Ravzadakinurunkölesi
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 25 Ağu 2008
- Mesajlar
- 1,770
- Tepki puanı
- 1
- Puanları
- 0
- Yaş
- 38
Cübbeli’nin Hakkını Vermek
--------------------------------------------------------------------------------
Bir adam çıkıyor ve milleti sıkmadan gayet sempatik ve akıcı bir üslupla, kekelemeden, eee,eee gibi garip sesler çıkarmadan din anlatıyor.
Hatırlayın, bu sarıklı cübbeli zevat (Cübbeli Ahmet Hoca), Fatih Altaylı gibiler tarafından yirmi yıl evvel insan olarak bile görülmez ve hatta bu tipler tarafından bir tür ilkel yaratık olarak lanse edilirdi.
Sonra ne oldu? Cübbeli, Teke Tek programına çıktı ve anlatmaya başladı. Bunun üzerine, Altaylı ne dedi? “Ya hocam, siz de normal bizim gibi bir insanmışsınız”.
Bu ne demek oluyor? Yavaş yavaş önyargı- lar yıkılıyor. Tabii bu herkesi mutlu etmiyor. Entellektüelliği kendi tekelinde gören çevreler çok mutsuz. Bir adam çıkıyor ve milleti sıkmadan gayet sempatik ve akıcı bir üslupla, kekelemeden, eee,eee gibi garip sesler çıkarmadan din anlatıyor.
Açıkçası Cübbeli Ahmet hocayı tanımam, hiçbir cemaatle de bugüne kadar bir bağlantım olmadı. Ancak geçen gün bir değişiklik yaptım ve Cübbeli Ahmet Hocanın uzun bir vaazını internetten dinledim. Doğrusunu söylemek gerekirse hiç sıkılmadım.
Hâlbuki vaazlar sıkıcıdır. Beş dakika sonra, halı desenlerini incelemeye koyulur insanlar sıkıntıdan. Ama Cübbeli Hocanın anlatımı, vurguları, vücut dilini kullanımı, esprileri ölçülü olarak mevzunun içine serpiştirmesi ve bunun yanında karşısındakinin dini bilgisinin zayıflığını ya da muzip sorularını aşağılamadan cevaplaması, kanımca Cübbeliyi diğer hocalardan bir hatta birkaç adım önde getiriyor. Yani birçok entellektüel Cübbeli Ahmet Hocanın kullandığı bu iletişim dilini kullanamıyor ve kendi anlatıp kendi dinlemeyi sürdürüyor.
Nitekim bu ülkede hep ‘Kippa’lıları mı dinleyeceğiz. Bırakın biraz da Cübbelileri dinleyelim!
Oğuzhan Erdoğan - Haberx.com
Cübbeli’nin Hakkını Vermek
--------------------------------------------------------------------------------
Bir adam çıkıyor ve milleti sıkmadan gayet sempatik ve akıcı bir üslupla, kekelemeden, eee,eee gibi garip sesler çıkarmadan din anlatıyor.
Hatırlayın, bu sarıklı cübbeli zevat (Cübbeli Ahmet Hoca), Fatih Altaylı gibiler tarafından yirmi yıl evvel insan olarak bile görülmez ve hatta bu tipler tarafından bir tür ilkel yaratık olarak lanse edilirdi.
Sonra ne oldu? Cübbeli, Teke Tek programına çıktı ve anlatmaya başladı. Bunun üzerine, Altaylı ne dedi? “Ya hocam, siz de normal bizim gibi bir insanmışsınız”.
Bu ne demek oluyor? Yavaş yavaş önyargı- lar yıkılıyor. Tabii bu herkesi mutlu etmiyor. Entellektüelliği kendi tekelinde gören çevreler çok mutsuz. Bir adam çıkıyor ve milleti sıkmadan gayet sempatik ve akıcı bir üslupla, kekelemeden, eee,eee gibi garip sesler çıkarmadan din anlatıyor.
Açıkçası Cübbeli Ahmet hocayı tanımam, hiçbir cemaatle de bugüne kadar bir bağlantım olmadı. Ancak geçen gün bir değişiklik yaptım ve Cübbeli Ahmet Hocanın uzun bir vaazını internetten dinledim. Doğrusunu söylemek gerekirse hiç sıkılmadım.
Hâlbuki vaazlar sıkıcıdır. Beş dakika sonra, halı desenlerini incelemeye koyulur insanlar sıkıntıdan. Ama Cübbeli Hocanın anlatımı, vurguları, vücut dilini kullanımı, esprileri ölçülü olarak mevzunun içine serpiştirmesi ve bunun yanında karşısındakinin dini bilgisinin zayıflığını ya da muzip sorularını aşağılamadan cevaplaması, kanımca Cübbeliyi diğer hocalardan bir hatta birkaç adım önde getiriyor. Yani birçok entellektüel Cübbeli Ahmet Hocanın kullandığı bu iletişim dilini kullanamıyor ve kendi anlatıp kendi dinlemeyi sürdürüyor.
Nitekim bu ülkede hep ‘Kippa’lıları mı dinleyeceğiz. Bırakın biraz da Cübbelileri dinleyelim!
Oğuzhan Erdoğan - Haberx.com
Cübbeli’nin Hakkını Vermek