BDDK'nın başvuruya olur vermesinden sonra, Citibank'ın Türkiye'deki varlıkları arasında yer alan Akbank hisseleri de ABD Hazinesi'ne geçmiş oldu.
ABD Hazinesi sahip olduğu hisseler nedeniyle, Akbank yönetim kurulunda bir üyeyi belirleme inisiyatifine de sahip oldu.
Citibank'ı ABD Hazinesi kurtarmıştı
Citibank, kriz öncesinde 2,3 trilyon dolarlık aktif büyüklüğü ile dünyanın en büyük bankası idi. Citibank'ın iflas sinyalleri vermesinin ardından ABD Hazinesi, finans tekeline 45 milyar dolarlık kaynak aktararak bankaya ortak oldu. Böylece, ABD Hazinesi Citibank'ın ana hissedarı konumuna geldi.


 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
3.jpg

DUBAİ-Dünyayı sarsan krizin aslı!
Dubainin ağır borç yükünü erteleme talebi, finansal kriz korkularını yeniden canlandırdı. Bunun üzerine Dubai'den açıklama geldi.
El Maktum’un 80 milyar dolar borcu var Dubai’nin hızlı kalkınmasında önemli bir rol edinen ve hükümetin sahip olduğu Dubai World ile bu şirkete bağlı Nakheel şirketi önceki gün, yeniden yapılanmanın ilk adımı olarak milyarlarca dolarlık borcunun ertelenmesini isteyeceğini açıkladı. Dubai World’ün, ağustos ayı itibariyle 59 milyar dolar borcu bulunuyor ve bu borcun ödemelerinin gelecek yıl mayıs ayına kadar ertelenmesi talebinde bulunuyor. Dubai’nin toplam borcu ise 80 milyar dolar tutarında. Dubai, Arjantin’in 2001 yılındaki 95 milyar dolarlık borcunu ödeyememesinin ardından en büyük borç erteleme talebine imza attı. Borç erteleme talebi, palmiye ağacı şeklindeki adayı inşa eden Dubai World’ün yan kuruluşu emlak şirketi Nakheel için de geçerli bulunuyor. Nakheel aynı zamanda ‘The World’ (Dünya) projesinin arkasındaki şirket olarak da biliniyor. Uzmanlar, yabancı sermaye ve dev inşaat projelerine dayanan gösterişli büyüme modelinin bedelini ödeyen Dubai’nin, BAE’nin en büyük emirliği ve petrolün en fazla üretildiği Abu Dabi’den finansal destek almasını beklediklerini söylediler.
Bankaların 41.5 milyar doları risk altında
Dubai’nin iki şirketinin borçlarını ertelemesini istemesi üzerine önceki günden bu yana özellikle Orta Doğu bölgesine yatırım yapan bankaların hisseleri önemli ölçüde değer kaybederken, bu bankalar milyarlarca dolar zarar etme riskiyle karşı karşıya bulunuyor. BAE Bankalar Derneği’nin verilerine göre, 2008 yılı sonu itibariyle Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) 10 yabancı bankanın risk altındaki toplam kredi tutarları 41.5 milyar dolara ulaşıyor. Birçok banka risk altındaki kredilerinin miktarına ilişkin açıklama yapmazken, Avrupa’nın en büyük bankası HSBC, 2008 yılı sonu itibariyle 17.03 milyar dolar olan kredi miktarının, haziran ayı sonu itibariyle 15.9 milyar dolara indiğini bildirdi. Goldman Sachs uzmanlarının ilk tahminlerine göre, Orta Doğu’da önemli operasyonlar yürüten HSBC ile Standard Chartered, sırasıyla 611 milyon dolar ve 177 milyon dolar zarar edebilir. Japon Sumitomo Mitsui Financial Group’un da zararı birkaç yüz milyon dolara çıkabilir. Güney Kore hükümeti de ülkenin finansal kurumlarının Dubai’de sadece 88 milyon dolarının risk altında olduğunu açıkladı. Dubai’nin kalkınmasında önemli rol oynayan Japon, Güney Kore ve Avustralya inşaat firmalarının da güç duruma düşebileceği yorumları yapılıyor.
Dubai: Borç erteleme dikkatlice planlandı
Dubai Yüksek Mali Komitesi Başkanı Şeyh Ahmed Bin Said El Mahdum, Dubai World’un borç ertelemesi kararının dikkatlice planlandığını söyledi. El Mahdum, Dubai liderliğinin, Dubai World şirketinin borcunu gelecek yıl mayıs ayına ertelemek istediğini duyurmadan önce, kredi verenlerin çıkarları için uzun süre ve dikkatlice düşündüğünü belirtti. El Mahdum “Dubai hükümeti, bu ticari operasyonun yeniden yapılanmasına öncülük ediyor. Piyasanın ve özellikle kredi verenlerin kaygılarını anlıyoruz” ifadelerini kullandı.
Brown: Dünya bunun üstesinden gelir
İngiltere Başbakanı Gordon Brown, Dubai’nin borcunu ödeyememesinin bir sorun teşkil ettiğini, ancak dünya ekonomisinin, bu durumun üstesinden gelmek için yeterince güçlü olduğunu söyledi. Brown “Bana göre dünya finansal sistemi şimdi güçlü ve ortaya çıkan sorunlarla baş edebilir. Bu bir aksilik olsa bile, daha önce başa çıktığımız sorunlar ölçeğinde olmayacağını düşünüyorum” dedi.
Putin: Krizden çıkışın zor olacağını gösterdi
Fransa’da bulunan Rusya Başbakanı Vladimir Putin de, Paris yakınlarındaki Rambouillet Şatosu’nda yaptığı açıklamada, Dubai’nin borç sorunlarının, dünyanın finansal krizden çıkmasının zor olacağını bir kez daha gösterdiğini bildirdi. Putin “Krizden çıkış kolay olmayacak ve dalgalanmalar muhtemel. Bunun (Dubai sorunu) Rusya ekonomisinde etkisi oldu. Ancak sonuçta, krizden çıkma eğiliminin üstün geleceğini düşünüyorum” dedi.
En çok kredi HSBC’nin
Banka Kredi tutarı (Milyar $)
HSBC 17.0
Standard Chartered 7.8
Barclays 3.6
ABN AMRO 2.2
Arab Bank 2.1
Citigroup 1.9
Bank of Baroda 1.8
Bank Saderat Iran 1.7
BNP Paribas 1.7
Lloyds 1.6
Not: 2008 sonu itibariyledir.
Asya ve ABD’de borsalar düştü, Avrupa toparlandı
59 milyar dolar borcu bulunan Dubai World şirketinin borçlarını ödemeyi erteleyeceğini açıklaması, dünya borsalarında ‘finansal tsunami’ korkusu yarattı. Önceki gün şok etkisi yaratan Dubai’nin borç erteleme haberiyle yüzde 3’e ulaşan düşüş yaşayan Avrupa borsaları dün sakin bir gün geçirirken Asya ve ABD borsalarında düşüş yaşandı. Dubai’nin borç ertelemesi haberinden sonra Asya borsalarında kayıplar yüzde 5’i aştı. Japonya’da Tokyo Borsası yüzde 3.2 düşerek temmuzdan bu yana en düşük seviyeye geriledi. Asya’da ayrıca, Hong Kong Borsası yüzde 5, Güney Kore Borsası yüzde 4.7 değer kaybetti. Asya borsalarının ardından güne yüzde 1’e yakın düşüşle başlayan Avrupa borsalarında ise Dubai etkisi fazla sürmedi.
Dün Almanya, Fransa, İngiltere borsalarında yüzde 1’i aşan yükseliş yaşandı. Dubai’deki borç ertelemenin küresel ekonomik toparlanmaya zarar vereceği endişesiyle ABD borsası güne yüzde 1.14 düşüşle başladı.
Borsa Günlük değ. (%)
Japonya -3,20
Hong Kong -4,48
Güney Kore -4,70
Çin -2,40
Almanya 1,19
Fransa 1,39
İngiltere 1,10
Rusya -0,02
Yunanistan 1,44
Brezilya* 0,34
Arjantin* -0,43
Nasdaq* -1,63
Dow Jones* -1,44
* Açılış itibariyle
YÜZDE 4 DÜŞEN PETROL 74 $’A GERİLEDİ
Dubai’nin borçlarını erteleyeceği yönündeki açıklamasının yarattığı kaygılar nedeniyle uluslararası piyasalarda ABD ham petrol fiyatı dün yüzde 4’ten fazla değer kaybederek, 74 dolara yaklaştı. ABD ham petrolünün varil fiyatı ocak ayı teslimi şu sıralar 3.87 dolar düşüşle, 74.06 dolara geriledi. Londra Brent tipi ham petrolün varil fiyatı da 1.19 dolar azalarak, 75.80 dolar oldu. Öte yandan rekor üstüne rekor kıran altının onsu 1.177 dolara geriledi.
star
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt