Bu form konumuz ile ilgili çok önemli örnek olacak bir hatırayı yakında sizlere sunacağım...
Bekleyiniz ve bizi dikkatle takip ediniz...
Çok şükür ki vermiş olduğum sözü şimdi yerine getirebileceğim...
Yıl 1997 Son baharı idi...Hava açık ancak hafif bulutlu olup,güneş ara sıra gülümser gibi kendini gösteriyordu...
Bir çok kişiden duymuştum ki bulunduğumuz yerin yaklaşık bir kilometre ilerisinde bulunan Mağara Cinlerin Padişahının oturduğu,bulunduğu yermiş...
Öyle bir şey olmaz diye düşünüp gidip bir göreyim diyordum...
O gün zamanı geldi gidip bir bakayım dedim ve o yöne yürümeye başladım...
Mağara ileride göründü yaklaştım...
Besmele çekerek hiçte ürkmeden içeri girdim...
Oldukça geniş ve Loş aydınlık idi...''Yaklaşık 50/60 m2 civarında ''
İçeriyi detayları inceleyerek gezdim...
Sol tarafta...Hamam yalağı yani teknesi gibi bir çukur yanında biraz daha küçüğü ''taş kazınarak imal edilmiş ''...onun sağında ateş yakmaya yarayan ocak şeklinde yer mevcut du...
Galiba halk yanlış biliyor deyip gülümsedim ve dışarı çıktım...
geri döndüm....
Gece iki civarı yatmaya karar verdim...
Odama girdim oda buz gibi idi... Katalitiği yaktım biraz ısınsın yatarım dedim...Sandalyeye iliştim...Çok soğuk...
Kalktım yatağa oturdum gene soğuk Allah Allah dedim içimden...
Baktım yorgan soğuk... Eşofmanım da soğuk ...
Neyse10-15 dakika oda içerisi ısınsın diye bekledim heyhat ısınmıyor du...
Sobayı kapatıp dualarımı okuyarak yatağa uzandım...
Her şey soğuktu...Ama yapacak bir şey yok... yorganı başıma çekip uymaya çalıştım...
Sanırım dalmışım...
Uyku esnasında Rüya da... Gök yüzünden veya yüksek bir yerden etrafa bakıyordum hava hafif loş aydınlık güneşsiz aydınlık bir ortamda idi...uzakta tepeden bakınca çatıları görünen bir köy vardı..
Tepeden o köye yaklaştım...Çatıları ve sokakları çok net görünüyordu...
Yaklaştıkça görüntü netleşti... Basbayağı aşağı yukarı yüz haneli evler ve evler arasında sokaklar mevcuttu...bildiğimiz köyler gibi idi...
Yaklaştım ...Baktım aşağıda Kelli felli tabir ettiğimiz hafif göbekli hafif sakallı ama oldukça hani bir tabir varya oturaklı olgun tecrübeli bilgili güven veren temiz giyimli bir kaç erkek kişiler toplanmış bir şeyler yapıyor...
Tepeden çatılar üstünden onlara yaklaştım...
Birde ne göreyim...Hani üç tekerlekli insanın iterek yürüttüğü ,sebze satıcılarının kullandığı tekerlekli bir araç...''Tabla diyoruz biz''.....
Bir tabla ..Üstüne şişman hırpani giyimli zavallı görünüşlü birini zincirlerle sırt üstü bağlamışlar...
Yukarıdan bakarak düşünüyorum...Zavallıyı niye bağlamışlar...Yazık diye...
Sanki beni duyup biri cevap veriyor...Bağlı olması gerek diye...
Rüya bu ya çatılar üstünden öbür sokağa geçiyorum.Bu şişman adam ''Göbekli zavallı görünüşlü bu adam zincirlerden kurtulup yere basıyor...
O ara baktım bende yere inmişim o adamla aramda yaklaşık 50 m mesafe var...
Adam kurtulmuş diye düşünüp o yöne bakıyorum...
Birde ne göreyim o zavallı görünen adamın boyu uzuyor ...tabiri doğru olursa dev gibi 10-15 m lik yakışıklı görünen saçları jole li biri oluyor ...''O gün bu gündür jole li biri gördüm mü çok kızarım'''
Birden o kişinin aslını anlıyorum...
Aman Allah'ım ''C.C.'' bu Şeytan diyorum...
Baktım o zavallı adam olmuş yakışıklı saçlar joleli 10-15 m boyunda benden 50 m uzakta biri bana bakıyor...
Allah'ım ''C.C.''...bu Şeytan ''Lain'' beni ondan koru diye bağırıyorum ...
şeytan lain bana uzaktan bir işaret yapıyor gel diye aman Allah'ım C.C. nasıl da etkileniyorum...''Ne etki olduğunu burada yazamam ama kötü etkileniyorum...
Allah'ım C.C. beni şeytan dan koru ...Bana yaklaşmasın diye dualar ediyorum...
Uzaktan gene hareket yapıyor aman Allah'ım nasıl etkilenip kıvranıyorum anlatamam...
Allah'ım beni koru bana yaklaşmasın diye yalvarıyor ...yardım istiyorum...beni kurtarın diye...
O an bir ses duyuldu ....
Allahu Ekber....Allahu Ekber ...Aman Yarabbim şükürler olsun...EZAN okunuyor...
Yataktan doğruldum...Oturdum yani uyandım...şeytan kayboldu...
Oturduğum yerden EZAN 'ı dinledim...Saçların dimdik olmuş korkudan titriyerek...
Sevinç, sevgi hamd ve şükürlerle...
Ezan bitti şükürler Olsun Ya Rabbim beni şeytan lainden diye dualar ederek dışarı çıktım...Çeşmeye yürüdüm...Gün aydınlanıyor sabah oluyordu...Abdest aldım ve odaya döndüm...
Şükür ve Hamd dualar eşliğinde sandalyeme oturdum...
Birden EZAN aklıma geldim ...İyi ki her gün beş defa okunuyor yoksa ne yaparız diye düşündüm...
Anlamıştım ki EZAN bir hikmetti...
Şeytan lain İslam diyarından o yüzden ümit kesmiş idi...
Şükürler olsun ki Ezan seslerinin olduğu diyardayız deyip Ham ediyordum ki aklıma gelenle hayretler içinde kaldım...
EZAN ...EZAN 'ı kim okudu...
Şaşırdım şükrettim...Hamd ettim...
Çünkü