Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

[zunnun_u_misri]

ABD’nin Pennsylvania eyaletindeki bir okulda geçen hafta yaşanan saldırı, 4 çocuğun ölümü ve 4’ünün de yaralanmasıyla sonuçlandı


--------------------------------------------------------------------------------

ABD’nin Pennsylvania eyaletindeki bir okulda geçen hafta yaşanan saldırı, 4 çocuğun ölümü ve 4’ünün de yaralanmasıyla sonuçlandı. Saldırının Amiş kasabasında, 6-13 yaş arası çocukların tek sınıfta beraber öğrenim gördüğü okula düzenlenmesi Amişlerle ilgili tartışmaları da tekrar gündeme getirdi. Biz de Amiş ve Mormonları, yani ABD’nin iki farklı tarıkatını mercek altına aldık



Amişler 2 BİN YIL ÖNCESİNDE YAŞIYOR

Saçlarını kesmiyor, etlerini avlıyorlar

Amişler, Almanya’dan ABD’nin Pennsylvania eyaletine göç eden ilk koloninin varisleri olduklarını düşünüyorlar.

Çoğu 3 dil konuşuyor: Günlük hayatta Pennsylvania Almancası olarak bilinen bir dil, ayinlerde Almanca ve okulda İngilizce...

Teknolojiden tamamen uzak yaşıyorlar. Evlerinde elektrik yok. Otomobil kullanmıyorlar.

Kadınlar uzun kollu ve uzun etekli elbiseler giyiyor. Giysilerini önlük ve 1700’lerden kalma bir başlık tamamlıyor. Saçlarını asla kesmiyorlar ama mutlaka bu başlığın içine gizliyorlar.

Erkekler daima koyu renkli takım elbise giyiyor ve şapka takıyorlar. Evlendikten sonra hepsi sakal bırakıyor.

Birçok Amiş kasabasında elbiselerde düğme dahi kullanılmıyor.

Geçimlerini tarlalardan sağlıyorlar. Burada tüm aile birlikte çalışıyor. Bu nedenle küçük çocukları çalıştırmaktan suçlandıkları oluyor.

Et ihtiyaçlarını avlanarak karşılıyorlar.

Bu basit koşullarda yaşayarak İncil’in istediği gibi yaşadıklarını düşünüyorlar.

ABD hükümetinin otoritesini kabul etmiyorlar. Vergi ödemiyorlar. Devletten sosyal güvenlik de dahil hiçbir yardım almıyorlar. Elbette askerlik de yapmıyorlar.

Amiş kasabaları yazılı olmayan kurallarla yönetiliyor. Tüm yerleşkelerin kendine ait bağımsız bir yönetim yapısı bulunuyor.

ABD’de çoğu Pennsylvania, Ohio, Indiana ve Maryland eyaletlerinde olmak üzere 200 bin Amiş yaşıyor. Kanada’da da küçük bir Amiş topluluğu bulunuyor.



Mormonlar

Bir aile 40 kişi

Aslında Mormonlar ABD’nin kabul görmüş bir topluluğu. İncil’le beraber Mormon peygambere de inanıyorlar. Sigara, içki, çay ve kahve içmiyorlar.

Ancak bir de FLDS olarak tanınan ve yaklaşık 100 yıl önce Mormonlar’dan ayrılan muhafazakarlar var. Bunlar çok eşli olmalarıyla ünlü... Bir ailenin 40 üyesi olabiliyor.

Liderleri Warren Jeffs’in 60 eşi vardı. Babasının 22 kadından 60 çocuğu oldu.

Erkek sayısının fazla olması çok eşliliğin önüne geçtiği için erkek çocuklar kasabadan atılabiliyor.

Tarikat reşit olmayan kızların yaşlı erkeklerle evlendirilmesi sonucu davalık oluyor.

 

[zunnun_u_misri]

Bir yer düşünün. İnsanların elektrikten yoksun, geçim kaynaklarının sadece basit tarım ve hayvancılığa dayalı olduğu bir yer. Yaşıtları tetris, hugo, pokemon gibi oyuncaklarla oynarken teknolojiye ait tek oyuncakları plastik top ve yüzü bomboş bez bebekler olan çocuklar hayal edin. Gündelik yaşamın bir parçası olan arabaların, sokaktaki kedi köpek tarafından bile tırsılmayacak kadar karşılandığı bir çağda, yoldan geçen arabaları ürkek ve meraklı bakışlarla süzen çocuklar düşünün. Mısır tarlalarındaki korkuluklara benzeyen oyuncakları ile avunmak zorunda olan ve araba denildiğinde sadece at arabasının kendilerine ayrılmış arka cephesi akıllarına gelen çocuklar. Veya, ilköğretimden sonra okullarından alınarak dış dünyaya karşı büyük bir önyargı ile büyütülen gençler. Türkiye nin ya da bir Ortadoğu ülkesinin ücra bir köşesinden bahsetmiyorum. Bu bahsettiğim çocuklar Amerika da yaşıyor.



Ben hiç duymadım, görmedim diyorsanız, normaldir derim. Çünkü onların duyulmak veya bilinmek gibi dertleri yok. Resim çektirmekten bile hoşlanmıyorlar, çünkü, İncil deki bazı ifadelerin görüntüyü yasakladığını düşünüyorlar. Bu nedenle oyuncak bebeklerin yüzleri bile boş. Bir gün ziyarete giderseniz, onları görmek için yollardaki at arabalarına dikkat etmeniz ve aracınızı iki arabanın zor sığdığı a yollarına sürmeniz gerekecek. Altından derelerin aktığı küçük köprüleri, insan boyunun iki katı mısır tarlaları, önlerinde sadece at arabaları bulunan tek katlı evleri, çitler içinde koşuşturan atları, ufak bir derenin ikiye ayırdığı meralar ve su kenarında toplanmış otlayan kocabaşları ile tam bir köy yaşamının hüküm sürdüğü yerlerdir Amish yerleşkeleri. Tabi aralarına girip muhabbet etmeyi aklınızdan bile geçirmeyin. Çünkü, onlar sizinle şeytanın çocukları olduğunuz için konuşmak istemeyeceklerdir. alıntı

 

[zunnun_u_misri]

Teknoloji şeytan işi, insanı dünyaya bağlıyor...



Geceleri gaz lambası ile aydınlattıkları evlerinde TV, radyo ve benzeri hiç bir teknolojik alet bulunmuyor. Bunun sebebi ise, teknolojinin insana dünyayı sevdireceğine inanmaları. Her köyde merkezi bir yere konulan bir telefon sadece acil durumlarda kullanılıyor. Geleneksel metodlarla tedavi olmayı tercih eden Amishler, çok gerekmedikçe hastaneye uğramıyor. Mezarlıkları günümüz müslüman mezarlıklarından bile daha sade. Hristiyan Kültürünündeki şaşaanın aksine Amish mezarları yerle yeksan. Sözlüklerinde savaş kelimesine yer yok, bu yüzden askere de gitmiyorlar. Dini öğretileri kendilerine yapılan saldırılara bile cevap verilmemesi yönünde. Bu yüzden onlar, dünyanın en tehlikesiz insanları arasında.



1985 te Harrison Fordun başrolünü üstlendiği Whitness Tanık filmi, Amish toplumunu bizlere yakından tanıma fırsatı veren bir yapım. Avustralyalı Yönetmen Peter Weirin iki Oscarlı bu filmi sayesinde Amerikan toplumu ve diğer dünya ülkeleri ilk defa Amish kavramını görsel olarak inceleme şansını yakaladı.



Kendilerini özel insanlar olarak kabul eden Amishler, Allahın insanı basit ve sade bir yaşam için yarattığına inanıyor. Dolayısı ile onları sade giyinişleri ile görebildiğiniz her uzaklıktan tanımanız mümkün. Erkekler bıyıklarını kesiyorlar ve evliler kendilerine özgü bir sakal bırakıyorlar. Siyah şapka, pantolon, ceket ve içine beyaz gömlek giyiyorlar. Bu açıdan New York& ta görmeye alışık olduğumuz Hasidik Yahudilerle bir hayli benzeşmeleri ilginç.

 

[zunnun_u_misri]

Bekarlar siyah, evliler beyaz örtülü,

yabancı ile evlilik asla!



Kadınlar boyunlarından topuklarına kadar uzanan geniş ve bol elbiseler giyiyorlar ve genelde koyu tonlu, göze çarpmayan renkleri tercih ediyorlar. Amish kadınları saçlarını hiç kesmiyor. Takı ve makyaj kesinlikle yasak. Bebeklikten ölüme, bütün kadınlar kendilerine has baş örtüsü takmadan kesinlikle sokağa çıkmıyorlar. Amish kızları evleninceye kadar başlarını siyah örtü ile kapatıyor. Başını beyaz örtü ile örten kadının ise kesinlikle evli olduğu anlaşılıyor. Amish kızları, köyündeki erkekler ile gizlice görüşüp evleneceği kişiyi seçiyor. En popüler buluşma mekanları, ağaç dipleri ve minik derelerin üzerindeki kapalı köprüler. Pazar toplantıları ve hasat törenleri, gençlerin birbirini görebileceği ender mekanlardan. Ailenin onaylamadığı evlilik yapılamazken, düğünler için genelde Kasım ayı tercih ediliyor. Kadınların birincil görevi erkeklerine hizmet etmek ve çocuk yetiştirmek. Ailede çocuk sayısının 5 ve üzeri olduğu Amishler, boş kalmanın aklı şeytani duygularla meşgul edeceğine inanıyorlar ve bu yüzden çok çalışıyorlar.

Bizlere ilginç gelen bir diğer durum ise, erkekleri görünce utanan ve bir yaban geyiği gibi ürkekleşen Amish kızları nın tavrı. Yaşadıkları çiftliklerle etrafı çevrili asvalt yol boyunca ilerlerken sizi farkeden Amish kızlarının hızlı yürümek için topuklarının altına kadar uzanan eteklerini yukarı sıyırıp hızlı hızlı eve doğru kaçmaları doğrusu Amerika gibi bir ülkede görmeye değer bir görüntü.

 

[zunnun_u_misri]

Saçlarını kesmiyor, etlerini avlıyorlar

Amişler, Almanyadan ABDnin Pennsylvania eyaletine göç eden ilk koloninin varisleri olduklarını düşünüyorlar.

Çoğu 3 dil konuşuyor: Günlük hayatta Pennsylvania Almancası olarak bilinen bir dil, ayinlerde Almanca ve okulda İngilizce...

Kadınlar uzun kollu ve uzun etekli elbiseler giyiyor. Giysilerini önlük ve 1700lerden kalma bir başlık tamamlıyor. Saçlarını asla kesmiyorlar ama mutlaka bu başlığın içine gizliyorlar.

Erkekler daima koyu renkli takım elbise giyiyor ve şapka takıyorlar. Evlendikten sonra hepsi sakal bırakıyor.

Birçok Amiş kasabasında elbiselerde düğme dahi kullanılmıyor.

Geçimlerini tarlalardan sağlıyorlar. Burada tüm aile birlikte çalışıyor. Bu nedenle küçük çocukları çalıştırmaktan suçlandıkları oluyor.

Et ihtiyaçlarını avlanarak karşılıyorlar.

Bu basit koşullarda yaşayarak İncilin istediği gibi yaşadıklarını düşünüyorlar.

ABD hükümetinin otoritesini kabul etmiyorlar. Vergi ödemiyorlar. Devletten sosyal güvenlik de dahil hiçbir yardım almıyorlar. Elbette askerlik de yapmıyorlar.

Amiş kasabaları yazılı olmayan kurallarla yönetiliyor. Tüm yerleşkelerin kendine ait bağımsız bir yönetim yapısı bulunuyor.

ABDde çoğu Pennsylvania, Ohio, Indiana ve Maryland eyaletlerinde olmak üzere 200 bin Amiş yaşıyor. Kanadada da küçük bir Amiş topluluğu bulunuyor.

alıntı

 

[zunnun_u_misri]

[red]Amişlerden Bir Kaç Resim Portesi [/red]

[/quote]