ishakyakup
Kayıtlı Kullanıcı
Bakara suresinin 256. ayeti celilesi. "la ikraha fiddin." diye başlar, manası aşikardır.. bütün müslümanlar bilir bu ayetin manasını.. "dinde zorlama yoktur"
fakat bu manaya,(hüküm'e) bazı kimseler yanlış anlamlar yükler, bazen kasıtlı bazen cehaletten dir bu yanlışlıklar..mevla teala doğru anlamayı nasib etsin..
bu ayeti celile nin tefsirine baktığımız zaman..abdullah ibn-i ubeyde r.a. dan rivayet edilmiştir ki;ensarı kiramdan bir adamın iki oğlu vardı..efendimizin(sav) peygamberliğinden önce hristiyan olmuşlardı..bir gün hristiyan bir taife ile beraber medineye erzak getirdiler.. babaları onları görünce "Vallahi müslüman oluncaya kadar sizi bırakmayacağım" dedi. bunun üzerine rabbimiz bu ayeti inzal buyurdu...
ve manası da aşikar olduğu üzere. kimse islama girmesi hususunda zorlanamaz.. diğer bir manası da şudur..mevla teala kimseyi zorla dine sokmaz.. mevla herşeyi beyan etmiştir. artık dileyen din-i mübin islam ile şereflenir, dünyasını ve ahiretini kurtarır. dileyen iman etmez ve sonucuna katlanır..
ayrıca şu bir gerçektir ki, hiç kimse zorla müslüman olmaz, olsa olsa münafık olur ki, bunun da ne kendisine faydası olur, ne de islam cemaatine bi faydası olur..
fakat bu dinde zorlama olmaması islama girme hususundadır.. Allah'a iman etmiş habibi muhammed mustafayı(sav) peygamber olarak kabul etmiş olanlar için, din-i mübin islamın şartlarını yerine getirmede zorlama vardır... müslüman'ım diyen kimselerin namaz'ı terk ettiklerinde, islamın yasaklarına ( zina,hırsızlık,vb. ) uymadıklarında verilecek cazalar fıkıh kitaplarında belirtilmiştir..
şimdi bir takım kimseler islam'ın gereklerinden uzak, tesettürden bi haber, haram helal çizgisini çoktan aşmış bir hayat yaşıyorlar.. ve delil leride bu ayet-i celile "dinde zorlama yok".. istersem yaparım, istemezsen yapmam. kimse beni zorlayamaz.. bu fikir son derece gülünç tür..
bir kimse müslüman'ım diyorsa düzenli olarak beş vakit namazı kılmak zorunda dır.. ( hanımlar tesettür'e riayet etmek zorundadır, tüccar ticaretini islam'a uygun yapmak zorundadır, fakat bu zorlama yetkisi islam devletinindir.. şahısların değildir.. )
efendim "dinde zorlama yoktur", "kaç rekat kılarsa kılsın", "ne kılarsa kârdır.." böyle anlaşılmamalıdır bu hüküm... en başta da dediğim gibi birileri kasıtlı olarak bu ayeti böyle yorumlar ve bu şekilde saptırırlar milleti.. bu kişilere ziyade dikkat etmek lazımdır..
her konuda olduğu gibi bu konuda da ehli sünnet çizgisini muhafaza etmek, ve ilmiyle amil, hakiki islam alimlerinin görüşlerini dikkate almak lazım dır..
Selamün aleyküm..
fakat bu manaya,(hüküm'e) bazı kimseler yanlış anlamlar yükler, bazen kasıtlı bazen cehaletten dir bu yanlışlıklar..mevla teala doğru anlamayı nasib etsin..
bu ayeti celile nin tefsirine baktığımız zaman..abdullah ibn-i ubeyde r.a. dan rivayet edilmiştir ki;ensarı kiramdan bir adamın iki oğlu vardı..efendimizin(sav) peygamberliğinden önce hristiyan olmuşlardı..bir gün hristiyan bir taife ile beraber medineye erzak getirdiler.. babaları onları görünce "Vallahi müslüman oluncaya kadar sizi bırakmayacağım" dedi. bunun üzerine rabbimiz bu ayeti inzal buyurdu...
ve manası da aşikar olduğu üzere. kimse islama girmesi hususunda zorlanamaz.. diğer bir manası da şudur..mevla teala kimseyi zorla dine sokmaz.. mevla herşeyi beyan etmiştir. artık dileyen din-i mübin islam ile şereflenir, dünyasını ve ahiretini kurtarır. dileyen iman etmez ve sonucuna katlanır..
ayrıca şu bir gerçektir ki, hiç kimse zorla müslüman olmaz, olsa olsa münafık olur ki, bunun da ne kendisine faydası olur, ne de islam cemaatine bi faydası olur..
fakat bu dinde zorlama olmaması islama girme hususundadır.. Allah'a iman etmiş habibi muhammed mustafayı(sav) peygamber olarak kabul etmiş olanlar için, din-i mübin islamın şartlarını yerine getirmede zorlama vardır... müslüman'ım diyen kimselerin namaz'ı terk ettiklerinde, islamın yasaklarına ( zina,hırsızlık,vb. ) uymadıklarında verilecek cazalar fıkıh kitaplarında belirtilmiştir..
şimdi bir takım kimseler islam'ın gereklerinden uzak, tesettürden bi haber, haram helal çizgisini çoktan aşmış bir hayat yaşıyorlar.. ve delil leride bu ayet-i celile "dinde zorlama yok".. istersem yaparım, istemezsen yapmam. kimse beni zorlayamaz.. bu fikir son derece gülünç tür..
bir kimse müslüman'ım diyorsa düzenli olarak beş vakit namazı kılmak zorunda dır.. ( hanımlar tesettür'e riayet etmek zorundadır, tüccar ticaretini islam'a uygun yapmak zorundadır, fakat bu zorlama yetkisi islam devletinindir.. şahısların değildir.. )
efendim "dinde zorlama yoktur", "kaç rekat kılarsa kılsın", "ne kılarsa kârdır.." böyle anlaşılmamalıdır bu hüküm... en başta da dediğim gibi birileri kasıtlı olarak bu ayeti böyle yorumlar ve bu şekilde saptırırlar milleti.. bu kişilere ziyade dikkat etmek lazımdır..
her konuda olduğu gibi bu konuda da ehli sünnet çizgisini muhafaza etmek, ve ilmiyle amil, hakiki islam alimlerinin görüşlerini dikkate almak lazım dır..
Selamün aleyküm..