Direnişimiz, işgalcilerin tümü Irak'ı terk edinceye kadar sürecek
Irak islami direniş cephesi sözcüsü Dr. Abdullah el-Hâfız, Milli Gazete'ye konuştu...Direnişimiz, işgalcilerin tümü Irak'ı terk edinceye kadar sürecek
*
Allah'a hamdolsun sadece bizim direniş örgütümüz 6 bin askeri operasyon gerçekleştirmiştir. Bunların en önemlilerinden 600 adetini kameraya kaydedebildik. Bunları internet sitemize koyduk. Hala da Askeri operasyonlarımıza her gün yenisini ekliyoruz. Geçtiğimiz günlerde Kerkük'te, Musul,'da, Bağdat'ta ve diğer bölgelerde meydana gelen operasyonları bizler gerçekleştirdik. Irak direnişçileri operasyonlarına devam ediyorlar ve edecekler.
Röportaj: Mustafa Sabri Demir
Irak İslami Direniş Cephesi Resmi Sözcüsü Dr. Abdullah el-Hâfız, Bağdat Üniversitesi mezunu. Hafız, doktorasını da aynı üniversitede yaptı. Aynı zamanda Bağdat'ta İslam alimlerinden dersler aldı. İşgalin başladığı günden beri direnişçilerin içerisinde yer alıyor. Bir çok askeri operasyonun başarılı şekilde gerçekleşmesinde önemli katkısı oldu. Görüntüsünü güvenlik nedeniyle gizli tutmak isteyen Hafız, gazetemize önemli açıklamalarda bulundu:
* Irak'ta işgal güçlerine karşı direniş nasıl başladı?
- 2004 yılı Mayıs ayında ABD işgaline karşı Irak İslami Direniş Cephesini kurduk. Cephemiz siyasi vasfı ağır bir cepheydi. Askeri kanadı Selahaddin-i Eyyubi Tugaylarını da hemen beraberinde kurduk. Hedeflerimizi belirledik. Direnişimizin iskeletini ülkesinin bağımsızlığını kazandırmak için bir araya gelen vefakâr, mutedil Iraklı gençler, siviller oluşturuyor. Bugüne kadar işgal askerlerine karşı çok önemli operasyonlar gerçekleştirdik. Bunların kayıtları görüntülü olarak internet sitemizde var. İnternet adresimizden isteyenler askeri operasyonlarımızı seyredebilirler.
İnternet adresimiz : www.jaami.info
* Sizin dışınızdaki direniş grupları hangileridir?
- En büyük ve bilinenlerden bir kaçını sayacak olursak; Irak Hamas'ı, Selahaddin-i Eyyubi Tugayları, Irak İslam Ordusu, Yirmi Devrim Tugayları, Ceyşü'l Mücahidin, Ensar-ı Sünne Şer'i Heyeti gibi daha bir çok direniş grupları.... Siyasi olarak da Irak Direnişi Siyasi Konseyi, Cihad ve Değişim Cephesi oluşumları...
* Irak'ta savaşan sufi direniş örgütleri var mı?
Evet var. Bilindiği gibi Irak tasavvuf ekollerinin birçoğunu içerisinde barındırmış bir ülkedir. Tasavvuf, Irak halkının içinde önemli yer teşkil eder. Sufi hareketin tarihi Irak'ta çok derinlere iner. Bugün Felluce'de, Kerkük, Musul ve daha bir çok yerde mutasavvıf direniş hareketlerine rastlamaktayız. Diğer direniş örgütleri içerisinde yer alan önemli oranda mutasavvıf direnişşiler bağımsızlık mücadelesi vermektedir. Özellikle Felluce'de Ceyşü'l Müslimin isimli direniş grubu Felluceli tarikat mensuplarından oluşmuştur. Etkin olan bu grup, Felluce ve civarında saldırılarını sürdürmektedir. Güçlü bir grup olan Nakşibendi Tarikatı Ordusu da, Nakşi geleneklerini sürdüren ve fakat milliyetçi fikirlere sahip bir örgüt. Kuzey Irak'ta da tarikat kökenli direniş hareketleri var. Meşhur Şeyh Osman'ın Rufai Tarikat'i var. Ancak bunlar Kuzey Irak bölgesinde faaliyet göstermektedirler. Onlar Kürt halkın sorunlarını önceleyen ve bizimle iyi ilişkileri olan İslami bir oluşumdur. İşgalcilere karşı direniş gösteren tasavvufi direniş örgütleri genelde Arapların yoğun olduğu orta Irak'ta varlar. Direnişte de en etkin ve seçkin olan tasavvufi tarikat de Nakşibendiye'dir.
* Siyasi ve askeri hedeflerinizin ne kadarına ulaştınız?
- Direnişimizle işgalcilere büyük zayiatlar verdirdik. İşgalci ABD, Irak bataklığında 3 trilyon dolar zayiat vermiştir. şimdi bu bataklıktan en emin ve az zayiatla kurtulmanın yollarını aramaya düşmüştür. Bizler yakın ve uzak vadedeki amaçlarımızın büyük bir kısmına ulaştık ve ulaşmaya da devam edeceğiz. İşgali bitirdikten sonra işlerimiz dün olduğundan daha da zor olacak. Bunun bilincindeyiz. İslami bir medeniyeti tesis etmek, zarar görmüş halkın yaralarını sarmak, yıkılan, hayati önemi haiz binaları yeniden inşa etmek ve onarmak çok zor olacak. Bu zorlu dönemi de şimdi olduğu gibi İslam alemiyle birlikte yürüteceğiz.
Allah'a hamdolsun sadece bizim direniş örgütümüz 6 bin askeri operasyon gerçekleştirmiştir. Bunların en önemlilerinden 600 adetini kameraya kaydedebildik. Bunları internet sitemize koyduk. Hala da Askeri operasyonlarımıza her gün yenisini ekliyoruz. Geçtiğimiz günlerde Kerkük'de, Musul'da, Bağdat'ta ve diğer bölgelerde meydana gelen operasyonları bizler gerçekleştirdik. Irak direnişçileri operasyonlarına devam ediyorlar ve edecekler. Televizyonlarınızda bu yeni operasyonları seyredeceksiniz inşallah.
Halkımız çok kötü şartlarda yaşıyor
* Irak'ta yaşam nasıl, Irak halkı nasıl bir hayat sürüyor?
- Irak halkı içinde bulunduğu çetin hayat şartlarına rağmen takdir edilecek bir direniş göstermektedir. Sosyal yaşam dağılmış durumda. Ne ticaretleri eski ticaret, ne meskun alanları eski biçimde. Her ailede bir yara var. Ya evlatlarını ya babalarını kaybetmişler ya da yakın komşuları göç etmiş veya katledilmiş. İşgalin başladığı günden bu güne dek 1,5 milyon Iraklı katledildi. 80 bin Iraklı, Irak yönetimi cezaevlerinde, 17 bin Iraklı da zindanlarında. İslam âlemi Iraklı kardeşlerini bu elim durumdan kurtarmak için elinden gelen destek ve yardımları ihmal etmeden yapmalıdır. Irak halkının yüzde 56'sı işsiz. İşi olanlar da gerekli üretimi yapamıyor, teknolojik imkânlara sahip olamamanın getirdiği üretimde düşüklüğü yaşıyor. Çağı yakalamada daha da gerekli ilerlemeler kaydedilemiyor. Sosyal hizmetlerde de yeterli hizmetler verilemiyor. Maaşlar düzenli ödenemiyor. Eğitim alanında atılımlar yapılamıyor.
* Ne kadar Iraklı savaş dolayısıyla göç etti?
- Irak içinde bir şehirden bir şehre göç edenler olduğu gibi, ülke dışına göç edenler de var. 4 Milyon Iraklı ülke dışında göçmen durumunda. Ülke içi göçmen sayısı da 2 milyon. Bu rakamlar resmi rakamlardır. Bu göçmen sorununun çözümü içinde ayrı projeler üretilmeli.
"Ey Osmanlı'nın torunları! Ecdadınız gibi olun!"
* Irak direnişi için İslam ülkelerinden özellikle Türkiye'den beklentileriniz neler?
- Irak'ta insanlık dramı işlendi ve devam ediyor. İnsanlık ve tarih önünde İslam aleminin alnı ak olarak geçmesi için Irak direnişine kayıtsız kalması düşünülemez. İslam aleminden maddi manevi her türde destek ve yardımlarını Iraklı kardeşlerine vermelerini istiyoruz. Özellikle Türkiye ile geçmişe dayanan tarihi ve kültürel birliklerimiz var. İstanbul, İslam aleminin merkeziydi. Osmanlı İslam hilafeti devletinin başkenti olmuştur. Osmanlının ayrılmaz bir parçası olan Bağdat, bugün işgal altındadır. Türkiye, Osmanlının bakiyesi bir ülkedir. Gözümüzde yeni Osmanlılardır. Türkiye, tarihi birlikteliğimizi hatırlamalı ve kardeş olarak üzerine düşeni yapmalıdır. Ey Osmanlı'nın torunları! Ecdadınız gibi olun!
* Peki Türkiye'nin üzerine düşeni yeteri kadar yaptığını söyleyebilir misiniz? Türkiye'nin Irak politikasından memnun musunuz?
- Size şunu söyleyeyim: Arap-İslam ülkeleri içinde Irak'a karşı en etkin ve müspet siyaset güden Türkiye'dir. Ama yeterli midir? Hayır. Yaralarımızın sarılması ve işgalin son bulması için daha fazla diplomatik ve siyasi ataklara; maddi ve manevi desteklere ihtiyacımız var. Yavuz Sultan Selim'den II. Abdülhamit'e kadar Osmanlı'ya bağlı kalan Iraklı kardeşlerine karşı samimi ve gayretli girişimleri için Türkiye devletine Irak direnişi ve Irak halkı adına çok teşekkür ederim.
* Irak halkı öncelikli olarak neye ihtiyaç duyuyor.
- Gıda, sağlık başta her türde alanda ihtiyaçları var Iraklı kardeşlerinizin.
* Türkiye'de en çok tanınan yardım kuruluşlarından İHH, Cansuyu ve Yardım Eli gibi yardım kuruluşlarının yardımları yeterli oranda geliyor mu?
- Bu kuruluşların yardımları farklı kanallarla irtibatta oldukları cemaat ve direniş gruplarına geliyor. Yeterli olmasa da onların güçleri nispetinde Iraklı kardeşlerinin ihtiyaçlarını gidermek için gayret gösterdiklerine eminim. Geldim, bütün hepsinin Iraklı kardeşleri için ne kadar canla başla çalıştıklarına şahit oldum.
* Sizin Irak direnişindeki yeriniz neresi?
- Irak'ın bütün şehirlerinde varız. Bütün bölgeler de gücümüzü eylemlerimizle gösteriyoruz. En büyük ve en etkin direniş gruplarından biriyiz.
İşgal şekil değişikliğine gidiyor
* ABD Başkanı Barak Obama, Beyaz Saray'da yaptığı açıklamada "Irak'ın geleceğini Irak halkı belirleyecektir" dedi. Ardından da sokaklardan askeri birliklerini çekmekle eş zamanlı olarak doğan boşluğu siyasi ve diplomatik ilişkilerle dolduracağını söyledi. Bu ne anlama geliyor?
- Bu açıklamalar samimiyetten uzak kandırmaca bir açıklamadır. Haberlerin yorumsuz olması yorumlanamayacağı anlamına gelmez. Evet bu açıklamaların yer aldığı haberi izledik. Düpedüz işgalin şekil değişikliğine gittiğini açıklamaya çalışıyordu, Obama. Yani askeri birliklerin maddi masraftan ve direniş karşısında verdiği zayiattan kurtarmak için askerlerini çekecekler. Yerine de az masraflı diplomatik ve siyasi ilişkileri yerleştirecekler. Buna biz işgalin şekil değişikliğine girdiği süreç diyoruz.
* Bu dönemde nasıl bir yol izleyeceksiniz? Siyasi alanda faaliyetlerinizi mi yoğunlaştıracaksınız, yoksa askeri alanda operasyonlarınızı mı artıracaksınız?
- Şartlar siyasi alanda etkin mücadele vermeyi gerektireceğini gösteriyor. Tabiî ki Siyasi alanda faaliyetlerimize ağırlık vereceğiz ama asla askeri operasyonlarımızda düşüşe de geçmeyeceğiz. Gerektiği takdirde daha da artıracağız.
* Irak direnişinin yarınını nasıl görüyorsunuz?
- Çok iyi
* Irak direnişinin geleceğine umutla baktığınıza göre bu Irak'ın geleceğine iyimser bakabilir miyiz? Kanların akmadığı ve gözyaşlarının dindiği günleri Irak halkı görebilecek mi?
- Evet bunlar gerçekleşmesi için gerekenleri ve üzerimize düşenleri yaptığımız takdirde Irak'ın geleceği iyi olacak, Irak halkının yüzü gülecek, barış güvercini Irak semalarında da özgürce uçacak.
ABD ve İsrail'in Irak'ta ortak çıkarları var
* İsrailli ajanların Irak'ta cirit attığını duyuyor, okuyoruz. Gerçekten İsrailliler Irak'ta tehdit oluşturacak kadar varlar mı? Varsalar neden oradalar?
- Evet, Irak Siyonistlere göre " arzı mev'ud" toprakları içerisinde yer alıyor. Bu yüzden de İsrail için önemli. Bu nedenle İsrail, Irak'a konuşlanmak istiyor. İsrailliler bu amaçla, Irak'ta arazi satın alıyorlar. Ve maalesef, Irak'ta ciddi oranda toprak İsraillilere satılmış durumda. Aynı oyun Filistin'e de zamanında yapılmıştı. Bu oyunu bile bile İsraillilere toprak satmak, ülkenin geleceğini önemsememek, ülke topraklarını peşkeş çekmektir. Bunların olmaması için II. Abdülhamit gibi ferasetli, dirayetli, kararlı yöneticilere ihtiyacımız var. Ne kadar olduklarını bilebilmek bu şartlarda bizler için mümkün değil ama etkin işler yaptıkları ve sinsi planlarını uygulamak için arazi satın almak, ticari-zirai alanlara el atmak gibi yoğun ve etkin uğraş verdikleri muhakkak. Irak'ta sadece İsraillilerin gözü yok, ABD'nin de Irak'ın yeraltı ve üstü zenginliklerinde gözü var. İkisinin Irak üzerindeki çıkar birliği ülkelerimizde her ikisinin cirit atmasının ana sebebidir.
* Diğer direniş örgütleriyle özellikle de Irak İslam Alimleri Heyeti ile ilişkileriniz nasıl?
- Hem İslam Alimleri Heyeti ile hem de diğer direniş gruplarıyla iyi ilişkiler içindeyiz. Ülke birliği ve menfaati gölgesi altında birleşerek aynı amaca hizmet ediyoruz. Ülkemizde gözü olanlara düşmanca yaklaşanlara karşı farklı yollarla ama aynı direnişi gösteriyoruz. Hepimiz ülkemizi özgürlüğüne kavuşturmak için varız. Hepimiz işgalcileri topraklarımızdan söküp atmak istiyoruz.
Irak İslam Alimleri Heyeti gerçekten Irak'ın nadide güvenilir İslam alimlerinin bir araya gelerek oluşturdukları bir birliktir. Onlara karşı büyük saygı duyuyor ve muhabbet besliyoruz. Kabuklarını kırıp cihad meydanlarına indikleri ve direnişi bütün varlıklarıyla destekledikleri için de çok takdir ve teşekkür ediyoruz.
Irak islami direniş cephesi sözcüsü Dr. Abdullah el-Hâfız, Milli Gazete'ye konuştu...Direnişimiz, işgalcilerin tümü Irak'ı terk edinceye kadar sürecek
*
Allah'a hamdolsun sadece bizim direniş örgütümüz 6 bin askeri operasyon gerçekleştirmiştir. Bunların en önemlilerinden 600 adetini kameraya kaydedebildik. Bunları internet sitemize koyduk. Hala da Askeri operasyonlarımıza her gün yenisini ekliyoruz. Geçtiğimiz günlerde Kerkük'te, Musul,'da, Bağdat'ta ve diğer bölgelerde meydana gelen operasyonları bizler gerçekleştirdik. Irak direnişçileri operasyonlarına devam ediyorlar ve edecekler.
Röportaj: Mustafa Sabri Demir
Irak İslami Direniş Cephesi Resmi Sözcüsü Dr. Abdullah el-Hâfız, Bağdat Üniversitesi mezunu. Hafız, doktorasını da aynı üniversitede yaptı. Aynı zamanda Bağdat'ta İslam alimlerinden dersler aldı. İşgalin başladığı günden beri direnişçilerin içerisinde yer alıyor. Bir çok askeri operasyonun başarılı şekilde gerçekleşmesinde önemli katkısı oldu. Görüntüsünü güvenlik nedeniyle gizli tutmak isteyen Hafız, gazetemize önemli açıklamalarda bulundu:
* Irak'ta işgal güçlerine karşı direniş nasıl başladı?
- 2004 yılı Mayıs ayında ABD işgaline karşı Irak İslami Direniş Cephesini kurduk. Cephemiz siyasi vasfı ağır bir cepheydi. Askeri kanadı Selahaddin-i Eyyubi Tugaylarını da hemen beraberinde kurduk. Hedeflerimizi belirledik. Direnişimizin iskeletini ülkesinin bağımsızlığını kazandırmak için bir araya gelen vefakâr, mutedil Iraklı gençler, siviller oluşturuyor. Bugüne kadar işgal askerlerine karşı çok önemli operasyonlar gerçekleştirdik. Bunların kayıtları görüntülü olarak internet sitemizde var. İnternet adresimizden isteyenler askeri operasyonlarımızı seyredebilirler.
İnternet adresimiz : www.jaami.info
* Sizin dışınızdaki direniş grupları hangileridir?
- En büyük ve bilinenlerden bir kaçını sayacak olursak; Irak Hamas'ı, Selahaddin-i Eyyubi Tugayları, Irak İslam Ordusu, Yirmi Devrim Tugayları, Ceyşü'l Mücahidin, Ensar-ı Sünne Şer'i Heyeti gibi daha bir çok direniş grupları.... Siyasi olarak da Irak Direnişi Siyasi Konseyi, Cihad ve Değişim Cephesi oluşumları...
* Irak'ta savaşan sufi direniş örgütleri var mı?
Evet var. Bilindiği gibi Irak tasavvuf ekollerinin birçoğunu içerisinde barındırmış bir ülkedir. Tasavvuf, Irak halkının içinde önemli yer teşkil eder. Sufi hareketin tarihi Irak'ta çok derinlere iner. Bugün Felluce'de, Kerkük, Musul ve daha bir çok yerde mutasavvıf direniş hareketlerine rastlamaktayız. Diğer direniş örgütleri içerisinde yer alan önemli oranda mutasavvıf direnişşiler bağımsızlık mücadelesi vermektedir. Özellikle Felluce'de Ceyşü'l Müslimin isimli direniş grubu Felluceli tarikat mensuplarından oluşmuştur. Etkin olan bu grup, Felluce ve civarında saldırılarını sürdürmektedir. Güçlü bir grup olan Nakşibendi Tarikatı Ordusu da, Nakşi geleneklerini sürdüren ve fakat milliyetçi fikirlere sahip bir örgüt. Kuzey Irak'ta da tarikat kökenli direniş hareketleri var. Meşhur Şeyh Osman'ın Rufai Tarikat'i var. Ancak bunlar Kuzey Irak bölgesinde faaliyet göstermektedirler. Onlar Kürt halkın sorunlarını önceleyen ve bizimle iyi ilişkileri olan İslami bir oluşumdur. İşgalcilere karşı direniş gösteren tasavvufi direniş örgütleri genelde Arapların yoğun olduğu orta Irak'ta varlar. Direnişte de en etkin ve seçkin olan tasavvufi tarikat de Nakşibendiye'dir.
* Siyasi ve askeri hedeflerinizin ne kadarına ulaştınız?
- Direnişimizle işgalcilere büyük zayiatlar verdirdik. İşgalci ABD, Irak bataklığında 3 trilyon dolar zayiat vermiştir. şimdi bu bataklıktan en emin ve az zayiatla kurtulmanın yollarını aramaya düşmüştür. Bizler yakın ve uzak vadedeki amaçlarımızın büyük bir kısmına ulaştık ve ulaşmaya da devam edeceğiz. İşgali bitirdikten sonra işlerimiz dün olduğundan daha da zor olacak. Bunun bilincindeyiz. İslami bir medeniyeti tesis etmek, zarar görmüş halkın yaralarını sarmak, yıkılan, hayati önemi haiz binaları yeniden inşa etmek ve onarmak çok zor olacak. Bu zorlu dönemi de şimdi olduğu gibi İslam alemiyle birlikte yürüteceğiz.
Allah'a hamdolsun sadece bizim direniş örgütümüz 6 bin askeri operasyon gerçekleştirmiştir. Bunların en önemlilerinden 600 adetini kameraya kaydedebildik. Bunları internet sitemize koyduk. Hala da Askeri operasyonlarımıza her gün yenisini ekliyoruz. Geçtiğimiz günlerde Kerkük'de, Musul'da, Bağdat'ta ve diğer bölgelerde meydana gelen operasyonları bizler gerçekleştirdik. Irak direnişçileri operasyonlarına devam ediyorlar ve edecekler. Televizyonlarınızda bu yeni operasyonları seyredeceksiniz inşallah.
Halkımız çok kötü şartlarda yaşıyor
* Irak'ta yaşam nasıl, Irak halkı nasıl bir hayat sürüyor?
- Irak halkı içinde bulunduğu çetin hayat şartlarına rağmen takdir edilecek bir direniş göstermektedir. Sosyal yaşam dağılmış durumda. Ne ticaretleri eski ticaret, ne meskun alanları eski biçimde. Her ailede bir yara var. Ya evlatlarını ya babalarını kaybetmişler ya da yakın komşuları göç etmiş veya katledilmiş. İşgalin başladığı günden bu güne dek 1,5 milyon Iraklı katledildi. 80 bin Iraklı, Irak yönetimi cezaevlerinde, 17 bin Iraklı da zindanlarında. İslam âlemi Iraklı kardeşlerini bu elim durumdan kurtarmak için elinden gelen destek ve yardımları ihmal etmeden yapmalıdır. Irak halkının yüzde 56'sı işsiz. İşi olanlar da gerekli üretimi yapamıyor, teknolojik imkânlara sahip olamamanın getirdiği üretimde düşüklüğü yaşıyor. Çağı yakalamada daha da gerekli ilerlemeler kaydedilemiyor. Sosyal hizmetlerde de yeterli hizmetler verilemiyor. Maaşlar düzenli ödenemiyor. Eğitim alanında atılımlar yapılamıyor.
* Ne kadar Iraklı savaş dolayısıyla göç etti?
- Irak içinde bir şehirden bir şehre göç edenler olduğu gibi, ülke dışına göç edenler de var. 4 Milyon Iraklı ülke dışında göçmen durumunda. Ülke içi göçmen sayısı da 2 milyon. Bu rakamlar resmi rakamlardır. Bu göçmen sorununun çözümü içinde ayrı projeler üretilmeli.
"Ey Osmanlı'nın torunları! Ecdadınız gibi olun!"
* Irak direnişi için İslam ülkelerinden özellikle Türkiye'den beklentileriniz neler?
- Irak'ta insanlık dramı işlendi ve devam ediyor. İnsanlık ve tarih önünde İslam aleminin alnı ak olarak geçmesi için Irak direnişine kayıtsız kalması düşünülemez. İslam aleminden maddi manevi her türde destek ve yardımlarını Iraklı kardeşlerine vermelerini istiyoruz. Özellikle Türkiye ile geçmişe dayanan tarihi ve kültürel birliklerimiz var. İstanbul, İslam aleminin merkeziydi. Osmanlı İslam hilafeti devletinin başkenti olmuştur. Osmanlının ayrılmaz bir parçası olan Bağdat, bugün işgal altındadır. Türkiye, Osmanlının bakiyesi bir ülkedir. Gözümüzde yeni Osmanlılardır. Türkiye, tarihi birlikteliğimizi hatırlamalı ve kardeş olarak üzerine düşeni yapmalıdır. Ey Osmanlı'nın torunları! Ecdadınız gibi olun!
* Peki Türkiye'nin üzerine düşeni yeteri kadar yaptığını söyleyebilir misiniz? Türkiye'nin Irak politikasından memnun musunuz?
- Size şunu söyleyeyim: Arap-İslam ülkeleri içinde Irak'a karşı en etkin ve müspet siyaset güden Türkiye'dir. Ama yeterli midir? Hayır. Yaralarımızın sarılması ve işgalin son bulması için daha fazla diplomatik ve siyasi ataklara; maddi ve manevi desteklere ihtiyacımız var. Yavuz Sultan Selim'den II. Abdülhamit'e kadar Osmanlı'ya bağlı kalan Iraklı kardeşlerine karşı samimi ve gayretli girişimleri için Türkiye devletine Irak direnişi ve Irak halkı adına çok teşekkür ederim.
* Irak halkı öncelikli olarak neye ihtiyaç duyuyor.
- Gıda, sağlık başta her türde alanda ihtiyaçları var Iraklı kardeşlerinizin.
* Türkiye'de en çok tanınan yardım kuruluşlarından İHH, Cansuyu ve Yardım Eli gibi yardım kuruluşlarının yardımları yeterli oranda geliyor mu?
- Bu kuruluşların yardımları farklı kanallarla irtibatta oldukları cemaat ve direniş gruplarına geliyor. Yeterli olmasa da onların güçleri nispetinde Iraklı kardeşlerinin ihtiyaçlarını gidermek için gayret gösterdiklerine eminim. Geldim, bütün hepsinin Iraklı kardeşleri için ne kadar canla başla çalıştıklarına şahit oldum.
* Sizin Irak direnişindeki yeriniz neresi?
- Irak'ın bütün şehirlerinde varız. Bütün bölgeler de gücümüzü eylemlerimizle gösteriyoruz. En büyük ve en etkin direniş gruplarından biriyiz.
İşgal şekil değişikliğine gidiyor
* ABD Başkanı Barak Obama, Beyaz Saray'da yaptığı açıklamada "Irak'ın geleceğini Irak halkı belirleyecektir" dedi. Ardından da sokaklardan askeri birliklerini çekmekle eş zamanlı olarak doğan boşluğu siyasi ve diplomatik ilişkilerle dolduracağını söyledi. Bu ne anlama geliyor?
- Bu açıklamalar samimiyetten uzak kandırmaca bir açıklamadır. Haberlerin yorumsuz olması yorumlanamayacağı anlamına gelmez. Evet bu açıklamaların yer aldığı haberi izledik. Düpedüz işgalin şekil değişikliğine gittiğini açıklamaya çalışıyordu, Obama. Yani askeri birliklerin maddi masraftan ve direniş karşısında verdiği zayiattan kurtarmak için askerlerini çekecekler. Yerine de az masraflı diplomatik ve siyasi ilişkileri yerleştirecekler. Buna biz işgalin şekil değişikliğine girdiği süreç diyoruz.
* Bu dönemde nasıl bir yol izleyeceksiniz? Siyasi alanda faaliyetlerinizi mi yoğunlaştıracaksınız, yoksa askeri alanda operasyonlarınızı mı artıracaksınız?
- Şartlar siyasi alanda etkin mücadele vermeyi gerektireceğini gösteriyor. Tabiî ki Siyasi alanda faaliyetlerimize ağırlık vereceğiz ama asla askeri operasyonlarımızda düşüşe de geçmeyeceğiz. Gerektiği takdirde daha da artıracağız.
* Irak direnişinin yarınını nasıl görüyorsunuz?
- Çok iyi
* Irak direnişinin geleceğine umutla baktığınıza göre bu Irak'ın geleceğine iyimser bakabilir miyiz? Kanların akmadığı ve gözyaşlarının dindiği günleri Irak halkı görebilecek mi?
- Evet bunlar gerçekleşmesi için gerekenleri ve üzerimize düşenleri yaptığımız takdirde Irak'ın geleceği iyi olacak, Irak halkının yüzü gülecek, barış güvercini Irak semalarında da özgürce uçacak.
ABD ve İsrail'in Irak'ta ortak çıkarları var
* İsrailli ajanların Irak'ta cirit attığını duyuyor, okuyoruz. Gerçekten İsrailliler Irak'ta tehdit oluşturacak kadar varlar mı? Varsalar neden oradalar?
- Evet, Irak Siyonistlere göre " arzı mev'ud" toprakları içerisinde yer alıyor. Bu yüzden de İsrail için önemli. Bu nedenle İsrail, Irak'a konuşlanmak istiyor. İsrailliler bu amaçla, Irak'ta arazi satın alıyorlar. Ve maalesef, Irak'ta ciddi oranda toprak İsraillilere satılmış durumda. Aynı oyun Filistin'e de zamanında yapılmıştı. Bu oyunu bile bile İsraillilere toprak satmak, ülkenin geleceğini önemsememek, ülke topraklarını peşkeş çekmektir. Bunların olmaması için II. Abdülhamit gibi ferasetli, dirayetli, kararlı yöneticilere ihtiyacımız var. Ne kadar olduklarını bilebilmek bu şartlarda bizler için mümkün değil ama etkin işler yaptıkları ve sinsi planlarını uygulamak için arazi satın almak, ticari-zirai alanlara el atmak gibi yoğun ve etkin uğraş verdikleri muhakkak. Irak'ta sadece İsraillilerin gözü yok, ABD'nin de Irak'ın yeraltı ve üstü zenginliklerinde gözü var. İkisinin Irak üzerindeki çıkar birliği ülkelerimizde her ikisinin cirit atmasının ana sebebidir.
* Diğer direniş örgütleriyle özellikle de Irak İslam Alimleri Heyeti ile ilişkileriniz nasıl?
- Hem İslam Alimleri Heyeti ile hem de diğer direniş gruplarıyla iyi ilişkiler içindeyiz. Ülke birliği ve menfaati gölgesi altında birleşerek aynı amaca hizmet ediyoruz. Ülkemizde gözü olanlara düşmanca yaklaşanlara karşı farklı yollarla ama aynı direnişi gösteriyoruz. Hepimiz ülkemizi özgürlüğüne kavuşturmak için varız. Hepimiz işgalcileri topraklarımızdan söküp atmak istiyoruz.
Irak İslam Alimleri Heyeti gerçekten Irak'ın nadide güvenilir İslam alimlerinin bir araya gelerek oluşturdukları bir birliktir. Onlara karşı büyük saygı duyuyor ve muhabbet besliyoruz. Kabuklarını kırıp cihad meydanlarına indikleri ve direnişi bütün varlıklarıyla destekledikleri için de çok takdir ve teşekkür ediyoruz.
