Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Dîvân-ı Kebîr//Aşk Dîvânı (1 Kullanıcı)

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com



“Dünya evi deprem içinde sarsılıp duruyor.

Çünkü evden eşya taşınıyor, ötelere göç var.”


Ey karanlık geceyi uykuda geçiren mümin! Dua zamanı geldİ haydi,kalk!
•Ey kötülük etmeyi âdet edinmiş nefis; ibadet etme, iyilik etme zamanı geldi!


• Pencereden bak; tövbe kapısını aç! Evi tertibe koy, düzelt! Haydi, durma;bizim nöbetimiz geldi!


• Suçtan, kötülüklerden neden temizlenemiyorsun? Günahlardan ellerini yıka, yüzüne su vur; abdest al, namaza durma zamanı geldi!



• Seni mezara koydukları, lahitte yüzünü kıbleye döndürdükleri zaman, hayatta şu karşında duran kıbleyi hatırlarsın ama, namazını kılamadığın, kazaya bıraktığın için içinin yanmasından eline ne geçer?


• Sen şimdi hayatta iken bu kıbleden bir nür, bir ışık ara, bir ışık elde et de, o nur, o ışık senin kabrini ışıtsın, aydınlatsın! Allah'ın nüru gelince kabir, bir gül bahçesi olur!



H.z.MEVLÂNÂ


Dîvân-ı Kebîr


 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com


•Sensiz düşünemiyorum, sensiz yapamıyorum; başkası ile de yaşamama imkân yok! Aşka dâir ne söylesem, içi yanmayanlar, âşık olmayanlar anlamıyorlar!

64111835tk7.gif

• Her seher vakti döktüğüm gözyaşları, hasta gönlümden bana bir haber getirmese de, etrâfımda bulunanlardan hiç kimsenin benim gönlümden haberi yok!


• Ey gamı canımın rahatı olan sevgili! Bu feryâd, bu figânın sebebi ne? Herkesi başına mı toplamak istiyorsun? Çünkü, ben ağlamasam, feryâd etmesem halk benim etrâfımda toplanmaz!

64111835tk7.gif

• Halkın toplanması, bir araya gelmesi ne demektir? Gölge varlıkların öte-sinde bulunan canların aynı gaye için bir yere toplanması; insanların kendilerinden kendilerine sefer etmesidir, kendilerinde bulunanı birlikte bulmalarıdır! Kuş yumurtada kaldıkça kanatları işe yaramaz; yumurtadan çıkınca, yalnızlıktan kurtulunca uçmaya başlar!

64111835tk7.gif

• Benim hayatımın gecesinde şu güneş gibi yirmi tane güneş doğsa da, karanlık gecemi aydınlatmaya çalışsa, sen gelmedikçe seher olmaz!

• Böyle bir balçığa, yani bedene gönül tohumunu ektik ama, sevgi baharın gelmedikçe orada bir şey bitmez!


H.z.MEVLÂNÂ


Dîvân-ı Kebîr
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com





Dünya, baştan başa dikenlerle dolu olsa, yine de âşıkın gönlü tamamıyla gül bahçesidir!

Şu dönen gökyüzü dönmesini durdursa da işsiz güçsüz kalsa, âşıkların gönlü yine iştedir, güçtedir; bir sevgi alışverişinde, sevgiliyi anmakta, sevgiliyi düşünmektedir!
39a7241b0799d66860e6f87cf1751fb6.gif

• Herkes kederlere, gamlara uğrasa, herkesin başına belalar yağsa, âşıkın canı sevinçlidir, neşelidir, lâtîftir! Çünkü, bütün başa gelenler, Hakk'tan gelmektedir!

• Âşık kimsesiz, tek başına, yapayalnız kalsa da, o, yalnız değildir; sevgilisi ile gizlice, beraberdir! Çünkü o, nerede olursa olsun, gerçek sevgili olan Allah ile mânen beraberdir!

39a7241b0799d66860e6f87cf1751fb6.gif

• Âşıkların şarabı, üzüm şarabı gibi küpten coşmaz, gönülden coşar! Âşık, sırlar âleminde aşka dost olur, arkadaş olur!

• Sen bir âşığı hasta görürsen, ona ne gam! Onun gizli, güzel sevgilisi onun başucunda değil midir?

• Sen, aşk atına bin; Hakk yolunun uzaklığını, zorluğunu düşünme! Çünkü, aşk atı pek rahvandır, pek hızlı gider!

39a7241b0799d66860e6f87cf1751fb6.gif

• Yol düzgün olmasa, zahmetlerle, sıkıntılarla dolu olsa bile, aşk atı bir atılışında seni menzile, varacağın yere götürür!

• Sen, hem mest, kendini kaybetmiş, hem de çok akıllı olan gönlü, ancak Şems-i Tebrîzî’nin himmeti ile bulabilirsin! ”

HZ.MEVLÂNÂ
Dîvân-ı Kebîr
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com


Biz gittik; kalanlara selâm olsun, hoşça kalsınlar! Doğan, mutlaka ölür!

• 0 kadar koşmayın, o kadar yorulmayın; şu yerin altında çırak ne olmuşsa,
usta da o olmuştur!

• Direği rüzgârdan olan bu bina ne kadar dayanabilir?

• Yaşadığın devrin eşsiz, parmakla gösterilen tek kişisi bile olsan,
tek tek gidenler gibi, sen de bir gün dünyayı bırakıp gideceksin!

472663b15imefkfutz2.gif


• Gideceğin yerde yalnız kalmayı istemiyorsan, hayırdan, iyilikten, ibâdetten evlâdın olsun!


• 0 geriye kalan iyilikler, ibâdetler; gayb âleminin nurdan ipi
ve dünyaya direk olanların ruhudur!


• 0 süzulmüş, seçilmiş aşk cevheri var ya, işte ölümsüz olarak kalacak ancak odur!
472663b15imefkfutz2.gif

Şu içinde yaşadığımız hayatın, şu akıp giden kum selinin ne durması vardır, ne dinlenmesi; bir şekil bozulunca başka bir şeklin temelini atarlar!


• Ben, bu kupkuru yerde Nûh'un gemisine benziyorum;
tûfan benim ölümüm, vâdemin gelip çatmasıdır!

472663b15imefkfutz2.gif
• Nûh'un gemisi de, gayb âleminde bu sudaki dalgaları bekliyordu!


• Biz de susmuş olanların, mezarlıkta uyuyanların arasına girdik, yattık uyuduk!

Çünkü sesimiz, feryâdımız haddi aşştı!

HZ. MEVLÂNÂ
DÎVÂN-I KEBÎR

 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com




Senin güneş gibi nurlu olan yüzün olmayınca güneşin ışığı benim ne işime yarar? Gördüğüm sen değilsen bana görüşün, gözün ne faydası vardır?


Seninle buluşmadıktan sonra ömrün sürüp gitmesinde ne kâr vardır? Sana sığınmadıktan sonra kalkanın ne faydası vardır?

Gecem kıyâmet günü gibi uzadı, gitti. Ama gönlüm sana secde etmek istiyor. Seher vaktini beklememe lüzum var mı?


Ayın bulunmadığı bir gecede yıldızlar ne yapabilir? Kuşun başı olmadıktan sonra iki kanadı ne işe yarar?


Sen benim ruhum olmadıkça ben ruhtan ne elde edebilirim? Sen bana gönül gözü bağışlamadıkça ben bu baş gözünü ne yapayım?


Dünya bir ağaca benzer. Yaprağı, meyvesi senden biter, senden gelir. Yaprağı ve meyvesi olmayan bir ağaç ne işe yarar?


Ey gönül; beşeriyet halinden, insanlıktan vazgeç de melek ol! Melek huylu olmazsa insanın hayvandan ne farkı vardır?

Mâdem ki haber ona mahrem değil! Hiç bir şeyden haberin olmasın; mest ol kal! Zaten haber vericisi sen olmadıktan sonra, haberden ne fayda beklenir?

Hz. MEVLÂNÂ

(Dîvân-ı Kebîr)
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com

Yüzümü sevgilinin ayaklarına sürmeye geldim. Yaptığım bir hatadan ötürü özür dilemeye geldim.

Yeniden onun gül bahçesine bahçıvan olmaya geldim. Onun aşkından ateşolup kendi dikenlerimi yakmaya geldim.

Temizlenmesi mümkün olan tozu, kiri temizlemeye, sevgilim için iyi işi, daha iyisini yapamadığım için kötü saymaya geldim.

0 vefâsız güzelin sevgisi uğrunda döktüğüm göz yaşlarını görsün diye ona ağlayan gözlerle geldim.

Ey hiçbir şeye benzemeyen, eşsiz olan aşk, kalk, sevgiye yeni baştan başla, merhamete yeni baştan giriş! Ben öldüm, ikrârımdan da inkârımdan da vazgeçtim.

Çünkü senin saflığın, lekesizliğin olmadan varlık âleminde saf olmaya imkan yok! Sensiz gamdan kurtulmak, iyileşmek de mümkün değildir.

Zâhirde, görünüşte ben sustum. Sen bilirsin ki, kan ağlayan gönlümde kanlara bulaşş sözler var.

Ben sustuğum zaman, yüzüme dikkatle bak! Orada bıraktığın izleri gör!

Ben bu gazeli kısa kestim. Geri kalanı gönlümde… Eğer beni o mahmur gözlerle mest edersen söylerim.
ipeksold055380c44760b2bwo6.jpg
Ey sözünden geri kalan, susan, ey eşinden ayrı düşen, nasıl oldu da o keskin aklını kaybettin, böyle şaşınp kaldın?

Ey kendinde konuşma gücü olmayan, susan, o ateşli düşüncelerle ne âlemdesin? Düşüncelerin büyük orduları geliyor.

Sözü insanlara söylerler. Yalnızken susarlar. Hiç kimse sevgilinin sırrını kapıya, duvara söylemez.

Yoksa sen, aşktan bahsedecek insan bulamıyor musun? Bu yüzden susup duruyorsun? Sen hiç kimseyi sözlerine mahrem görmüyor musun?

Yoksa sen, başka bir âlemden mi geldin? Tertemiz bir âlemden misin? Şu leşe bulaşş, leş yemekle meşgul tabiat köpekleriyle tabiat âlemine karışamıyorsun! Şu kirli âlemle uzlaşamıyorsun!


HZ. MEVLÂNÂ
(Dîvân-ı Kebîr)
 

s.s.s

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Şub 2008
Mesajlar
2,871
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
46
teşekkürler güzel kardeşim.
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com


• Ey bir parıltısı ile Uhud Dağı'nı paramparça eden Rabbim! Bir avuç toprak, Sen'in çâresiz bir âşığın olursa şaşılmaz! " (A'raf Suresi, 7/143. ayete işaret var.")

47154896ez1.gif

• Lutfeder de bir bakarsan, kayalar, taşlar mum olur; fakat kahr ile bakınca da, mum taş olur!



• Sen inlersen, feryâd edersen, o zaman ölmüş gönlü diriltirsin, ona can verirsin, bir şeyler edersin; senin canının işi gücü budur!



• Can, sefer etmek, yolculuğa çıkmak ister; sen, onu sağlam bir bağla bağlarsın! Sonunda can, o bağı koparır da âvâre olur!



• Süleyman gidince Şeytan, padişâhlar padişâhı olur! Akıl ve sabır gidince nefs-i emmâre başkaldırır. Seni emir kulu yapar; sana kötülükler, günahlar işletir.



• Aşk, bütün cihânı kaplamıştır ama sen onun rengini bile göremezsin. Fakat onun ışığı bedene vurunca âşık olursun; betin benzin solar, sararırsın!



• Bir şehzâde olmalı ki, yakutun müşterisi olsun; eşi az bulunur, değerli bir insan olmalı ki, senin aşk gamını çeksin!



• Cenâb-ı Hakk; "Yeryüzü size beşiktir!" diye buyurdu. İnsan çocuk olmasaydı, beşiğe bağlı kalır mıydı? - ("Taha Süresi, 20/53. ayete işaret edilmektedir." )



• Benim şu gölge varlığımın dönüp dolaşması, Hakk güneşinin yüzündendir' 0 müneccim değıldir ki, gönlü yıldızların emrinde olsun!

47154896ez1.gif

Hz. MEVLÂNÂ


DÎVÂN-I KEBÎR
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com







Gerçeklerden haberli olarak ölen Hakk âşıkları, sevgilinin huzurunda şeker gibi erirler!


Ruh âleminde, elest meclisinde âb-ı hayat içenler, bir başka tarzda ölürler!


Ötelerden haberdâr olanlar, Hakk sevgisinde derlenip toplananlar, şu insan kalabalığı gibi olmazlar!




Hakk âşıkları, letâfette melekleri bile geride bırakmışlardır! Bu sebeple, diğer insanlar gibi ölmek, onlardan uzaktır!





Hakk âşıkları sevgi yolunda ölürlerse, onları can pâdişâhı karşılar!




Birbirlerinin canı kesilen, aynı emâneti, aynı canı taşıdıklarından haberdâr olan Hakk âşıkları, birbirlerinin aşkıyla ölürler!




Âşıklar, gökyüzüne uçarlar; münkirler ise, cehennemin dibinde can verirler!




Ölürken Hakk âşıklarının gönül gözleri açılır da, öteleri, gayb âlemini görürler! Başkaları ise, ölüm korkusu ile kör ve sağır olarak ölürler!




Geceleri ibâdetle vakit geçirenler, Hakk korkusuyla uyumayanlar, ölüm zaman gelince korkusuz, rahatça ölürler!




Bugün yaşarken, Hakk’ın nazarından düşmemek isteyenler, o nazarı, o bakışı arayanlar, o bakışa karşı neşeli bir hâlde gülerek can bağışlarlar!




Can pâdişâhı, onları lütuf kucağına alır; onlar, öyle hor ve basit bir hâlde ölmezler!




Ahlâklarını Mustafa(s.a.v.)’nın ahlâkına benzetenler, Hz. Ebûbekir gibi, Hz. Ömer gibi ölürler!




Aslında, Hakk âşıklarından ölüm uzaktır! Onlar, ne ölürler ne de yok olurlar! Ben bu sözleri; “Şâyet ölürlerse, böyle ölürler!” diye söyledim!



HZ. MEVLÂNÂ


DÎVÂN-I KEBÎR
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com


•.Ey gönül, isledigin suçlara, kusurlara karsılık, Hakk'tan özür dilemek için neler düsünüyorsun? O'ndan sayılamayacak kadar lutuflar, iyilikler, ihsanlar, vefalar gelmede, senden de bunca hatalar, kusurlar, cefalar
görünmede...


• O'nun tarafından, bunca keremler, senden ise, manasız aykın isler; O'ndan pek çok nimetler, senden ise sayılamayacak kadar çok hatalar suçlar, günahlar...

• Senden bunca haset, bunca kötü düsünce, bunca dedikodu. O'ndan ise bunca ihsan, bunca lütuf, bunca iyilikler.

• Yaptıgın kötülüklerden, isledigin günahlardan pisman olup da, candan Allah dedigin zaman, seni belalardan kurtarmak için senin imdadına yetisen, sana o duyguyu veren, kendini hissettiren O'dur.


• İsledigin günah yüzünden korkuyorsun, kurtulmaya çareler arıyorsun. Bir daha islememeye karar veriyorsun, iste o anda bu duygularla için karıstıgı, kendinden utandıgın, kendini ayıpladıgın, vicdanın sızladıgı zaman düsünmüyor musun? Bu duyguları sana veren, bu pismanlıga seni düsüren, senin içindedir. Sana çok yakındır. O'nu sen ne diye kendinde, kendi içinde göremiyor, hissedemiyorsun?

• 0, seni bazen yaratılısına, kötü tabiatına bırakır, seni gümüs, altın, kadın sevdasına düsürür. Bazen de canına Hz.Mustafa'yı hayal etmenin nürunu verir de içini aydınlatır.

• Seni bazen bu tarafa çeker, iyi adamlara katar, bazen de o tarafa çeker, seni kötülere ulastırır. Kurtulus gemisini
korkunç dalgalarla hırpalar, onu kırar, parçalar.


• Ey zavallı insan, bu düsüslerden, bu hallerden sakın ye'se kapılma; gizli gizli o kadar çok dua et, geceleri, o kadar çok agla, inle ki; sonunda yedi kat gökten kulagına kurtulus sesleri gelsin.

HZ. MEVLÂNÂ
(Dîvân-ı Kebîr)
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
dua1416es_1_.jpg


Komşuların, dostların yardımı olmasa bile bir iş yoluna girebilir,


Ama Sen'in takdirin olmasa, o iş asla olmaz!


Sen'in aşkının yarası, şu gönlümdedir; onun başka yeri olamaz!



Yarattığın güzel eserleri görerek, aklın gözü, Sen'in mestin olmuştur!


Kudretinin, yaratma gücünün karşısında feleğin çarkı alçalmıştır!


Zevk ve neşenin kulağı da Sen'in elindedir!


Yâni, zevki ve neş’eyi de ancak Sen'in lütfunla duyarız;


Sen'siz hiç bir şey olmaz Allah’ım!



Can, Sen'in aşkınla coşar;


Gönül, Sen'in sevgi şarabınla mest olur;


Akıl, Sen'in yarattığın güzellikler karşısında şaşırır kalır!


Sen'siz hiç bir iş başa çıkmaz Allah’ım!



Mevkim, şerefim, malım mülküm hep Sen'in lütfun, ihsanındır;


Yediğim yemeği, içtiğim suyu da Sen lütfediyorsun!


Sen'siz bunların hiçbiri olmaz Allah’ım!



Bâzan vefâya doğru gidiyorsun, bâzan cefâya doğru!


Sen benimsin; nereye gidiyorsun?


Hiç kimsenin işi Sen'siz başa çıkamaz!



Sen'siz bir iş başa çıksaydı, dünyanın altı üstüne gelirdi; herşey bozulur, altüst olurdu!


Güzelliği ile dillere destan olan İrem Bağı cehennem kesilirdi!


Sen'siz hiç bir iş başa çıkmaz Allah’ım!



Dostum! Sen olmasan, Sen bana yardım etmesen, işim gücüm yıkılır gider!


Ey benim can dostum, ey benim dert ortağım;


Sen'siz hiç bir iş yürümez!



Bana, Sen'siz yaşayış da hoş değildir, Sen'siz ölüm de hoş değildir!


Gamından nasıl baş çekeyim, nasıl kurtulayım?


Sen'siz hiçbir iş başa çıkmıyor ki!..



Ey lütfuna, ihsanına dayandığım, güvendiğim Allah’ım!


Ne söylersen söyleyeyim; iyiden kötüden ayrı değil; içinde iyi de var, kötü de var!


Lütfet de Sen söyle:


Sensiz hiçbir iş yürümüyor değil mi?




HZ.MEVLÂNÂ


DİVÂN- KEBÎR
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com


• Sen, hor görülmekten sikayet ediyorsun, aglayıp duruyorsun, sızlanıyorsun, hor görülüsteki lütufları, ihsanları
göremiyorsun. Ya Hakk'tan yardımlar, ihsanlar isteme, yahut az sikayette bulun!

• Sana, Firavun'a yakısan debdebe, yücelik gerekse, sana yakısmayan askı ver, Fıravun gibi vilayetler al, malını,
mülkünü artır, ihtisamlı bir hayat sür!

• 0 can ne mutlu candır ki, sonunda bahta, mutluluga erismek için daha önceden hor görülmeyi, asagı görülmeyi
alır da öper, basına kor.

• Pek büyük olan, kıyısı kenarı bulunmayan o hiddet denizinden binlerce kol ayrılır, her tarafa rahmet ırmakları
akar. 0 ırmaklar, merhameti sonsuz olan Allah'ın iyi, kötü bütün kullarının can bahçelerine ulasır, her canı suya
kavusturur. 0 hiç kimseyi mahrum bırakmaz.
" Ey gönül, sen o dereye bakma! 0 dere ile yetinme; için daralır, o derelerin önune çıktıkları kaynaga, sonra hep
orada birleseçekleri asla, vahdet deryasına bak!
• Bir domuz misk içinde, bir insan da pislik içinde dogsa, her biri rızık bakımından da aslına gider, her bakımdan da
aslına varır.
• Hakk kapısının uyuz köpegi bile dünyadaki bütün arslanlardan iyidir, degerlidir. Çünkü o Hakk'ın askını söyler ve o
kapıyı gözetme ve bekçilik yapma usullerini bilir.


HZ. MEVLÂNÂ
(Dîvân-ı Kebîr)
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com

•Ey sevgili; Allah rızası için olsun, bana acı da, altın gibi sararmıs olan yüzüme bir bak! Bizi, senden ayrı bırakma,
nereye gidersen bizi de beraber götür!




• Eger tenezzül eder de gelir, gönlümüze girersen, etegini topla, içeri öyle gir ki, etegin gönül kanına da degmesin,
kirlenmesin.



• Ey sevgili, senin güzelligini görmeyen, ay yüzlülerin körlüklerine ragmen bir dog da, ayın yüzüne siyah bulutlarla
bir perde çek, böylece ay görünmez olsun, senden baska gökte ay kalmasın.



• Sevgili; "Sizlere selamlar olsun!" deyince, bu ses bütün alemi tuttu. Neseden gönül secdeye kapandı, can da
beline gayret kemerini kusandı.



• Mum gibi her gece yanardım, seher vakti gelince söndürülürdüm. Fakat gevgili, bu gece senin askınla öyle
kendimden geçtim ki, gece ile gündüzü fark edemiyorum..

HZ. MEVLÂNÂ
(Dîvân-ı Kebîr)
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
SafeRedirect.aspx




Ey ruh âleminden gelen nâdir garip! Bu diyarda nasılsın, ne haldesin? Ey değerli varlık, ey Hakk devletinin nedîmi! Ezelî mahmurlukla nicesin?



30468221ll4.gif


Padişahlar padişahından ayrı düştüğün için çok kederlisin; bu ayrılık acılarına nasıl katlanıyorsun, zamanını nasıl geçiriyorsun? Ey mutluluk, ey mânevî saadet gülü! Seni hırpalayan, yaralayan dünya dikenleri arasında ne yapıyorsun?


30468221ll4.gif


Sen, öyle üstün bir varlıksın ki, dünyaya hayat veren güneş bile sana; "Sensiz içime ateş düşmüştür, yanıyorum!" diye seslenmede! Bağlar, bahçeler, çiçeklerle dolu çayırlar da her şeyi sende bulmakta ve sana; "Ey bahar; nasılsın?" demedeler!


30468221ll4.gif


Bütün canların hayatı sensin. Böyle olduğu halde, neden şekle, maddeye bağlanıp kalmışsın? Gönüllerin kararı, huzuru seninle olduğu halde, sen, neden böyle kararsızsın?


30468221ll4.gif


Her düğünün, derneğin canı sensin; iki dünyanın da düğünü, derneği sensin! Böyle olduğu halde, kendin neden yaslısın, matemler içindesin; aklın şaşıp kalıyor!


30468221ll4.gif


Sen, dünyanın Yûsuf’u değil misin? Sana bir sorum var: "Sen, kendi isteğinle neye kendini kuyuya atıyorsun, neden kendini zindana sokuyorsun?"


30468221ll4.gif


Ey yücelik göğü; neden maviler giyinmişsin? Ey mânâ güneşi; nurlar saçan bu dönüşünle nicesin?



30468221ll4.gif


Hz. MEVLÂNÂ



Dîvân-ı Kebîr


 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
1227177096cumal__k_z_k.jpg

“Beden, duvar gibidir.


Bu duvarın arkasında bir gönül yıkılmış kalmıştır.


Bu yıkıntı altında kalan gönlün hâlini anlatmak için dil bu sözlere başlamış.


Sen git de aşk yüzünden yıkılan varlık evinin harâbesini seyret!


Evin tavanı çökmüş, eşiğin izi bile kalmamıştır.


***


Her ne kadar o,


şıklara değer vermem." derse de, inanma!


0, her âşık başına yüzlerce merhametli kişi göndermiştir.



Hz. MEVLÂNÂ


Dîvân-ı Kebîr
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com












• Ey dost! Şeker mi iyidir, yoksa şeker yapan mı; ayın güzelliği mi daha üstündür, yoksa ayı yaratanın güzelliği mi?



icona30.gif

• Ey bağ! Sen mi daha hoşsun, sende bulunan gül bahçesi mi, gül mü hoştur? Yahut o gülleri, nergisleri şu kara topraktan meydana getiren mi daha hoştur?

icona30.gif


• Ey akıl! Sen mi daha iyisin, bilgide, görüşte sen mi daha üstünsün, yoksa her an yüzlerce akıl, yüzlerce görüş lütf eden aziz varlık mı?

icona30.gif


• Ey aşk! Gerçi dağınıksın, perişansın, açılıp saçılmışsın fakat, bir şey var, birisi var ki; aşka da ateşten bir kemer kuşatmış da, âşık olanları yakıp yandırmadadır!

icona30.gif


• Ben, O'nun yüzünden kendimden geçmişim, O'nun yüzünden başım dönüyor; şaşırıp kalmışım! Bazan kolumu kanadımı yakıp yandırıyor, bazan da yeni bir baş lütf etmede, mânen yükselmem için yeni bir kanat bağışlamakta...



HZ. MEVLÂNÂ


(Dîvân-ı Kebîr )



 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com



Haydi ey âb-ı hayat, yani aşk!

Bir nağmeye başla da, beni şevkle, heyecanla değirmen taşı gibi döndür!


Böyle yap! Böyle yap da, hep böyle olsun;


perişan, darmadağın olarak, ben bir tarafta, gönül bir tarafta olsun!


Ağaçların dalları ve yaprakları, rüzgâr olmasa oynamaz;


kehribar olmadan saman çöpü de uçup gitmez!


İnsaf et; saman çöpü bile rüzgâr esmedikçe hareket etmez ise,


dünya nasıl olur da rüzgârsız, rüzgâr olmadan,


bir tesir eden bulunmadan kendi kendine hareket eder?


Aslında, dünyanın her cüz'ü, her şeyi âşıktır;


her şeyin, her zerrenin, her atomun bile içine bir aşk ateşi düşmüştür!


Her şey, sevgili ile buluşmak için çırpınır durur;


her şey buluşma sarhoşudur!


Fakat onlar, kendi sırlarını sana söylemezler!


Çünkü sır, lâyık olandan başkasına söylenmez!


Bütün varlıklar, ev sahibinin,


yani Allah'ın tatlı sofrasından yemekte içmektedirler!


Her şey canlı, her şey yiyor içiyor, konuşuyor!


Böyle olmasaydı, karıncalar Süleyman'a sır söylerler miydi,


dağ Dâvud Peygamber'le beraber ilâhî okur muydu, seslenir miydi?


Şu gökler âşık olmasaydı, göğsü böyle saf, temiz, masmavi olur muydu?


Eğer güneş de âşık olmasaydı, yüzünde bir nur, bir ışık bulunmazdı!


Yerler, dağlar âşık olmasalardı, gönüllerinden bir ot bile bitiremezlerdi!


Deniz aşktan habersiz olsaydı, aşkı anlamasaydı,


böyle çırpınıp durur muydu, köpürüp coşar mıydı?


Ey insan! Sen de âşık ol, aşkı tanı; vefâlı ol da, vefâ bul!




Mevlânâ Celâleddin Rûmî



Dîvân-ı Kebîr
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com





Ey ruh âleminden gelen nâdir garip! Bu diyarda nasılsın, ne haldesin? Ey değerli varlık, ey Hakk devletinin nedîmi! Ezelî mahmurlukla nicesin?



Padişahlar padişahından ayrı düştüğün için çok kederlisin; bu ayrılık acılarına nasıl katlanıyorsun, zamanını nasıl geçiriyorsun? Ey mutluluk, ey mânevî saadet gülü! Seni hırpalayan, yaralayan dünya dikenleri arasında ne yapıyorsun?




Sen, öyle üstün bir varlıksın ki, dünyaya hayat veren güneş bile sana; "Sensiz içime ateş düşmüştür, yanıyorum!" diye seslenmede! Bağlar, bahçeler, çiçeklerle dolu çayırlar da her şeyi sende bulmakta ve sana; "Ey bahar; nasılsın?" demedeler!



Bütün canların hayatı sensin. Böyle olduğu halde, neden şekle, maddeye bağlanıp kalmışsın? Gönüllerin kararı, huzuru seninle olduğu halde, sen, neden böyle kararsızsın?



Her düğünün, derneğin canı sensin; iki dünyanın da düğünü, derneği sensin! Böyle olduğu halde, kendin neden yaslısın, matemler içindesin; aklın şaşıp kalıyor!




Sen, dünyanın Yûsuf’u değil misin? Sana bir sorum var: "Sen, kendi isteğinle neye kendini kuyuya atıyorsun, neden kendini zindana sokuyorsun?"



Ey yücelik göğü; neden maviler giyinmişsin? Ey mânâ güneşi; nurlar saçan bu dönüşünle nicesin?




Hz. MEVLÂNÂ



Dîvân-ı Kebîr



 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt